Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra Müdürlüğü işlemine karşı yapılan şikayet başvurusunu inceleme görevinin icra hukuk mahkemesine ait olduğundan bahisle şikayet dilekçesinin görev yönünden reddine karar verildiği tespit edilmiştir. HMK'da istinaf kanun yoluna başvurulabilecek ihtiyati tedbir kapsamında verilmiş olan kararlar açıkça düzenlenmiştir. Buna göre "İstinaf yoluna başvurulabilen kararlar" başlıklı HMK'nın 341/1/a maddesinde ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinin reddi kararları, karşı tarafın yüzüne karşı verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararları, karşı tarafın yokluğunda verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararlarına karşı yapılan itiraz üzerine verilen kararlara; "İhtiyati tedbir kararı" başlıklı 391/3. maddesinde ihtiyati tedbir talebinin reddi kararına; "İhtiyati tedbir kararına karşı itiraz" başlıklı 394/5. maddesinde itiraz hakkında verilen karara karşı kanun yoluna başvurulabileceği kabul edilmiştir....

    Davalı vekili, ihtiyati haciz kararına itiraz dilekçesinde özetle; davacı tarafın ihtiyatıi haciz talebinin reddedildiğini, redde karşı istinaf kanun yoluna başvurulduğunu ve İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi tarafından ihtiyati haciz talebinin reddi kararının kaldırıldığını, icra takibinde borcun tamamına itiraz edildiğini, bir borç ikrarı bulunmadığını, iç denetim raporunun davacının alacağının ispatının yargılamayı gerektirdiği savunmasını ispat etmek için sunulduğunu, davalının beyanlarına rağmen 5.691.993,00 TL alacak yönünden bir itiraz olmadığını, davayı kısmen kabul beyanı olmamasına rağmen yaklaşık ispat koşulunun gerçekleştiği sonucuna varmanın mümkün olmadığını, ortadan kalkmış, yok hükmünde bir kararın dayanak alınması ve gerekçesinin benimsenmesinin mümkün olmadığını, kendiliğinden ortadan kalkan ve yok hükmünde olan istinaf mahkemesi kararının mahkemenin önceki ihtiyati haciz talebinin reddi kararına bir etkisi olmayacağının açık olduğunu savunarak, 22.11.2022 tarihli "ihtiyati...

    DAVA: 3402 Sayılı Kadastro Kanunun 22/2- A maddesi gereğince yapılan uygulama kadastrosuna itiraz niteliğindedir....

    Kadastro Müdürlüğü tarafından 3402 sayılı Kadastro Kanun'un 41. maddesi uyarınca yapılan düzeltme sonucunda, öncesinde davalıya ait taşınmazın sınırları içinde kalmakta iken taşınmazlar arasındaki sınırın düzeltilmesi sonucunda bir kısım yer davacıya ait taşınmazın sınırları kapsamına dahil edilmiştir. Düzeltme sonucunda çekişmeli taşınmaz bölümü üzerinde davacı tarafın çapa dayalı olarak mülkiyet hakkı doğmuştur. Öncesinde davalı tarafın iyi niyetli olmasının, düzeltme sonucunda iyi niyetinin korunması halinde davacının mülkiyet hakkının ihlaline yol açacağı açıktır....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ İhtiyati tedbir ve ihtiyati haciz talebinin reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde talep eden vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I 1- İhtiyati tedbir istemine yönelen temyiz itirazlarının incelenmesinde; Temyiz istemi; ihtiyati tedbir kararına yöneliktir.Yargıtay Hukuk Bölümü İçtihadı Birleştirme Kurulunun 21.02.2014 gün ve 2013/1 E. - 2014/1 K. sayılı kararı ile; ilk derece mahkemelerince verilen ihtiyati tedbir talebinin reddi veya bu talebin kabulü halinde itiraz üzerine verilen kararlara karşı temyiz yolunun kapalı olduğuna karar verilmiştir....

        Davacı Orman Yönetimi, kadastro mahkemesine taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğu savı ile tahsise askı ilan süresi içerisinde itiraz etmiş ve taşınmazın orman vasfı ile hazine adına tapuya tescilini talep etmiştir. Kadastro mahkemesince davanın reddine dair verilen karar 20. Hukuk Dairesinin 22.6.2009 tarih 2009/8949-10470 sayılı kararı ile “4342 sayılı Mera Yasasının 13/5. maddesinde “Komisyon kararlarına karşı 30 günlük askı ilan süresi ve tebligatı gerektiren hallerde tebliğden itibaren 30 günlük süre içinde asliye hukuk mahkemesine, kadastro yapılan yerlerde ise, kadastro mahkemesine dava açılabilir” hükmü bulunduğundan, Yasasının öngördüğü temel ilke, mera komisyonlarının TESBİT, TAHDİT ve TAHSİS kararlarına karşı açılacak davalara bakma görevinin asliye hukuk mahkemesine ait olduğudur....

