Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Yapılacak düzeltme ile mülkiyet aktarımına neden olunmamaktadır. Kuşkusuz, mülkiyet aktarımına neden olan hatalar için çözüm açılacak tapu iptali ve tescil davasıdır. Kadastro müdürlüğünün re’sen veya ilgililerin başvurusu üzerine yapacağı açıklanan düzeltme işlemlerini ilgililere tebliğinden sonra, ilgililerin sulh hukuk mahkemesine 30 gün içinde açacakları davada, düzeltme işlemi yararına olan kişi ya da kişiler hasım gösterilerek işlemin iptali istenebilir. Düzeltme işleminin kadastro müdürlüğünce re’sen yapıldığı durumlarda müdürlüğe karşı da dava yöneltilmelidir. Somut uyuşmazlıkta; kadastro müdürlüğü tarafından yapılan düzeltmenin dayanağı, yukarıda metni yazılan 3402 sayılı Kadastro Kanununun 41.maddesidir. Bu maddede düzeltmenin ölçü, sınırlandırma, tersimat veya hesaplama hatalarının saptanması halinde yapılabileceği açıklandığından öncelikle bu kavramların ne anlama geldiği üzerinde durulmalıdır....

    Mahkemece bozma kararına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne ve Kadastro Müdürlüğünce çekişme konusu 154 ada 2, 3 ve 4 sayılı parsellere ilişkin yapılan 02.09.2009 tarihli düzeltme işleminin iptaline karar verilmiş; hüküm dahili davalı ... San. Tic. ve Liman İşl. A.Ş vekili ile davalı ... temsilcisi Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, 25.02.2013 gününde oybirliği ile karar verildi....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi KARAR Davacı ... Yönetimi vekili tarafından, davalılar ... ve ark. aleyhine açılan orman sınırlandırılmasına itiraz davası, mahkemesinin 29/04/2009 tarihli kararı ile kısmen kabule karar verilmiş, bu karar 20. Hukuk Dairesinin 2010/8732 - 12471 sayılı kararı ile düzeltilerek onanarak kesinleşmiştir. Kararın infazı sırasında krokide (A) ve (B) harfi ile gösterilen bölümlerin yüzölçümlerinin yanlış hesaplandığı ileri sürüldüğünden, bu haliyle kararın infaz edilmeyeceği anlaşıldığından, kadastro müdürlüğünce kararın tavzihinin istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; tavzih talebinin kabulü ile 29/04/2009 tarihli kararın 1. bendinin 2. paragrafında 1091 sayılı parselin (A) ile işaretli kısmının 2159,93 m2, (B) kısmının 100,07 m2 olarak tavzihine dair verilen 21/10/2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ......

        Hukuk Dairesinin 02.07.2008 gün 2008/7327-9745 sayılı bozma kararında özetle: "6831 Sayılı Yasanın 11. maddesine göre "... tutanak ve kararlara karşı askı tarihinden itibaren 6 ay içinde kadastro mahkemelerine ... müracaatla sınırlamaya ve bu yasanın 2. maddesine göre orman sınırı dışına çıkarma işlemlerine ..., ... ve hak sahibi gerçek ve tüzel kişiler itiraz edebilir. ... 2. maddeye göre orman sınırı dışına çıkarma işlemlerine karşı Orman Genel Müdürlüğünce açılacak davalarda hasım, hak sahibi gerçek ve tüzel kişiler ile Çevre ve Orman Bakanlığıdır. 3402 Sayılı Yasanın 4/3. maddesine göre yapılan orman kadastrosunda (5304 Sayılı Yasa ile değiştirilmeden önce) kadastro çalışma alanı sınırında orman bulunduğu takdirde durum çalışmaya başlamadan 2 ay önce Orman Genel Müdürlüğüne bildirilir ve Orman Genel Müdürlüğünce orman sınırları belirenerek harita ve tutanakları ile birlikte kadastro ekiplerine teslim edilir....

          KARAR DÜZELTME A. Karar Düzeltme Yoluna Başvuranlar Dairenin yukarıda belirtilen kararına karşı, davacı Hazine vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur. B. Karar Düzeltme Sebepleri Davacı Hazine vekili karar düzeltme dilekçesinde; dava konusu taşınmazın orman kadastrosu ve aplikasyon çalışmasının kesinleştiği 1996 tarihine kadar orman sayılan yerlerden olduğunun kabulü gerektiğini, bu tarihe kadar sürdürülen zilyetliğe değer verilemeyeceğini, ayrıca taşınmazın Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından düzenlenen ve halen yürürlükte bulunan 29.07.1980 tasdik tarihli 1/50.000 ölçekli ... Metropolitan Nazım İmar Planı kapsamında kaldığını, orman Aplikasyon ve Nazım İmar Planı tarihleri nazara alındığında dava konusu taşınmaz zilyetlik ve imar-ihya ile kazanılacak taşınmazlardan olmadığını, eksik inceleme ile karar verildiğini belirterek onama kararının kaldırılmasını ve hükmün bozulmasına karar verilmesini istemiştir. C. Gerekçe 1....

