Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İşte, uygulama kadastrosuna itiraz davaları, uygulama kadastrosu faaliyetinin yöntemine uygun yapılıp yapılmadığının denetlenmesine yönelik davalardır. Bu nedenle Mahkemelerce, uygulama faaliyetine eşdeğer ve amaca uygun bir araştırma yapılması zorunludur. Yenileme kadastrosunun amacı, tapulama, kadastro veya değişiklik işlemlerine ilişkin; sınırlandırma, ölçü, çizim (tersimat) ve hesaplamalardan kaynaklanan hataları gidermektir. Yenileme kadastrosuna itiraz davaları, kadastro faaliyetinin yöntemine uygun yapılıp yapılmadığının denetlenmesine yöneliktir....

    Bu nedenlerle; mahkemece, yörede 1948 yılında 3116 sayılı Kanun hükümlerine göre yapıldığı anlaşılan orman tahdidine ilişkin işe başlama, çalışma, işi bitirme ve sonuçlarının askı ilân tutanakları ile taşınmazın bulunduğu yeri orman tahdit sınır noktalarıyla birlikte gösterir onaylı orman tahdit harita örneğinin ve 3302 sayılı Kanun ile değişik 6831 sayılı Kanun hükümlerine göre 1999 yılında yapılan orman kadastrosunun aplikasyonu ve 2/B madde uygulama çalışmalarına ilişkin, orman kadastrosunun aplikasyonu ve 2/B madde uygulamasına ilişkin işe başlama, çalışma, işi bitirme ve sonuçlarının askı ilân tutanakları ile taşınmazın konumunu gösterir orman tahdit harita örneğinin eksiksiz olarak istenerek dosyada yer alması, yörede yapılan arazi kadastrosuna ilişkin kadastro paftasının, ... Sulh Ceza Mahkemesi'nin 2006/342 E. sayılı ve ......

      yine tesis kadastro tespit tarihine en yakın hava fotoğrafı üzerinde tesis kadastrosuna ait harita ile uygulama haritasını çakıştırır tarzda harita düzenlettirilmemiş, bilirkişi raporu ekinde farklı renklerle gösterilen kroki düzenlenmiş ise de bu renklerin hangisinin tesis kadastrosu, hangisinin uygulama kadastro sınırları olduğu da bildirilmemiş, bu haliyle davanın niteliğine uygun olmayan ve genel olarak uygulamada kesinleşen tahdide dayalı tapu iptali ve tescil istemlerine ilişkin yapılan araştırmaya yönelik düzenlenen yetersiz teknik bilirkişi raporu dışında başkaca bir rapor alınmamıştır....

      Şöyle ki; çekişmeli taşınmazların bulunduğu yörede davanın devamı sırasında orman kadastrosu yapıldığından dava aynı zamanda orman kadastrosuna itiraz davasına dönüşmüştür. Eldeki tapu iptali ve tescil davası yönünden asliye hukuk mahkemesi görevli olmakla birlikte, 3373 sayılı Kanun ile değişik 6831 sayılı Kanunun 11. madde hükümlerine göre askı süresi içinde açılan orman kadastrosuna itiraz davalarında kadastro mahkemeleri görevlidir. Görev kamu düzenine ilişkin olup, temyiz edenlerin sıfatına bakılmaksızın yargılamanın her aşamasında gözetilmelidir. Bu sebeple; tapu iptali ve tescil davası elde tutulup orman kadastrosun itiraza yönünden görevsizlik kararı verilmesi” gereğine değinilmiştir. Mahkemece, bozmaya uyulduktan sonra, orman kadastrosuna itiraz yönünden dosya tefrik edilerek kadastro mahkemesine gönderilmiştir....

        gözetilerek, tapu iptal tescil davasının ayrılması, kadastro mahkemesine gönderilen orman kadastrosuna itiraz davasının bekletici mesele kabul edilmesi gerekirken, dosyanın tamamının görevsizlik kararıyla kadastro mahkemesine gönderilmesinin doğru olmadığı belirtilerek “tapu iptal tescil, elatmanın önlenmesi davasının ayrılarak ayrı bir esasa kaydına, görevsizlikle kadastro mahkemesine gönderilen aplikasyon ve 2/B uygulamasına itiraza ilişkin davanın bekletici mesele kabul edilmesine” şeklinde düzeltilerek onanmıştır....

