Dairemizce yapılan değerlendirmede; Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibine başlandığı, örnek 10 numaralı ödeme emri tebliği üzerine borçlunun yasal sürede icra mahkemesine yaptığı başvuruda, icra dairesinin yetkisine, borç miktarına, faize ve ferilerine itiraz ettiği, ayrıca senedin kambiyo vasfında bulunmadığına dair şikayet yoluna gittiği anlaşılmıştır....
GEREKÇE; Uyuşmazlık; kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takipte senedin kambiyo vasfına ilişkin şikayettir. Kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takipte senedin kambiyo vasfına yönelik şikayet İİK 170/a maddesinin atfı ile İİK 168/3 gereğince yasal 5 günlük süresi içerisinde icra mahkemesine yapılması zorunlu olup bu süre, hak düşürücü süre niteliğinde olduğundan re'sen gözetilmelidir. Erdemli İcra Müdürlüğü'nün 2020/1080 Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; Davalı alacaklı T3 tarafından davacı T1 ve dava dışı Gülüzar Göçer hakkında kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip başlatıldığı, ödeme emrinin davacı borçluya 13/08/2020 tarihinde usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, şikayet dilekçesinde ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğine ilişkin bir şikayetin de mevcut olmadığı, davacının usulüne uygun tebliğe karşın yasal 5 günlük sürede müracaatta bulunmadığı görülmüştür. Mahkemece davanın süre yönünden reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 15/11/2019 NUMARASI : 2019/591 ESAS 2019/785 KARAR DAVA KONUSU : Kambiyo Hukukuna İlişkin Şikayet KARAR : Adana 3. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 15/11/2019 tarih, 2019/591 Esas, 2019/785 Karar sayılı kararına karşı istinaf kanun yoluna davacı vekili tarafından başvurulması üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için düzenlenen inceleme raporu dinlendikten ve dosya içerisinde bulunan tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı alacaklı tarafından müvekkili hakkında Adana 5. İcra Müdürlüğü'nün 2015/12863 esas sayılı takip dosyası ile bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibi başlatıldığını, takibe konu senette lehtar ciranta Ali Osman Dağdelen'in imzasının sahte olduğunu, alacaklı tarafça takip konusu senedin müvekkilinden Tiryaki Nak. San. Hafriyat Tic. Ltd. Şti....
verildiğini, senedin kambiyo vasfı taşımadığını belirterek takibin iptaline yanı sıra hacizlerin kaldırılmasını talep etmiştir....
GEREKÇE: Dava, bonoya dayalı kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takipte, takibe konu bononun kambiyo vasfına haiz olmadığı şikayeti ile, imzanın keşideciye ait olmadığı ve borcun olmadığına ilişkin itirazlardan ibarettir. Bir adet bonoya dayalı olarak başlatılan kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takipte, tanzim eden borçlu vekilince takibe dayanak bonoda tanzim yerinin bulunmadığı ayrıca imzaya, borca ve ferilerine ,faiz ve ferilerine itiraz ettikleri belirtilerek takibin iptaline, alacaklının kötüniyet tazminatı ile sorumlu tutulmasına karar verilmesi talep edilmiş olup ilk derece mahkemesince, davacının (Şikayet edenin) kambiyo hukukuna ilişkin şikayetlerinin REDDİNE, Davacının (Muteriz borçlunun) imzaya itirazlarının REDDİNE, Davalının ( alacaklının) tazminat taleplerinin REDDİNE, karar verilmesi üzerine borçlu vekili tarafından dayanak belgenin tanzim yerinin bulunmadığından bahisle istinaf başvurusunda bulunulmuştur....
