Muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı iptal davası açma hakkı mirasbırakanın ölüm tarihinde doğar. Başka bir ifadeyle, mirasçılar bu hakkı mirasbırakanın ölümünden sonra elde ederler. Bu durumda, davada tesbit öncesi nedene dayalı olarak hak talebinde bulunulduğu gözetilerek 3402 sayılı Yasanın 12/3. maddesi uyarınca 10 yıllık hak düşürücü sürenin uygulanması gerekeceği kuşkusuzdur. Eldeki dava, anılan süre geçirildikten sonra 19.06.2012 tarihinde açılmıştır. Hal böyle olunca, anılan yasa hükmü gözetilmek suretiyle, hak düşürücü süre yönünden davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu üzere hüküm kurulması doğru değildir. Davalıların temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 14.09.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Kadastro sonucunda Muğla ili, Merkez ilçesi, Yaraş köyü çalışma alanında bulunan 257 ada 1 parsel sayılı 10.697,54 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, malikinin kim olduğu bilinemediğinden Hazine adına tespit ve 31.10.2006 tarihinde tescil edilmiştir. Dava; 16.12.2019 tarihinde açılmış olan, kadastro tespit öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. 3.2. İlgili Hukuk 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 12/3. maddesi; “Bu tutanaklarda belirtilen haklara, sınırlandırma ve tespitlere ait tutanakların kesinleştiği tarihten itibaren on yıl geçtikten sonra, kadastrodan önceki hukuki sebeplere dayanarak itiraz olunamaz ve dava açılamaz.” hükmünü içermektedir. 3.3. Değerlendirme Dosya içeriğine, (IV/3.) numaralı paragrafta yer verilen Bölge Adliye Mahkemesi kararının dayandığı yasal ve hukuksal gerekçelere ve delillerin takdirinin yerinde bulunmasına göre, yazılı şekilde karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. VI....
Öte yandan çekişme konusu taşınmazın kadastro tespitinin tapu kayıtlarına dayalı olarak yapılmış olduğu gözetildiğinde, mahkemece davanın kadastro öncesi nedene dayalı olduğu, çekişme konusu taşınmazın öncesinin tapusuz olduğu ve somut olayda 1.4.1974 tarihli ve 1/2 sayılı İctihadı Birleştirme Kararının uygulama yeri bulunmadığı yönündeki gerekçelerin dosya kapsamı ile uyumlu olmadığı anlaşılmaktadır.Hâl böyle olunca; iddia ve savunma doğrultusunda işin esası yönünden inceleme ve araştırma yapılması, kadastro tespitinin davalılara yapılan satış şeklindeki pay temlikine dayalı olup olmadığının belirlenmesi, ayrıca taşınmazın yargılama sırasında kamulaştırılıp kamulaştırılmadığının açıklığa kavuşturulması ve varılacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken anılan hususlar gözardı edilerek yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olması doğru değildir." gerekçesiyle bozulmuş, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda mahkemece muvazaa olgusunun ispat edilemediği gerekçesiyle davanın reddine...
koşulları konularında rapor alınması, komşu parsellere ait kayıtlar da göz önünde bulundurularak, tanıklar ile yerel bilirkişilerin bilgilerine başvurulması, imar ve ihyanın tamamlandığı tarihten dava kadastro öncesi nedene dayalı olarak açılmış ise kadastro tespitinin yapıldığı 1978 yılına kadar, kadastro sonrası nedene dayalı açılmış ise taşınmazın imar planı kapsamına alındığı 1989 yılına kadar 20 yıllık kazanma süresinin dolup dolmadığının araştırılması, beyanlar arasında çelişki bulunması halinde giderilmesine çalışılması, taşınmaza ait yakın plan ve panoramik fotoğrafların konunun uzmanı bilirkişi aracılığıyla çektirilip mahkemece onaylandıktan sonra dosya arasına konulması, tanık ve yerel bilirkişi sözlerinin hazırlanan bilirkişi raporlarıyla denetlenmesi ve tüm deliller birlikte değerlendirilip sonucuna göre karar verilmesi" gereğine değinilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kadastro Öncesi Nedene Dayalı Tapu İptali Ve Tescil K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık, genel mahkemede açılan kadastro öncesi nedenlere dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 02.07.2021 tarihli ve 211 sayılı kararı ile hazırlanan, 09.07.2021 tarihli ve 31536 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (1.) Hukuk Dairesinin görevi cümlesinden bulunmakla, dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 21.09.2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi....
