nin zilyet ve tasarufunda olduğu göterilmiştir. 2009 yılında güncelleme çalışmaları yapılmış ve çekişmeli taşınmazın beyanlar hanesindeki kullanıcı gösterimi değiştirilmemiştir. Davacı ... vekili 16.10.2012 tarihli dava dilekçesi ile çekişmeli taşınmazın beyanlar hanesindeki kullanıcı gösteriminin ortak miras bırakan ... oğlu .... şeklinde düzeltilmesi istemiyle dava açılmıştır. Yargılama sırasında .... evlatları.... ve ...., oturama katılarak davacı ile aynı iddalarla davaya katılma isteminde bulunmuşlar ve istemleri kabul edilmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece; davacının, kardeşi olan davalı adına beyanlar hanesinde gösterilen zilyetlik şerhinin iptali ile muris ölü .......
Davacı ..., çekişmeli taşınmazın kendisine ait olduğu, beyanlar hanesindeki şerhin iptal edilerek zilyet olarak adının yazılması istemiyle dava açmıştır. Davalı ...; açılan davayı kabul etmiştir. Mahkemece, davalı kişinin davayı kabul ettiği gerekçesiyle, çekişmeli taşınmazın tespit gibi Hazine adına tesciline, beyanlar hanesindeki şerhin iptal edilerek bunun yerine “Taşınmaz ve üzerindeki bahçe ile meyve ağaçlarının ...'ın kullanımında olduğu” şerhinin yazılmasına karar verilmiş, hüküm Hazine tarafından temyiz edilmiştir. Dava, beyanlar hanesindeki zilyetlik şerhinin düzeltilmesi istemine ilişkindir. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Yasasının değişik 13/j maddesi uyarınca harç alınmasına yer olmadığına 02/02/2012 gününde oybirliği ile karar verildi....
Tespit gününden önce 10.01.2008 tarihli dava dilekçesi ile ... ... mirasçıları ... ve müşterekleri tarafından davalılar ... ve diğerleri aleyhine Asliye Hukuk Mahkemesi'nde açılan elatmanın önlenmesi davası, davaya konu olan taşınmazlar hakkında tutanak düzenlenmiş olması nedeniyle Kadastro Mahkemesine aktarılmıştır. Kadastro Mahkemesi'nde her iki dava dosyası birleştirilerek yapılan yargılama sonunda davacı ... davasının reddine, birleşen davacıların davalarının kabulü ile çekişmeli taşınmazların payları oranında ... ... mirasçıları ... ve müşterekleri adına tesciline, beyanlar hanesindeki muhdesat şerhinin kaldırılmasına karar verilmiş; hüküm, davacı ve karşı davalı ... ve vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Ancak mahkemece çekişmeli taşınmazın kadastro tutanağının iptaline karar verilmesi isabetsiz ise de, bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılama yapmayı gerektirmediğinden, gerekçeli kararın hüküm fıkrasının 1. bendinin hüküm fıkrasından çıkartılmasına, yerine "davanın kabulüne, .... İlçesi .... Köyü çalışma alanında bulunan davaya konu 192 ada 26 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydındaki beyanlar hanesinin iptali ile taşınmazın davacı ...’ın kullanımında olduğunun beyanlar hanesine yazılmasına" sözlerinin yazılmasına, hükmün DÜZELTİLMİŞ bu şekli ile ONANMASINA, 20.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
ya aittir" şerhinin verilmesine karar verilmiştir. V. TEMYİZ A. Temyiz Yoluna Başvuranlar Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... temyiz isteminde bulunmuştur. B. Temyiz Sebepleri Davalı ...; istinaf dilekçesindeki başvuru nedenleriyle hükmü temyiz etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava; kadastrodan önceki sebeplere dayalı tapu iptali ve tescil ile beyanlar hanesindeki muhdesat şerhinin düzeltilmesi istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371inci maddeleri. 2. 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 19 uncu maddesi. 3. Değerlendirme 1. Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2....
