Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, noterde re'sen düzenlenmiş 16.10.2000 günlü gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin iptali ve sözleşme ile ödenen 50.000 Alman Markının iadesi, karşı dava tapu iptali ve tescil ile bedelin ödenmesi istemlerine ilişkindir. Davalı ... aleyhine açılan birleşen davada ise tescil ve bedelin ödenmesi istenmiştir. Mahkemece asıl davanın kabulü, karşı davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, temyiz üzerine Dairemizin 06.02.2008 gün 2007/16121 Esas, 2008/1250 Karar sayılı kararı ile hüküm bozulmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali Ve Tescil, Olmadığı Takdirde Bedel İadesi Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü....
Madde hükmü uyarınca konutun geri verilerek bedel iadesi talep edildiği ve satış bedelinin iade edildiği davacının bu bedeli ihtirazi kayıtla aldığı anlaşılmıştır. Yapılan sözleşme ve ödeme miktarı konusunda taraflar arasında ihtilaf yoktur. Sorun sözleşme 5. Madde hükmü uyarınca bedel iadesi talep edildiğinde bunun denkleştirici adalet ilkelerine göre uyarlanmasının talep edilip edilemeyeceği konusundadır. Taraflar arasında yapılan sözleşme, tam iki tarafa borç yükleyen ve karşılıklı edimleri içeren sözleşme niteliğindedir. Sözleşme nin 3. maddesi uyarınca teslim süresi açıkça 24 ay olarak kararlaştırılmıştır. Aynı sözleşmenin 5. Madde hükmü uyarınca mülkiyetin davacıya devredileceği tarihe kadar alıcı isterse bedel iadesi talep edebileceği, paranın faizsiz iade edileceği kararlaştırılmıştır. Davacı taraf sözleşmede yaşanan gecikme nedeniyle bu hakkını kullanarak bedel iadesi talep etmiş ve satış bedelini ihtirazi kayıtla geri almıştır....
işleminin iptali ile şirket hisselerinin müvekkiline iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Dava, devre tatil sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali, sözleşmenin iptali ve bedel iadesine ilişkindir. Mahkemece, tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda tüm delilleri toplanmış, dava konusu satış sözleşmesinin resmi şekilde yapılmadığı için geçerli kabul edilemeyeceği, tapu devrinin verilmesinin de satış sözleşmesine geçerlilik kazandıramayacağı, davalının sözleşme kapsamında üzerine düşen edimlerini yerine getirmediği, davacının tatil hakkını kullanmadığı gerekçeleriyle taraflar arası imzalanmış olan sözleşmelerin iptaline, davacıya tapu devrinin dava dışı şirket tarafından yapılmış olması nedeniyle davacının tapu iptal ve tescil isteminin pasif husumet yokluğu sebebiyle reddine karar verilmiştir. Davalının istinaf sebeplerinin incelenmesinde, Dava, davacı tarafından imzalanan devre tatil satış sözleşmesinin iptali, sözleşme nedeniyle borçlu olmadığının tespiti ve ödenen bedelin iadesi ve tapu iptal istemine ilişkindir....
Belediyesinin 4.10.2007 tarihli yazısında; Prestij clup adı altında işletilen alana ait taşınmaza 1999 yılında, 2126,68 metrekare apart konut, cafeterya ve idari bina için 2001 yılında 720 metrekarelik otel için ve 2004 yılında ise 3321,18 metrekarelik apart için ruhsat verildiğini, bu bölümlerden 720 metrekarelik kısmına yapı kullanma izin belgesi verildiğini bildirmiştir. O halde mahkemece, sözleşmeye konu devre tatil alanı için yapı kullanma izninin bulunup bulunmadığı, kullanıma hazır olup olmadığı, tesisin sözleşme şartlarını taşıyıp taşımadığı hususları gerektiğinde Belediye ve ilgili kurumlardan sorulup araştırılarak sonucuna uygun bir karar verilmelidir. Mahkemece, davacının bu yöndeki iddiaları üzerinde durularak, gerekli araştırma ve inceleme yapılarak bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki harici satış sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil veya bedel iadesi davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava konusu 86 parsel sayılı taşınmazın güncel tapu kaydının Tapu Müdürlüğünden getirtilerek Dairemize gönderilmesi için dosyanın MAHALLİNE İADESİNE, 26.04.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
Uyuşmazlık, davacının, noterde düzenlenen gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine göre bedelini ödeyip zilyetliğini edindiği taşınmazların devrinin mümkün olmaması nedeniyle rayiç bedelin tahsili istemine yöneliktir. Dosya kapsamından, davacının daha evvel Burdur İcra Dairesi'nin 2010/3108 sayılı dosyası ile ilgili taşınmaz vaadinin yerine getirilmemesi nedeniyle ödediği 10.000TL'nin iadesi amacıyla icra takibi başlattığı, itiraz üzerine görülen .... ...2010/151E. sayılı itirazın iptali davası sonucunda ise davanın kabulüne karar verildiği, davacının bu şekilde ilgili satış vaadi sözleşmesi gereğince ödediği bedeli tahsil ettiği, davacının işbu davadaki talebinde de mahsup isteğinde bulunduğu anlaşılmaktadır. O halde, davacı daha önceki bedel iadesi talebiyle sözleşmeden dönme iradesini göstermiş ve seçimlik hakkını bedel iadesinden yana kullanmış olduğundan, artık aynı sözleşmeye dayanarak rayiç bedel isteminde bulunamaz....
Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki harici satışa dayalı tapu iptali ve tescil ile ikinci kademe tazminata ilişkin asıl dava ile; birleştirilen tapu iptali ve tescil, ikinci kademe tazminat ve bedel iadesi davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davanın açılmamış sayılmasına, birleştirilen tapu iptali ve tescili ile tazminat talebinin reddine, bedel iadesi talebinin kısmen kabulüne karar verilmiştir. Kararın davacılar vekili ve birleştirilen davada davalılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle asıl davanın pasif husumet yokluğundan reddine, birleştirilen davanın reddine karar verilmiştir. Kararın Dairemizce bozulması üzerine; ... Bölge Adliye Mahkemesi 1....
Mahkemece; ihale yoluyla satışın resmi şekil şartı kuralının istisnası olduğu, ihale şartnamesi ekinde bulunan gayrimenkul satış ve borçlanma sözleşmesinin taşınmazın ihale yoluyla satışını gösteren borçlandırıcı işlemlerden olduğu, geçerli şekilde hüküm ve sonuçlarını doğurduğu, sözleşmede sadece davalı lehine hükümlerin öngörüldüğü, TBK'nun 20. ve 25. madde hükümleri uyarınca cayma tazminatı, emlak vergisi kesintisi, faizsiz şekilde bedel iadesi gibi hükümlerin geçersiz sayılması gerektiği, davalının sözleşme hükümleri uyarınca yaptığı kesintinin haksız olduğu, genel işlem koşulları göz önüne alınmaksızın geçerli olduğu kabul edilse dahi aydınlatma yükümlülüğüne aykırı davranan davalının davacının uğradığı menfi zarardan sorumlu olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....