Davacı, 1090 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki apartmanın 3 nolu bağımsız bölümünü 20.01.1994 tarihinde müteahhit ... ’ndan satın aldığı, taşınmazın orman sınırları içinde kaldığını, orman rejimi dışına çıkarılmadığını, tapu kaydına “orman sınırları içinde kalmıştır” şerhinin konulduğunu 6831 Sayılı Yasaya muhalefet suçundan hakkında Sulh Ceza Mahkemesinde dava açılmasıyla birlikte öğrendiğini, taşınmazın orman sınırları dışına çıkarılması ve tapu kaydının beyanlar hanesindeki orman şerhinin silinmesi istemiyle dava açmıştır. Davanın devamı sırasında; çekişmeli taşınmazla ilgili orman kadastro komisyonunca yapılan orman sınırlarının, 2/B madde uygulamasının hatalı olduğunun, tapu kaydının beyanlar hanesindeki orman şerhinin kaldırılmasının gerekli olduğunun tespitine karar verilmesi istemiyle dava dilekçesini ıslah etmiştir....
Davacı, 1090 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki apartmanın 6 nolu bağımsız bölümünü 20.01.1994 tarihinde müteahhit ... ...’ndan satın aldığı, taşınmazın orman sınırları içinde kaldığını, orman rejimi dışına çıkarılmadığını, tapu kaydına “orman sınırları içinde kalmıştır” şerhinin konulduğunu 6831 Sayılı Yasaya muhalefet suçundan hakkında Sulh Ceza Mahkemesinde dava açılmasıyla birlikte öğrendiğini, taşınmazın orman sınırları dışına çıkarılması ve tapu kaydının beyanlar hanesindeki orman şerhinin silinmesi istemiyle dava açmıştır. Davanın devamı sırasında; çekişmeli taşınmazla ilgili orman kadastro komisyonunca yapılan orman sınırlarının, 2/B madde uygulamasının hatalı olduğunun, tapu kaydının beyanlar hanesindeki orman şerhinin kaldırılmasının gerekli olduğunun tespitine karar verilmesi istemiyle dava dilekçesini ıslah etmiştir....
mirasçılarının zilyetliğinde bulunduğu halde kadastro sırasında ... kızı ...'nın zilyetliğinde olduğu açıklamasının yazıldığı, bu sebeple taşınmazların beyanlar hanesindeki şerhin iptal edilerek ... mirasçılarının zilyetliğinde olduğu şerhinin yazılması istemiyle dava açmıştır. Davalı, 09.07.2010 tarihli oturumda davayı kabul etmiştir. Mahkemece davanın kabulüne, çekişmeli taşınmazların beyanlar hanesindeki şerhlerin iptal edilerek bunların yerine ... oğlu ... ve ortaklarının zilyetliğinde olduğu açıklamasının yazılmasına karar verilmiş, hüküm davalı Hazine tarafından temyiz edilmiştir. Dava, kadastro tespit tutanağının beyanlar hanesindeki zilyetlik şerhinin düzeltilmesi istemine ilişkindir. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, davacının çekişmeli taşınmazın ... mirasçılarının zilyetliğinde bulunduğu anlaşıldığından davanın kabulüne karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır....
Tapu kayıtlarında kimlik bilgilerinin düzeltilmesi davalarında Tapu Sicil Tüzüğünün 25. maddesinde belirtilen ve kütükte bulunması zorunlu olan kimlik bilgilerinden tapu malikinin adı ile soyadı, baba adı, edinme nedeni, tarih ve yevmiye numarasındaki yanlışlıkların düzeltilmesi istenebilir. Ancak somut olayda; çekişme konusu taşınmazın kadastro işlemleri sırasında ekipçe tespit maliki ... oğlu ...'ın ölü olduğu saptanarak kütüğün beyanlar hanesine işlenmiş, tapuda sicil oluşturulurken de malik . oğlu...'ın ölü olduğu tapu kaydının beyanlar hanesine aynen yazılmıştır. Kayıt malikinin ölü olduğuna dair saptama tapu kaydına işlenmiş bulunmaktadır. Dolayısıyla, bu durum kütük sayfasında yer alan malik bilgileri arasında yer almıştır. Türk Medenî Kanununun 1027. maddesine göre bu tür düzeltme ancak, mahkeme hükmü ile yapılabileceğinden burada düzeltme Tapu Sicil Tüzüğünün 87. maddesinden yararlanılarak kadastro müdürlüğü tarafından gerçekleştirilemez....