          Mahallesi 151 parselin, 22/a madde çalışması sırasında 103 ada 21 parsel olarak sınırlandırıldığı ve dava konusu taşınmazın kısmen kesinleşmiş orman tahdit sınırları içerisinde kaldığı, 3402 sayılı Kanun'un 22/a maddesi gereğince yapılan çalışmaların, Kanun, Yönetmelik ve Genelgelere uygun yapıldığı, parselin yeni miktarındaki farklılığın sebebinin eski paftanın tersimat edildiği dönemdeki teknolojiden kaynaklandığının rapor edildiği, netice olarak, 22/a çalışmalarında bir hata bulunmadığı, uygulama kadastro çalışmalarında, davanın, dava konusu taşınmazın tapu maliklerine karşı yöneltilmesi gerektiği, bu nedenle İlk Derece Mahkemesince, Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğüne karşı açılan davanın husumetten reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu, 3402 sayılı Kanun'un 22/a maddesine göre yapılan uygulama kadastrosunun amacının mülkiyet ihtilaflarını çözmek olmadığı ve mülkiyet uyuşmazlıklarının uygulama kadastrosuna ilişkin davalarda tartışma konusu yapılamayacağı, İlk Derece Mahkemesi...

            Bu nedenlerle doğru sonuca ulaşabilmek için Mahkemece, dava konusu taşınmaza ait uygulama kadastrosu tutanaklarının ve komşu taşınmazlara ait uygulama kadastrosu tutanaklarının örnekleri, çekişmeli taşınmazın ilk tesis kadastrosuna ait kadastro tutanağı, kadastro sonucu oluşan tapu kaydı ile tüm tedavülleri, ilk tesis kadastrosuna ait ölçü krokisi ve hesap çizelgesi, denetime veri teşkil edecek ortofoto, tesis kadastrosunun yapıldığı tarihlere en yakın tarihlerde çekilmiş orijinaliyle birebir aynı ve incelemeye elverişli hava fotoğrafları, uydu fotoğrafları, tesis kadastrosu paftası, varsa kadastrodan sonra tapuda yapılan ifrazlara ilişkin ifraz haritaları ile kadastrodan sonra sınırlarda değişiklik yapan mahkeme ilamları ve eki olan haritalar, uygulama kadastrosu sırasında yararlanıldığı belirlenen diğer haritalar gibi bilgi ve belgeler toplanmalı ve bu şekilde dosya keşfe hazır hale getirilmelidir....

            Mahkemece, Dairemizin kaldırma kararında belirtilen arazi kadastrosunun yapıldığı 1956 yılına en yakın tarihli hava fotoğrafının dosya arasına alındığı, yine 1956 yılında yapılan arazi kadastrosuna ait ölçü ve alan hesaplarının dosya arasına getirtildiği, taşınmaz başında yapılan keşif sonucu dosyaya sunulan 08/04/2021 tarihli bilirkişi heyeti tarafından ilk arazi kadastro çalışmalarındaki ölçü ve hesaplar ile son yapılan uygulama kadastrosundaki ölçü ve hesapların karşılaştırıldığı, yapılan incelemeye göre 1956 yılında yapılan kadastro çalışmalarında 28, 31 ve 32 nolu poligonların arasındaki mesafelerin kadastro paftasına hatalı aktarıldığı, bu nedenle bu poligonlara bağlı olarak yapılan ölçümlerin yine paftaya hatalı olarak tersim edildiği, ölçü değerlerine göre yeniden bilgisayar ortamında oluşturulan kadastro paftası ile uygulama kadastrosu sonucu oluşan paftanın hemen hemen aynı olduğu, Hazine adına kayıtlı taşınmazın orjinal takaometrik verilerin bilgisayar ortamında sayısallaştırılması...

            Dava, 2859 Sayılı Yasa gereğince yapılan yenileme kadastrosuna itiraza ilişkindir. Yörede 1975 yılında yapılan orman kadastro çalışması bulunmaktadır. Mahkemece yapılan yargılamada uzman orman ve fenni bilirkişiler tarafından düzenlenen müşterek raporda yörede 1975 yılında yapılan orman kadastro çalışmasının fotogrametrik yöntemle yapıldığı, ......

              yargılama sırasında çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede orman kadastrosuna başlandığı, davanın aynı zamanda orman kadastrosuna itiraz davası niteliği taşıdığı belirtilerek orman kadastrosuna itiraz davası ile tescil davasının birbirinden ayrılması, tescil davası elde tutularak orman kadastrosuna itiraz davasının kadastro mahkemesine aktarılması..." gereğine değinilmiştir.Mahkemece, bozma kararına uyularak orman kadastrosuna itiraz davası tefrik edilmiş ve kadastro mahkemesine aktarılmıştır. Kadastro mahkemesince, davanın kabulüne, bilirkişi krokisinde (A) harfi ile gösterilen 1601.30 m2'lik taşınmazın orman sayılmayan yerlerden olduğunun tesbitine karar verilmiş, hüküm Hazine tarafından temyiz edilmiştir....

                UYAP Entegrasyonu