WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Yargıtay bozma ilamında özetle "Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 27. maddesi gereğince kural olarak, her davada duruşma yapılması zorunlu bulunduğu, acele ve geçici nitelikteki işlerde, ancak kanunda belirlenen hallerde duruşma yapılmadan karar verilebilir ise de; uygulama kadastrosuna itiraz davalarında husumetten ret kararı kanunda belirlenen duruşma yapılmadan karar verilebilecek hallerden bulunmadığı ayrıca davanın 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 22/a maddesi uyarınca yapılan uygulama kadastrosuna itiraz niteliğinde bulunduğu, bu tür davalarda husumetin, itiraz edenin taşınmazları aleyhine yapılan tespit sonucunda, yüzölçümü artan ya da lehine ortak sınır değiştirilen taşınmazların maliklerine yöneltilmesi gerektiği, uygulama kadastrosu sonucunda lehine sınır değişikliği yapılan veya yüzölçümü artan taşınmaz veya taşınmazların bulunmaması halinde ise Kadastro Müdürlüğüne husumet yöneltilerek de dava açılabileceği, bu hususun aydınlığa kavuşturulabilmesi için de öncelikle...

    Taraflar arasındaki uygulama kadastrosuna itiraz, tapu iptal ve tescil olmadığı takdirde tazminat tapu iptali ve tescil davasının reddine, uygulama kadastrosuna itiraz davasının reddine, tazminat davasının kabulüne karar verilmiştir. Kararın davacı vekili ve davalı Hazine vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davalı Hazine vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, Sivas 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2021/570 Esas ve 2022/713 Karar sayılı kararının yeniden esas hakkında karar verilmek üzere kaldırılmasına, terditli talep olan uygulama kadastrosu nedenine dayanan tapu iptali ve tescil davasının reddine, tazminat davasının kabulüne karar verilmiştir....

      Tapu iptali ve tescil yönünden dava 11.06.2015 tarihindeki celsede tefrik edilmiş ayrı bir esasa kaydı yapılmış ve görevsizlik kararı verilmiştir Mahkeme davacı Orman Yönetiminin, uygulama kadastrosuna itiraza ilişkin davasını ret etmiş, ... ili, ... ilçesi, ... mahallesi 212 ada 24 parsel sayılı taşınmazın uygulama tutanağında olduğu gibi tapu kütüğüne aktarılmasına karar verilmiş, hüküm davacı Orman Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir. Dava, uygulama kadastrosuna itiraza ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede ilk kadastro çalışması yapılmış 06.12.1968 tarihinde ilân edilmiş ve 06.01.1969 tarihinde kesinleşmiştir. Daha sonra 2014 yılında 22/2-a maddesine göre yapılan uygulama (yenileme) kadastrosu yapılmıştır. Dosyada mevcut bilirkişi raporu gereğince; 3402 sayılı Kanun ve yönetmeliğe uygun olarak işlem yapılmıştır....

        Dava, altı aylık sürede açılan orman kadastrosuna itiraz, tescil ve arazi kadastrosuna itiraza ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 3402 sayılı Yasaya esas olmak üzere 6831 sayılı Yasaya göre 1999 yılında yapılan ve 02.01.2008’de ilan edilerek kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B madde uygulamaları bulunmaktadır. Dava, orman kadastrosuna itiraz olarak açılmış, bölgede arazi kadastrosu yapılınca arazi kadastrosuna itiraza dönüşmüştür. Davacının dava dilekçesinin tetkikinde; taşınmazın orman tahdidi içerisinde bırakıldığı zannıyla dava açıldığı, uzman orman bilirkişi tarafından kesinleşmiş orman tahdit haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan uygulama ve araştırmada ise çekişmeli taşınmazın orman tahdidi dışında kalan yerlerden olduğunun belirlendiği, bu nedenle davacının orman kadastrosuna itirazda hukuki yararının bulunmadığı, genel arazi kadastrosu sırasında kendi adına tespit edilen taşınmaza yönelik bir davasının olmadığı anlaşılmaktadır....

