WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Eldeki dava ve şikayet ise 13/02/2017 tarihinde yapılmıştır. Davacı vekili ise söz konusu takibe süresinde itiraz ettiği , takibe konu senet üzerindeki imzaların müvekkiline ait olmadığından bahisle takibin iptalini istemiştir. Yapılan incelemede davacı borçlu adına gönderilen ödeme emrinin 07/02/2017 tarihinde tebliğ edildiği, usulsüz tebliğ itirazı olmadığı gibi tebliğ tarihinin de mezkur tarih olarak beyan edildiği; fakat 5 günlük kanuni müddet geçtikten sonra şikayet ve itiraz vaki olduğu anlaşılmakla aşagıdaki şekilde karar verilmiştir..." şeklinde açıklanan gerekçeleriyle, "Davacının imzaya itiraz ve kambiyo hukuka cihetinden şikayet müddeti geçmekle davanın ve şikayetin ayrı ayrı reddine" karar verildiği görülmüştür....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkikinin borçlular ... ve ... tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Takip konusu senedin kambiyo vasfına yönelik sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Alacaklı tarafından başlatılan bonoya dayalı kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takipte, borçluların diğer şikayetleri yanında, senedin alacaklı ile aralarında bulunan genel kredi sözleşmesinin teminatı olarak verildiğini ileri sürerek borca itiraz ettikleri; mahkemece itirazın reddine karar verildiği görülmektedir....

    Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; itirazın haksız olduğunu, bononun kambiyo vasfına haiz olduğunu, çift imza kuralı kaldırıldığı için borçluların tek imzasının da bonoyu geçerli kılacağını, borca itirazı kabul etmediklerini, faize itirazın da yersiz olduğunu söyleyerek davanın reddine, davacı aleyhine tazminata hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir....

    Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; borçlunun kambiyo senedindeki imzasının inkarı olmadığını, senette herhangi bir tahrifat, karalama ve sürşarj da olmadığını, davacı borçlunun tüm bu iddialarını yazılı ispat yükünün kendisine ait olduğunu, icra mahkemesince incelenebilecek hususlar olmadığını, kambiyo senedinin müvekkili tarafından sonradan doldurulmadığını alacaklının bu şekliyle kambiyo senedini teslim aldığını, borca itiraz eden davacının dilekçesindeki beyanları ve kısmi borç ikrarlarında bulunmasının senet üzerinde yazan borç miktarınca borçlu olmadığına ispat olmadığını tam tersine taraflar arası8nda çok sayıda alacak borç ilişkilerinin gerçekleştiğinin ispatı olduğunu, davacının borçtan ibra olduğunu, borcun olmadığını, borcun itfa olduğunu içeren alacaklının imzası ile tevsik edildiğini, hiçbir belge sunmaksızın borca itiraz ettiğini, bu halde borca itirazın hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, kambiyo senedinin teminat olarak verilmediğini,, davacı borçlunun müvekkil alacaklıda...

    DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 170. maddesine dayalı imzaya itiraz, İİK'nın 169. maddesine dayalı borca itiraz, İİK'nın 170/a maddesi uyarınca borçlunun kambiyo hukuku bakımından şikayetine ilişkindir. Borçlunun kambiyo hukuku bakımından şikayetinin İİK'nın 170/a maddesi göndermesiyle aynı Kanunun 168/3. maddesi gereğince, borca itirazın İİK'nın 168/5 maddesi uyarınca ve imzaya itirazın İİK'nın 168/4. maddesine göre ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren 5 günlük süre içinde icra mahkemesine yapılması zorunludur. Bu süre, hak düşürücü nitelikte olup, mahkemece re'sen gözetilmelidir....

    in usulsüz tebligat şikâyeti dışındaki sair itiraz ve şikayetlerin; asıl dava dosyasında da şikayet dilekçesinde aynen tekrar edilmiş olduğu gerekçesi ile birleşen davada borçlu ...'in borca itiraz, zaman aşımı itirazı, takibe konu senedin sonradan doldurulduğuna ilişkin şikayet ile mükerrer takibin iptali talebi yönünden HMK'nin 114/1-ı maddesi gereği derdestlik nedeniyle birleşen davanın usulden reddine karar verildiği görülmekle birlikte, alacaklının davada kendini bir vekille temsil ettirdiği de gözetilerek, ilk derece yargılaması açısından birleşen dava yönünden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 11/3. maddesi uyarınca maktu tarife üzerinden alacaklı lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, bu husus göz ardı edilerek yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının birleşen dava yönünden temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 19....

