Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki kamlaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne ilişkin ilk derece mahkemesinin kararına karşı davalı idare vekilinin istinaf başvurusu üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesinin 6. Hukuk Dairesinin istinaf isteminin esastan reddine dair kararı ile birlikte ... 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/171 E. - 2017/257 K. sayılı kararının Yargıtay'ca incelenmesi davalı idare vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R - Dava, kamlaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karara karşı, davalı idare vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun ... Bölge Adliye Mahkemesi 6 Hukuk Dairesince esastan reddine karar verilmiş olup; hüküm, davalı idare vekilince temyiz edilmiştir....

    Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki kamlaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne ilişkin ilk derece mahkemesinin kararına karşı davalı idare vekilinin istinaf başvurusu üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesince istinaf isteminin esastan reddi ile ilk derece mahkemesinin kararının harca ilişkin bendinin düzeltilmesine dair yukarıda gün ve sayıları yazılı kararının Yargıtay'ca incelenmesi, davalı idare vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R - Dava, kamlaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karara karşı, davalı idare vekilince yapılan istinaf başvurusu ... Bölge Adliye Mahkemesi 5....

      2. maddesinde öngörülen süre içinde yetkili ve görevli mahkemeye açıldığı, ancak el koyma tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 466 sayılı Kanunu'nun 1. maddesinde el koyma nedeniyle tazminat konusunun düzenlenmediği anlaşılmakla, Bozmaya uyularak yapılan incelemeye, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, davanın, el koyma tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 466 sayılı kanunu'nun 1....

        "İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat Hüküm: Davacının tazminat talebinin kısmen kabulü ile 17.700,00 TL maddi tazminatın haksız el koyma tarihi olan 26/09/2011 tarihinden işletilecek yasal faiz ile birlikte davalı Hazineden alınarak davacıya verilmesine Davacının tazminat talebinin kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: 5015 sayılı kanuna muhalefet suçundan 29.09.2011-05.12.2013 tarihleri arasında davacıya ait toplam miktarı 13.000 kg olan benzin ürüne el konulması nedeniyle 17.700 TL maddi tazminat talebine ilişkin davada, yerel mahkemece el konulan ürünün el koyma tarihindeki fiyatı üzerinden iade tarihine kadar geçen süreye kadar işleyecek yasal faiz miktarı olan 17.700 TL’nin maddi tazminat miktarı olarak ödenmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir....

          Ceza Dairesi tarafından 20.05.2013 tarihinde onandığı, bunun üzerine, tasfiye edilen araç bedelinin faizi ile birlikte 07.11.2013 tarihinde davacıya ödendiği, görülmekle; Davacının 79.247,92 TL maddi ve 30.000,00 TL manevi tazminatın el koyma tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile ödenmesi talebine ilişkin söz konusu davada, yerel mahkemece 81.902,87 TL maddi, 1.500 TL manevi tazminatın el koyma tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya ödenmesine hükmedilmesi üzerine dairemizce yapılan incelemede haksız el koyma nedeniyle manevi tazminat şartlarının oluşmayacağı gözetilerek, manevi tazminat talebinin reddine karar verilmesi gerektiği, davacının aracının el koyma tarihindeki ve tasfiye edilmiş olması sebebiyle parasının iade edildiği tarihteki muhtemel değerinin hesaplanıp, arada fark bulunup bulunmadığı, bu süreçte, bakım, vergi, sigorta, amortisman, şoför vs. giderleri çıkartılmak suretiyle araç ile ortalama ne kadar kazanç sağlanabileceği ve aracın...

            iadesine karar verilmiş, 02.03.2010 tarihinde de fiilen teslimat yapılmış olup böylece 24 gün süreyle davacıya ait çaylara el konulmuştur, el koyma CMK hükümlerine uygun olarak yapılmış, ancak el koyma koruma tedbiri nedeniyle tazminat verilmesini öngören CMK’nın 141/1-j maddesi gereğince el konulan çayların “zamanında geri verilmemesi” nedeniyle davacının zararının oluşmadığı, el koymaya konu olan çayların nemlenmeye bağlı olarak bozulduğuna ilişkin tespit bulunmadığı gibi davacı tarafından çayların imha edildiğine dair bir iddianın da bulunmaması ve elkonulan çayların makul sürede geri verilmesi nedeniyle davacının maddi tazminata hak kazanmadığı gözetilerek davacı lehine el koyma nedeniyle maddi tazminata hükmedilmemesinde isabetsizlik görülmediğinden; tebliğnamedeki bozma isteyen düşünceye iştirak edilmemiştir....

              Dosya içeriğine göre, el koyma işlemi CMK hükümlerine uygun olarak yapılmış ancak el koyma koruma tedbiri nedeniyle tazminat verilmesini öngören CMK’nın 141/1-j maddesi gereğince el konulan çayların “korunması için gerekli tedbirlerin alınmaması” dolayısıyla davacının oluşan maddi zararları nedeniyle tazminata hak kazanacağı, ancak haksız el koyma nedeniyle manevi tazminat şartlarının oluşmadığı gözetilerek davacı lehine manevi tazminata hükmedilmemesinde bir isabetsizlik görülmemiş, davacı yararına hükmedilen tazminat miktarına göre karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca nisbi vekalet ücretine hükmedilmesi nedeniyle tebliğnamedeki görüşe iştirak edilmemiştir....

                konusu el koyma işlemi nedeniyle el koyma süresince aracını kiraya veremediği için gelir kaybına maruz kaldığı iddiasıyla maddi ve manevi tazminat davasının da açıldığı anlaşılmakla; davacının dava konusu el koyma işlemine karşı tazminat talebinin CMK’nın 141. maddesindeki şartların taşımadığı, davacının el koyma işlemi nedeniyle uğradığını iddia ettiği maddi kaybını davalıdan talep edemeyeceği, haksız el koyma nedeniyle manevi tazminat şartlarının oluşmayacağı da dikkate alınarak; bölge adliye mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir....

                  -Davacının ıslah dilekçesindeki beyanı ve yatırdığı harç miktarına göre talep ettiği ve harçlandırdığı kamlaştırmasız el atma bedeli mahkemenin hükmüne esas aldığı bilirkişi raporundaki bedelden daha fazla olduğu halde, ıslah dilekçesine yanlış anlam verilerek aza karar verilmesi, ......

                    Ağır Ceza Mahkemesi tarafından direnilmesi üzerine, dosyanın Yargıtay Ceza Genel Kuruluna gönderildiği, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 11/06/2019 tarih ve 2017/12-771 esas ve 2019/469 sayılı kararında direnme kararına konu hükmün bozulması üzerine yerel mahkemece yapılan yargılamada; Dava, Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat istemine ilişkin olup; Ceza Genel Kurulunun 11/06/2019 tarih ve 2017/12-771 esas ve 2019/469 sayılı kararında, 466 sayılı Kanun Dışı Yakalanan veya Tutuklanan Kimselere Tazminat Verilmesi Hakkındaki Kanunda, yalnızca kanun dışı yakalanan ve tutuklanan kişiler için tazminat hakkı öngörülmüşken, 5271 sayılı CMK’da yapılan düzenlemeyle arama ve el koyma koruma tedbirleri nedeniyle mağdur olanlara da tazminat isteme hakkı tanınmıştır bu kapsamda, davacı şirkete ait çeşitli cins ve miktardaki sebzelere %10'u aşan farklılıklar bulunduğundan bahisle 5607 sayılı Kanuna göre işlem yapılarak eşyaya ve eşyanın bulunduğu tıra 25.02.2009 tarihinde el konulduğu, aynı tarihte...

                      UYAP Entegrasyonu