          Uygulama kadastrosuna itiraz davaları, uygulama kadastrosu faaliyetinin yöntemine uygun yapılıp yapılmadığının denetlenmesine yönelik davalardır. Uygulama kadastrosunda, tesis kadastrosu sırasında yapılan teknik hataların belirlenerek haritaların zeminle uyumlu, teknik ihtiyaçlara cevap verir şekilde güvenli hale getirilmesi amaçlanır. Uygulama kadastro çalışmaları tamamlandıktan sonra uygulama tutanakları ve haritaları askı ilanına çıkarılmaktadır. Askı ilan süresi içinde açılan tespite itiraz davalarında kural olarak davalı, uygulama kadastrosu lehine olan kişi ya da kişiler, başka bir anlatımla davacı taşınmazının yüzölçümündeki eksilmenin aksine taşınmazının yüzölçümü artan ya da lehine ortak sınır değiştirilen komşu taşınmaz malikleridir....

            Değerlendirme Somut olayda, davanın uygulama kadastrosuna itiraz niteliğinde olduğu, uyuşmazlığın 3402 sayılı Kanun'un 22 nci maddesinin a bendi uyarınca çözüme kavuşturulması gerektiği anlaşıldığından davanın, Gümüşhane Kadastro Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. III. KARAR Açıklanan sebeplerle; 6100 sayılı Kanun’un 21 ve 22 nci maddeleri ile 5235 sayılı Kanun’un 36 ncı maddesinin üçüncü fıkrası gereğince Gümüşhane Kadastro Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 06.03.2023 tarihinde oy birliğiyle kesin olarak karar verildi....

              Kadastro Mahkemesi Taraflar arasındaki uygulama kadastrosuna itiraz davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince uygulama kadastrosuna itiraz davasının reddine, tapu müdürlüğü aleyhine açılan davanın pasif husumetten reddine, tescil talebi yönünden mahkemenin görevsizliğine karar verilmiştir. Kararın davacı ... tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı ... tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. DAVA 1.Uygulama kadastrosu sırasında, ... İli ... İlçesi ......

                Kadastro Mahkemesi Taraflar arasındaki uygulama kadastrosuna itiraz davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince uygulama kadastrosuna itiraz davasının reddine, tapu müdürlüğü aleyhine açılan davanın pasif husumetten reddine, tescil talebi yönünden mahkemenin görevsizliğine karar verilmiştir. Kararın davacı ... tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı ... tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. DAVA 1.Uygulama kadastrosu sırasında, ... İli ... İlçesi ......

                  Davacı tarafın davasını Uygulama kadastro sonuçlarının askı ilan süresi içerisinde açtığı değerlendirilerek, uygulama kadastrosuna itiraz talepleri yönünden; mahkemece yapılan keşif sonucu dosyaya sunulan bilirkişi raporundan, dava konusu parsellerin, ada bazında değerlendirildiği geçerli ve zeminde sabit sınırlara göre işlem yapıldığı, ilk tesis kadastrosu sırasında dava konusu kısımların paftasında yol olarak bırakıldığı, yapılan yenileme çalışmalarında eski sınırlarla yeni sınırların hemen hemen aynı olduğu, bir hata bulunmadığı, 22/A çalışmalarında eski kadastro paftasında aynen uyulduğu, bunlar dışındaki miktar değişikliğinin sebebi ise önceki yıllarda kullanılan ölçü tekniği ile teknolojisinin ve alan hesaplama yönteminin teknik yönden yetersiz oluşundan kaynaklandığı, bu nedenle uygulama çalışmasının yönetmeliğe uygun olarak yapıldığının tespit edildiğinin rapor edildiği anlaşılmış olup, Mahkemece verilen kararın usul ve yasaya uygun olduğu anlaşıldığından davacı vekilinin 22/A çalışmalarına...

                  Uygulama kadastrosuna itiraz davaları, özü itibariyle uygulama faaliyetinin yukarıda açıklanan ilke ve yöntemlere göre yapılıp yapılmadığının denetlenmesini zorunlu kılan davalardır.Yöntemine uygun yapılmayan uygulama kadastrosu, mülkiyete ilişkin kazanılmış hakların ihlali sonucunu doğurur. Bu nedenle, uygulama kadastrosundan kaynaklanan ihtilafın çözümü için nasıl bir araştırma yapılması gerektiği hususu önem taşımaktadır. Yukarıda yer alan açıklamalardan da anlaşılacağı üzere, uygulama kadastrosu, önemli oranda bir mühendislik faaliyetidir....

                  UYAP Entegrasyonu