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, 3402 sayılı Yasanın ek 4. maddesine göre yapılan kadastro ile tapu kaydının beyanlar hanesine yazılan kullanım şerhinin iptali ve kullanıcı şerhi verilmesi istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tespit tarihinden önce yapılıp kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B madde uygulaması bulunmaktadır. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye göre mahkemece davanın kabulü yolunda kurulan hükümde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak; kadastro tespiti kesinleşerek Hazine adına tapuda kayıtlı olan çekişmeli taşınmaz hakkında infazda karışıklığa yol açacak şekilde tapu tescil hükmü kurulması ve tapu kaydının beyanlar hanesine şerh konulması yerine, kesinleşen kadastro tespit tutanağına şerh konulması doğru değil ise de, belirtilen bu hususlar hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür....
Dava, beyanlar hanesindeki belirtmenin terkini, birleştirilen dava ise muhtesat bedelinin tazmini isteğine ilişkindir. Bilindiği gibi, tapu kütüğüne yazılarak alenileştirilmesinde fayda olunan hukuki ilişki yada fiili durum şeklinde tarif edilen beyanlar Türk Medeni Kanununun 1012 ve Tapu Sicil Tüzüğünün 60 ve devamı maddeleri uyarınca tapunun kaydının beyanlar sütununda yer alır. Taşınmaz üzerinde bulunan muhdesatın da başkasına ait olması halinde beyanlar sütununda gösterilmesi yasal düzenlemelerle mümkün kılınmıştır. 22.12.1995 tarihli ve 1/3 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında vurgulandığı üzere, Eşya Hukukunda “muhdesat” kavramında bir arazi üzerinde arz malikinden başkasına veya bir paydaşa ait yapı ve tesisler ile bağ ve bahçe şeklinde dikilen ağaçları anlamak gerekir. Muhdesat, sahibine arazi mülkiyetinden ayrı bağımsız bir mülkiyet veya sınırlı bir ayni hak sağlamaz. Muhdesat sahibinin hakkı sadece şahsi bir haktır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki beyanlar hanesindeki 2/B şerhinin iptali davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı gerçek kişi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı ..., 02.07.2007 tarihli dilekçesiyle, ... (Köyü) Beldesi 19 parsel sayılı taşınmazın orman sayılmayan yerlerden olduğuna ilişkin kesin hüküm bulunduğu halde, yasaya aykırı olarak beyanlar hanesine konulan 2/B şerhinin iptalini istemiştir. Mahkemece davanın REDDİNE karar verilmiş, hüküm davacı gerçek kişi tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, tapunun beyanlar hanesindeki 2/B şerhinin iptaline ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu ......
Yönetimi ve davalı gerçek kişiler vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Kadastro sırasında .... ilçesi .... mevkii 1136 sayılı kadastro parselinden gelen 5428 parsel sayılı 10782 m2 yüzölçümündeki taşınmaz tarla niteliği ile davalılar adına tapuda kayıtlıdır. Davacı ... Yönetimi, çekişmeli taşınmazın kesinleşen tahdit içinde kaldığı, tapu kaydının iptal edilerek orman niteliği ile Hazine adına tapuya tesciline, davalıların el atmalarının önlenmesine ve beyanlar hanesindeki şerhlerin silinmesine karar verilmesi istemiyle dava açmıştır. Mahkemece davanın kabulüne, dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptal edilerek orman niteliği ile Hazine adına tapuya tesciline ve davalıların bu yere yönelik el atmalarının önlenmesine , şerhlerle ilgil talebin reddine karar verilmiş, hüküm davacı ......
Ancak; Orman Yönetimi, çekişmeli taşınmazın tapu kaydının beyanlar hanesinde yazılı davalı ... lehine konulan ipotek şerhinin de silinmesini istediği ve ormanların korunmasına ilişkin Anayasanın 169 ve 6831 sayılı Yasanın 93. maddeleri karşısında, ormanlar üzerinde herhangi bir şerh konulamayacağı halde, mahkemece, beyanlar hanesindeki ipotek şerhinin silinmesine karar verilmemesi doğru değil ise de, bu yanılgının giderilmesi hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir. Bu sebeple, hükmün 1. bendinin sonuna “ A1 işaretli bölüm bakımından tapu kaydının beyanlar hanesinde davalı kurum lehine konulan ipotek şerhinin silinmesine” cümlesinin yazılması suretiyle düzeltilmesine ve hükmün 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi göndermesiyle H.Y.U.K.’nun 438/7. maddesine göre düzeltilmiş şekli ile ONANMASINA 23/01/2013 günü oy birliği ile karar verildi....