Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İncelenen dosya kapsamından Orman Yönetiminin 12.12.1983 tarihinde ... ... ve ... ...’ı taraf göstererek orman kadastrosuna itiraz davası açtığı, ... Kadastro Mahkemesinin 1991/1-1998/18 sayılı ilamı ile davanın kabulüne, ... Bilirkişi ... İnci tarafından düzenlenen 24.11.1998 tarihli krokide yeşil renk ile taralı olarak işaretlenen 23.000 m2 yüzölçümlü taşınmazın orman sınırları içerisine alınmasına karar verildiği, temyiz edilmeksizin 22.02.1999 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır. Dava, kadastro tespitine itiraz niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 14.02.1982 tarihinde ilan edilerek kesinleşen orman kadastrosu ve 1744 Sayılı Yasanın 2. madde uygulaması daha sonra 22.11.1993 tarihinde ilan edilerek kesinleşen aplikasyon ve 3302 Sayılı Yasanın 2/B madde uygulaması vardır....

    İncelenen dosya kapsamından Orman Yönetiminin 12.12.1983 tarihinde ... ... ve ... ...’ı taraf göstererek orman kadastrosuna itiraz davası açtığı, ... Kadastro Mahkemesinin 1991/1-1998/18 sayılı ilamı ile davanın kabulüne, ... bilirkişi ... İnci tarafından düzenlenen 24.11.1998 tarihli krokide yeşil renk ile taralı olarak işaretlenen 23.000 m2 yüzölçümlü taşınmazın orman sınırları içerisine alınmasına karar verildiği, temyiz edilmeksizin 22.02.1999 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır. Dava, kadastro tespitine itiraz niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 14.02.1982 tarihinde ilan edilerek kesinleşen orman kadastrosu ve 1744 Sayılı Yasanın 2.madde uygulaması daha sonra 22.11.1993 tarihinde ilan edilerek kesinleşen aplikasyon ve 3302 Sayılı Yasanın 2/B madde uygulaması vardır....

      İncelenen dosya kapsamından, Orman Yönetiminin 12.12.1983 tarihinde ... ... ve ... ...’ı taraf göstererek orman kadastrosuna itiraz davası açtığı, ... Kadastro Mahkemesinin 1991/1-1998/18 sayılı ilamı ile davanın kabulüne, ... bilirkişi ... İnci tarafından düzenlenen 24.11.1998 tarihli krokide yeşil renk ile taralı olarak işaretlenen 23.000m2 yüzölçümlü taşınmazın orman sınırları içerisine alınmasına karar verildiği, temyiz edilmeksizin 22.02.1999 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır. Dava kadastro tespitine itiraz niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 14.02.1982 tarihinde ilan edilerek kesinleşen orman kadastrosu ve 1744 sayılı yasanın 2.madde uygulaması, daha sonra 22.11.1993 tarihinde ilan edilerek kesinleşen aplikasyon ve 3302 Sayılı Yasanın 2/B madde uygulaması vardır....

        Dava, kadastro tespitine ve orman kadastrosuna itiraza ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede 3402 Sayılı Yasanın 5304 Sayılı Yasa ile değişik 4. maddesi uyarınca yapılan orman kadastrosu vardır. İncelenen dosya kapsamına kararın dayandığı gerekçeye, davacının çekişmeli taşınmazın adına tapuya tescili istemiyle dava açtığına, eşi adına vekil sıfatıyla açmadığına göre davanın aktif husumet yokluğu yönünden reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak, dava kadastro tespitine itiraz davası olduğu halde tescile yönelik hüküm kurulmaması doğru değil ise de, bu durum hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür....

          Dava, kadastro tespitine itiraza ilişkindir. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye göre, mahkemece davanın kabulü yolunda kurulan hükümde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak; dava kadastro tespitine itiraz davası niteliğinde olduğundan 3402 Sayılı Yasanın 31/3. maddesi gereğince davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken vekalet ücretinin Avukatlık ücret tarifesi esas alınarak belirlenmiş olması doğru değil ise de, bu husus hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür....

            Dava, kadastro tespitine itiraza ilişkindir. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye göre, mahkemece davanın açılmamış sayılması yolunda kurulan hükümde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak; dava kadastro tespitine itiraz davası niteliğinde olduğundan 3402 Sayılı Yasanın 31/3. maddesi gereğince davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken vekalet ücretinin Avukatlık ücret tarifesi esas alınarak belirlenmiş olması doğru değil ise de, bu husus hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür....

              Dava, kadastro tespitine itiraza ilişkindir. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye göre, mahkemece davanın açılmamış sayılması yolunda kurulan hükümde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak; dava kadastro tespitine itiraz davası niteliğinde olduğundan 3402 Sayılı Yasanın 31/3. maddesi gereğince davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken vekalet ücretinin Avukatlık ücret tarifesi esas alınarak belirlenmiş olması doğru değil ise de, bu husus hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. Bu sebeple, hüküm fıkrasının 3. bendinin tamamen kaldırılarak bunun yerine, “3402 Sayılı Yasanın 31/3. maddesi gereğince davalı Hazine lehine taktir olunan 150....

                Dava, kadastro tespitine itiraza ilişkindir. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye göre, mahkemece davanın açılmamış sayılması yolunda kurulan hükümde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak; dava kadastro tespitine itiraz davası niteliğinde olduğundan 3402 Sayılı Yasanın 31/3. maddesi gereğince davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken vekalet ücretinin Avukatlık Ücret Tarifesi esas alınarak belirlenmiş olması doğru değil ise de, bu husus hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür....

                  Dava, kadastro tespitine itiraza ilişkindir. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye göre, mahkemece davanın açılmamış sayılması yolunda kurulan hükümde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak; dava kadastro tespitine itiraz davası niteliğinde olduğundan 3402 Sayılı Yasanın 31/3 maddesi gereğince davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken vekalet ücretinin Avukatlık ücret tarifesi esas alınarak belirlenmiş olması doğru değil ise de, bu husus hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür....

                    Zira, eldeki dava 08.10.1993 tarihinde Orman Yönetimi tarafından genel mahkemede davalı gerçek kişiye karşı elatmanın önlenmesi ve kal davası olarak açılmış, yargılama sırasında 1994 yılında yörede yapılan genel arazi kadastro çalışmalarında çekişmeli ... Mahallesi 216 ada 17 parsel sayılı taşınmaz 363 m2 yüzölçümünde orman niteliği ile Hazine adına tesbit edilmiş, Orman Yönetiminin aynı taşınmaza yönelik olarak açtığı kadastro tespitine itiraz davası ... Kadastro Mahkemesinin 09.03.1995 tarih ve 1994/646-62 sayılı ilamı ile tesbitin zatenz orman niteliğinde yapılması nedeni ile red edilmiş ve söz konusu hüküm temyiz edilmeden kesinleşmişse de, çekişmeli taşınmazla ilgili olarak kadastro tesbit tutanağının düzenlendiği tarihden önce genel hukuk mahkemesinde dava bulunduğundan bu parselin ... hanesinin kadastro ekiplerince ya da hükmen belirlenmiş olması yasal sonuç doğurmayacağından ... hanesinin açık olduğu kabul edilmelidir. ....

                      UYAP Entegrasyonu