"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atmanın önlenmesi ve ecrimisil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün ...'ca incelenmesi davalı idare vekili yönünden verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R – Dava, kamulaştırmasız el atmanın önlenmesi ve ecrimisil istemine ilişkindir. Mahkemece el atmanın önlenmesi yönünden davanın kabulüne, ecrimisil talebi yönünden ise kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı idare vekili tarafından temyiz edilmiştir. Arazi niteliğindeki taşınmazın net geliri üzerinden belirlenen ecrimisil bedelinin davalı idareden tahsiline karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. El atmanın önlenmesi talebi yönünden ise; Davalı idarenin dava konusu taşınmazlar hakkında ......
TEDAŞ Göksu Bölge Müdürlüğünün cevabi yazılarıyla "kurum tarafından açılmış bedel tespiti ve tescil davası bulunmadığı, taşınmaz sahiplerince kurum aleyhine kamulaştırmasız el atma davası açıldığı, Mahkemelerce taşınmazın tapu kaydı üzerine -davalıdır- şerhi koyulmadığı, açılan dava kesinleşmeden taşınmazın satılma ihtimali veya mükerrer dava açılması ihtimali bulunduğu, taşınmazın satılması durumunda malik değiştiği için mahkeme kararının tapu müdürlüğünce tescil edilemediği ve bunun sonucunda kurum zararı oluştuğu tespit edildiği" gerekçesiyle Adıyaman Tapu Sicil Müdürlüğüne başvurularak tapu kaydı üzerine 31/b şerhi tesis edildiği bildirilmiştir. Kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat davası haksız fiilden kaynaklanan bir dava olup, bu davada davacıya verilen tazminat kamulaştırma bedeli değil, haksız el atmanın karşılığı olan tazminattır....
Dosya kapsamındaki tüm belgelerden davaya konu taşınmaza Merzifon-Çorum(1.kısım) yol çalışmaları kapsamında asfaltlama yapılarak yol olarak kullanıldığı, idare tarafından makul sürede kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescil davası açılmayıp taşınmaza fiilen el atılmış olduğu anlaşılmıştır. 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun bedel belirlemeye yönelik esasları kamulaştırmasız el atma davalarında da tazminat miktarının belirlenmesinde de kıyasen uygulanır....
Bu durumda 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 7/son maddesi ve Daire uygulamaları dikkate alınarak idarece acele el koyma kararının verildiği tarihten itibaren 6 ay içinde kamulaştırma bedelinin tespitiyle idare adına tescili isteğinde bulunulmadığı gözetilip makul süre geçtikten sonra dava açılmış ise de; davacıların 19.02.2016 tarihinde, kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescil davası açıldıktan sonra ıslah talabinde bulundukları anlaşılmakla davacılar lehine dava dilekçelerindeki talepleri gözetilerek ve davaların tek parsele ilişkin olduğu dikkate alınarak tek ve maktu harç ve vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinin düşünülmemesi, Doğru değil ise de, bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının; a-Asıl ve birleştirilen davada harca ilişkin 2 nolu bentlerinin hükümden çıkartılmasına, ayrı bir bent olarak (Alınması gereken 29.20-TL harcın, peşin alınan 1.042,47TL'den mahsubu ile bakiye 1.013,27-TL'nin talep halinde...
Asliye Hukuk Mahkemesinin 10/05/2016 tarih ve 2015/516 Esas 2016/225 karar sayılı kararı ile acele el konulmasına karar verildiği anlaşılmaktadır. Yerleşik Yargıtay içtihatları uyarınca, acele el koyma kararının verildiği tarihten itibaren kamulaştırma bedel tespiti davası açılması için makul süre olarak kabul edilen 6 aylık süre içerisinde idarece bedel tespit ve tescil davası açılmaması halinde, malikin kamulaştırmasız el koyma nedeniyle tazminat davası açma hakkı doğar. Somut uyuşmazlıkta, makul süre içerisinde davalı idare tarafından bedel tespit ve tescil davası açılmadığı gibi, idarece Kamulaştırma Kanunun 7. maddesi uyarınca dava konusu taşınmaza şerh konulduğu anlaşılmıştır....
