Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ancak; Mahkemenin acele el koyma dosyasında tespit edilip idarece davalı adına bankaya yatırılan bedel ile kamulaştırma bedel tespit ve tescil dosyasında saptanıp hüküm altına alınan bedel arasındaki farkın (idarece fazladan yatırılmış olan paranın) davalı tarafça bankadan çekilmesine kadar varsa işlemiş olan mevduat faizi ile birlikte davacı idareye ödenmesine karar verilmesi gerekirken, yasal faizi ile davacı tarafa ödenmesine karar verilmesi doğru değil ise de bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, gerekçeli kararın hüküm fıkrasının 4 nolu bendinde yer alan "14.088,83 TL'nin" ibaresinden sonra gelen "karar kesinleştiğinde davalılardan alınarak davacı kuruma iadesine" ibaresi çıkartılarak yerine "davalılar tarafından bankadan çekilmesine kadar varsa işlemiş olan mevduat faiziyle birlikte" ibaresinin eklenmesi suretiyle, 6100 sayılı HMK.ya 6217 sayılı Kanunla eklenen Geçici 3. madde gözetilerek, HUMK.nun 438. maddesi uyarınca hükmün düzeltilmesine...

    Bununla birlikte; -7139 sayılı Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğünün Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda ve Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına dair kanun 26. maddesi ile 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesinin sekizinci fıkrası değiştirilmiş olup, hâkim tarafından kamulaştırma bedeli olarak tespit edilen bedelin idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit edilen bedelden fazla olması durumunda idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit ettiği bedel, peşin ve nakit olarak hak sahibi adına, kalanı ise bedele ilişkin kararın kesinleşmesine kadar üçer aylık vadeli hesapta nemalandırılmak ve kesinleşen karara göre hak sahibine verilmek üzere mahkemece belirlenecek banka hesabına yatırtılır....

    Ancak; 1)2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine 6459 sayılı Yasanın 6. maddesi ile eklenen hüküm uyarınca, dört ay içerisinde sonuçlandırılamayan davada, acele el koyma bedelinin davalı tarafa bedel tespiti ve tescil davasından önce veyahut bu dava açıldıktan itibaren 4 aylık süre içinde ödenip ödenmediği tespit edilerek, ödenmemiş ise tespit edilen bedelin tamamına, ödenmiş ise tespit edilen bedelden acele el koyma bedelinin mahsubundan sonra kalan fark bedele dava tarihinden 4 ay sonrası için yasal faiz yürütülmesi gerekirken, infazda tereddüt yaratacak şekilde tüm bedele faiz yürütülmesi, 2)Davacı idarece fazla depo edilen bedelin iadesine karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi, 3)Gerekçeli kararın hüküm fıkrasında harca ilişkin hüküm kurulmaması, Doğru değilse de; bu yanılgıların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, a)Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının 4. paragrafının hükümden çıkartılmasına, yerine (Acele kamulaştırma dosyası ile tespit edilen...

      (Acele kamulaştırma dosyası ile tespit edilen bedel ödenmiş ise; tespit edilen kamulaştırma bedelinden mahsup edildikten sonra, kalan fark bedel olan 13.519,73 TL'ye ödenmemiş ise; tespit edilen kamulaştırma bedeline 07.09.2015 tarihinden karar tarihine kadar yasal faiz uygulanmasına,) cümlesinin yazılmasına, b-Gerekçeli kararın hüküm fıkrasına 2 nolu bendinin sonuna gelmek üzere (Hükmedilen bedele tapu kaydındaki ipotek ve haczin yansıtılması) cümlesinin eklenmesi, c- Gerekçeli kararın hüküm fıkrasına ayrı bir bent olarak (Davacı idare ve bir kısım davalılar lehine Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 1.800,00 TL vekalet ücretinin verilmesine) cümlesinin yazılmasına, Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 05/12/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        kararın hüküm fıkrasının 7. paragrafının hükümden çıkartılmasına, yerine (Acele kamulaştırma dosyası ile tespit edilen bedel ödenmiş ise; tespit edilen kamulaştırma bedelinden mahsup edildikten sonra, kalan fark bedel olan 61.229,76 TL'ye, ödenmemiş ise; tespit edilen kamulaştırma bedeline 10/08/2015 tarihinden karar tarihine kadar yasal faiz uygulanmasına,) cümlesinin yazılmasına, b-Gerekçeli karar başlığının (DAVALILAR) bölümünden, 3-6-11-19-21. sırada yazılı bulunan (..., ..., ..., ..., ... ) isimlerinin çıkartılmasına, Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 11/10/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          taşınmaz hakkında acele el koyma kararı verildiğini, el koyma kararı verildikten sonra taşınmazların bulunduğu yerden yenileme kadastrosu geçtiğini bu nedenle taşınmazın yüzölçümünün değiştiğini , davalı taraflarla bedel konusunda anlaşamadıklarını belirterek dava konusu taşınmazın 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu m:10 gereğince acele el koyma bedeli mahsup edildikten sonra kamulaştırma bedelinin tespiti ile kamulaştırılmasına ve davalılar adına olan tapu kayıtlarının iptal edilerek Maliye Hazinesi adına tescil edilmesini talep ve dava etmiştir....

