Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki "boşanma" davalarının birleştirilerek yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı-davacı (kadın) tarafından; kusur belirlemesi, kişisel ilişki, kocaya verilen manevi tazminat, takı ve ziynet alacağı talebi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle, davalı-davacı kadının 06.03.2012 tarihli oturumda, takı ve ziynet alacakları konusunda, ayrıca dava açıp harç yatıracağını beyan etmesi üzerine yazılı şekilde karar verildiğinin anlaşılmasına göre, yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 119.00 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına...

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı kadın tarafından reddedilen boşanma davası ve ziynet alacağı davalarının reddi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacının boşanma davasının reddine yönelik temyiz itirazları yersizdir. 2-Ziynet alacağı davasının reddine dair temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Davacı kadın ziynet eşyalarının davalının ailesi tarafından satılarak kişisel ihtiyaçları için harcandığını ileri sürerek aynen, olmadığı takdirde bedelinin tahsilini talep etmiştir....

      Öte yandan, iadesi talep edilen ve mahkemece reddedilen ziynet eşyalarına yönelik olarak kendisini vekille temsil ettiren davalı lehine hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT'ne göre rededilen ziynet eşyalarının değeri üzerinden nispi vekalet ücretine hükmedilmesinde bir isabetsizlik görülmemiş, davacının buna ilişkin istinaf talebinin reddine karar verilmiştir....

      -YTL de maddi tazminat isteminde bulunduğu, yargılamanın 06.07.2005 tarihli oturumunda ise maddi ve manevi tazminat istemlerinden feragat ettiği anlaşılmaktadır. Görüldüğü gibi o davada, davacı boşanma ile birlikte boşanmanın eki niteliğinde maddi ve manevi tazminat istemiş, ayrıca harcını vererek altın ve ziynet eşyalarının aynen iadesi olmadığı takdirde bedelinin tahsili için bir istekte bulunmamıştır. Eldeki ziynet ve çeyiz eşyalarının tazminine ilişkin bu dava boşanma davasının eki niteliğinde değildir. Bu nedenle davacının altın ve ziynet eşyaları üzerindeki hakkından vazgeçtiği kabul edilemez. Taraflar arasında görülerek kesinleşen boşanma kararı kesin hüküm teşkil etmediğinden, altın ve ziynet eşyalarının tazmini için dava açılmasına engel değildir. Açıklanan bu maddi ve hukuki olgu karşısında davanın açılmasında bir usulsüzlük bulunmadığından işin esası hakkında bir karar vermek gerekirken yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır....

        Asliye (Aile) Hukuk Mahkemesince 2015/721 Esas, 2017/1220 Karar sayılı, 02/11/2017 tarihli kararla boşandıklarını, 10 yıllık evlilik süresince davalının davacının ziynet eşyalarını, düğünde takılan ve kendisine ait ziynetlerini zorla aldığını, boşanma davası sürerken ziynet eşyalarını istediğini ancak alamadığı gibi ne ziynet eşyası diye sinirli cevap verildiğini belirterek kadına 47 adet olup düğünde takılan 7 bilezik, kolye, 3 adet altın set, yüzük, takı paraları toplandığını, bunların resim ve CD de kayıtları olduğunu belirterek ziynet eşyalarının aynen iadesine, olmadığı takdirde fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla dava tarihinden itibaren faiziyle birlikte 25.000,00 TL'nin davacıya ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir....

        AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 09/02/2022 NUMARASI : 2021/48 ESAS 2022/94 KARAR DAVA KONUSU : Karşılıklı Boşanma ve Ziynet Eşyalarının İadesi KARAR : İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonunda verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen karara karşı taraflarca istinaf başvurusunda bulunulmakla HMK’nın 353. maddesi gereğince duruşma yapılmadan incelenmesine karar verilerek HMK’nın 355. maddesi gereğince de istinaf dilekçesinde yazılan sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü....

        Mahkemece hüküm altına alınan ziynet eşyalarının hüküm fıkrasında cins, nitelik miktar ve değerlerinin ayrı ayrı gösterilmesi ve taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların infazda güçlük çıkarmayacak şekilde belirlemesi gerekirken, bu yön üzerinde durulmadan ziynet eşyalarının değerlerinin toplu olarak gösterilmesi suretiyle hüküm tesisi doğru olmamıştır. Ancak bu husus ilk incelemede gözden kaçtığından dairemizin ziynet alacağına yönelik 14.04.2015 gün, 2014/22340 esas - 2015/7438 karar sayılı onama kararının kısmen kaldırılmasına, hükmün bu yöndende bozulmasına karar vermek gerekmiştir....

          İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı erkek hükmün yalnızca ziynetler yönünden olan kısmına ilişkin istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Davalı istinaf yasa yoluna başvurmamıştır. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; davacı erkek tarafından açılmış ziynet eşyalarının aynen veya bedelinin kendisine iadesi ile ev eşyalarının mal rejimi kapsamında tasfiyesine ilişkin alacak davasıdır. Ev eşyalarından kaynaklı katılma alacağı istinaf edilmemiştir....

          Ziynet eşyasını evlilik münasebetiyle gelin ve damada verilen hediyelerdir. Bu bağlamda, bilezik, altın kelepçe, kolye, gerdanlık, takı seti, bileklik, saat, küpe ve yüzük gibi takılar, ziynet eşyası olarak kabul edilmektedir. Bunun yanında çeyrek altın, yarım altın, cumhuriyet altını ve reşat altını ziynet olarak değerlendirilmektedir. Kadına özgü ziynet eşyaları; eşler arasında aksine bir anlaşma veya bu konuda yerel bir âdet bulunmadıkça evlilik sırasında kim tarafından hangi eşe takılmış olursa olsun kadın eşe bağışlanmış sayılır ve artık onun kişisel malı niteliğini kazanır. Hukuk Genel Kurulunun 05/05/2004 tarihli ve 2004/4- 249 Esas ve 2004/247 Karar sayılı kararında ve 04/03/2020 tarihli ve 2017/3- 1040 Esas, 2020/240 Karar sayılı kararında aynı ilke benimsenmiştir. 4721 sayılı TMK.nun 220. maddesinde kişisel mallar sayılmıştır....

          Davalı - karşı davacı kadın karşı dava olarak boşanma ve ziynet eşyasının iadesi istemli dava açtığı halde, davacı - karşı davalı lehine boşanma davasının reddi yönünden bir maktu vekalet ücretine hükmedildiği, ziynet eşyalarının iadesi davası yönünden nisbi vekalet ücretine hükmedilmediği ancak, bu hususun davacı - karşı davalı tarafça istinaf edilmediği, bu halde kadın lehine usulü kazanılmış hak olduğu dikkate alınarak, ziynet eşyalarının iadesi davasında reddedilen dava değeri üzerinden erkek lehine nisbi vekalet ücretine hükmedilmemiştir....

          UYAP Entegrasyonu