DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava, davacı Harun ile davalı Nuriye arasında görülmekte olan boşanma davasının istinaf incelemesi sırasında kadının tefrik edilen ziynet ve çeyiz eşya alacağı talebine ilişkindir. Dairemizin 2022/3262 Esas sırasına kaydedilen ve boşanma davasının istinaf incelemesi sırasında kadının ziynet ve çeyiz eşya alacağı talebi tefrik edilip Dairemizin yukarıdaki esas sırasına (2023/594) kaydedilmiştir....
Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma, ziynet ve çeyiz alacağı davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince boşanma davalarının kabulü ile tarafların boşanmalarına ve ferilerine; kadının ziynet ve çeyiz alacağı davasının kısmen kabulüne karar verilmiştir. Kararın davalı-karşı davacı erkek tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı-karşı davacı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....
C.İlk Derece Mahkemesinin Son Kararı İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; İddia ve savunmalar, yapılan yargılama, toplanan deliller, tanık anlatımları, bilirkişi raporları, kaldırma kararı ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde: davacının dava konusu edilen taşınmaz, araç ve ev eşyaların edinilmiş mal olduğu, talebinin mal rejimine ilişkin hükümler çerçevesinde değerlendirilmesi gerektiği ve bilirkişi raporu ile tespit edilen tutarın davacıya ödenmesi gerektiği, ziynet talebi yönünde ise: davacı kadına düğünde takılan ziynet eşyaları aksi ispatlanıncaya kadar kadının kişisel malı olduğu, bu hususta taraflar arasında 24.07.1993 tarihinde Selimiye Mahallesi muhtarı ve şahitler huzurunda 18 kalem eşya için çeyiz senedi düzenlendiği, çeyiz senedinde belirtilen ziynet ve çeyiz eşyalarının kadına iade edilmediği, kuyum ve ikinci el eşya bilirkişi raporunda belirtilen ziynet ve çeyiz eşyalarının aynen iadesi, mümkün olmadığı taktirde...
Davaya konu çeyiz eşyalarının murise ve davalı kocaya teslim edildiği taraflar arasında senede bağlanmış olup bu senet davalıları bağlayıcı niteliktedir. Taraflar arasında düzenlenen çeyiz senedinde açıkça, davacı kadına ait olduğu kabul edilen ziynet ve çeyiz eşyalarının davalılara teslim edildiği ve davalılar tarafından da teslim alındığına dair tutanak imza altına alınmıştır. Dolayısıyla, çeyiz senedindeki bu beyanların aksini, ziynet eşyalarının davacıda olduğu iddiasını davalılar aynı nitelikte bir delille ispatlamakla yükümlüdür. Somut olayda; davalı Mesut’un ve davalıların murisinin, çeyiz senedinde yazılı ziynet ve çeyiz eşyalarını teslim alarak senedi "cihizi teslim alan" sıfatı ile imzaladıkları ve imzalarını inkâr etmedikleri anlaşılmaktadır. Bu listede yazılı eşyaların kadına iade edildiğinin ispatı davalı kocaya ve muris mirasçılarına düşer....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki eşya alacağı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili, boşanma davası dosyasından tefrik edilen iş bu davadaki dava dilekçesinde; müvekkili davacının, davalı tarafından evden zorla kovulduğunu, eve dön çağrısının usulsüz olduğunu, evden kovulduğu zaman toplam 122 gram ziynet eşyalarının elinden alındığını, davalıda kalan çeyiz eşyalarının bugünkü değerinin 10.000 TL, ziynet eşyalarının (122 gram altının) değerinin ise 11.000 TL olduğunu, ziynet ve eşyaların toplam bedeli 21.000,00 TL nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