            Ceza Dairesinin kanun yararına bozma talebinin reddine dair 21.06.2016 tarih ve 2431-3185 sayılı kararına karşı CMK'nin 308. maddesi uyarınca itiraz kanun yoluna başvurulması talebinin sehven kanun yararına bozma talebi olarak değerlendirilip ... 2. Ağır Ceza Mahkemesinin itirazın reddi kararına karşı mükerrer olarak CMK'nin 309. maddesi uyarınca kanun yararına bozma talebinde bulunulduğu, ortada Ceza Genel Kurulunca incelenmesi gereken bir itiraz olmadığından, dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itiraz mahiyetinde olmayan talebi hakkında bir karar verilmesi için Yargıtay 1. Ceza Dairesine gönderilmesine” karar verildiği anlaşılmakla; Dairemizin 21.06.2016 tarihli ve 2016/2431 esas, 2016/3185 karar sayılı ilamı ile ... 2....

              Dosyada bulunan kanıt ve belgelere, kararın dayandığı gerekçeye göre; somut olayda kadastro işlemleri sırasında yapılan hata sonucu tapu sicilinin hatalı tutulması ve Kadastro Müdürlüğünce Kadastro Kanunu'nun 41. maddesi gereğince yapılan düzeltme nedeniyle yüzölçümü azaldığından 4721 sayılı TMK'nın 1007. maddesi anlamında Devletin sorumluluğuna ilişkin koşulların oluştuğunun kabulü ile arazi niteliğindeki dava konusu taşınmazın net geliri esas alınarak değer biçilmesinde ve tazminata hükmedilmesine ilişkin ilk derece mahkemesinin kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Davalı Hazine vekilinin temyiz itirazları yerinde olmadığından usul ve yasaya uygun olan hükmün HMK'nın 370. maddesi gereğince ONANMASINA, davalı Hazine harçtan muaf olduğundan harç alınmamasına, 28/04/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kadastro Müdürlüğünce 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 41. maddesine göre yapılan düzeltme işlemi sonucu verilen kararla Dumlukuyu Köyünde bulunan mütesaviyen ... ..., ... ... ve ... ... adına kayıtlı 42 parsel sayılı 58600 metrekare yüzölçümündeki taşınmazın yüzölçümü 7332.35 metrekare olarak düzeltilmiştir. Davacılar ... ve ..., düzeltme işleminin iptal edilmesi için Kadastro Müdürlüğü aleyhinde dava açmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili ile davada taraf olmayan ... ... ve ... ... vekilleri tarafından temyiz edilmiştir. 1- Hükmü temyiz etme yetkisi davanın taraflarına aittir. Temyiz edenlerden ... ... ve ... ...'...

                  Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 41. maddesi uyarınca yapılan düzeltme işleminin iptali isteğine ilişkindir.Kadastro Müdürlüğünün re’sen veya ilgililerin başvurusu üzerine yapacağı düzeltme işlemlerini ilgililere tebliğinden sonra, ilgililerin Sulh Hukuk Mahkemesine 30 gün içinde açacakları davada, düzeltme işlemi yararına olan kişi ya da kişiler hasım gösterilerek işlemin iptali istenebilir. Düzeltme işleminin Kadastro Müdürlüğünce re’sen yapıldığı durumlarda müdürlüğe karşı da dava yöneltilmelidir. Somut olayda ise, resen yapılan düzeltme işleminde Kadastro Müdürlüğü yasal hasımdır. Mahkemece, doğru hasma yöneltilen davanın esasına girilmek suretiyle araştırma ve inceleme yapılarak bir karar verimesi gerekirken, davanın pasif husumet yokluğundan reddine karar verilmesi isabetsiz olup, davacılar vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenle yerinde görüldüğünden kabulü ile ile hükmün BOZULMASINA, 31.12.2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

                    Anılan madde uyarınca, re'sen veya istem üzerine Kadastro Müdürlüğünce düzeltme kararı verilmesi halinde, bu karar ilgililerine tebliğ edilir. Bu karara karşı, tebliğ tarihinden itibaren 30 gün içinde dava açılmaması halinde tapu sicilinde düzeltme yapılır. Yasada öngörülen bu süre hak düşürücü bir süre olmayıp sadece, hak kayıplarının olmaması amacıyla, düzeltme kararının tescilinden önce bir bekleme süresidir....

                      UYAP Entegrasyonu