Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tespit tarihinden önce 3116 sayılı Yasaya göre 1942 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu ile 02/04/1997 tarihinde askı ilanı yapılarak 03/10/1997 tarihinde kesinleşen aplikasyon ve 2/B madde uygulama çalışmaları bulunmaktadır. Kural olarak; taşınmaz mülkiyetinin aktarılmasına ilişkin kadastro tespitine itiraz veya 2/B madde uygulaması nedeniyle Hazine adına tespiti yapılan taşınmazın beyanlar hanesindeki zilyetlik şerhine yönelik açılan davalarda, tespit malikleri ile, tutanağın beyanlar hanesinde isimleri yazılı kişi ya da kişilere husumet yöneltilerek davanın açılması zorunludur. Somut olayda; 2/B madde uygulaması nedeniyle Hazine adına tarla niteliği ile tespiti yapılan taşınmazın beyanlar hanesindeki zilyetlik şerhine yönelik dava açılmış ve husumet doğru olarak yöneltilmiştir. Ne var ki; davalı ...'a dava dilekçesi usulünce tebliğ edilerek taraf teşkili sağlanmamıştır....

    Diğer yandan; açılan dava nedeniyle çekişmeli parselin kadastro tespiti kesinleşmediğinden 3402 sayılı Yasa'nın 1. maddesi gereğince Kadastro Mahkemesinin 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun öngördüğü biçimde doğru sicil oluşturma görevi bulunduğu, başka bir deyişle, çekişmeli parselin hangi nitelik ve miktarla, kim veya kimler adına hangi paylar oranında tescil edileceğinin hükümde açıkça gösterilmesi ve infazı kabil sicil oluşturulması zorunlu olduğu halde yalnızca beyanlar hanesindeki şerhin düzeltilmesi ile yetinilerek taşınmaz hakkındaki sicilin açık bırakılması da isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 20.12.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Davacı ... taşınmazın beyanlar hanesinde baba adının yanlışlıkla “...” olarak yazıldığından baba adının ... olarak düzeltilmesi istemi ile dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda, davanın kabulü ile çekişme konusu 119 ada 46 sayılı Hazine adına tespit ve tescil edilen taşınmazın beyanlar hanesinde "Parsel içerisindeki fındık ağaçları ve tek katlı beton ev ... kızı ... tarafından kullanılmakta olup halen kendisine aittir" şerhinin iptali ile "Parsel içerisindeki fındık ağaçları ve tek katlı beton ev Halit kızı ... tarafından kullanılmakta olup helen kendisine aittir" şerhinin yazılmasına ve tapunun beyanlar hanesinin bu şekilde düzeltilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine ve Karasu Tapu Sicil Müdürlüğünü temsilen Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir....

        Mahkemece yapılan yargılama sonunda davalı Köy Tüzel Kişiği ve Hazine yönünden davanın kabulü ile; 882 parsel sayılı taşınmazın beyanlar hanesindeki muhtesat bilgileri kısmındaki "... işgalindedir" şeklindeki tespitin iptali ile tapu kaydındaki bu kaydın "... oğlu, ...'dan olma 1959 doğumlu davacı ...'ın kullanıp zilyetliğinde olduğunun" tespiti ile bu şekilde tapu kaydının beyanlar hanesine şerh edilmesine, Tapu Sicil Müdürlüğü yönünden davanın husumetten reddine karar verilmiş; hüküm, Hazine vekili ve Köy Tüzel Kişiliği temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir. Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, temyiz karar harcı peşin yatırıldığından harç alınmasına yer olmadığına, 29.05.2013 gününde oybirliği ile karar verildi....

