GEREKÇE: Uyuşmazlık, kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takipte haczedilmezlik ve aşkın haciz şikayeti ile kıymet takdirine itiraza ilişkindir. Adana 3. İcra Dairesinin 2018/6624 esas sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklı Agrotalia Tarım Ürünleri Pazarlama Sanayi tarafından borçlular Borsa Kimya Ambalaj Taşımacılık T3 Anonim T1 Şirketi, Ak - Ay Kimya Tekstil Sanayi ve T1 hakkında 05/06/2018 tarihinde kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla 65.390,03 TL'nin tahsili için takip başlatıldığı anlaşılmıştır. Kural olarak, dosya borcunun ihtirazi kayıt konulmaksızın ödenmesi halinde haczin kaldırılması gerekeceğinden haczedilmezlik şikayeti konusuz kalır. Ancak ödeme şikayete konu hacizler nedeniyle dosyaya gelen para ile yapılmış ise borçlunun haczedilmezlik şikayeti incelenip sonuçlandırılmalıdır....
Davacı/borçlu vekili dilekçesinde, ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğunu ileri sürerek borca, faize ve fer'ilerene itiraz etmiştir. Kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibinde, İİK'nın 168/3- 4- 5. madde ve fıkraları gereğince, takibe konu senedin kambiyo vasfında olmadığına yönelik şikayet ile imzaya ve borca itirazın yasal beş günlük süre içerisinde icra mahkemesine yapılması zorunludur. Bu süre, hak düşürücü nitelikte olup mahkemece re'sen gözetilmelidir....
Dava İ.İ.K.' nun 170. maddesi uyarınca açılmış kambiyo şikayeti davası olup, 5 günlük yasal süresi içerisinde açılmıştır. Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, İİK'nun 170/a. maddesi uyarınca haklı çıkan yararına tazminata hükmedileceğine dair yasal bir düzenleme bulunmadığına, hükme esas alınan bilirkişi raporunun denetime elverişli ve yeterli olmasına ve ilk derece mahkemesi kararında gösterilen gerekçelere göre istinaf sebepleri ile sınırlı olmak üzere ve kamu düzenine aykırılık bulunmayan karara yönelik istinaf başvurusunun HMK'nun 353/1- b(1) maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir....
Somut olayda, alacaklı tarafından, kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile başlatılan takipte, borçlu vekilinin icra mahkemesine yaptığı başvuruda; senedin tasdikli suretinin taraflarına gönderilmediğinden ve ödeme emrinde alacaklının adresi mevcut olmadığından ödeme emrinin iptalini, müvekkilinin senetten kaynaklı borcunun olmadığını, senedin zamanaşımına uğradığını, senede vade tarihinin sonradan eklendiğini, senedin ibraz ve protesto edilmediğini ileri sürerek takibin iptalini talep etmiş, mahkemece, borçlunun, bonoda aval veren olduğundan, takip edilebilmesi için protesto çekilmesine gerek olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verildiği görülmüştür. Mahkemece, borçlunun senedin protesto edilmesi gerektiğine ilişkin şikayeti dışında sair itiraz ve şikayetleri incelenmeksizin ve herhangi bir değerlendirmeye yer verilmeksizin sair itiraz ve şikayetlerini de kapsar biçimde “davanın reddi” yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....
nin 2 adet çek ile müvekkiline borçlandığını, gününde ödenmeyince takibe konulduğunu, takibe yapılan itiraz üzerine 7.500,00 TL bedelli çekin kambiyo vasfını taşımayışı nedeni ile iptal edildiğini, diğer çekle ilgili olarak ise 6 ay işlemsiz kalması nedeni ile karşı yanın şikayeti üzerine icranın geri bırakılmasına karar verildiğini, takibe devam olanağı kalmayınca her iki çekin de ilamsız takip yolu ile icraya konulduğunu, buna yapılan itiraz üzerine de takibin durduğunu, alacağın tahsiline takip hukuku bakımından olanak bırakılmadığını, borçluların çek ile yaptığı borçlanmanın karşılığında sebepsiz olarak zenginleştiğini iddia ederek, 15.400,00 TL'nin vade tarihlerinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı şirket vekili, davanın reddini istemiş, diğer davalı davaya cevap vermemiştir....