Davalı yetkili hamil , davacı lehdar /ciranta hakkında TTK.' nun 778 maddesi atfı ile TTK'nun 714. ve devamı maddelerinde öngörülen protesto koşulunu yerine getirmediğinden TTK.' nun 730. maddesinin gereğince kambiyo senedine dayalı kambiyo senetlerine mahsus takip hakkı düşmüştür. Bu durumda, Yargıtay İçtihatı Birleştirme Genel Kurulunun 2019/1 E 2019/8 K sayılı ve 25.12.2019 tarihli içtihadında belirtildiği gibi süresinde protesto edilmemiş bono ya dayalı olarak yetkili hamilin ciranta / lehdar davacı ya karşı bonoya özgü başvurma hakkı yani davacı ciranta hakkında kambiyo senetlerinden kaynaklanan takip hakkı düşmüş olmakla temel ilişkiye girilmeden davanın kabulü ile davacı aleyhindeki kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan takibin iptaline karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. Yine davacının tazminat isteminin şartları oluşmadığından reddine karar vermek gerekmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki sıra cetveline şikayetin yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı şikayetin kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde asıl ve birleşen dosyada şikayet olunan vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Asıl ve birleşen dosyada şikayetçi vekilleri, şikayet olunanın takibinin kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takip olmasına karşın takibe dayanak tutulan senette tanzim yeri bulunmadığını ve bu itibarla bono niteliğinde bulunmadığını ileri sürerek, şikayet konusu sıra cetvelindeki şikayet olunanın 1. sıradaki yerinin iptali ile şikayet olunana ayrılan payın alacağı oranında müvekkillerine ödenmesini talep ve dava etmişlerdir. Şikayet olunan vekili, şikayetin reddini savunmuştur....
ipotek takibi yapıldığını, müvekkilinin kredi borcuna yeter ipotek verdiğini, kredi borcunu teminat altına almak amaçlı davalı tarafa ne zaman ve ne şekilde imzaladıklarını bilmedikleri senetlere ilişkin kambiyo evrakları ile karşılaştıklarını, ipotekli taşınmaz satılmadan, rehnin borcu karşılamayacağı tespit edilmeden, kıymet takdiri yapılmadan kambiyo takiplerinin açıldığını, takipler hakkında süresiz şikayet haklarının bulunduğunu, İİK'nun 45. maddesi gereğince öncelikle ipoteğin satılmasının gerektiğini, teminat amaçlı alınan senetle kambiyo takibi yapmasının takip hukukuna aykırı olduğunu ve hukuka aykırı olarak ikinci ve üçüncü mükerrer iki aykı icra takibine geçildiğini, İİK'nun 45....
Müdürlüğü'nün 2011/21333 sayılı dosyasında kambiyo senedine dayalı takip başlatan şikayet olunanın da aynı kişiye gönderdiği haciz ihbarnamesinin ........2011 tarihinde tebliğ edildiğini, şikayet olunanın başlattığı takipte ödeme emrinin ........2011 ve ........2011 tarihlerinde olmak üzere iki defa tebliğ edildiğininden ikinci tebligata itibar edilmesi gerektiğinden şikayet olunanın takibinin 09.....2011 tarihinde kesinleştiğini, bu tarihlere göre şikayet olunanın haczi daha sonra kesinleşmesine rağmen, ... .... ... Müdürlüğünce, şikayet olunan vekilinin hacze iştirakinin reddi ile paranın taraflarına ödenmesine yönelik taleplerinin reddedildiğini ve her iki dosyanın kesinleşme tarihlerinin aynı olduğu gerekçesiyle, paranın garameten paylaştırılmasına karar verildiğini ileri sürerek, ........2011 tarihli ... müdürlüğü işleminin iptaline karar verilmesini talep etmiştir....
Hukuk Dairesi KARAR Dava, davacı tarafça dava dışı şahsa verilen senede dayalı yapılan kambiyo takibinden dolayı borçlu olmadığının tesbitine ilişkin olup, mahkemenin de kabulüne göre temel ilişkiye yönelik uyuşmazlık bulunmadığına ve kambiyo hukukuna ilişkin değerlendirme yapılmış olmasına göre, kararın temyizen incelenmesi Yargıtay 19. Hukuk Dairesi’ne aittir. SONUÇ: Dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 19.Hukuk Dairesi Başkanlığı’na GÖNDERİLMESİNE, 12.11.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi....