WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi Taraflar arasındaki kadastro tespitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Kadastro sırasında ... Köyü 125 ada 45 parsel sayılı 1821.21 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, ham ... niteliği ve tapu kaydı nedeniyle davalı Hazine adına tesbit edilmiş, taşınmaz üzerindeki fıstık ağaçlarının da Abuzer ... mirasçıları adına olduğu beyanlar hanesinde gösterilmiştir. Davacı ... Yönetimi, taşınmazın orman olduğu iddiasıyla ve üzerindeki muhtesat şerhinin silinmesi istemiyle dava açmıştır....

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ Taraflar arasında kadastro tesbitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu. GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Yargıtay bozma ilamında özetle; "Davacının temyiz itirazlarının yerinde olmadığı, ancak taşınmaz üzerinde kadastro tespitinden önce oluşturulan muhtesat bulunduğu halde muhtesat yönünden hüküm kurulmadığı Kadastro Yasası'nın 19/2.maddesi gereğince muhtesat yönünden araştırma ve inceleme yapılarak hüküm kurulması" gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda; çekişme konusu 103 ada 62 parselin Hazine adına tesciline Ziraat bilirkişisi raporunda belirttiği 140 adet fındık ocağının davacı ...'a ait olduğunun kütüğün beyanlar hanesinde gösterilmesine karar verilmiş; hüküm, davacı ve davalı Hazine tarafından temyiz edilmiştir....

      e ait olan evin, 12.04.1999 tarihli ölünceye kadar bakma sözleşmesi uyarınca kendisine devredildiğini ileri sürerek davaya katıldığı, dava konusu taşınmazın geldisi olan 1658 ada 1 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespiti 1954 yılında yapılmış olup, müdahil davacının iddiası, tespit tarihinden sonraki nedene dayalı olduğu, tespitten sonraki hukuki nedene dayanan uyuşmazlıkları çözme görevi Kadastro Mahkemesinin dışında olduğu hal böyle olunca; Mahkemece, taşınmazda ... ile ... lehine olan mevcut şerhler korunmak suretiyle, müdahil davacı ...’un iddiası yönünden görevsizlik kararı verilmesi” gereğine değinilmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne, dava konusu 10083 ada 2 parsel sayılı taşınmazın açık olan malik hanesinin, davacı Hazine adına doldurulmasına ve taşınmazın Hazine adına tapuya tesciline, beyanlar hanesinde yazılı "Bina ..., ..., ..., ..., ... ve ...'a aittir." belirtmesinin kaldırılarak yerine "Üzerindeki ......

        Gerçekten anılan hüküm uyarınca 'Taşınmaz mal üzerinde malikinden başka bir kimseye veya paydaşlarından birisine ait muhdesat mevcut ise bunun sahibi, cinsi, ihdas tarihi ve iktisap sebebi belirtilerek tutanağın ve kütüğün beyanlar hanesinde gösterilir.' 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 19/2 ve mülga 766 sayılı Tapulama Kanunun 40. maddelerinde yer verilen muhdesatın beyanlar hanesinde gösterilmesi hususu da kişiye herhangi bir hak vermez. Sadece madde gerekçelerinde de açıkça vurgulandığı üzere eylemli (fiili) durumun belirtilmesi demek olup; muhdesat sahibi yararına sürekli ve ayni bir hak meydana getirmez. Bir başka deyişle bu beyan muhdesatın aidiyeti konusunda sadece aleniyet ve kanıtlama kolaylığı sağlar. Bu hakkın hukuki niteliği ve nasıl kullanılacağı ise 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 722-724 ve 729 maddelerinde açıklanmıştır. Somut olayda, dava konusu 3364 ada 15 parsel sayılı taşınmaz davanın açıldığı tarihte dava dışı hazine adına kayıtlıdır....

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL KANUN YOLU : TEMYİZ Dava, 25.6.1992 tarihinde kadastro komisyon kararı ile yapılan tespit sonucu 8.6.1993 tarihinde Hazine adına tapuya tescil edilen 110 ada 2 parsel sayılı taşınmazın; kadastro tespitinden sonra 23.8.1999 tarihinde, haricen, tapunun beyanlar hanesinde zilyet olarak gösterilen ...’dan satın alındığı iddiasına dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil istemine ilişkin olup, açıklanan bu niteliğine göre dava, açıkça kadastro sonrası nedene dayalı olduğuna göre; temyiz inceleme görevi Yargıtay 8. Hukuk Dairesi’ne ait olmakla birlikte, anılan Daire tarafından daha önce Dairemizin görevli olduğundan bahisle görevsizlik kararı verilerek gönderildiği anlaşılmakla; görevli Dairenin belirlenmesi bakımından dosyanın Hukuk İş Bölümü İnceleme Kurulu’na GÖNDERİLMESİNE, 17.06.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne, çekişmeli taşınmazların beyanlar hanesine "davacı ...’ın kullanımında olduğu" şerhinin yazılmasına karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir. Çekişmeli taşınmazlar 3402 sayılı Kanun'un Ek-4. maddesi uyarınca yapılmış bir kullanım kadastrosuna tabi olmayıp dava, daha önce tescil harici kalan taşınmazlar hakkında 3402 sayılı Kanun'un Geçici 8. maddesi uyarınca mülkiyetinin belirlenmesine ilişkin olarak yapılan kadastro tespitine karşı açılmıştır. Bu durumda beyanlar hanesinde fiili kullanıcılar yönünden bir şerh verilmesine yasal olanak bulunmayıp, koşulların varlığı halinde ancak 3402 sayılı Kanun'un 19. maddesi uyarınca kadastro tespit gününden önce bulunan muhtesatın beyanlar hanesinde gösterilmesi mümkündür. Gerek mahkemenin keşif sırasındaki gözleminde ve gerekse de bilirkişi raporlarında, dava konusu taşınmazlar üzerinde herhangi bir muhtesat bulunmadığı belirtilmiştir....

              Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne, çekişmeli taşınmazların beyanlar hanesine "davacı ...’ın kullanımında olduğu" şerhinin yazılmasına karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir. Çekişmeli taşınmazlar 3402 sayılı Kanun'un Ek-4. maddesi uyarınca yapılmış bir kullanım kadastrosuna tabi olmayıp dava, daha önce tescil harici kalan taşınmazlar hakkında 3402 sayılı Kanun'un Geçici 8. maddesi uyarınca mülkiyetinin belirlenmesine ilişkin olarak yapılan kadastro tespitine karşı açılmıştır. Bu durumda beyanlar hanesinde fiili kullanıcılar yönünden bir şerh verilmesine yasal olanak bulunmayıp, koşulların varlığı halinde ancak 3402 sayılı Kanun'un 19. maddesi uyarınca kadastro tespit gününden önce bulunan muhtesatın beyanlar hanesinde gösterilmesi mümkündür. Gerek mahkemenin keşif sırasındaki gözleminde ve gerekse de bilirkişi raporlarında, dava konusu taşınmazlar üzerinde herhangi bir muhtesat bulunmadığı belirtilmiştir....

                Hukuk Dairesinin 17.10.2019 tarihli ve 2018/2354 Esas, 2019/1527 Karar sayılı istinaf isteminin esastan reddine dair kararının kaldırılmasına, İlk Derece Mahkemesinin hüküm fıkrasının birinci bendinin üçüncü satırında bulunan "taşınmazın" sözünden sonra gelen “muhtesat bilgileri hanesinde yazılı” kelimelerinin hükümden çıkarılmasına, yerine "tapu kaydının beyanlar hanesinde yazılı” kelimelerinin eklenmesine, yine hüküm fıkrasının birinci bendinin beşinci satırında yer alan “muhtesat” kelimesinin hüküm yerinden çıkarılmasına, yerine “tapu kaydının beyanlar” kelimelerinin yazılmasına, hükmün DÜZELTİLMİŞ BU ŞEKLİ İLE ONANMASINA, Hazine harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, 09.03.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

                  Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 19. maddesine göre, kadastro tespiti öncesi yapılan muhdesatın tespiti istemine ilişkindir. Tapu kütüğünün beyanlar hanesine “beyan” imkanı veren 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 19/II. maddesi "sahibi lehine muhdesatın tespitine ve bunun kütüğün beyanlar hanesine yazılmasına" imkan sağlamaktadır. Anılan hüküm uyarınca “Taşınmaz mal üzerinde malikinden başka bir kimseye veya paydaşlardan birine ait muhdesat mevcut ise bunun sahibi, cinsi, ihdas tarihi ve iktisap sebebi belirtilerek tutanağın ve kütüğün beyanlar hanesinde gösterilir”. Bu şekilde bir belirtmenin yenilik doğurucu bir sonucu olmadığı, esasen var olan şahsi hakka aleniyet kazandıracağı ve muhdesat sahibi lehine kanıt oluşturacağı kuşkusuzdur. 3402 sayılı Kadastro Kanunu kural olarak kadastro bölge ve çalışma alanlarında üzerinde çalışma yapılan taşınmazlara uygulanır....

                    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Muhdesat Aidiyetinin Tespiti K A R A R Mahkeme tarafından yapılan nitelendirme ve temyiz dilekçesindeki açıklamalardan da anlaşıldığı üzere taraflar arasındaki uyuşmazlık, kadastro öncesi nedenlere (kadatro tespiti öncesi meydana getirdiği muhdesatın davacı adına beyanlar hanesine tescili) dayanılarak 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 19. maddesi gereği açılan beyanlar hanesindeki davalıya ait şerhin kaldırılarak muhtesatın davacıya ait olduğunun beyanlar hanesinde gösterilmesi isteğine ilişkin bulunduğuna göre, Yargıtay Kanunu 14. maddesi uyarınca Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 19.01.2015 tarih 2015/8 sayılı Kararı ile hazırlanıp, 22.01.2015 tarihli ve 29244 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (16.)...

                      UYAP Entegrasyonu