payı dışında herhangi bir imtiyazın bulunmadığı, bir an için davalı şirketin taraf olmadığı bir sözleşmeden kaynaklanan yükümlülükten sorumlu olacağı varsayılsa dahi davacının ileri sürdüğü taleplerin zaman aşımına uğradığı, davacının iddialarının aksine anonim şirketlerde kar payı dağıtımının bir zorunluk olmayıp genel kurulu oluşturan pay sahiplerinin takdirinde bir husus olduğu, kar payı dağıtımı için genel kurulun olumlu yönde karar alması gerektiği, bu yetkinin genel kurulun devredilemez görev ve yetkileri arasında olduğu, davacının sözleşmenin tarafı olmadığı davalı ile İzmir ......
İLK DERECE MAHKEMESİ'NİN KARAR ÖZETİ : İlk Derce Mahkemesinin kararında özetle; protokolde de sorunlar ortadan kalktıktan sonra davacının isterse %10 ortaklığı kendi adına tekrar geri alabileceği düzenlemesinin bulunduğu anlaşıldığından davacının hisse iptal ve tescil davasının kabulüne karar verildiğini, davacının kar payı alacak talebi yönünden ise; Limited Şirketlerde şirketin kar elde etmiş olmasının, kendiliğinden Limited Şirket ortağına kar payı talep etme yetkisi vermeyeceği, kar payı dağıtılabilmesi için genel kurul kararının alınmasının gerektiği, TTK madde 616/1-e hükmü dikkate alındığında davacının geçmiş yıllar kar dağıtım talebinin dayanağının bulunmadığı ve kar payı talep edemeyeceği anlaşıldığından davacının hisse iptal ve tescil davasının kabulü ile ... Ticaret Sicil Müdürlüğü'nün 34383 sicil nolu ... ......
Mahkemece tüm dosya kapsamına göre, davalı şirketteki payını tüm hak ve borçlarıyla birlikte devredip ortaklığını sona erdiren davacının kar payı alacağı talep edemeyeceği, TTK m. 553 gereği limited şirket yöneticisi aleyhine sorumluluk davası açabilecek kişilerin şirket, pay sahipleri ve şirket alacaklıları olarak belirlendiği gerekçesiyle davanın reddine dair verilen karar davacı vekilinin temyiz istemi üzerine Dairemizce onanmış, yine davacı vekilinin karar düzeltme istemi üzerine Dairemizce karar düzeltme sınırının altında kaldığı gerekçesiyle davacının karar düzeltme dilekçesinin reddine karar verilmiştir. Bu kez davacı vekili, maddi hatanın düzeltilmesi ve karar düzeltme isteminde bulunmuştur. Davacı, limited şirket ve şirket ortağından kar payı istemi ve şirket yöneticisinin sorumluluğuna ilişkin açtığı işbu davada şimdilik 5.000,00TL talep etmiş, alacak talebine ilişkin miktar belirten delil sunmamış olup, mahkemece davanın reddine dair verilen karar Dairemizce onanmıştır....
Bankası A.Ş'nin kendi genel kurulunda tek taraflı olarak aldığı kararın davacıyı bağlayan bir karar olamayacağı, bağlayıcılığı olmayan işbu karara dayanarak eksik kar payı ödemesi yapıldığı, 2022 yılında kısıtlı olarak 3,65 TL kar payı ödendiği, oysaki kısıtsız olarak daha yüksek tutarda kar payı ödemesi yapması gerektiği belirtilmektedir. Davacının talebi; eksik ödemeye dayanak gösterilen ... Bankası A.Ş.'nin ... tarihli olağanüstü genel kurul toplantısında alınan kurucu paylarına ödenecek temettüye ilişkin ödenmiş sermayenin 250 Bin TL'lik bölümü ile sınırlı olarak ödenmesine ilişkin karar ile buna ilişkin esas sözleşme değişikliğinin ve ... tarihinde yapılan olağan genel kurul toplantısında kısıtlı ödeme yapılması kararlarının ......
nın 523/3 maddesi ile kanuni ve esas sözleşmede öngörülen ve isteğe bağlı olarak yedek akçeler ayrılmadıkça pay sahiplerine dağıtılacak kar payı belirlenemeyeceği hükme bağlanmıştır. Kar payı dağıtmama kararı tek başına hukuki denetime tabi olmayıp ancak ilave koşulların da eklenmesi ile mahkeme denetimine tabi kılındığı anlaşılmaktadır. Yargıtay kararlarında şirketin aldığı kar dağıtmama kararı hakkında, haklı bir sebebin olması gerektiğine değinilir. TTK. 408/2'ye göre anonim şirketlerde kar payını dağıtmaya yetkili organ genel kuruldur. TTK. 519/1 maddesi gereğince her yıl dönem kârının yüzde beşini ve sermayenin yüzde yirmisini buluncaya kadar yedek akçe ayrılması zorunludur. TTK. 508'e göre "Esas sözleşmede aksine bir hüküm yoksa, kâr ve tasfiye payı pay sahibinin sermaye payı için şirkete yaptığı ödemelerle orantılı olarak hesap edilir." Kâr payı oranı ise ortaklığın yıllık bilançosuna göre belirlenir....
TTK’nın 507.maddesinde "her pay sahibinin, kanun ve sözleşme hükümlerine göre pay sahiplerine dağıtılması kararlaştırılmış net dönem karına, pay oranında katılma hakkına haiz" olduğu, 508.maddesinde "esas sözleşmede aksine bir hüküm yoksa kar ve tasfiye payı, pay sahibinin sermaye yapı için şirkete yaptığı ödemelerle orantılı olarak hesap edileceği", 509.maddesinde,"kar payının ancak net dönem karından ve serbest yedek akçelerden dağıtılabileceği" belirtilerek, pay sahiplerinin en temel haklarından bir tanesini oluşturan "kar payı" kavramı, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununda bir "hak" olarak ele alınmış ve bir şirketin, kar dağıtım kararını verilebilmesinin ilk şartının, muhasebe ilkelerine uygun tanzim edilmiş bir bilançoya göre kar elde edilmiş olması ya da önceki yıllar karından bu amaç için kullanılabilecek yedek akçelerin bulunmasına bağlanmıştır....
TTK’nın 507.maddesinde "her pay sahibinin, kanun ve sözleşme hükümlerine göre pay sahiplerine dağıtılması kararlaştırılmış net dönem karına, pay oranında katılma hakkına haiz" olduğu, 508.maddesinde "esas sözleşmede aksine bir hüküm yoksa kar ve tasfiye payı, pay sahibinin sermaye yapı için şirkete yaptığı ödemelerle orantılı olarak hesap edileceği", 509.maddesinde,"kar payının ancak net dönem karından ve serbest yedek akçelerden dağıtılabileceği" belirtilerek, pay sahiplerinin en temel haklarından bir tanesini oluşturan "kar payı" kavramı, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununda bir "hak" olarak ele alınmış ve bir şirketin, kar dağıtım kararını verilebilmesinin ilk şartının, muhasebe ilkelerine uygun tanzim edilmiş bir bilançoya göre kar elde edilmiş olması ya da önceki yıllar karından bu amaç için kullanılabilecek yedek akçelerin bulunmasına bağlanmıştır....
ın şirketten olan alacağından şimdilik 15.000 TL'nin, 2007, 2008 ve 2009 yılları kar paylarından V.. D.. için şimdilik 5.000'er TL'nin, F.. D.. için şimdilik 1.000'er TL'nin temerrüt faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiş, 26/03/2012 tarihli ıslah dilekçesi ile taleplerini toplam 321.033,20 TL'ye yükseltmiştir. Davalılar vekili, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, dosyaya sunulan delillere ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davacı V.. D..'ın ödünç verdiği paradan dolayı davalı şirketten 186.033,20 TL alacağı ile 12.880 TL kâr payı alacağının, davacı F.. D..'ın ise 1.840 TL kâr payı alacağının bulunduğu, diğer davalılar açısından ise pasif husumet ehliyetinin bulunmadığı gerekçesiyle davalılar H.. S.. ve A.. S.. aleyhine açılan davanın reddine, davacı V.. D..'ın alacak davasının kısmen kabulü ile 186.033,20 TL'nin 15.000 TL'sinin dava, bakiyesinin 29/03/2012 ıslah, kâr payı alacağı davasının kısmen kabulü ile 12.880 TL'nin dava tarihinden itibaren, davacı F.. D..'...
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ : 29/05/2019 NUMARASI : 2017/529 ESAS 2019/471 KARAR DAVA KONUSU : Ortaklıktan çıkma - Ortaklık Payı, Kar Payı Alacağı- Şirket Feshi KARAR : Taraflar arasındaki şirket ortaklığından haklı sebeplerle çıkmasına izin verilmesi, kar payı ve ortaklık payı alacağının tahsili, bu taleplerin kabul edilmemesi halinde şirketin feshi istemine ilişkin davanın yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükme karşı davacı vekilince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü....
Taraflar arasında kar payı sözleşmesi olduğunu ve davacının yapmış olduğu ödemelerin kar payı bedeli olduğunu davalı taraf iddia etmiş ise de bu yönde bir yazılı delil sunulmamıştır. Dinlenen tanık ... taraflar arasında kar payı anlaşması olduğu bir arkadaşından duyduğunu ne kadar kar payı verildiğini bilmediğini beyan etmiş olup tanık beyanı ve uyuşmazlık tutarı gözetilerek davalının yöndeki savunmasına itibar edilmemiştir....