      Öte yandan, kambiyo senetlerine mahsus iflas yoluyla takipte itiraz ve şikayeti düzenleyen İİK.'nun 172. maddesinde; “Ödeme emrine itiraz veya şikayet etmek isteyen borçlu, ödeme emrinin tebliğinden itibaren beş gün içinde her türlü itiraz veya şikayetini sebepleri ile birlikte diğer tarafa tebliğ edilecek nüshadan bir fazla dilekçe ile icra dairesine bildirmeye mecburdur. Bu dilekçenin bir nüshası derhal alacaklıya tebliğ olunur.” denilerek itiraz ve şikayetin ödeme emrinin tebliğinden itibaren 5 gün içinde icra dairesine bildirilmesi gerektiği açıklanmıştır. İİK.'nun 173. maddesinde de itiraz ve şikayet olunmaması hali düzenlenmiştir. Somut olayda; kambiyo senetlerine mahsus iflas yoluyla takipte borçlu mahkemeye başvurarak kambiyo şikayeti ile birlikte borca itiraz iddiasında bulunmuş olup anılan itiraz ve şikayetlerin takip yoluna göre İİK.'nun 172. maddesi gereğince 5 gün içinde icra dairesine yapılması gerekir....

        DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE :Uyuşmazlık, bonoya dayalı kambiyo takibinde, senedin kambiyo vasfına yönelik şikayete, zamanaşımı sebebiyle borca itiraza ilişkindir. HMK.'nun 355 maddesi hükmüne göre istinaf incelemesinin bu yönde sunulan dilekçede belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılması ancak kamu düzenine aykırılık görülmesi halinde bu hususun re'sen gözetilmesi gerektiği dikkate alınarak davacı vekilinin istinaf sebeplerinin değerlendirilmesinde; Takibe konu senetlerin, TTK. 'nun 776. Maddesinde belirtilen zorunlu unsurları içeren bono vasfına haiz olduğu görülmektedir. Zamanaşımı itirazının kabulü senedin kambiyo vasfını etkilemediğinden ve icra dosyasında konulmuş bir haciz bulunmadığından davacı tarafın müvekkilinin alacağının diğer nedenlerle de kabulü gerektiği istinaf sebebi hukuken yerinde değildir....

        Somut olayda; dava dilekçesinde açıkça ödeme emirlerinin usulsüz tebliğ edildiğine ilişkin şikayet bulunmadığı, ödeme emrinin davacı borçluya 30/05/2019 tarihinde tebliğ edildiği, davacı borçlunun ise hak düşürücü süre geçtikten sonra 02/08/2019 tarihinde senet vasfına, takip hakkına yönelik şikayetleri ile birlikte borca itirazını ileri sürdüğü anlaşıldığından, mahkemece şikayetin süre aşımından reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle; davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir....

        Sayılı dosyasının kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takip olmayıp genel haciz yolu ile başlatılan ilamsız takip olduğunu, genel haciz yolu ile başlatılan ilamsız icra takibinde takip dayanağı belgenin kambiyo senedi vasfına sahip olmasının gerekmediğini, takip dayanağında senet, sözleşme vb. borç ikrarına havi herhangi bir belgenin takip talebi ile birlikte sunulma zorunluluğunun da bulunmadığını, borçlunun borca ve imzaya itirazını 7 gün içerisinde icra dairesine yapması gerektiğini, ne var ki somut olayda davacı/borçlu borca ve imzaya itirazlarını icra dairesine değil de icra hukuk mahkemesi nezdinde gerçekleştirdiğini, icra dairesine yasal süresinde yapılmış bir itiraz söz konusu olmadığı gibi seçilen itiraz usulünün de yanlış olduğunu, ödeme emri incelendiğinde açıkça yıllık adi kanuni faiz talep edildiğinin görüleceğini, bu bakımdan davacının bu iddiasının da hukuki dayanağının bulunmadığını beyan ederek davanın reddine, davacı aleyhine tazminata hükmedilmesine karar verilmesini...

        UYAP Entegrasyonu