          CEVAP Davalı Hazine vekili cevap dilekçesinde özetle; 2942 sayılı Kanun’un 10 uncu maddesi uyarınca açılan bedel tespit ve tescil davası neticesinde kamulaştırma bedelinin bloke edildiğini, 2942 sayılı Kanun’un 10 uncu maddesine 19.04.2018 tarihinde 7139 sayılı Kanun'un 26 ncı maddesi ile eklenen "idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit edilen bedelden az olması durumunda hakim tarafından tespit edilen bedel, fazla olması durumunda idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit ettiği bedel, peşin ve nakil olarak hak sahibi adına, kalanı ise bedele ilişkin kararın kesinleşmesine kadar üçer aylık vadeli hesapta nemalandırılmak ve kesinleşen karara göre hak sahibine verilmesine" ilişkin düzenlemenin 27.11.2020 tarihli ve 31317 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan 16.07.2020 tarihli ve 2018/104 Esas, 2020/39 Karar sayılı Anayasa Mahkemesi kararı ile iptal edildiğini, ayrıca bedel tespit ve tescil davası üzerinden dosyanın karara bağlanmasıyla birlikte aleyhine ve kanuna açık aykırılık hâllerinde...

            CEVAP Davalı idare vekili cevap dilekçesinde; 2942 sayılı Kanun’un 10 uncu maddesi uyarınca açılan bedel tespit ve tescil davası neticesinde kamulaştırma bedelinin bloke edildiğini, 2942 sayılı Kanun’un 10 uncu maddesine 19.04.2018 tarihinde 7139 sayılı Kanun'un 26 ncı maddesi ile eklenen "idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit edilen bedelden az olması durumunda hakim tarafından tespit edilen bedel, fazla olması durumunda idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit ettiği bedel, peşin ve nakit olarak hak sahibi adına, kalanı ise bedele ilişkin kararın kesinleşmesine kadar üçer aylık vadeli hesapta nemalandırılmak ve kesinleşen karara göre hak sahibine verilmesine" ilişkin düzenlemenin 27.11.2020 tarihli ve 31317 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan 16.07.2020 tarihli ve 2018/104 Esas, 2020/39 Karar sayılı Anayasa Mahkemesi ilâmı ile iptal edildiğini, ayrıca bedel tespit ve tescil davası üzerinden dosyanın karara bağlanmasıyla birlikte aleyhine ve kanuna açık aykırılık hallerinde kanun...

              Yatan bedel = 814.968,00 TL Fark bedel = 116.424 T.L Belirlenen 116.424,00 TL kamulaştırma fark bedelinin depo edildiğine ilişkin dekontun ibraz edildiğinin anlaşılmış olması karşısında ilk derece mahkeme kararının kaldırılarak, HMK m.353/1.b-2 gereğince yeniden hüküm kurularak açılan Bedel Tespit ve Tescil davasının kabulüne ilişkin karar vermek gerekmiştir....

              Ancak; 1- Kamulaştırma Kanununun 15. maddesi gereğince; bedel tespiti ve tescil davalarında değerlendirme dava tarihine göre yapılır. Dava konusu taşınmazın değerlendirme tarihi olan 2018 yılına ait İlçe Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü resmi verileri dosyaya getirtilerek bu veriler esas alınarak bedel tespit edilmesi gerekirken, veriler getirtilmeden bilirkişi raporu denetlenmeksizin bedel tespit edilmesi, Doğru olmadığı gibi, 2- Anayasa Mahkemesinin 27/11/2020 gün 31317 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 16/07/2020 tarih 2018/104 Esas 2020/39 Karar sayılı kararı ile 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 7139 sayılı Kanunla Değişik 10. maddesinin 8....

              UYAP Entegrasyonu