DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Tüm dosya kapsamına göre; davacı aleyhine bono alacağından dolayı takip başlatıldığı, davacının takibe konu senedin kambiyo vasfında olmadığını söyleyerek takibin iptalini istediği, faize itiraz ettiği, ayrıca borca itiraz ettiği, senedin teminat olarak verildiğini ileri sürdüğü, takibe konu bono fotokopisinin incelenmesinde kambiyo vasfında olduğu, teminat senedi iddiasının kesin delille ispat edilemediği İİK 169....
Buna göre, itiraz dilekçesinde öne sürülen taleplerin ve dava nedenlerinin her birinin ayrı ayrı tartışılarak bunlar hakkında hangi sonuca ulaşıldığı ve verilen kararın ne olduğu hükümde birer birer açıklanıp gösterilmelidir. Borçlunun 30.10.2015 tarihli mahkemeye başvuru dilekçesinin incelenmesinde; kambiyo vasfına yönelik şikayetinin yanı sıra, takip dayanağı senette bulunan imzanın muteriz borçlu şirket yetkilisine ait olmadığına ilişkin de itirazda bulunduğu, ancak mahkemece bu konuda herhangi bir inceleme ve değerlendirme yapılmadığı görülmektedir. Bu hususta mahkemece bir değerlendirme yapılmamış olması, yukarıda açıklanan HMK'nun 297/2. maddesine aykırıdır. O halde mahkemece istemin süresinde olduğu da nazara alınarak borçlunun bu yöndeki itirazı incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....
Ödeme emrinin davacıya 31/08/2019 tarihinde tebliğ edildiği, davanın 21/10/2021 tarihinde, yasal 5 günlük süreden sonra açılmış olduğu anlaşıldığından borca itirazın süresinde olmaması nedeni ile davacının borca itirazının reddine karar verilmesi usul ve yayaya uygundur. Davalı hakkında şikayet üzerine ceza mahkemesinde dava açılmış olması iddianın içeriğine göre borca itiraz kapsamında olup ancak genel yargılamaya tabi menfi tespit davasında değerlendirilmesi mümkündür. Sınırlı yetkili icra hukuk mahkemesinde incelenmesi mümkün olmadığından bu yöndeki istinaf talepleri de yerinde değildir. İ.İ.K 363. maddesinin 1.fıkrasında istinaf yoluna başvurma ve istinaf yoluna başvurulamayacak kararlar düzenlenmiştir....
İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2019/243 Esas sayılı dosyasının yetkiye ve imzaya itiraza ilişkin olduğu, bu dosyanın ise takibin iptaline yönelik şikayet niteliğinde olduğu anlaşıldığından derdestlik itirazının yerinde olmadığı, her iki takip dosyasına konu borcun aynı borç olduğunun anlaşıldığı, İİK'nın 45. maddesi uyarınca borç ipotek ile temin edilmiş olsa bile elinde kambiyo senedi bulunan alacaklı, kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapabilirse de somut olayda öncelikle ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takibe geçildiğinden tercih hakkını bu takip türünden yana kullanmış olan alacaklının aynı borca ilişkin olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapamayacağı, rehnin paraya çevrilmesi yolu ile takip sonucunda rehin tutarı borcu ödemeye yetmez ise alacaklının kalan alacağını iflas veya haciz yolu ile takip edebileceği, bu hususun kamu düzeni ile ilgili ve süresiz şikayete tabi olduğu gerekçesi ile şikayetin kabulüne ... 11....
İİK'nun 170/a maddesinin 2. fıkrası gereğince, icra mahkemesi müddetinde yapılan şikayet ve itiraz dolayısıyla, usulü dairesinde kendisine intikal eden işlerde takibin müstenidi olan kambiyo senedinin bu vasfı haiz olmadığı veya alacaklının kambiyo hukuku mucibince takip hakkına sahip bulunmadığı hususlarını re'sen nazara alarak bu fasla göre yapılan takibi iptal edebilir. Bu durumda, borçlunun itirazı, takip konusu senetlerin zorla alındığına yönelik olup, takip konusu senedin teminaten verildiği yönünde bir itirazın süresi içinde borçlu tarafından ileri sürülmediği ve bu hususun İİK'nun 170/a maddesi kapsamında mahkemece re'sen dikkate alınamayacağı gibi, senedin zorla alındığı iddiası da, yargılamayı gerektirdiğinden dar yetkili icra mahkemesince incelenemez....
Kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine dayanak yapılan senette tahrifat olduğu iddiası, İİK'nun 169. maddesi uyarınca borca itiraz niteliğindedir. Takibe konu bononun vade tarihinde tahrifat yapıldığı, bononun tahrifat öncesi hali ile bono niteliğinde bulunmadığı şeklindeki iddiası, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 170/a maddesi kapsamında şikayet niteliğindedir. Takip dayanağı bononun vade tarihinde tahrifat yapılması kambiyo vasfını etkilemiyorsa takibin iptalini gerektirmez....
İstinaf Sebepleri Davacı borçlu vekili, dava dilekçesini tekrarla taleplerinin, şikayet niteliğinde olduğunu, mahkemece borca itiraz olarak vasıflandırılmasının hatalı olduğunu, aynı alacağın ipotekle teminat altına alınması nedeniyle anılan takiplerden sonra ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı icra takibine de konu edildiğini ileri sürerek mahkeme kararının kaldırılması ile şikayetin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. C. Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; borçlunun mükerrerlik iddiasının borca itiraz niteliğinde olduğu, takibin şekline göre bu itirazın İİK'nın 62. maddesi uyarınca icra dairesine yapılması gerektiği, başvurunun icra dairesi yerine icra mahkemesine yapılmasının fuzuli bir talep olup sonuç doğurmayacağı gerekçesiyle davacı borçlu vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. V. TEMYİZ A....
İstinaf Sebepleri Davacı borçlu vekili, dava dilekçesini tekrarla taleplerinin, şikayet niteliğinde olduğunu, mahkemece borca itiraz olarak vasıflandırılmasının hatalı olduğunu, aynı alacağın ipotekle teminat altına alınması nedeniyle anılan takiplerden sonra ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı icra takibine de konu edildiğini ileri sürerek mahkeme kararının kaldırılması ile şikayetin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. C. Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; borçlunun mükerrerlik iddiasının borca itiraz niteliğinde olduğu, takibin şekline göre bu itirazın İİK'nın 62. maddesi uyarınca icra dairesine yapılması gerektiği, başvurunun icra dairesi yerine icra mahkemesine yapılmasının fuzuli bir talep olup sonuç doğurmayacağı, itiraz dilekçesinde belirtilmeyen hususların istinaf sebebi olarak ileri sürülemeyeceği gerekçesiyle davacı borçlu vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. V. TEMYİZ A....
İstinaf Sebepleri Davacı borçlu vekili, dava dilekçesini tekrarla taleplerinin, şikayet niteliğinde olduğunu, mahkemece borca itiraz olarak vasıflandırılmasının hatalı olduğunu, aynı alacağın ipotekle teminat altına alınması nedeniyle anılan takiplerden sonra ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı icra takibine de konu edildiğini ileri sürerek mahkeme kararının kaldırılması ile şikayetin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. C. Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; borçlunun mükerrerlik iddiasının borca itiraz niteliğinde olduğu, takibin şekline göre bu itirazın İİK'nın 62. maddesi uyarınca icra dairesine yapılması gerektiği, başvurunun icra dairesi yerine icra mahkemesine yapılmasının fuzuli bir talep olup sonuç doğurmayacağı gerekçesiyle davacı borçlu vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. V. TEMYİZ A....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 22/12/2020 NUMARASI : 2020/462 ESAS 2020/659 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde istinaf yolu ile tetkiki davacılar tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için düzenlenen inceleme raporu dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; takibe konu çekin hatır çeki olduğunu, müvekkilinin alacaklı gözüken davalıya borcu olmadığını ve aralarında ticari ilişki olmadığını, söz konusu takibe, borca, işlemiş faizlere, faiz oranına yasal süresi içerisinde itiraz ettiklerini belirterek dava konusu edilen hatır çeki kambiyo vasfına haiz olmadığından davanın kabulü ile takibin iptaline, davalının takip konusu alacağın %20'sinden az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmişlerdir...