Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ancak; kural olarak, 6831 sayılı Kanunun 17. maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca ... ... ...nün kamu yararına dayalı olarak vereceği izinler ile kanundan kaynaklanan şerhler dışında, orman olan taşınmazların tapu kütükleri üzerine hiçbir surette gerçek kişiler ile özel ve tüzel kişiler lehine şerh konulamayacağından ve lehlerine beyan tesis edilemeyeceğinden mahkemece ipotek alacaklısı olan davalı ... lehine tapu kütüğünün beyanlar hanesine konulan şerhin silinmesine/kaldırılmasına karar verilmesi gerekirken, bunun gözardı edilmiş olması doğru değil ise de, bu husus usûl ekonomisi yönünden hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. Bu sebeple; kararın hüküm fıkrasının (7) numaralı bendi olarak yazılacak şekilde “7– ... ili, ... ilçesi, ... köyü 3072 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının beyanlar hanesindeki 800.000,00....

    Mahkemece, davacının kadastro mahkemesinde dava konusu taşınmazlar için açtığı kadastro tespitinin iptali davasından feragat ettiği, bu feragat sırasında taşınmaz üzerindeki muhdesata ilişkin hakkını saklı tutmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı temyiz etmiştir. Dava, beyanlar hanesindeki muhdesat üzerinde hak iddiasına dayalı kaydın terkini ve düzeltilmesi istemine ilişkindir. 22.12.1995 tarihli ve 1/3 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında vurgulandığı üzere, Eşya Hukukunda “muhdesat” kavramından bir arazi üzerindeki arz malikinden başkasına veya bir paydaşa ait yapı ve tesisler ile bağ ve bahçe şeklinde dikilen ağaçları anlamak gerekir. Muhdesat, sahibine arazi mülkiyetinden ayrı bağımsız bir mülkiyet veya sınırlı bir ayni hak sağlamaz. Muhdesat sahibinin hakkı sadece şahsi bir haktır. Bu hakkın hukuki mahiyeti ve nasıl kullanılacağı ise TMK’nun 722, 724. ve 729. maddelerinde açıklanmıştır....

      Dosya içeriği ve toplanan delillerden; çekişme konusu 447 ada 610 parsel sayılı taşınmaz 34842 m2 tarla vasfıyla davacı ... adına kayıtlı iken 01.06.2005 tarihinde ......’a satılmış olup, tapunun muhdesat bilgileri bölümünde, üzerindeki dam ve ......larının ...... oğlu ... ......’ya ait olduğuna dair kaydın bulunduğu, dava konusu 10 parselin kadastro tespiti çalışmalarında ... Kuşku adına olan vergi kaydının, zeminde kullanılan miktardan az olması nedeniyle 447 ada 6 parselden ayrılarak ... adına tespit edildiği ve 10 parseldeki zeytin ağaçları ve damın ... ......’ya ait olduğunu belirtir kadastro tutanağının 29.08.1979 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır. 1-3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 19/II. maddesine göre; taşınmaz mal üzerinde malikinden başka bir kimseye veya paydaşlardan birine ait muhdesat mevcut ise bunun sahibi, cinsi, ihdas tarihi ve iktisap sebebi belirtilerek tutanağın ve kütüğün beyanlar hanesinde gösterilir....

        "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kullanım kadastrosu sonucu Küçükkumla Köyü çalışma alanında bulunan 249 ada 210 parsel sayılı 2.551,05 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, kadastro tutanağının beyanlar hanesine “6831 sayılı Yasa'nın 2/B maddesi uyarınca Hazine adına orman sınırları dışına çıkarıldığı, üzerindeki zeytin ağaçlarının 1990 yılından beri ..., ... ve ...’in kullanımında olduğu” şerhi yazılarak tarla vasfı ile Hazine adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı Hazine, çekişmeli taşınmazın kullanımsız olduğu iddiasına dayanarak, davalı ... ile Hazine arasında imzalanan satış sözleşmesinin ve taşınmazın tapu kaydının beyanlar hanesindeki kullanıcı şerhinin iptali istemiyle dava açmıştır....