İcra Müdürlüğü'nün 2014/124 Esas sayılı dosyası üzerinden başlatılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takiplerine karşı borçlu ...'ın icra mahkemesine başvurusunda; anılan icra dosyalarından kendisine gönderilen örnek 10 numaralı ödeme emri tebligatının usulüne uygun yapılmadığını, takiplerden 26.08.2014 tarihinde haberdar olduğunu ileri sürdüğü, ayrıca, söz konusu takiplerin dayanağı bonoya ilişkin ödeme yapıldığı iddiası ile birlikte, borca, faize ve ferilerine itiraz ettiği görülmektedir. Bilindiği üzere; alacaklı tarafından seçilen takibin şekline göre uygulanması gereken İİK'nun 168. maddesinin 5. fıkrası ve yine aynı kanunun 169. maddesine göre; borca itirazın ödeme emrinin tebliğ tarihinden itibaren beş gün içinde icra mahkemesine yapılması zorunludur. Somut olayda, .......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından çeke dayalı olarak borçlu aleyhine kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takip başlatıldığı, borçlunun icra mahkemesine başvurusunda, usulsüz tebligat şikayeti ile ödeme emri tebliğ tarihinin düzeltilmesine ve yetki itirazı ile borca ve ferilerine itiraz ettiği, Mahkemece usulsüz tebligat şikayetinin reddi ile buna bağlı olarak da imzaya itirazın süresinde yapılmadığından reddine karar verildiği anlaşılmıştır. Tebligat Kanunu'nun 10. maddesinin 1. fıkrası "Tebligat tebliğ yapılacak şahsa bilinen en son adreste yapılır" hükmü düzenlenmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından borçlu aleyhine bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takip başlatıldığı, örnek 10 ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun yasal 5 günlük süre içerisinde icra mahkemesine başvurarak usulsüz tebligat şikayeti ile birlikte, dayanak bono bedeline karşılık vade tarihinden sonra 1.000 TL ödeme yapıldığını ve senedin arkasına yazıldığını, kalan borcun da ödendiğini belirterek borca itiraz ettiği ve mahkemece, usulsüz tebligat şikayetinin kabulü ile borca itirazın reddine karar verildiği anlaşılmaktadır....
Borçlu şirketin keşideci sıfatı ile iki farklı temsilinin çift imzası ile yetkilendirilme yapıldığı ve takip konusu çekte yalnızca bir temsilcinin imzasının bulunmasının yeterli olmayacağından, takibin şirkete yöneltilemeyeceği iddiası İİK'nun 168/5 ve 169. maddeleri kapsamından borca itiraz olup, borca itiraz hakkında uygulanması gereken İİK'nun 169/a maddesi uyarınca 31.12.2014 tarihinde takip durdurulduğuna göre, borca itirazın kabulü halinde, borçlu aleyhine icra inkar tazminatı verilmesi gerekir. O halde mahkemece; borçlu aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile alacaklının tazminat talebinin reddine karar verilmesi isabetsizdir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Alacaklı tarafından borçlu aleyhine kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibi başlatıldığı, borçlunun, ödeme emri tebliğ edilmeden mallarına haciz konulduğunu, hacze ilişkin davetiye kağıdını 25.06.2014 tarihinde tebliğ aldığını, muhtar tarafından teslim edilmeyen tebligattan dolayı kanuni süresi içerisinde borca itiraz edemediğini, bu nedenle gecikmiş itirazda bulunduklarını, takibe konu senet üzerindeki imzaların senet keşidecisi ve murisi ...'...