          Yönetimince kararın düzeltilmesi istenmesi üzerine Dairece, davacı ... vekilinin karar düzeltme isteminin KABULÜNE, Dairenin 10.11.2005 gün ve 2005/8080-13396 sayılı bozma kararının KALDIRILMASINA, yerel mahkeme hükmünün ONANMASINA karar verildiği, bu kez davalı ...’ın kararın düzeltilmesini istediği anlaşılmaktadır H.Y.U.Y.'nın 442/I maddesine göre taraflarca karar düzeltme istenmesi üzerine, Yargıtayın karar düzeltme isteminin reddi veya kabulü yolundaki kararlarına karşı karar düzeltme istenemeyeceğİ hükme bağlandığından, karar düzeltme istemini içeren dilekçenin reddi gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; karar düzeltme isteğini içeren dilekçenin REDDİNE, istek halinde peşin alınan harcın geri verilmesine 13/10/2006 gününde oybirliği ile karar verildi....

            Davalı vekiline hesap raporu usulüne uygun şekilde 13.12.2019 tarihinde tebliğ edilmiş, ancak vekil tarafından rapora karşı yargılama aşamasında süresi içinde ilk derece mahkemesine herhangi bir itirazda bulunulmamıştır. Bilirkişi raporuna itiraz etmeyen taraf yönünden raporun kesinleşeceğine yönelik Yargıtay 3. Hukuk Dairesi'nin 05/06/2017 gün ve 2016/801 E.-2017/9091 K. Sayılı kararında özetle; "...Davanın taraflarınca itiraz edilmeyen uzman bilirkişi raporu her iki taraf yönünden de kesinleşir ve kesinleşen rapor hakimi de bağlar. Taraflardan birinin rapora itiraz etmesi, diğer tarafın itiraz etmemesi halinde ise rapor itiraz etmeyen taraf yönünden kesinleşir ve itiraz eden taraf yararına usuli kazanılmış hak doğar....

            Kadastro Müdürlüğünce 3402 ... Kadastro Kanunu'nun 41 inci maddesi uyarınca Tarım Reformu Genel Müdürlüğü tarafından yürütülmekte olan toplulaştırma projesi kapsamında yapılan düzeltme işlemi sırasında ... ili Nizip ilçesi ... Köyü çalışma alanında bulunan ve tapuda Hazine adına kayıtlı olan 104 ada 168 parsel ... 267,34 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, 399,05 metrekare olarak, tapuda davalı ... adına kayıtlı olan 104 ada 165 parsel ... 221,59 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, 488,93 metrekare olarak tapu kaydında düzeltme yapılmasına karar verilmiştir. 2. Davacı ... vekili dava dilekçesinde; 2011 yılında davacı kurum adına rızai ferağ yolu ile tescil edilen çekişmeli 104 ada 168 parsel ... taşınmazın 267,34 metrekarelik kısmında mülkiyet değişikliği yapıldığını, 3402 ... Kadastro Kanun'un (3402 ......

              Davalı ... davanın reddini savunmuş, mahkemece uyuşmazlığın 3402 sayılı Kadastro Kanununun 41.maddesi kapsamında değerlendirilebileceği, ancak davacının davasının yasal dayanağının Tapu Kanununun 31.maddesi olduğunu, anılan maddeye göre değişken sınırlı kayıtlarda düzeltme yapılayamayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü davacı temyiz etmiştir. Bir davada olayları anlatmak tarafların, hukuki nitelemeyi yapmak ise mahkemenin görevidir(HUMK m.76). Somut olayda davacı, adına tescilli taşınmazlarda kadastro çalışmaları yapıldığını ileri sürmüştür. Gerçekten de dava konusu taşınmazlar 2859 sayılı Tapulama ve Kadastro Paftalarının Yenilenmesi Hakkındaki Kanun hükümleri uyarınca kadastro işlemine tabi tutulmuştur. Davacı bu işlemlerin hatalı olduğunu ileri sürmektedir. Diğer bir anlatımla kadastro işlemine itiraz etmekte ve taşınmazındaki eksikliklerin giderilmesini talep etmektedir....

                UYAP Entegrasyonu