SAVUNMANIN ÖZETİ Davalı vekili; davacının davasını kabul etmediklerini, davanın reddini talep ederek davacının icra takibine konu bonodaki imzanın kendilerine ait olmadığını iddia ederek imzaya itiraz ettiğini ancak borca itiraz etmediğini, davacının müvekkiline borcunun bulunduğunu ve bu nedenle yapılan itirazın haksız olduğunu, 2013 yılında müvekkili tarafından müvekkili tarafından icra takibine konu edilen bono nedeni ile davacının yine imzaya itiraz etmiş olduğunu ve Kayseri 1. İcra Hukuk Mahkemesi'nin... Esas sayılı dosyasında kayıtlı bulunan dosyada yapılan imza incelemesinde imzanın davacı ...'...
Her dava ve şikayet, davanın açıldığı (şikayetin yapıldığı) andaki şartlara göre değerlendirilir (Hukuk Genel Kurulu’nun 2011/12-177 E. - 2011/300 K. sayılı ve 11.05.2011 tarihli kararı). Somut olayda borçlunun imzaya itiraz ettiği tarihte verilmiş bir çek iptali kararı mevcut olmayıp imzaya itirazın esasının incelenmesi zorunludur. Öte yandan .... Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2015/1-856 sayılı dosyasındaki dava hasımsız görülerek sonuçlandırılmış olup, alacaklı, bu davada taraf olmadığından verilen karar kendisini bağlamaz. O halde mahkemece, borçlunun imzaya itirazının esasının incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi - K A R A R - Uyuşmazlık kambiyo senedi vasfında olmayan adi belgedeki imzaya itiraz istemini ihtiva etmesine ve taraların sıfatına göre, dosyanın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın temyiz incelemesini yapmakla görevli Yüksek 13.Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine, 12.02.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
İİK'nın 265. maddesinde ihtiyati haciz kararına karşı itiraz sebepleri sınırlı şekilde sayılmış olup, bu sayılanlar dışında başka bir sebebe dayanılarak itiraz edilmesi mümkün değildir. İhtiyati hacze itiraz eden borçlunun itirazı senette ki imzanın borçluya ait olmadığına yöneliktir. İstinaf edenin ileri sürdüğü itiraz imzaya itiraz mahiyetinde olup, imza itirazı İİK 265. maddesinde düzenlenen itiraz nedenlerinden değildir. İhtiyati hacze itiraz aşamasında imzaya itiraz nedeniyle inceleme yaptırılamayacağı gibi , açılan borca itiraza ilişkin davanın sonucunun da beklenilmesi mümkün görülmemiştir. İmzaya itiraz ancak borçlu tarafça açılacak menfi tespit davasında ileri sürülebilecektir. Bu durumda mahkemenin ihtiyati hacze itirazın reddi yönünde vermiş olduğu kararda bir isabetsizlik görülmemiştir. Açıklanan nedenlerle ihtiyati hacze itiraz eden borçlunun istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir....
Borçlu ...’ın, takibe konu bonolarda keşideci olarak ismi geçen kişinin kendisi olmadığına ilişkin başvurusu, özü itibariyle, İİK.nun 169. maddesinde düzenlenen borca itiraz niteliğindedir. İİK.nun 168. maddesinin 4. ve 5. bentlerine göre, kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile yapılan takipte borçlu, ödeme emrinin tebliğinden itibaren 5 gün içinde icra mahkemesinde imzaya ve borca itiraz edebilir. Somut olayda borçluya, örnek 10 ödeme emrinin 15.07.2014 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun 5 günlük yasal süre geçtikten sonra (11.08.2014 tarihinde) icra mahkemesinde borca ve imzaya itiraz ettiği, ancak ödeme emri tebliğinin usulsüzlüğüne ilişkin bir iddiasının bulunmadığı görülmektedir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki “imzaya ve borca itiraz” isteminden dolayı yapılan inceleme sonunda; İstanbul 9. (İcra) Hukuk Mahkemesince imzaya yönelik itiraz bakımından; İİK'nın 68/a-5 maddesi gereğince itirazın geçici olarak kaldırılmasına, davalı yanın tazminat isteğinin reddine, borca ve ferilerine yönelik itiraz bakımından ise açılan davanın reddine, itiraza uğrayan alacağın %20'si oranındaki tazminatın davacıdan alınarak davalıya ödenmesine, para cezası isteğinin reddine dair verilen 14.08.2014 tarihli ve 2014/142 E., 2014/849 K. sayılı kararın borçlu tarafından imzaya itiraz yönünden temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay 12....
