Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Alt Gelir Grubu Konut Projesi kapsamında gayrimenkul satış sözleşmesi imzalandığını, teslimin sözleşme tarihinden itibaren 24 ay olarak kararlaştırıldığını, ancak halen dahi dairenin teslim edilmediğini ileri sürerek geç teslim nedeniyle fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak dava tarihine kadar olan süre için şimdilik 1.200,00 TL tazminatın dava tarihinden itibaren yasal faizi ile tahsiline karar verilmesini istemiş, ıslah ile talebini 5.196,50 TL ye çıkarmıştır. Davalı, idarece sözleşme eki Yapım işleri şartnamesinin 30.maddesi gereğince Başkanlık oluru ile yükleniciye süre uzatımı yetkisi verildiğini, konutların teslim edilmemesinde idarenin bir kusurunun bulunmadığını beyanla davanın reddini savunmuştur....

    Tüketici Mahkemesince, taraflar arasındaki sözlemenin resmi şekilde yapılmasının emredici olduğu ancak resmi yolla yapılmadığı, resmi yolla yapılmadığı sözleşme geçerli olmadığından cayma hakkı kullanılmasının da herhangi bir süreye bağlı olmadığı, geçersiz sözleşme nedeniyle davacının ödediğini geri isteme hakkı olduğu ve 6502 sayılı yasaya göre sözleşmenin kampanyalı satış mahiyetinde olup malın teslimine kadar vazgeçmenin her zaman mümkün olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile sözleşmenin feshine, ödenen 2.600,00 TL'nin davalıdan tahsiline, 36 adet senet yönünden borçlu olmadığının tespitine, senetlerin davacıya iadesine karar verilmiştir. Karar davalı vekilince istinaf edilmesi üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 18....

      e ait nüfus cüzdanı fotokopisiyle katılanın adına çıkartılan ancak daha sonra kapattırdığı Turkcell'e ait 2 adet GSM hatlarını açtırarak kampanyalı telefon almadığına dair inkara yönelik savunması, Turkcell A.Ş'nin 26.08.2014 tarihli yazı cevabında; katılan adına kayıtlı ... ve ... nolu abonelik sözleşmelerinin abonenin isteği üzerine yenilenerek kampanyalı telefonun ne şekilde alındığına dair herhangi bir bilginin bulunmaması, katılanın ise sanık ... tarafından alınan telefonlar nedeniyle hakkında icra takiplerinin başlatıldığını beyan etmesi, hükmün gerekçesinde ve iddianamede; katılan adına sanık tarafından alınan cep telefonu hatlarının order sistemi ile katılanın kredi kartı adına internet sanal pazarından işlem yapmakta kullanıldığına dair tespitin hangi bilgi, belge ve maddi delile dayandığının anlaşılamaması karşısında; Turkcell A.Ş'ye yazı yazılarak katılanın adına kayıtlı adı geçen GSM hatlarının yeniden kullanıma açılmasına dair talebin kim tarafından ne şekilde yapıldığı,...

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma HÜKÜM : Beraat Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Sanığın 05/12/2009 tarihinden itibaren Bafra Terörle Mücadelede Şehit Olan Aileler Derneğinin yönetim kurulu başkanlığını yaptığı, katılanın ise önceki yönetim kurulu başkanı olduğu, sanığın dernek gelirlerini usulüne uygun kayıtlara aktarmayarak uhdesine para aldığı, ayrıca faturasının dernek tarafından ödenmesi kararlaştırılan ve sanığın kullandığı telefon hattına kampanyalı cep telefonu alarak bu telefonu oğluna verdiği, bu suretle hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu işlediğinin iddia edildiği olayda; beyanlar, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamından sanığın atılı suçtan cezalandırılabilmesi için her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı deliller elde edilemediğinden verilen beraat...

          İnternet Kampanyası 24 Aylık Abonelik Taahhütnamesi imzalandığı, taahhütname kapsamında Yalın İşyerim 35MBbps'e kadar 100GB paketin tercih edildiği, kampanyasız tarife fiyatının 165,00 TL, ilk 12 ay kampanyalı fiyatın 65,9 TL, son 12 ay kampanyalı fiyatın 75,9 TL, kampanya süresinin 24 ay, ilk 12 ay sağlanan indirimin 99,1 TL, son 12 ay sağlanan indirimin 89,1 TL olduğu, yeni aboneliklerde alınan vergiler dâhil 264,00 TL olan bağlantı ücretinin aylık 11 TL olarak faturalara yansıtılacağı, yalın internet erişim ücretinin taahhüt kapsamında 20 TL yerine 12 TL olarak ücretlendirileceği hususlarının belirtildiği görülmektedir. Görüldüğü üzere taraflar arasında 14.02.2019 tarihinde abonelik sözleşmesi ve 24 aylık taahhütname imzalanmıştır....