ile çeyiz eşyaları bir düğün eşya senedi tanzim edilerek şahitlerin huzurunda davalılara teslim edildiğini, davalılara düğün eşya senedi ile sabit olmak üzere 30 adet altın burma bilezik, altın beşi birlik, sandık içi, halı ve mutfak eşyası teslim edildiğini, boşanma kararının kesinleşmesinden sonra bu ziynet ve eşyalar davacılara iade edilmediğini ve bedelinin de ödenmediğinden bahisle; fazlaya ilişkin haklarının saklı kalması kaydıyla, davalıların uhdesinde bulunan ziynet ve çeyiz eşyalarının aynen iadesine, aynen iade mümkün değilse bedeli olarak şimdilik 5.000,00- TL’nin dava tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsil edilerek davacılara verilmesine, yargılama giderleri ve ücreti vekâletin davalılara tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Zira; tarafların, cenaze için davacının ailesinin yanına geldikleri, davalının, davacıyı ailesinin yanında bırakarak döndüğü ve devamında boşanma davası açtığı, ziynet eşyalarının kadının üzerinde olması ya da kadın tarafından muhafaza edilmesinin asıl olduğu, birlikte cenaze için evden ayrılan çiftin ziynet eşyalarını evde bırakmalarının ya da bu eşyaların davalı kocanın zilyetlik ve korumasına terk edilmesinin olağana ters düştüğü, davacı tanıklarının, kadının cenazeye geldiğinde yanında bir çantayla geldiğini, ziynet veya başka bir eşya getirmediğini söyledikleri ancak ziynet eşyasının rahatlıkla saklanabilen, taşınabilen, götürülebilen türden eşyalar olması dikkate alındığında kadın tarafından saklanması mümkün olduğundan; davacının, dava konusu ettiği tüm ziynet eşyaları ve paraların varlığını, bunların davalıda kaldığını ispat edemediği, davacı açıkça yemin deliline de dayanmadığından iddialarının ispatı açısından yemin teklifi de hatırlatılamamış olmakla davacının ziynet ve para...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Ziynet ve Çeyiz Eşyası Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı erkek tarafından, velayet, tedbir ve iştirak nafakaları, kadın yararına hükmolunan tedbir nafakası, ziynet alacağı davası yönünden, davalı-davacı kadın tarafından ise, kendi boşanma davasının reddi, erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, tazminat talebinin reddi, yoksulluk nafakasının reddi, tedbir nafakasının miktarı, kişisel ilişki, çeyiz eşyası yönünden temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 15.05.2018 günü tebligata rağmen taraflar adına kimse gelmedi. İşin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü....
Her ne kadar davalı-karşı davacı cevap ve karşı dava dilekçesi ile istinaf başvurusu dilekçesinde mehir senedinde belirtilen 80 gr. altını 5 adet bilezek takmak suretiyle ödediğini ve diğer ziynetlerin ise davacı-karşı davalının kendisinin borçları için bozdurduğunu ileri sürmüş ise de bu savunmasını mevcut delilleri ile ispatlayamamıştır. İlk derece mahkemesinin ziynet eşyalarına ilişkin kararında isabetsizlik bulunmamaktadır. Davalı-karşı davacının, davacı-karşı davalının çeyiz eşyalarından kaynaklı talebine dair hüküm ile lehine hükmedilen vekalet ücretinin miktarına dair istinaf başvurusu yönünden; Davacı-karşı davalı kişisel eşya talebinde çeyiz eşyalarının ve ziynet eşyalarının iadesi olmadığı takdirde bedelini talep etmiştir....
Davalı ... cevap dilekçesinde; davanın husumetten reddi gerektiği, diğer davalı ...' ın müşterek konutu terki esnasında yanında ziynet eşyası getirmediğini, diğer eşyalardan koltuk köşe takımı, 1 takım Alman kadifesi, 1 takım kadife simli şalvar, 1 adet mecidiye takım, 1 adet kutmi takım haricindeki eşyaların depoda olup teslime hazır olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece; davalı ... yönünden davanın reddine, davalı ... yönünden ziynet eşyalarına ilişkin davanın kabulüne ve istenen ziynet eşyalarının davacıya aynen iadesine, aynen iadesi mümkün olmaması halinde dava değeri olan 2.000. TL'nin tahsiline, çeyiz eşyalarına ilişkin davanın reddine karar verilmiş, davacı vekilinin temyizi üzerine, 6. Hukuk Dairesi 26.09.2013 tarih, 2013/1134 E. -2013/13093 K. Sayılı ilamı ile "......