Şti. vekilince mahkemenin yetkisine ve çek üzerindeki imzanın müvekkiline ait olmadığı gerekçesi ile ihtiyati haciz kararına itiraz edilmiş, mahkemece verilen 17/02/2023 tarihli ek karar ile aleyhine ihtiyati haciz talep edilenlerden biri İstanbul İlinde yerleşik olduğundan yetkiye yapılan itirazın reddine, imzaya itirazın ise esas yargılamanın konusu olabileceğinden bahisle borçlu vekilinin itirazı reddedilmiştir. Borçlu vekili istinaf talebinde mahkemenin yetkili olmadığından bahisle istinaf talebinde bulunmuştur. 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu(İİK)'nun 257/1. Maddesine göre, rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacakları ile diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir. İİK'nın 258/1. Maddesine göre de ihtiyati hacze İİK'nın 50. maddesi atfı ile Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun yetkiye dair hükümlerine göre yetkili mahkeme tarafından karar verilir....
İİK'nun 170/4. maddesine göre; imzaya itirazın kabulüne karar verilmesi halinde, icra mahkemesi, senedi takibe koymada kötü niyeti veya ağır kusuru bulunduğu takdirde alacaklıyı senede dayanan takip konusu alacağın % 20’sinden aşağı olmamak üzere tazminata ve alacağın % 10’u oranında para cezasına mahkum eder. Somut olayda, takip dayanağı çekte, muteriz borçlunun, ... ...Pazarlama İnş. Dış Tic. Ve San. Ltd. Şti., alacaklının ise, çeki, imzaya itiraz eden ... ...Pazarlama İnş. Dış Tic. Ve San. Ltd. Şti.’den ciro yolu ile alan Türkiye Finans Katılım Bankası A.Ş. olduğu görülmekte olup, ...nın imzaya itirazı üzerine yapılan inceleme sonunda, imzanın borçluya ait olmadığı tespit edilmiştir. Bu durumda, takip alacaklısı, muteriz ... ile doğrudan ilişki içinde olduğundan, imzanın itiraz eden borçluya ait olup olmadığını bilebilecek durumdadır....
Ancak işin niteliği, aciliyeti kararın etkisiz kalma ihtimali gibi sebeplerle karşı taraf dinlenmemişse bu durumda bu hakkın ona kararın verilmesinden sonra tanınması gerekli ve zorunludur. Bu sebeple itiraz, teknik anlamda bir kanun yolu olmayıp , hukuki dinlenilme hakkını tanıyan özel bir hukuki çaredir. Ancak mahkeme, taraflar gelmeseler dahi, dosyayı işlemden kaldırmaz, dosya üzerinden inceleme yaparak karar verir. Diğer bir deyişle HMK.'nın 394/4. maddesi gereği itiraz üzerine incelemenin duruşmalı yapılması zorunlu olup, mahkemece öncelikle ilgililerin dinlenmesi için duruşma günü verilerek usulen davet edildikten sonra, gelmeseler dahi dosya üzerinde ihtiyati tedbiri tamamlayan işlemlerin yapılıp yapılmadığı ve diğer itiraz sebepleri incelenerek karar verilmelidir (Prof. Dr. Hakan Pekcanıtez, Medeni Usul Hukuku, 15. Bası, cilt III, s2532-2534, Yargıtay 15. HD'nin 06/02/2012 gün ve 168/639 E-K.)....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan takipte, borçlunun icra mahkemesine başvurusunda, yetkiye ve imzaya itiraz ederek takibin durdurulmasını talep ettiği, mahkemece yetki itirazının kabulüne karar verildiği, kararın alacaklı vekilince temyiz edildiği, bozma kararından sonra mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın feragat nedeniyle reddine karar verildiği görülmektedir....