Asliye Hukuk Mahkemesi SAYISI : 2017/213 E., 2018/89 K. 2797 sayılı Yargıtay Kanunu’nun 40. ve Yargıtay İç Yönetmeliği’nin 18. maddeleri uyarınca yapılan ön incelemede; her ne kadar, Yargıtay Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulunca uyuşmazlığın kadastro öncesi nedenlere dayalı tapu iptali ve tescil ile tazminat istemine ilişkin olduğu gerekçesiyle Dairemiz görevli bulunmuş ise de; dosya kapsamından, davacı tarafından eldeki davanın, adına kayıtlı taşınmazın devamı niteliğindeki bir bölümünün, 5282 sayılı 2/B parseli içerisinde tespit edilip, taşınmazda davalı lehine kullanım şerhi verildiği, bilahare dava tarihinden önce taşınmazın davalı tarafından 6292 sayılı Yasa uyarınca satın alındığı ileri sürülerek, davalı adına kayıtlı 2/B parselinin nizalı kısmının tapu kaydının iptali ile adına tescili ve tazminat istemiyle, tespit öncesi nedene dayalı olarak açıldığı, Yargıtay Büyük Genel Kurulunun dairelerin iş bölümüne ilişkin 25.01.2023 tarihli ve 2023/1 sayılı kararı uyarınca dosyayı inceleme...
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. 3.2. İlgili Hukuk 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 12/3. maddesi, “Bu tutanaklarda belirtilen haklara, sınırlandırma ve tespitlere ait tutanakların kesinleştiği tarihten itibaren on yıl geçtikten sonra, kadastrodan önceki hukuki sebeplere dayanarak itiraz olunamaz ve dava açılamaz.” hükmünü içermektedir. 3.3. Değerlendirme 3.3.1. 3402 sayılı Yasa’da kadastro öncesi nedene dayalı mülkiyete ilişkin talepler yönünden hak düşürücü süre öngörülmüş olup, bu durum yargılamanın her aşamasında re’sen gözetilecektir. 3.3.2. Dosya içeriğine, toplanan delillere, kararın (IV./3.) numaralı bendinde yer verilen Bölge Adliye Mahkemesi’nin kararında dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye göre yazılı şekilde karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. VI....
Dava konusu ..., ... ve ... parselin tapu kayıtları incelendiğinde; 20.07.1953 tarihinde yapılan tapulamada “... mirasçıları, ... mirasçıları, ... mirasçıları ve ... mirasçıları adına ¼ er paylı olarak tespitine karar verilmiş,tespite yapılan itiraz sonucu Kadastro Mahkemesi tarafından tespit gibi tesciline karar verilmiş ve tespitin kesinleştiği anlaşılmıştır. Dava; kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil ile TMK’nin 713/2 maddesindeki ölüm nedenine dayalı kazandırıcı zamanaşımı yoluyla tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Mahkemece davacıların TMK’nin 713/2 maddesi gereği gerekli şartları taşımadıkları gerekçesiyle tapu iptali ve tescil davasının reddine karar verilmiş ise de; yapılan araştırma ve inceleme hüküm kurmaya yeterli değildir....
-KARAR- Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle, davada kadastro öncesi nedene dayanıldığı, dava tarihi itibariyle 3402 sayılı 12/3 maddesinde belirtilen hak düşürücü sürenin geçtiği saptanmak, muris tarafından yapılmış bir temlik olmadığından davada 1.4.1979 tarih ½ Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararının uygulanamayacağı da gözetilmek suretiyle yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru olduğuna göre; davacıların temyiz itirazı yerinde değildir. Reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 0.90.-TL. bakiye onama harcının temyiz eden davacılardan alınmasına, 11.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi 2797 sayılı Yargıtay Kanunu’nun (2797 sayılı Kanun) 40 ıncı ve Yargıtay İç Yönetmeliği’nin 18 inci maddeleri uyarınca yapılan ön incelemede; dava konusu uyuşmazlığın niteliği ve temyizin kapsamının, kadastro öncesi nedene dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil olmazsa tazminat istemine ilişkin olduğu anlaşılmıştır. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun dairelerin iş bölümüne ilişkin 25.01.2023 tarihli ve 2023/1 sayılı kararı uyarınca dosyayı inceleme görevi Yargıtay (1). Hukuk Dairesine ait olduğundan, 2797 sayılı Kanun’un 60 ıncı maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca gerekli inceleme yapılmak üzere dosyanın ilgili daireye gönderilmesine karar vermek gerekir. KARAR Açıklanan sebeple; Dosyanın YARGITAY (1). HUKUK DAİRESİNE GÖNDERİLMESİNE, 19.01.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....