HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/1037 KARAR NO : 2023/1180 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : KEŞAN İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 26/01/2022 NUMARASI : 2021/155 ESAS - 2022/32 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü....
İcra Müdürlüğü'nün 2015/2112 Esas sayılı dosyasında, bir adet bonoya dayalı olarak asıl borçlu ve avalist aleyhine kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibi yapıldığı, daha sonra takip sırasında avalistin vefat etmesi üzerine avalist hakkındaki takibin işlemden kaldırıldığı, 11.02.2015 tarihinde ... 27. İcra Müdürlüğü'nün 2015/5798 E. sayılı dosyasında aynı alacaklı tarafından aynı bonoya dayalı olarak bu kez avalistin mirasçıları hakkında kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip başlatıldığı anlaşılmıştır. İcra takibinin mükerrer olduğu iddiası borca itiraz niteliğinde olup, ilk takipten açıkça feragat edilmediği sürece yeni bir takip yapılamaz. Öte yandan sonraki takibin tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla yapılmış olmasının da sonuca bir etkisi bulunmamaktadır. O halde, mahkemece, borçlunun mükerrerlik iddiasına dayalı borca itirazının kabulü ile İİK'nun 169/a-5. maddesi uyarınca daha sonra yapılan ... 27....
Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki borca itiraz nedeniyle yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince borca itirazın reddine, tazminat talebinin reddine karar verilmiştir. Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince İlk Derece Mahkeme kararının kaldırılmasına, davanın reddine, (borca itirazın reddi yönünden) icra takibinin durdurulmasına karar verilmediğinden davalının tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde; çekte lehtar olarak ne gerçek kişi ne de tüzel kişi isminin yer almadığını, icra takibinde alacaklı görünen ...'...
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dosyanın bilirkişi incelemesine hazır hale getirilmeden adli tıp kurumuna sevk edilerek rapor alındığını, senedin vade tarihinin tanzim tarihinden önceki bir tarih olmasının bono niteliğini kaybettireceğini, senet altındaki imzaya itiraz edilmemesinin de buna etki etmeyeceğini, senet metninde malen kaydının bulunmasının kambiyo vasfını kaybetmiş bir senedin geçerliliğine etki edecek faktör olamayacağını, mahkemece senedin kambiyo vasfını kaybetmiş olması karşısında senede asıl hukuki ilişkinin kanıtı olabilecek deliller ile geçerlilik kazandırılmasının usule ve kambiyo hukuka aykırı olduğunu belirterek, ilk derece mahkemesi kararının ortadan kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe: Uyuşmazlık, davacı - borçlu hakkında bonoya dayalı olarak başlatılan kambiyo senetlerine özgü icra takibinde kambiyo vasfına yönelik şikayetin yanında borca itiraza ilişkindir....
Uyuşmazlık; kambiyo senedine özgü haciz yoluyla icra takibinde imza ve borca itiraza ilişkindir. Davalı alacaklı tarafından davacı borçlu aleyhine 07.04.2021 tarihinde 21.08.2018 düzenleme 01.01.2019 vade tarihli 170.000,00 TL bedelli senede dayanarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibi başlatılmış, borçluya ödeme emri 14.04.2021 tarihinde tebliğ edilmiş, 16.04.2021 tarihinde açılan dava ile borca ve imzaya itiraz edilmiş, mahkemece imza örnekleri toplanarak ve bilirkişi incelemesi yaptırılarak bilirkişi raporu alınmış, bilirkişi raporuna dayanarak imzaya itirazın reddine, faizin 3.827,33 TL.'lik kısmı yönünden takibin durdurulmasına, fazlaya ilişkin itirazın reddine karar verilmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SEBEPLER: Dava İİK'nın 170. maddesi uyarınca imzaya itiraz, takibe konu çekin zamanaşımına uğradığına ve kambiyo vasfı olmadığına dair şikayet, borca ve faize itirazdır. Düzce İcra Müdürlüğü'nün 2021/16471 esas sayılı dosyasında, davalı alacaklı tarafından davacı borçlu şirket ve dava dışı borçlular aleyhine 1 adet çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine başlandığı, eldeki davanın davacı borçlu şirket tarafından açıldığı anlaşılmıştır....
