Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DELİLLER: İddia, cevap, yapılan keşif, tapu kayıt örnekleri, alınan bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamı, GEREKÇE: HMK'nun 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesinde; Dava, Kadastro Kanunu'nun 22. maddesi uyarınca açılan uygulama kadastrosuna itiraz niteliğindedir. Uygulama/Yenileme kadastrosunun amacı, teknik açıdan yetersiz kalan, uygulama niteliğini kaybeden, eksikliği görülen veya zemindeki sınırları gerçeğe uygun göstermediği anlaşılan kadastro haritalarının yenilenmesi ve uygulanabilir hale getirilmesidir. Uygulama kadastrosunun amacı, mülkiyet ihtilaflarını canlandırmak ve çözmek değil; tesis kadastrosu sırasında yapılan teknik hataları belirleyerek gidermek ve kadastro paftalarını zeminle uyumlu, uygulanabilir, teknik ihtiyaçlara cevap verir ve güvenli hale getirmektir....

Mahkemece davanın kabulü ile 125 ada 22 parsel sayılı taşınmazın kadastro tutanağının beyanlar hanesinde bulunan “İş bu taşınmaz tarla olarak 1990 yılından beri ... kızı ..., ... kızı ..., ... oğlu ...'ın kullanımındadır.” ibaresinin iptaline karar verilmiş, hüküm davacılar ..., ... ve ... tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kadastro tespitine itiraza ilişkindir. İncelenen dosya kapsamından çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 6831 sayılı Yasanın 2/B madde uygulaması yapılarak taşınmazın orman sınırları dışına çıkarıldığı anlaşılmaktadır. 3402 sayılı Yasa uyarınca kadastro tespitine itiraz davasında husumetin Hazineye yönetilmesi gerekir. Davacılar tarafından tespite itiraz süresi içerisinde dava açıldığına göre mahkemece Hazinenin davalı olarak davaya katılımı sağlanarak davanın tarafları oluşturulduktan sonra esasın incelenmesi gerekir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi Taraflar arasındaki kadastro tespitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı gerçek kişi, kadastro sırasında, ... ilçesi, ... köyü, ... mevkii 1337 parsel sayılı taşınmazın, 1967-1968 yıllarında yapılan kadastro çalışmalarında orman olarak tespit edildiğini, 1995-1996 yıllarında yapılan orman kadastrosunda orman olmadığının tespit edildiğini, bu nedenle tapulama tespitine ve komisyon kararına itiraz ettiğini, dava konusu taşınmaz yönünden kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği iddiasıyla tespitinin iptali ile ölü murisi .... veya kardeşleri .... ile ... adlarına tespit ve tesciline karar verilmesi talebiyle dava açmıştır....

