WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilleri aleyhine kambiyo senedine özgü takip başlatıldığını, ödeme emrini 13/10/2019 tarihinde tebliğ edildiğini, tebliğden sonra konkordato hükümleri gereğince takibin iptali gerektiği ve diğer nedenleri içerir dilekçeyi icra dosyasına sunduklarını, takibe konu senedin davacı şirket ile davalı arasında düzenlenen genel kredi sözleşmesinin teminatı kapsamında verildiğini, kambiyo senedi vasfında olmadığını, müteselsil kefil olarak sözleşmeye imza atan T3 şirket yöneticisi olmadığından kefilliğinin geçersiz olduğunu söyleyerek takibin iptalini ve hacizlerin fekkini istemiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; takibe konu senedin kambiyo hukukundan doğan bütün şekil şartlarını taşıdığını, davacının senet altındaki imzaya itiraz etmediğini, keşideci dışındaki tüm davacıların aynı zamanda aval veren durumda olduklarını söyleyerek davanın reddine karar verilmesini istemiştir....

Mahkemece duruşma yapılarak, hacze konu senedin kambiyo senedi vasfında bulunduğu ve teminat senedi olduğuna dair iddialarında yerinde olmadığı gerekçesiyle itirazın reddine karar verilmiş, hüküm itiraz eden vekillerince temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere göre, davacılar vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, 11.5.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Buna göre, vadesi gelmeyen bono yönünden kambiyo takibi başlatılamaz. İİK’nun 170/b maddesinin göndermesiyle uygulanması gereken aynı Kanun’un 63. maddesi uyarınca, itiraz eden borçlu, alacaklının dayandığı senet metninden anlaşılanlar dışında itiraz sebeplerini değiştiremez ve genişletemez. Muacceliyet itirazı, senet metninden anlaşılan itiraz sebepleri arasında olup, süresinde yapılmış bir itiraz yada şikayetin kesinleşmesine kadar her aşamada ileri sürülebilir. Somut olayda muteriz davacı vekili, yargılama sırasında sunduğu 17/12/220 tarihli beyan dilekçesinde; ''...takibe konu senedin vadesinden 1 yıl öncesinde takibe konulduğu açıktır...'' şeklinde beyanda bulunarak, muacceliyet itirazını ileri sürmüştür. Bu nedenle mahkemece, borçlunun muacceliyet itirazının incelenerek buna göre sonuca gidilmesinde isabetsizlik görülmemiştir.( Yargıtay 12. HD. 2018/13596 E. - 2019/17208 K.)...

    İİK'nın 170/a maddesi gereğince icra mahkemesi, müddetinde yapılan şikayet ve itiraz dolayısıyla, usulü dairesinde kendisine intikal eden işlerde takibin müstenidi olan kambiyo senedinin bu vasfa haiz olmadığı veya alacaklının kambiyo hukuku mucibince takip hakkına sahip bulunmadığı hususlarını resen nazara alarak bu fasla göre yapılan takibi iptal edebilir. Bir diğer anlatımla, borçlunun İİK'nun 168. maddesinde yazılı yasal 5 günlük sürede borca ya da imzaya itiraz etmesi veya zamanaşımı itirazında bulunması durumunda, takip konusu belgenin kambiyo senedi vasfına haiz olmadığının veya alacaklının kambiyo senetlerine özgü yol ile takip hakkının bulunmadığının tespit edilmesi halinde, diğer itiraz nedenleri incelenmeksizin İİK'nun 170/a maddesi uyarınca re'sen takibin iptaline karar verilmesi gerekir (Yargıtay 12. Hukuk Dairesi'nin 22/11/2018 tarih, 2017/6337 esas ve 2018/12027 karar sayılı ilamı). TTK'nın 776/1- f maddesi uyarınca bonoda düzenleme yerinin yazılı olması gerekir....

    Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle: İlamsız icraya konu olan ve itiraz etmeleri sebebiyle davacı tarafın işbu davayı açtığı, ilamsız takibe konu olan ... ödeme tarihli ... düzenleme tarihli senet vasfına sahip olmayan belgenin, öncelikle kambiyo senetlerine özgü takibe konu edildiğini, bu takibin ... İcra Müdürlüğü .../... Esas dosyasında görüldüğünü, ancak bahsi geçen senette düzenleme yerinin mevcut olmadığından bahisle taraflarınca bu takibe itiraz edildiğini, ... İcra Hukuk Mahkemesi tarafından itiraz ve takibin iptali taleplerinin haklı bulunduğunu ve senedin kambiyo senet vasfında olmadığı gerekçesiyle işbu takibin iptaline ... tarihinde .../... Esas ve .../... Karar Sayılı kararıyla karar verildiğini, bu kararın ... tarihinde kesinleştiğini, davacı tarafın ilgili davaları müvekkilleri kazınınca işbu senedi ... İcra Müdürlüğü .../... E....