Yönetimi, 609 ada 2 parsel sayılı taşınmazın kesinleşen orman tahdit haritası içinde kaldığından, tapu kaydının iptal edilerek orman niteliği ile Hazine adına tapuya tesciline karar verilmesi; ...., tapu kaydına dayanarak taşınmazın beyanlar hanesindeki orman şerhinin silinmesi istemiyle ayrı ayrı dava açmışlardır. Mahkemece; dava dosyaları birleştirildikten sonra Orman Yönetiminin davasının kabulüne, ..... tarafından açılan davanın reddine, dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptal edilerek orman niteliği ile Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı ...ve davalı Hazine tarafından temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 08.03.2012 gün ve 2012/392-3334 sayılı kararı ile bozulmuştur. Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; "Mahkemece verilen karar usûl ve kanuna aykırıdır....
Kadastro Mahkemesince verilen görevsizlik kararına istinaden dava dosyasının gönderildiği Asliye Hukuk Mahkemesinde yapılan yargılama sonunda; davalı Hazine aleyhine açılan davanın husumet yokluğundan reddine, davalı ... yönünden davanın kabulüne, çekişmeli taşınmaz üzerindeki zeytin ağaçlarının tamamının davalı ...’ya ait olduğuna ilişkin kaydın iptali ile zeytin ağaçlarının ½ ’sinin davacıya, ½ ‘sinin davalı ...’ya ait olduğunun tespitine ve tapu kaydının beyanlar hanesine şerh edilmesine karar verilmiş; hükmün, davalı Hazine vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun kabulüne, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak davanın kabulüne, çekişmeli taşınmazın tapu kaydının beyanlar hanesindeki muhdesat şerhinin iptali ile “bu parsel eşit hisselerle ... ve ...’nın kullanımında olup, üzerindeki zeytin ağaçları kendilerine aittir” şeklinde şerh yazılmasına karar verilmiş ve iş bu karar, davalı Hazine vekili ve davalı ... vekili tarafından...
Yönetimi, ... köyü 761 parsel sayılı 21.350m2 yüzölçümündeki taşınmazın kesinleşen orman tahdit haritası içinde kaldığı, tapu malikleri tarafından açılan orman kadastrosuna itiraz davasının Pendik Kadastro Mahkemesinin 10.12.1997 gün 1995/3-1997/11 sayılı kararı ile reddedildiği, davacı kişilerin temyiz ve karar düzeltme istemlerinin 20.Hukuk Dairesince reddedilerek 11.02.1999 tarihinde kesinleştiğinden taşınmazın tapu kaydının iptal edilerek orman niteliği ile Hazine adına tapuya tesciline, davalıların el atmalarının önlenmesine ve beyanlar hanesindeki İski lehine konulan kamulaştırma şerhinin silinmesine karar verilmesi istemiyle dava açmıştır....
Ancak; ormanlar üzerine hiçbir kısıtlayıcı şerh konulamayacağından, orman olarak tescile karar verilen (A) bölümün tapu kaydının beyanlar hanesindeki şerhlerin kaldırılmasına karar verilmemesi ve (B) bölümün tapudaki niteliği ile tescile karar verilmeyip, tapu kaydının beyanlar hanesine 2/B şerhi konulmaması ve beyanlar hanesindeki şerhlerin aynen devamına karar verilmemesi doğru değil ise de; bu hususlar hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür....
Mahkemece, “davanın adli yargı yerinde görülmesi” gereğine değinen ... bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda çekişmeli 302 ada 2 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının beyanlar hanesinde bulunan "taşınmazın tamamı eylemli orman haline dönüşmüştür" şerhinin terkini ile tapu kaydının beyanlar hanesine "taşınmaz üzerindeki zeytin ağaçları ...'ın kullanımındadır" şerhinin yazılmasına karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili ve Orman İdaresi vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Ek-4. madde ve bu maddeye istinaden çıkarılan genelgeler çerçevesinde güncelleme işlemleriyle fiili kullanım şerhi sahipleri hakkında değişiklik yapılabilmesi için; Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan alanlarda daha önce uygulama kadastrosu yapılmış ve beyanlar hanesinde lehine kullanıcı veya muhdesat şerhi verilmiş bulunan kişiler varsa ancak bu kişilerden taşınmazın kullanımını devraldığını ispatlayabilen ve güncelleme sırasında taşınmazı fiilen kullanan kişiler lehine tapu kaydının beyanlar hanesindeki şerh güncellenerek değiştirilebilecektir. Daha önce yapılan kullanım kadastrosu sırasında beyanlar hanesinde ya da edinme sebebi bölümünde fiili kullanıcı ya da muhdesat sahibi olduğu yazılı bulunmayan taşınmazların güncelleme çalışmaları sırasında fiili kullanıcılarının bulunduğunun anlaşılması halinde güncelleme işlemiyle bu kişiler lehine fiili kullanım şerhi verilemez....