            T5 arasındaki sözleşmenin devre mülk pay satış vaadi içeren resmi sözleşme niteliği taşımayan bir ön akid olduğu, bu tür sözleşmelerin resmi şekilde yapılmasının emredici bir hüküm olup resmi şekilde yapılmayan sözleşmelerin geçerli bir sözleşme olarak kabul edilmesinin mümkün olmadığı, geçersiz sözleşme sebebiyle davacının ödediğini geri isteme hakkının bulunduğu gibi geçersiz sözleşme kapsamında alınan senetlerinde geçersiz olduğu, 6502 Sayılı Kanuna aykırı olarak tanzim edildikleri, bu kapsamda davacı tarafça davalıya 650,00- TL ödendiğinin ispatlandığı, bunun yanında davacı uyap sistemi üzerinden yapılan sorgulamada adına herhangi bir devir de yapılmadığı, diğer taraftan sözleşmenin kampanyalı satış mahiyetinde olduğu, kampanyalı satışlarda malın teslimine kadar vazgeçmenin mümkün olduğu ve satıcının aldığını iade etme zorunda olduğu, davanın sübuta erdiği, nitekim Yargıtay 13....

            TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 28/09/2022 NUMARASI : 2022/472 E - 2022/1147 K DAVA KONUSU : Tüketici Tarafından Açılan Kampanyalı Satış KARAR : Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak,ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle, dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı dava dilekçesinde özetle; Davalı şirket ile müvekkili arasında 13/03/2021 tarihinde A-263476 sayılı sözleşme ile 250.000,00 TL tutarında Tasarruflu erken teslim konut edindirme sözleşmesi akdedildiğini, davalı şirketin müvekkiline hizmetten yararlanabilmesi için organizasyon ücreti olan 22.500,00 TL'nin ödemesinin zorunluğu olduğunu belirterek, müzakere ve aydınlatılma yapmadan dava konusu sözleşmeyi imza altına aldırttığını ve müvekkilinden haksız ve hukuka aykırı şekilde organizasyon bedeli olarak 22.500,00 TL tahsil edildiğini, covid 19 nedeniyle küresel pandemiden etkilendiği için çok zor duruma düştüğünü bu nedenle davalıya...

            ın iş yerine giderek kampanyalı ürünlerden taksitle alışveriş yapmak istediği, bu kapsamda iki adet telefon ve bir adet tablet bilgisayar satın aldığı esnada...adına tanzim edilmiş sahte kimliği mağdura ibraz ederek atılı suçları işlediği iddia olunan olayda; sanığın...isimli kişinin kimlik bilgilerine göre düzenlenmiş kimliği kullanması karşısında, eyleminin 5237 sayılı TCK’nin 158/1-d maddesinde düzenlenen “kamu kurumunun araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık” ve bunun yanında resmi belgede sahtecilik suçlarını oluşturup oluşturmayacağına ilişkin delillerin takdir ve değerlendirmesinin üst dereceli Ağır Ceza Mahkemesine ait olduğu gözetilmeden, yargılamaya devamla sanığın mahkumiyetine hükmedilmesi, Yasaya aykırı, sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, diğer yönleri incelenmeyen hükümlerin 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, aynı Kanun'un 326/son maddesi uyarınca ceza...

              a ait işyerinden 5 adet kampanyalı cep telefonu aldığı iddia edilen olayda, kullanılan sahte sürücü belgesinin Emniyet Müdürlüğü Trafik Tescil Büro Amirliği'nin maddi varlıklarından olması nedeniyle eylemin suç tarihinde yürürlükte bulunan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 158/1-d maddesinde öngörülen nitelikli dolandırıcılık ve onunla birlikte işlendiği iddia edilen resmi belgede sahtecilik suçunu oluşturup oluşturmayacağına ilişkin delillerin takdirinin üst dereceli Ağır Ceza Mahkemesine ait olduğu gözetilerek görevsizlik kararı verilmesi yerine, yargılamaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin bu nedenlerle sair yönleri incelenmeksizin 5320 sayılı Kanun'un 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesi ile değişik 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 02/11/2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

                değerlendirilmesi gerektiği yönünde mahkemece oluşturulan gerekçenin, ticari hayatın olağan akışına aykırı olduğu gibi, hakkaniyet ilkelerine ve kanunlara da aykırılık teşkil ettiğini, Davacının, müvekkili şirketin perakende satış yapan şirketlere doğrudan ürün tedarik etme hakkı ve yetkisi olduğunu bildiğini, ne taraflar arasındaki ticari teamüllerde ne de taraflar arasındaki sözlü ve yazılı bilgi alışverişinin herhangi bir noktasında, doğrudan ve dolaylı olarak, Opak Lens'e müvekkili şirket tarafından, perakende satış yapan şirketlere ürün tedarikinin yapılmayacağı yönünde bir taahhüt verilmediğini ve/veya bu yönde bir yükümlülük altına girilmediğini, buna rağmen, mahkemece, perakende satış yapan şirketlere satış yapma hakkını haiz müvekkili şirketin, aynı şirketlere ve Opak Lens'e yönelik bir kampanya uygularken, her bir kampanyanın sonucu bakımından Opak Lens'in ticari çıkarlarını gözetmesi yükümlülüğü olduğu yönünde vardığı hukuki sonucun ticaret hukuku ilkelerini temelden sarsacak...

                  UYAP Entegrasyonu