          Mahkemece yapılan yargılama sonunda davaların kabulüne, çekişmeli 1356 ada 3 parsel sayılı taşınmazın beyanlar hanesine, taşınmazın davacılar ... ve ... ile müdahiller ... ve ...'in fiili kullanımlarında bulunduğu şerhinin yazılmasına, diğer zilyetlik şerhlerinin aynen korunmasına karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 3402 sayılı Yasa'ya 5831 sayılı Yasa'nın 8. maddesi ile eklenen Ek-4. maddesine göre yapılan kullanım kadastrosuna itiraza ilişkindir. Kural olarak kadastro davaları, lehine tespit ya da Kadastro Komisyonlarınca adlarına tescile karar verilen gerçek veya tüzel kişiye karşı açılır. Dava 3402 sayılı Yasa'nın Ek-4. maddesine göre yapılan kullanım kadastrosuna itiraz niteliğinde bulunduğundan husumetin taşınmazın tespit maliki olan ...ye ve beyanlar hanesinde ismi yazılı kişilere yöneltilmesi zorunludur....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : KADASTRO Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Yargıtay bozma ilamında özetle, "davaya konu 47 ada 51 parsel sayılı taşınmaz yönünden mahallinde üç kişilik yerel bilirkişi kurulu ve taraf tanıkları ile uzman fen ve ziraat bilirkişilerinin katılımıyla yeniden keşif yapılması, yerel bilirkişi ve tanıklardan çekişmeli taşınmazın öncesinin ne olduğu, imar ve ihyaya muhtaç yerlerden olup olmadığı, çekişmeli taşınmaz üzerindeki zilyetliğin ilk kez hangi tarihte ve ne şekilde başladığı, taşınmazın kimden kime ve ne surette intikal ettiği hususlarında maddi olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınması, uzman ziraat bilirkişisinden çekişmeli taşınmazın önceki ve şimdiki niteliği, zilyetliğin sürdürülüş şekli ve süresi ile varsa imar-ihyanın tamamlanma tarihine ilişkin...

              dışında kalmış ormanların kadastrosunu yapma görev ve yetkisi verilmiş ve Orman Kadastro Yönetmeliğinde de benzer hükümlere yer verilmiştir....

                hatalı olup, davacı Hazine tarafından da beyanlar hanesindeki kullanıcı şerhinin terkini istemiyle dava açıldığına göre, mahkemece çekişmeli taşınmazların kadastro tutanaklarının beyanlar hanesinde yer alan "bu parsel ... oğlu ... kullanımındadır" şeklindeki şerhlerin terkinine karar verilmesi ve taşınmazlar üzerindeki muhdesatların ve kime ait olduklarının beyanlar hanesinde gösterilmesiyle yetinilmesi gerekirken, davacı Hazinenin ana dosyada ve birleşen dosyalarda şerhin kaldırılmasına yönelik olarak açmış olduğu davalarının reddine karar verilmesinin isabetsiz olduğuna" değinilmiştir....

                  Çekişmeli taşınmazın kadastrosunun 1979 yılında yapılmak suretiyle Hazine adına tespit ve tescil edildiği, tutanağın edinme sebebinde gösterilen orman sınırları dışına çıkarıldığına dair ibarenin 2010 ve 2011 yılında beyanlar hanesine de şerh verildiği, davacının da beyanlar hanesinde adı geçenlerden 1987 yılında noterde düzenlenen satış vaadi sözleşmesine dayalı olarak satın aldığını ve o tarihten itibaren kendi kullanımında olduğunu öne sürerek eldeki davayı açmış olması karşısında, kadastro tespitinin yapıldığı 1979 tarihinden önceye dayalı bir iddiasının olmadığı açıktır. Hal böyle olunca; davanın tespitten sonraki sebebe dayalı olması karşısında 3402 sayılı Kanun'un 12/3. maddesinde düzenlenen hak düşürücü sürenin geçtiği söylenemez....

                    e ait olduğunun beyanlar hanesinde gösterilmesine; (B) harfi ile gösterilen 237.08 m² alandaki kargir evin ...'a (C) harfi ile gösterilen 119.87 m² alandaki kargir evin ...'a (E) harfi ile gösterilen 1366.86 m² alandaki kargir evin ...'na (F) harfi ile gösterilen 311.52 m² alandaki kargir evin.... oğlu ... ve ... oğlu ...'e ait olduğunun beyanlar hanesinde gösterilmesine, (H) harfi ile gösterilen 4312.64 m² alandaki kargir evin ...'na ait olduğunun beyanlar hanesinde gösterilmesine karar verilmiş, hüküm davacı ... Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kadastro tesbitine itiraza ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde orman kadastrosu, 3402 sayılı Yasanın 4. maddesi hükmüne göre yapılmış, çekişmeli parsel orman alanı dışında bırakılmıştır....

                      UYAP Entegrasyonu