      Dava, kadastro tespitine itiraz niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tesbit tarihinden önce orman kadastrosu yapılmamıştır. Çekişmeli parselin davalı gerçek kişilerin murisleri adına tesbit edildiği, Orman Yönetiminin dava dilekçesinde davalı sıfatı bulunmayan ... Belediyesi ve Hazineyi de davalı sıfatıyla gösterdiği, kadastro tespitine itiraz davalarında davalı sıfatının tesbit malikine ait olduğu, Hazinenin yasadan kaynaklanan davalı sıfatının da bulunmadığı gibi davası ya da davaya aktif katılımı da olmadığından, taraf sıfatı bulunmayan Hazinenin temyiz dilekçesinin REDDİNE 29/06/2006 günü oybirliği ile karar verildi....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:KADASTRO MAHKEMESİ DAVATÜRÜ: KADASTRO TESPİTİNE İTİRAZ Dava kadastro tespitine itiraz niteliğinde olup, çekişmeli taşınmazın sınırında bulunan orman nedeniyle yapılan orman araştırmasının denetlenmesi bakımından hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay 20. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Bu nedenlerle dosyanın Yargıtay 20. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 25.10.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          Davacının Kırkkavak Köyü Tepe Arası Mevkii 1031 (kadastro) parsel sayılı taşınmazın maliki olduğu, taşınmazın niteliğinin kargir ev ve tarla olduğu, söz konusu taşınmazı 2008 tarihinde satın aldığı davalının komşu parsel 1032 (kadastro), sayılı taşınmazın maliki olduğu, taşınmazların bulunduğu yerde kadastronun 1977 yılında kesinleştiği, Mut Kadastro Mahkemesinin 2014/18 Esas sayılı dava dosyasında verilen karar uyarınca A ile işaretli davalını evinin bulunduğu kısmın 3402 SK 22a maddesi uyarınca yeni oluşan 112 ada 12 parsel olan davacı parseline, B ile işaretli kısmın dava dışı 112 ada 9 nolu parsele katıldığı, yapılan keşfe göre de A ile işaretli 2 katlı evin 60,42 m²'lik kısmın davacı parseline tecavüzlü olduğu bu hususun mahkeme kararının uygulanmasından davalının iradesi dışında kaynaklanmadığı, 3402 SK 22a uygulamasından sonra taşkın olmadığı kadastro krokisine ve iptal ile de tecavüzlü hale geldiği fen bilirkişi raporundan anlaşılmaktadır....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kadastro tespitine itiraz Aksaray Kadastro Mahkemesinden verilen, tarafları, tarih ve numarası yukarıda yazılı hükmün incelenmesi sırasında Yargıtay 7.Hukuk Dairesinin 5.6.2007 gün 2007/2145 E. 2007/2001 K. sayılı, 1.Hukuk Dairesinin 25.6.2007 gün 2007/6127 E. 2007/7218 K. sayılı kararlarıyla meydana gelen görev uyuşmazlığının giderilmesi istenilmekle, 2797 sayılı Yasa uyarınca toplanan Başkanlar Kurulu’nca dairelerin görevsizlik kararlarıyla dava dosyası incelenerek gereği görüşüldü: Dava, kadastro tespitine itiraz niteliğinde olup, kadastro mahkemesince hüküm kurulmuştur Uyuşmazlığın bu niteliği itibariyle hükmün temyiz inceleme görevi 7.Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ:7.Hukuk Dairesinin görevsizlik kararının KALDIRILMASINA, dosyanın bu Daireye gönderilmesine, 27.9.2007gününde oyçokluğuyla karar verildi....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Kadastro Mahkemesi Taraflar arasındaki kadastro tespitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Kadastro sırasında . Köyü 538 ada 3 parsel sayılı 397651 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, belgesizden kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalılar adlarına tesbit edilmiştir. Davacı ..., taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğu iddiasıyla dava açmıştır. Mahkemece, davanın reddine ve dava konusu parselin tesbit gibi davalılar adlarına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davacı ... tarafından temyiz edilmiştir. Dava, kadastro tespitine itiraz niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde orman kadastrosu 3402 Sayılı Yasanın 4. maddesi hükmüne göre yapılmıştır. Dava kadastro tespitine itiraz niteliğindedir....

              Mahkemece davanın kabulü ile ... ve Torlak Köyleri arasındaki sınırın fenni bilirkişi krokisinde mavi ... olarak gösterilen ve Karsulu deresini takiben Gökcebel deresi ve ... kısığı hattı olarak tespitine karar verilmiş olup hüküm davalı köy tüzelkişiliği adına muhtar ... ... tarafından temyiz edilmiş ve mahkemece 3402 Sayılı Yasanın 4. maddesi gereğince sınır tespitine ilişkin kararlar kesin olduğundan temyiz talebinin reddine karar verilmiş; hüküm davalı Köy Tüzel Kişiliği adına Muhtar ... ... tarafından temyiz edilmiştir. Dava, iki köy arasındaki kadastro sınırının tespitine ilişkindir. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye göre ve 3402 Sayılı Yasanın 4 maddesi gereğince “Kadastro teknisyenlerince tespit edilen sınıra yedi gün içerisinde kadastro müdürlüğü nezdinde itiraz edilebilir. Kadastro müdürü, bu itirazı inceleyerek yedi gün içerisinde karara bağlar....

                Dava kadastro tespitine itiraza ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tespit tarihinden önce 1979 yılında yapılıp 28/09/1979 tarihinde ilan edilerek kesinleşen orman kadastrosu ve 1744 Sayılı Yasa ile değişik 2. madde uygulaması bulunmaktadır. Çekişmeli ... Köyü 183 ada 383 parsel sayılı taşınmaz köy tüzel kişiliğine ait çeşme ve arsası olduğu gerekçesi ile köy tüzel kişiliği adına tespit edilmiştir. Orman Yönetimi Hazineyi hasım göstermek suretiyle kadastro tespitine itiraz davası açmış, dava Hazineye karşı yürütülerek yargılama yapılıp yine Hazine hakkında hüküm oluşturulmuştur. Tespit maliki köy tüzel kişiliği davada yer almamış ve davadan haberdar olmamıştır. Kadastro tespitine itiraz davalarının tespit malikine karşı açılması zorunludur. Bu nedenle Hazinenin davada pasif husumet yetkisi yoktur....

                  UYAP Entegrasyonu