Uygulamada TMK m. 197 hükmüne göre gerek eş ve gerekse ergin olmayan çocuklar için hâkim tarafından belirlenen bu parasal katkıya bağımsız tedbir nafakası denilmektedir. Diğer bir deyişle; birlikte yaşamaya ortak olmayan kararla ara verilmesi hâlinde, gerçekleşecek istem üzerine, hâkim tarafından yapılacak olan özel müdahalenin bir şekli de TMK m. 197 hükmüyle düzenleme konusu yapılmıştır. 30. Öte yandan, bağımsız tedbir nafakası ayrı yaşamada haklılık varsa verilebilir. Bağımsız tedbir nafakası davasında kural olarak tarafların kusur durumu ölçü olarak alınamaz. Tedbir nafakası istenen kusursuz olsa bile, diğer koşullar gerçekleşmişse tedbir nafakası verilebilir. Başka bir anlatımla bağımsız tedbir nafakası davasında dikkate alınacak ölçü; tarafların kusur durumları değil, nafakayı talep eden eşin ayrı yaşamada haklı olup olmadığıdır. 31....
Uygulamada TMK m. 197 hükmüne göre gerek eş ve gerekse ergin olmayan çocuklar için hâkim tarafından belirlenen bu parasal katkıya bağımsız tedbir nafakası denilmektedir. Diğer bir deyişle; birlikte yaşamaya ortak olmayan kararla ara verilmesi hâlinde, gerçekleşecek istem üzerine, hâkim tarafından yapılacak olan özel müdahalenin bir şekli de TMK m. 197 hükmüyle düzenleme konusu yapılmıştır. 30. Öte yandan, bağımsız tedbir nafakası ayrı yaşamada haklılık varsa verilebilir. Bağımsız tedbir nafakası davasında kural olarak tarafların kusur durumu ölçü olarak alınamaz. Tedbir nafakası istenen kusursuz olsa bile, diğer koşullar gerçekleşmişse tedbir nafakası verilebilir. Başka bir anlatımla bağımsız tedbir nafakası davasında dikkate alınacak ölçü; tarafların kusur durumları değil, nafakayı talep eden eşin ayrı yaşamada haklı olup olmadığıdır. 31....
Maddeleri uyarınca, tarafların ekonomik ve sosyal durumları da gözetilerek dava tarihinden geçerli olmak üzere davalı- davacı kadın yararına uygun miktarda tedbir nafakasına hükmedilmesi gerekirken bu husus gözetilmeden tedbir nafakasının reddi usul ve kanuna aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir. 3-Taraflarca karşılıklı açılan boşanma davasında mahkemece erkeğin TMK 166/son gereğince açtığı birleşen boşanma davasının kabulüne ve kadının tedbir ve yoksulluk nafakası talebinin reddine hükmedilmiştir. Verilen hüküm davalı-davacı kadın tarafından temyiz edilmiştir. Davalı-davacı kadın birleşen davaya karşı yasal süresinde cevap vermemiş, süresinden sonra verdiği dilekçe ile lehine tedbir ve yoksulluk nafakası verilmesini talep etmiştir. Kadının dilekçeler aşamasında talep etmediği yoksulluk nafakası hakkında; karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekirken, kesin hüküm oluşturacak şekilde talebin reddine kararı verilmesi doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir....
DAVA TÜRÜ :Nafaka - Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm; davacı-davalı tarafından; tedbir nafakasının miktarı ve başlangıç tarihi yönünden; davalı-davacı tarafından ise her iki dava yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı-davacı kocanın tüm, davacı-davalı kadının ise aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı-davalı kadın yararına, kadının tedbir nafakasına ilişkin davasının (TMK md.197) açıldığı tarihten itibaren nafakaya hükmedilmesi gerekirken, kararın kesinleşme tarihinden geçerli olmak üzere hükmedilmesi doğru görülmemiştir. Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, hükmün bu yönden düzeltilerek onanması gerekmiştir (HUMK md.438/7)....