          Ancak; Türk Medeni Kanununun 1027 maddesi uyarınca ilgililerin yazılı rızaları bulunmadıkça tapu sicilindeki düzeltmeler ancak mahkeme kararı ile yapılabilir. Somut olayda, 11.6.1951 tarihinde yapılan kadastro işlemi sırasında kütüğün beyanlar sütununa yazılan “Üzerindeki ev Yani Somyatis’e aittir” şerhine konu muhdesat yıkılmış, üzerine yeni bir bina yapılmıştır. Bina yıkılarak hukuki varlığını kaybettiğinden ve taşınmaz üzerindeki beyan kaydına konu muhdesat yok olduğundan bu muhdesata bağlı olarak beyanlar sütununa yazılı hakkın da tapu sicilinden terkin edilmesi gerekir. Mahkemece birleşen davadaki şerhin terkinine ilişkin istemin açıklanan nedenle kabulü gerekirken bu istemin de reddi doğru olmamıştır. Kararın bu nedenle de bozulması gerektiği bu defa yapılan incelemede anlaşıldığından birleşen davanın davacısı Hazinenin karar düzeltme istemi açıklanan nedenle kabul edilmelidir....

            Ancak; 6831 sayılı Yasanın 17. maddesine göre devlet ormanları üzerine muhdesatla ilgili şerh konulamayacağından tapu kaydı üzerindeki şerhin kaldırılması yönündeki talebin reddine karar verilmesi doğru değil ise de; bu husus hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. Bu sebeple, hükmün 2. bendinde yer alan “Davacının tapu kaydı üzerindeki şerhin kaldırılması talebinin reddine” cümlesinin kaldırılarak, bunun yerine “Dava konusu taşınmazın tapu kaydının beyanlar hanesinde yer alan 'bu gayrimenkul üzerinde 91 rasat nolu bir zeytin ağacı ... Köyü Tüzelkişiliğine aittir' şerhinin kaldırılmasına” cümlesinin yazılması suretiyle düzeltilmesine ve hükmün H.Y.U.Y.’nın 438/7. maddesine göre bu düzeltilmiş şekliyle ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 30/05/2011 günü oybirliğiyle karar verildi....

              "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi Taraflar arasında kadastro tesbitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kadastro sırasında 1816 ada 6 parsel sayılı 1.950.68 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz 6831 sayılı Yasa'nın 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkartılan yerlerden olması nedeniyle davacı Hazine adına tespit edilmiş üzerindeki zeytin ağaçlarının ... oğlu ...'ya ait olduğu tutanağın beyanlar hanesinde gösterilmiştir. Davacı Hazine, yasal süresi içinde, dava konusu taşınmazın orman köyü sınırları içinde olmadığından 2924 sayılı yasa hükümlerine tabi olmadığı iddiasına dayanarak beyanlar hanesindeki muhdesat şerhinin iptali için dava açmıştır....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, 05/07/2010 tarihli dava dilekçesiyle İstiklal mahallesinde 3402 sayılı Yasanın ek 4. maddesi gereğince yapılan kadastro tespiti sırasında, Hazine adına tespit edilen Yuvalıdere beldesi İstiklal Mahallesi 161 ada 6 parsel sayılı beyanlar hanesinde gösterilen fındık ağaçlarının kendisine ait olduğu iddiasıyla, beyanlar hanesindeki muhdesat şerhinin iptali istemiyle dava açmıştır. Mahkemece davanın reddine ve çekişmeli 161 ada 1 parsel sayılı taşınmazın tesbit gibi tesciline karar verilmiş, hüküm davacı ... tarafından temyiz edilmiştir....

                  in kesinleşmiş orman kadastrosu sınırları içinde bulunan taşınmazı (604 sayılı parsel) işgal ve faydalanma eyleminden dolayı hapis cezası ile cezalandırıldığını, üzerinde bulunan yapının ve meyve ağaçlarının müsaderesine karar verildiğini, böylece davalı lehine taşınmazın tapu kaydı üzerinde bulunan şerhin hukuki dayanağının olmadığını, kaldırılması gerektiğini ileri sürerek 604 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydı üzerinde davalı adına konulmuş olan zilyetlik şerhinin kaldırılmasını ve binaların yıkılmasını istemiştir. Mahkemece, davanın kabulü ile dava konusu taşınmazın beyanlar hanesindeki muhdesat şerhinin silinmesine ve üzerindeki binanın yıkılmasına karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, beyanlar hanesindeki muhdesat şerhinin silinmesi ve kal istemine ilişkindir....

                    Mahallesi çalışma alanında bulunan 158 ada 2 parsel sayılı 3.284,92 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, kadastro tutanağının beyanlar hanesine, 6831 sayılı Yasa'nın 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarıldığı ve 20 yıldan beridir İbrahim Akkaya varislerinin fiili kullanımında bulunduğu şerhi yazılarak bahçe vasfıyla Hazine adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ..., taşınmazın kendi fiili kullanımında bulunduğu iddiasına dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli taşınmazın tapu kaydının beyanlar hanesindeki kullanıcı şerhinin iptali ile tapu kaydının beyanlar hanesine taşınmazın fındık bahçesi olarak ...'ın fiili kullanımında bulunduğu şerhinin yazılmasına karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu