WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/3352 KARAR NO : 2023/2605 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 07/11/2022 NUMARASI : 2022/83 ESAS, 2022/171 KARAR DAVA KONUSU : KAMBİYO ŞİKAYETİ - YETKİYE VE İMZAYA İTİRAZ KARAR : Ortaca İcra Hukuk Mahkemesinin 2022/83 Esas, 2022/171 Karar sayılı dosyasında verilen yetki itirazı ve kambiyo şikayetinin reddi, imzaya itirazın kabulü kararına karşı, davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilen ve heyetçe incelenen dosyada; İSTEM : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı hakkında başlatılan Ortaca İcra Müdürlüğünün 2022/2844 Esas sayılı takibinde yetkili icra dairesinin takibe konu çekin düzenleme yeri ve davacının adresi olan Adana İcra Daireleri olduğunu, takibe dayanak çek üzerindeki imzanın davacıya ait olmadığını, ayrıca çekin kambiyo senedi vasfında da olmadığını, ibraz...

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava açarken imzaya ve borca itiraz etmelerine rağmen mahkemece sadece borca itiraz olarak eksik ve hatalı niteleme yapmasının doğru olmadığını, imzaya açıkça itiraz ettiklerini, tarafların birlikte hareket ederek bazen boş senede imza aldıklarını veya hiç imza almadan senetlerin doldurulup hiçbir ilgileri olmayan kişilere verilerek icra takibi başlatıldığını, mahkeme kararının hukuka aykırı olduğunu belirterek istinaf talebinin kabulün talep etmiştir . DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : İcra dosyasının incelenmesinde; alacaklı T3 tarafından borçlu aleyhine bonoya istinaden kambiyo senedine dayalı icra takibi başlatılmıştır. Ödeme emri davacıya 02/10/2020 tarihinde tebliğ edilmiş, dava 05/10/2020 tarihinde İİK 168'e göre yasal 5 günlük süre içinde açılmıştır. 6102 Sayılı TTK 776 ve müteakip maddelerinde bononun yasal unsurları düzenlenmiş olup, takip konusu bono kambiyo senedi vasfına haizdir....

Bu hukuk dalının amacı, bir yandan takip alacaklısının alacağına kavuşması için borçlu veya üçüncü kişilerin çıkarabilecekleri zorlukları ortadan kaldırmak, diğer yandan kötüniyetli takiplere karşı takip borçlusunun kendisini korumasını sağlayacak hukuki çareler bulmak, bu arada takipten etkilenen üçüncü kişilerin menfaatlerini korumak, takip işlemlerinin yapılması sırasında insan hak ve hürriyetlerinin ihlal edilmesini önlemektir. İcra iflas hukukunun en önemli kaynağı İcra ve İflas Kanunu olup, bu Kanun, icra ve iflas takibinden, tahsile kadar uygulanması gereken usul hükümlerini düzenlemektedir. Kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile yapılan takipte, takibe konu kambiyo senedi altındaki imzaya itiraz, İİK'nın 170. maddesinde özel olarak düzenlendiğinden, imza inkarı nedenine dayalı sahtelik iddiası hakkında, sonraki genel kanun olan HMK'nın 209. maddesi uygulanamaz. İmza itirazı, İİK'nın 170/1. maddesi uyarınca satıştan başka icra takip muamelelerini durdurmaz....

İlk derece mahkemesi; davacı hakkında yapılan kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takipte, takibe süresinde itiraz ederek kambiyo senedindeki imzanın kendisine ait olmadığını iddia ettiği, davanın imza incelemesinin alanında uzman teknik ve bilimsel bir incelemeyi gerektirdiği ve bunun için bilirkişi incelemesine ihtiyaç duyulduğu, yerleşik yargıtay içtihatlarında imzaya itiraz davalarında ispat yükünün davalı alacaklıda olduğu, bu itibarla yapılacak bilirkişi ücretinin de davalı alacaklı tarafından yaptırılması gerektiği, aksi takdirde davacı borçlunun iddialarının kabul edileceğinin yadsınamaz hukuki bir husus olduğu, duruşmada ara karar ile davalı alacaklıya bilirkişi için gerekli masrafı yatırması için süre verildiği, fakat bu kesin süre içerisinde bilirkişi ücretinin yatırılmadığı davacı borçlunun iddialarının kabul edilmiş sayılacağı gerekçesi ile davanın kabulüne, takibin durdurulmasına, bilirkişi incelemesi yapılmadığından davacının tazminat talebinin reddine karar vermiştir...

Bononun üst kısmının deforme olmuş olması bononun kambiyo vasfını ortadan kaldırmaz. İcra mahkemesi tarafından varsayıma dayalı olarak bono metni dışında kalan kısmın kesildiği ve kesilen kısımda kayıtlar bulunduğu savıyla sonuca gidilemez. Asıl olan senet aslı olup, takip dayanağı senedin unsurları tam olduğundan kambiyo senedi vasfındadır. Alacaklının senedin teminat senedi olduğu yönünde bir kabul beyanı da yoktur. Senet metni üzerinden senedin teminat senedi olduğu anlaşılamadığından, mahkemece itirazın borca itiraz olarak kabulü ile borca itirazın reddine yönelik kararda isabetsizlik bulunmamaktadır....

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 30.05.2001 gün 2001/12- 436 E., 2001/467 K. ve 06.06.2001 tarih ve 2001/12- 466 E., 2001/483 K. sayılı kararlarında da aynen benimsendiği gibi; herhangi bir belgedeki imza veya yazının, atfedildiği kişiye ait olup olmadığı hususunda yapılacak bilirkişi incelemesinin, konunun uzmanınca ve yeterli teknik donanıma sahip bir laboratuvar ortamında, optik aletler ve o incelemenin gerektirdiği diğer cihazlar kullanılarak, grafolojik ve grafometrik yöntemlerle yapılması, bu alet ve yöntemlerle gerek incelemeye konu ve gerekse karşılaştırmaya esas belgelerdeki imza veya yazının tersim, seyir, baskı derecesi, eğim, doğrultu gibi yönlerden taşıdığı özelliklerin tam ve kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenip karşılaştırılması; sonuçta, imza veya yazının atfedilen kişiye ait olup olmadığının, dayanakları gösterilmiş, tarafların, mahkemenin ve Yargıtay'ın denetimine elverişli bir raporla ortaya konulması, gerektiğinde karşılaştırılan imza veya yazının hangi nedenle farklı...

Kambiyo senetlerine dayalı olarak başlatılan takiplerde imzaya itiraz İİK'nın 170. maddesinde düzenlenmiş olup, bu maddenin üçüncü fıkrasında, icra mahkemesince imza incelemesinin aynı Kanun'un 68/a maddesinin dördüncü fıkrasına göre yapılması gerektiği, 6100 sayılı HMK'nın 211. maddesinde imza incelemesinin yöntemi gösterilmiştir....

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İncelenen tüm dosya kapsamına göre, davalı tarafından davacı hakkında kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibinde bulunulduğu, davacı tarafından usulsüz tebligat şikayeti ve borca itirazda bulunulduğu ,ilk derece mahkemesi tarafından usulsüz tebligat şikayetinin kabulüne, borca itirazın reddine dair verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf talebinde bulunulduğu ,dairemizin 2018/208 E-2018/1157K sayılı kararı ile, senedin teminat senedi olduğu ve borca itiraza ilişkin gerekçe gösterilmeden davanın reddine karar verildiği, dava dilekçesinde yer alan iddiaların değerlendirilmediği, ayrıca davacının dayandığı sözleşme getirtilmeden ve deliller toplanmadan davanın reddine karar verilmesinin yerinde olmadığı gerekçesi ile istinaf talebinin kabulü ile mahkeme kararının kaldırılmasına HMK 353/1a-6 maddesi uyarınca davacı delilleri toplanarak, sözleşme getirtilerek, deliller değerlendirilerek gerekçeli hüküm oluşturulmak üzere...

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İncelenen tüm dosya kapsamına göre; alacaklı tarafından davacı aleyhine çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibine başlandığı, borçlunun, yasal süresi içinde imzaya itiraz ederek icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, imza itirazının kabulüne karar verildiği görülmektedir. Kambiyo senetlerine dayalı olarak başlatılan takiplerde imzaya itiraz İİK.nun 170. maddesinde düzenlenmiş olup, bu maddenin üçüncü fıkrasında, icra mahkemesince imza incelemesinin aynı kanunun 68/a maddesinin dördüncü fıkrasına göre yapılması gerektiğine işaret edilmiştir....

doğru olmadığını, takibe işletilen faiz türü, faiz hesabı ve oranının da fahiş olduğunu, işlemiş faize KDV ve ÖTV istenmesinin haksız olduğunu, ayrıca gecikme faizi, temerrüt faizi, kat öncesi işlemiş faiz türlerine ve faiz başlangıçları ve faiz oranlarına da ayrıca ve açıkça itiraz ettiklerini, icra takibinde işletilen faizi kabul etmediklerini, icra takibi açılmadan müvekkilini temerrüde düşürecek hiçbir hukuki işlem olmadığını beyanla, davanın kabulüne, borca ve faize itiraz taleplerinin kabulüne karar verilmesini istemiştir....

UYAP Entegrasyonu