WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Noterliğinin 09/10/2019 tarih 15737 yevmiye nolu düzenleme şeklindeki borç senedine dayalı olarak kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla icra takibi başlatıldığı anlaşılmıştır. İİK'nın 167. maddesi " Alacağı çek, poliçe veya emre muharrer senete müstenit olan alacaklı, alacak rehinle temin edilmiş olsa bile, bu bölümdeki hususi usullere göre haciz yolu ile veya borçlu iflasa tabi şahuslardan ise iflas yolu ile takipte bulunabilir" düzenlemesi dikkate alındığında, alacaklının kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla icra takibi yapabilmesi için elinde çek, poliçe, bono veya emre muharrer senet bulunması gereklidir. Somut olayda; takibe dayanak belge, Noterlik tarafından düzenlenen düzenleme şeklinde borç senedi olup, yukarıda belirtilen kambiyo senedi vasfında olmadığından, alacaklı tarafından bu belgeye dayalı olarak kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla icra takibi yapılamaz. Bu nedenle mahkeme tarafından İİK'nın 170/a maddesi gereğince takibin iptaline karar verilmesi isabetlidir....

Her ne kadar yukarıda anılan kanun hükümleri uyarınca borç ipotek ile temin edilmiş olsa bile, elinde kambiyo senedi bulunan alacaklı, kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapabilirse de, somut olayda, öncelikle ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takibe geçildiğinden, alacaklı tercih hakkını bu takip türünden yana kullanmış olup, aynı borca ilişkin olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapamaz. Bu durumda, rehnin paraya çevrilmesi yolu ile takip sonucunda rehin tutarı borcu ödemeye yetmez ise, alacaklı kalan alacağını iflas veya haciz yolu ile takip edebilir. Bu husus kamu düzeni ile ilgili olup süresiz şikayete tabidir. Bu durumda, şikayete konu ... 27....

    Alacaklı vekili istinaf dilekçesinde özetle ; YARGITAY HUKUK GENEL KURULU’nun 07/06/1995 tarih ve 1995/12- 409 E., 1995/592 K. Sayılı kararından ve İİK.nun 45 ve 167. Maddelerinden bahsetmiş ise de; Y.12.HD.nin güncel içtihatlarına göre, İİK'nun 45. maddesinde rehinle temin edilmiş bir alacağın borçlusunun iflasa tabi şahıslardan olsa bile alacaklının yalnız rehinin paraya çevrilmesi yoluyla takip yapabileceği, poliçe ve emre muharrer senetlerle çekler hakkındaki 167 nci madde hükmü mahfuz olduğu, aynı Kanunun 167. maddesinde ise alacağı çek, poliçe veya emre muharrer senede müstenit olan alacaklının, alacak rehinle temin edilmiş olsa bile kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takipte bulunabileceği düzenlenmiştir. Yukarıda anılan kanun hükümleri uyarınca borç ipotek ile temin edilmiş olsa bile elinde kambiyo senedi bulunan alacaklı, kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapabilir....

    İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 06/07/2020 NUMARASI : 2019/1283 ESAS- 2020/700 KARAR DAVA KONUSU : Yetkiye ve Borca İtiraz KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin Batman'da ikamet ettiğini, bu nedenle Batman İcra Müdürlüklerinin yetkili olduğundan bahisle yetkiye, ayrıca müvekkilinin borcu bulunmadığından bahisle borca itiraz ettiği, imzaya itiraz hakkını ise saklı tuttuğunu bildirerek takibin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek ve cevap dilekçesinde bulunan beyanlarını tekrarlayarak yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE: Uyuşmazlık; Kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takipte zamanaşımının itirazı ile senedin kambiyo vasfına itiraza ilişkindir. Tufanbeyli İcra Dairesinin 2015/155 esas sayılı dosyası incelendiğinde; alacaklı T3 tarafından, borçlular Ali Özmen ve Salman Özmen hakkında 27.500,00TL asıl alacak, 2.291,00TL faiz alacağı, toplamda 29.791,00TL alacağın tahsili için kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla icra takibi başlatıldığı anlaşılmıştır....

    İİK'nun 45. maddesinde rehinle temin edilmiş bir alacağın borçlusunun iflasa tabi şahıslardan olsa bile alacaklının yalnız rehinin paraya çevrilmesi yoluyla takip yapabileceği, poliçe ve emre muharrer senetlerle çekler hakkındaki 167 nci madde hükmü mahfuz olduğu, aynı kanunun 167. maddesinde ise alacağı çek, poliçe veya emre muharrer senede müstenit olan alacaklının, alacak rehinle temin edilmiş olsa bile kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takipte bulunabileceği düzenlenmiştir. Anılan kanun hükümleri uyarınca borç ipotek ile temin edilmiş olsa bile elinde kambiyo senedi bulunan alacaklı, kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapabilecektir. Bununla birlikte somut olayda öncelikle kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takip tercih edildiğinden, alacaklı tercih hakkını bu takip türünden yana kullanmış olup aynı borca ilişkin olarak artık ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip yapılamayacaktır. Aksi takdirde ikinci yapılan takip mükerrer takip olur....

    Aynı Kanunun “İhtiyati haczi tamamlayan merasim” başlıklı, 264. maddesinin 1. fıkrasında da, “Dava açılmadan veya icra takibine başlanmadan evvel ihtiyati haciz yaptırmış olan alacaklı; haczin tatbikinden, haciz gıyabında yapılmışsa haciz tutanağının kendisine tebliğinden itibaren yedi gün içinde ya takip talebinde (Haciz veya iflas) bulunmaya veya dava açmaya mecburdur. Davacı borçlu tarafından İİK'nun 265. maddesi uyarınca ihtiyati haciz kararı veren mahkemeye yetki bakımından itirazda bulunulmuş, Kastamonu 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2018/171D.İş E-2018/170 D.İş K. sayılı ilamı ile ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına karar verilmiştir. Borçlunun kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takipte süresinde yetkiye ve borca itiraz etmesinin takibin kesinleşmesine ve hacze engel olmadığından, bu sebeple asıl icra takibine başlanmış olduğundan yapılan hacizler artık ihtiyati haciz değil, kesin haciz niteliğindedir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Borca itiraz K A R A R İnceleme konusu karar “Kambiyo senetlerine özgü haciz yolu takipte borca itiraz” istemine ilişkin olup, belirgin biçimde Dairemizin inceleme alanı dışında kalmakta ve niteliği bakımından Yargıtay Başkanlar Kurulunun 26.01.2012 tarih ve 1 sayılı kararı ile hazırlanıp Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 09.02.2012 tarih 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 18.02.2012 tarih 28208 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yüksek Yargıtay (12.) Hukuk Dairesine aittir. Ne var ki, anılan Dairece görevsizlik kararı verilmekle dosyanın inceleneceği görevli Dairenin belirlenmesi için Hukuk Başkanlar Kuruluna gönderilmek üzere Yüksek Yargıtay Birinci Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 12.12.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      Esas sayılı dosyasıyla başlatılan kambiyo senedine özgü haciz yoluyla icra takibinin İİK'nun alacaklıya tanıdığı hakkı kötüye kullanmak suretiyle kambiyo senetlerine özgü iflas yoluyla takibe çevirmesinin hukuken kabul edilebilir olmadığını, davacı alacaklı şirketin kötü niyetli ve haksız olarak müvekkiline yönelik tehdit unsuru içerir şekilde iflas yoluyla takibe geçtiğini, müvekkili şirket adına birden çok ve hepsi değerli gayrimenkuller bulunduğunu, davacı alacaklı şirketin müvekkiline yönelik haciz yoluyla takibi denemeden doğrudan iflas yoluyla takibe geçerek müvekkilini zor durumda bırakmayı amaçladığını, taraflar arasındaki iyi niyeti ortadan kaldırmamak adına müvekkili şirket tarafından borca itiraz edilmediğini ancak davacı tarafın uzlaşma zemininden uzaklaştığını, yabancı para alacağı cinsinden düzenlenmemesi gereken faturalar düzenlendiğini davacı alacaklının bir hakkı kötüye kullanmak suretiyle takip tarihinden 2 sene önce EURO cinsinden düzenlediği faturalara ilişkin olarak...

        İcra Müdürlüğü'nün 2018/35919 Esas sayılı dosyasıyla başlatılan kambiyo senedine özgü haciz yoluyla icra takibinin İİK'nun alacaklıya tanıdığı hakkı kötüye kullanmak suretiyle kambiyo senetlerine özgü iflas yoluyla takibe çevirmesinin hukuken kabul edilebilir olmadığını, davacı alacaklı şirketin kötü niyetli ve haksız olarak müvekkiline yönelik tehdit unsuru içerir şekilde iflas yoluyla takibe geçtiğini, müvekkili şirket adına birden çok ve hepsi değerli gayrimenkuller bulunduğunu, davacı alacaklı şirketin müvekkiline yönelik haciz yoluyla takibi denemeden doğrudan iflas yoluyla takibe geçerek müvekkilini zor durumda bırakmayı amaçladığını, taraflar arasındaki iyi niyeti ortadan kaldırmamak adına müvekkili şirket tarafından borca itiraz edilmediğini ancak davacı tarafın uzlaşma zemininden uzaklaştığını, yabancı para alacağı cinsinden düzenlenmemesi gereken faturalar düzenlendiğini davacı alacaklının bir hakkı kötüye kullanmak suretiyle takip tarihinden 2 sene önce EURO cinsinden düzenlediği...

        UYAP Entegrasyonu