Kamulaştırmasız el atma nedeniyle açılan tazminat davalarında el atma tarihinin tespiti, 1983 öncesi ve sonrası el atmalarda uygulanacak yargılama şartlarının farklı olması nedeniyle önem arz etmektedir. 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun Geçici 6. maddesine göre; "Kamulaştırma işlemleri tamamlanmamış veya kamulaştırması hiç yapılmamış olmasına rağmen 9/10/1956 tarihi ile 4/11/1983 tarihi arasında fiilen kamu hizmetine ayrılan veya kamu yararına ilişkin bir ihtiyaca tahsis edilerek üzerinde tesis yapılan taşınmazlara veya kaynaklara kısmen veya tamamen veyahut irtifak hakkı tesis etmek suretiyle malikin rızası olmaksızın fiili olarak el konulması sebebiyle,, bedel talep edilmesi hâlinde bedel tespiti ve diğer işlemler bu madde hükümlerine göre yapılır. Bu maddeye göre yapılacak işlemlerde öncelikle uzlaşma usulünün uygulanması dava şartıdır ....
Kamulaştırmasız el koymada kaynaklı tazminat davası sonunda davanın kabulü ve kurum lehine irtifak hakkı tesis edilmesine ilişkin hükmün özeti hükmün tefhimi ile beraber Mahkemece tapu sicil müdürlüğüne gönderildiğinde tapu kaydına işlenecektir. Kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat davası haksız fiilden kaynaklanan bir dava olup, bu davada davacıya verilen tazminat kamulaştırma bedeli değil, haksız el atmanın karşılığı olan tazminattır. Kamulaştırmasız el atmadan kaynaklanan tazminat davalarında, Yargıtay 5.Hukuk Dairesinin yerleşmiş uygulamalarına göre Kamulaştırma Kanununun yalnızca taşınmazlara değer biçilmesine ilişkin hükümleri kıyas yoluyla uygulanır. Ancak usulüne uygun bir kamulaştırma işlemi yapılması halinde uygulama olanağı olan yasanın 31/b maddesi bu tür davalarda kıyas yoluyla uygulanamaz....
Kamulaştırmasız el koymada kaynaklı tazminat davası sonunda davanın kabulü ve kurum lehine irtifak hakkı tesis edilmesine ilişkin hükmün özeti hükmün tefhimi ile beraber Mahkemece tapu sicil müdürlüğüne gönderildiğinde tapu kaydına işlenecektir. Kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat davası haksız fiilden kaynaklanan bir dava olup, bu davada davacıya verilen tazminat kamulaştırma bedeli değil, haksız el atmanın karşılığı olan tazminattır. Kamulaştırmasız el atmadan kaynaklanan tazminat davalarında, Yargıtay 5.Hukuk Dairesinin yerleşmiş uygulamalarına göre Kamulaştırma Kanununun yalnızca taşınmazlara değer biçilmesine ilişkin hükümleri kıyas yoluyla uygulanır. Ancak usulüne uygun bir kamulaştırma işlemi yapılması halinde uygulama olanağı olan yasanın 31/b maddesi bu tür davalarda kıyas yoluyla uygulanamaz....
Dava konusu taşınmazın kamulaştırılması üzerine davalı idarece 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesi gereğince kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescil davası açıldığı, ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2014/320 Esas sayılı bu davanın henüz daha sonuçlanmadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda, davalı idarece açılan bedel tespiti ve tescil davasına ilişkin kararın kesinleşmesi beklenerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken davacının fiilen el atıldığı yolundaki iddiası yönünden mahallinde keşif yapılarak bu husus bilirkişi raporuyla açıklığa kavuşturulmadan yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 07.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Dava konusu taşınmazın kamulaştırılması üzerine davalı idarece 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesi gereğince kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescil davası açıldığı, iş bu davanın da ... Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2013/505 Esas - 2015/586 Karar sayılı dosyası ile sonuçlandığı anlaşılmıştır. Bu durumda, davalı idarece açılan bedel tespiti ve tescil davasına ilişkin kararın kesinleşmesi beklenerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken davacının fiilen el atıldığı yolundaki iddiası yönünden mahallinde keşif yapılarak bu husus bilirkişi raporuyla açıklığa kavuşturulmadan yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 07.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....