      DAVA Borçlu keşideci itiraz dilekçesinde; davalı alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak başlatılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takipte, takibe dayanak senedin “kendisi taraından imzalanan senet” olmadığını, senedin kendisi tarafından doldurulmadığını, borcunun bulunmadığını, “aslı olmayan bir senet”ten kaynaklanan borcun kendisine ait olmadığını, borcun sebebine, borca, faiz ve ferilerine itiraz ettiğini ileri sürerek takibin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. II. CEVAP Davalı alacaklı cevap dilekçesinde; takibe konu senedin kambiyo senedi vasfını taşıdığını, temelindeki hukuki sebepten mücerret olduğunu, muteriz borçlu tarafından borca ve imzaya itiraza ilişkin belge sunulmadığını savunarak itirazın reddi ile muteriz borçlu aleyhine tazminata hükmedilmesini talep etmiştir. III....

        Bir diğer anlatımla, borçlunun İİK'nun 168. maddesinde yazılı yasal 5 günlük sürede borca ya da imzaya itiraz etmesi veya zamanaşımı itirazında bulunması durumunda, takip konusu belgenin kambiyo senedi vasfını haiz olmadığının veya alacaklının kambiyo senetlerine özgü yol ile takip hakkının bulunmadığının tespit edilmesi halinde, diğer itiraz nedenleri incelenmeksizin İİK'nun 170/a maddesi uyarınca re'sen takibin iptaline karar verilmesi gerekir. Takibe konu senedin tanzim tarihi itibariyle uygulanması gereken 6102 Sayılı TTK'nun 776/1-f maddesinde; bonoda düzenleme yerinin yazılı olması gerektiği, aynı Kanun'un 777/4. maddesinde ise; düzenlendiği yer gösterilmeyen bir bononun düzenleyenin adı ve soyadı yanında yazılı olan yerde tanzim edilmiş sayılacağı hüküm altına alınmıştır. Somut olayda, takip dayanağı bonoda tanzim yeri gösterilmediği gibi, tanzim edenin adı ve soyadı yanındaki adreste de idari birim yazılı değildir....

          Mahkeme; davalı tarafından davacı borçlu aleyhine kambiyo senetlerine özgü takip başlatıldığı, ödeme emrinin davacıya 15/05/2019 tarihinde tebliğ edildiği, kambiyo senetlerine özgü takipte itirazların ödeme emri tebliğden itibaren 5 gün içinde ileri sürülmesi gerektiği, itiraz için son günün 20/05/2019 olduğu, ancak davanın 22/05/2019 tarihinde açıldığı, dolayısıyla davacı borçlunun yasal 5 günlük süreden sonra kambiyo takibinde imzaya ve borca itirazda bulunduğu gerekçesiyle davanın süre yönünden reddine karar vermiştir. Davacı istinaf dilekçesinde özetle; dava dilekçesindeki beyanlarını tekrar ederek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir. Kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibinde imzaya ve borca etmek isteyen borçlu, itirazlarını ödeme emri tebliğ tarihinden itibaren 5 gün içerisinde icra mahkemesinde ileri sürmelidir. Aksi takdirde itirazlar süre aşımı nedeniyle reddedilir....

          Davalı-alacaklı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafça icra dairesinin yetkisine itiraz edilmiş olup, bu itiraz nedeni ile takibin iptali talebinde bulunulmasının mümkün olmadığını, dava dilekçesindeki itirazın yetkiye ilişkin olup, imzaya itiraz dışındaki bütün itirazların borca itiraz olarak kabul edildiği nazara alındığında imzaya itiraz halinde uygulanacak prosedüre dayanılmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu, takibin iptali sebepleri İİK 71. maddede belirtilmiş olup dosya kapsamında sonucun itfa veya imhal edildiğine dair herhangi bir belge sunulmadığını beyanla, davanın reddine karar verilmesini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İstanbul 2. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 13/01/2023 gün, 2022/648 Esas- 2023/27 Karar ilamı ile, "Takibe dayanak bononun incelenmesinde; ödeme yeri yazılmamış olup düzenleme yeri İstanbul olduğundan İstanbul icra müdürlüklerinde takip başlatılabileceği" gerekçesi ile, "1- Davanın REDDİNE," karar verilmiştir....

          Borca itiraz bakımından, öncelikle imzaya itiraz konusu çözümlendiğinden ayrıca karar verilmemiştir." şeklinde karar verilmiştir. Davacılar istinaf dilekçesinde özetle, lehlerine tazminat hükmedilmesi gerektiğinden bahisle kararın kaldırılmasını talep etmiştir. Davalı cevap dilekçesindeki beyanlarını tekrarla kararın kaldırılmasını talep etmiştir....

          UYAP Entegrasyonu