Hukuk Dairesi 06.07.2021 tarih, 2021/4278 Esas ve 2021/5852 Karar sayılı ilamı ile “iştirak nafakası, yoksulluk nafakası ve maddi tazminatın az olduğu” gerekçesiyle bozmuş, sair yönlerden ise kararı onamıştır. Dairemizce, usul ve yasaya uygun Yargıtay 2. Hukuk Dairesinin bozma ilamına uyulmuştur. İSTİNAF SEBEPLERİNİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE: Dava, evlilik birliğinin sarsılması (TMK md.166/1,2) hukuki sebebine dayalı boşanma talebine ilişkindir. Boşanma yüzünden beklenen menfaatleri zedelenen kusursuz veya daha az kusurlu taraf, kusurlu diğer taraftan uygun bir maddi tazminat isteyebilir (TMK md.174/1). Maddi tazminatın miktarı; tarafların dosyaya yansıyan ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya sebep olan olaylardaki kusur dereceleri, zarar gören menfaatin kapsamı, paranın alım gücü ile hakkaniyet ilkesi (TMK md.4) dikkate alınmak suretiyle belirlenir....
Aile Mahkemesinin 2017/347 Esas, 2018/336 Karar sayılı ilamı ile "Davacı kadın için aylık 350,00 TL tedbir nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, nafakanın her yıl TÜİK'in yayınladığı ÜFE oranında arttırılmasına" şeklinde hükmedilen tedbir nafakasının kaldırılmasına, -Dava tarihi olan 01/09/2022 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere davalı kadın yararına aylık 750,00 TL tedbir nafakasının (TMK md.197) davacıdan alınarak davalıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, -Elazığ 1....
Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle velayeti davalıya verilen küçük Handan'ın inceleme tarihinde ergin olması sebebiyle iştirak nafakası hükmedilemeyeceğine göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince, gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına (TMK md.186/1), geçimine (TMK md.185/3), malların yönetimine (TMK md. 223, 242, 244, 262, 263, 264, 267, 215) ve çocukların bakım ve korunmasına (TMK md.185/2) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (re'sen) almak zorundadır (TMK md.169)....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Karar davalı kadın vekili tarafından lehe hükmedilen tazminat miktarlarına, tedbir ve yoksulluk nafakası miktarına, kadın lehine TMK 197 .madde uyarınca bağlanan önlem nafakasının kaldırılmasına ve yoksulluk nafakasının toplu olarak takdirine yönelik olarak istinaf edilmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava fiili ayrılık nedenine dayalı boşanma isteminden ibarettir. İlk derece mahkemesince dava kabul edilmiş, karar davalı kadın vekili tarafından lehe hükmedilen tazminat miktarlarına, tedbir ve yoksulluk nafakası miktarına, kadın lehine TMK 197. madde uyarınca bağlanan önlem nafakasının kaldırılmasına ve yoksulluk nafakasının toplu olarak takdirine yönelik olarak istinaf edilmiştir. Kurulan boşanma hükmü istinaf edilmeksizin kesinleşmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Dairemizce; resen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılan (HMK md. 355) inceleme sonucunda; Asıl dava, ayrı yaşamda haklılık hukuksal sebebine dayalı (TMK 197) bağımsız tedbir nafakası, birleşen dava ise evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuksal sebebine (TMK 166/1- 2) dayalı boşanma istemine yöneliktir....
Dairemizce uyulmasına karar verilen Yargıtay bozma ilamı doğrultusunda yapılan incelemede; Davacı/davalı kadın vekilinin; kadın yararına hükmedilen tedbir nafakasının miktarına yönelik istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kadın yararına hükmedilen tedbir nafakası yönünden kaldırılmasına ve HMK'nın 353/1- b,2. Maddesi uyarınca bu yönden yeniden esas hakkında hüküm tesisine; davacı/davalı kadın yararına asıl dava tarihi olan 05.12.2018 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık 400,00 TL tedbir nafakasına (TMK md. 169), tedbir nafakasının boşanma kararının kesinleştiği tarihte sona ermesine, sair yönlerden verilen hüküm temyiz incelemesi neticesinde kesinleştiğinden bu hususlarda yeniden karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....