Bu nedenle başvuru, bu hali ile İİK. nun 168/5.maddesi kapsamında olup, aynı kanunun 169.maddesi uyarınca borca itiraz niteliğindedir. Borca itirazın ise İİK. nun 168/5.maddesi uyarınca ödeme emri tebliği üzerine yasal beş günlük sürede yapılması zorunludur. Somut olayda, borçluya örnek 10 numaralı ödeme emrinin 31.10.2008 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun ise 11.04.2013 tarihinde, İİK. nun 168/5.maddesinde öngörülen yasal beş günlük süreden sonra icra mahkemesine verdiği dilekçe ile borca itiraz ettiği görülmüştür. O halde, mahkemece, borca itirazın süre aşımı nedeniyle reddi yerine esasının incelenerek yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. Öte yandan, borçlunun istemi hesap tablosuna yönelik şikayet olarak kabul edilse bile örnek 10 numaralı ödeme emrinde takip tarihinden itibaren asıl alacağın %74 faiziyle tahsilinin istendiği ve İİK. nun 168/5.maddesinde öngörülen yasal beş günlük sürede itiraz edilmeyerek takibin kesinleştiği anlaşılmıştır....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca; uyuşmazlık, kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla icra takibinde yetkiye ve borca itiraza ilişkindir. Alacaklı tarafından borçlu hakkında bonoya dayalı olarak başlatılan kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibinde; örnek 10 numaralı ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun yasal süresi içerisinde icra mahkemesine yaptığı başvuruda takip dayanağı senedin teminat senedi olduğunu ileri sürerek takibin iptalini talep ettiği, mahkemece; istemin kabulüne karar verildiği anlaşılmaktadır. 6102 Sayılı TTK'nun 776/1. maddesinin (b) bendinde bono veya emre yazılı senedin kayıtsız ve şartsız belirli bir bedeli ödemek vaadini içermesi gerektiği, 777. maddesinde de bu unsuru içermeyen bir senedin bono sayılmayacağı hükme bağlanmıştır....
Dava kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takipte imzaya ve borca itiraza ilişkindir. Bodrum 2. İcra Müdürlüğünün 2021/4728 Esas sayılı takip dosyası ile 25/08/2021 tarihli 8006944 Seri numaralı 70.000,00 TL bedelli çek ile kambiyo senedine dayalı haciz yolu ile borçlular aleyhine takibe girişildiği, örnek 10 nolu ödeme emrinin davacı borçlulara 02/10/2021 tarihinde tebliğ edildiği, davacı borçlular tarafından yasal 5 günlük süre içerisinde icra mahkemesine başvurulduğu anlaşılmıştır. Dava dilekçesinde borca itiraz edilmiş, kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla icra takibinde borçlunun borca itirazında 2004 Sayılı İİK'nun 169- a maddesi uyarınca resmi yahut imzası ikrar edilmiş bir belge ile borcun bulunmadığının ispatı gerektiği, borçlu tarafça bu hususta bir delil sunulmadığından bu itirazına itibar edilmemiştir....
Uyuşmazlık; bir kısım alacak kalemlerinin talep edilemeyeceği iddiasıyla borca itiraz niteliğindedir. Takip dosyasının incelenmesinde; alacaklılar davalı Süha……A.Ş. ve dava dışı Mustafa Hamurcu tarafından davacı borçlu aleyhine iki adet bonoya ve 31/05/2017 tarihli sözleşmeye dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip başlattığı görülmüştür. Borçlunun icra mahkemesine başvurusu, borca itiraz niteliğindedir. Kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan takipte borca itiraz, İİK'nın 169. ve sonraki maddelerine göre yapılıp incelenir. Açıklanan bu niteliği itibari ile itiraz, dava niteliğini taşımaz. Medeni usul hukukundaki davaya ilişkin kurallar, uygun düştüğü takdirde itiraz hakkında uygulanır. Bu nedenle, itiraz dilekçesinde HMK'da öngörülen koşulların bulunması zorunlu değildir. Bir başka deyişle, itirazın incelenmesinde dava prosedürü uygulanmaz....