HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/589 KARAR NO : 2022/1105 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : İ TARİHİ : None NUMARASI : None DAVA KONUSU : KABUL BEYANININ İRADE FESADI NEDENİYLE İPTAL KARAR : İzmir 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 22/09/2020 tarih 2019/262 Esas 2020/144 Karar nolu kararına karşı, davacı vekili tarafından İstinaf yoluna başvurulmuş ve dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderilmiş olup dosya heyetçe incelendi; A)DAVACININ İSTEMİNİN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı T3 davacının halası olduğunu, taraflar arasında İzmir 8. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2017/285 esas sayılı dosyasıyla tapu iptal ve tescil davasının görüldüğünü, 06/11/2017 tarihli yapılan celsede davacının davayı kabul ettiğini, anılan irade beyanının sakat olup geçersiz olduğunu, davacı müvekkilinin halasının beyanları doğrultusunda İzmir 8....
Diğer taraftan, davalının kabule ilişkin irade beyanının davacının talep sonucunu konu alması gerekir. Davalı sözü edilen irade beyanı ile davacının dava dilekçesinin talep sonucu kısmına rıza gösterir. Davayı kabul davacının dava dilekçesinin talep sonucunun tamamına ilişkin olabileceği gibi, talep sonucunun bir kısmına ilişkin de olabilir (1086 s. HUMK m. 94/3, HMK m. 309/3). Bu açıklamalar ışığında somut olaya gelince; davacı, dava dilekçesi ile davaya konu taşınmazda hissedar olduğunu belirterek, davalıya yapılan satışlar nedeniyle yasal önalım hakkına dayalı tapu iptal ve tescil talebinde bulunmuş olup, davalı taraf ise cevap dilekçesi ile davacının tapu iptal ve tescile ilişkin talep sonucunu kabul ettiğini açıkça dile getirmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : FERAGAT BEYANININ FESHİ Taraflar arasında görülen davada; Davacı, Manavgat Kadastro mahkemesinde görülmekte olan 1996/24-25 esas sayılı dosyalarda feragat beyanı olduğunu, davalı ...'in ağabeyi olup, babalarından kalan 517 ve 518 parsel sayılı taşınmazların 1/4'nü kendisine vereceğini söyleyerek davadan feragat etmesini sağladığını, cahil olup feragatın anlamını bilmediğini ve ağabeyi Mehmet ile anlaştığını zannettiğini ileri sürerek, Manavgat Kadastro Mahkemesindeki davadan feragat beyanlarının feshi ile taraflar arasındaki harici anlaşmanın tespiti isteminde bulunmuştur. Davalı, aynı iddaların halen derdest olan davada ileri sürüldüğünü belirtip, derdestlik itirazında bulunarak davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...’in raporu okundu, düşüncesi alındı....
Bilindiği ve HMK'nun 309. ve devamı maddelerinde düzenlendiği üzere; feragat ve kabulün hüküm ifade etmesi, karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir (HMK 309/2), feragat ve kabul, hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilir (HMK 310), feragat ve kabul, kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur, irade bozukluğu hâllerinde, feragat ve kabulün iptali istenebilir (HMK 311)". Somut olayda, davalılar davayı kabul etmişler, bilahare kabul beyanlarından dönmüşler ise de bu dönme beyanlarında irade bozukluğu halinden bahsetmemişler, kabulün iptalini de istememişlerdir. Bu durumda kabul beyanı geçerlidir. Hal böyle olunca kabul nedeniyle kök mirasbırakanın tüm mirasçılarının olurlarının alındığı da gözetilerek tüm mirasçıların payları oranında iptal tescile karar verilmesi gerekirken hukuki olmayan gerekçelerle davanın reddi yerinde değildir. Davacının temyiz itirazları yerindedir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : None DAVA KONUSU : İRADE FESADI HUKUKSAL NEDENİNE DAYALI TAPU İPTAL TESCİL KARAR : Kuşadası 3....
Davacının irade fesadına dayalı tapu iptal ve tescil talebine yönelik itirazlarına gelince; Maddi olayları ileri sürmek taraflara, hukuki nitelendirme yapmak ve uygulanacak kanun maddelerini belirlemek hakime aittir (6100 s.lı HMK'nun 33 m). İddianın ileri sürülüş şekline göre dava, irade fesadına dayalı tapu kaydının iptali ile tescil isteğine ilişkindir. Tüm dosya kapsamı birlikte incelendiğinde; davacının dava dilekçesinde irade fesadına dayalı tapu iptal ve tescil isteğinde bulunduğu anlaşılmıştır. Tüm bu açıklamalara göre, davacının ... parsel sayılı taşınmazın davacı adına kayıtlı hisselerinin davalı adına devrine ilişkin tapu iptal ve tescil talebinin irade fesadına dayalı tapu iptal ve tescil niteliğinde olduğu anlaşılmakla, davacının iddiası genel hükümlere dayalı (TBK m. 30 vd.) olup, mal rejiminin tasfiyesi kapsamında bir talep niteliğinde değildir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı kadın tarafından açılan, boşanma protokolünden kaynaklanan tapu iptal ve tescil davasında, davacı kadın, 28.05.2015 tarihli celsede davalı ile dava konusu taşınmaz hususunda anlaştıklarını, bu nedenle davasından feragat ettiğini belirterek beyanını imzası ile tasdik etmiş, mahkemece davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmiştir. Davacı kadın temyiz dilekçesinde özetle her ne kadar davadan feragat etmiş ise de feragatin geçerli kabul edilemeyeceğini, irade fesadı olduğunu ileri sürerek hükmün bozulmasını istemiştir. Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 311.maddesinde, “Feragat ve kabul kesin hüküm gibi sonuç doğurur....
Ne varki HMK'nun 311/1 maddesinin ikinci cümlesinde irade sakatlığı halinde kabulün iptalinin istenebileceği düzenlenmiştir. Davalı yanın, 30/03/2017 tarihli dilekçesinde irade sakatlığı sonucunda kabul beyanında bulunulduğu ileri sürülmemiş, sonradan değişen koşullar nedeniyle kabul beyanından vazgeçildiği belirtilmiştir. Nitekim ilk derece mahkemesinde yapılan yargılama boyunca da, irade sakatlığı iddiası ileri sürülmüş değildir. HMK'nun 357/1 maddesi uyarınca ilk derece yargılamasında ileri sürülmeyen iddia ve savunmaların istinaf aşamasında ileri sürülmesi mümkün de bulunmadığından, mahkemece davalı yanın kabul beyanına yönelik bir irade sakatlığı iddiası bulunmadığı gerekçesi ile, davanın kabul nedeniyle kabulüne karar vermesinde isabetsizlik yoktur. Favalı vekilinin aksi yöndeki istinaf sebebi yerinde görülmemiştir....
İdari işlemlerden farklı olarak idari eylemlerde irade, fiziki/maddi alanda değişiklik yapmaya yönelmiştir. İdari eylemler, yapıldıkları anda hukuki sonuçlarını doğururlar ve yapılmakla tükenirler. Dolayısıyla yapılmakla hukuki sonuçlarını doğuran ve tükenen idari eylemler hiçbir şekilde iptal davasına konu olamazlar....
in raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; KARAR- Asıl dava, düğünde takılan ziynet eşyaları nedeniyle alacak, birleşen dava ise tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir.Mahkemece, bağıştan rücu koşullarının oluştuğu gerekçesiyle asıl ve birleşen davanın kabulüne karar verilmiştir.Dosya içeriği ve toplanan delillerden, tarafların 02.11.2009 tarihinde evlendikleri, davacının 23 ada 20 parsel sayılı tarla vasıflı taşınmazdaki 2000/26177 payını davalı ...’ye 17.11.2009 tarihli resmi akit ile satış suretiyle temlik ettiği, davacının hulus ve saffetinden istifade edilerek ve baskıyla temlikin sağlandığını, evlilikten kısa süre sonra da davalının ortadan kaybolduğunu, hileli evlilik ile kendisinin dolandırdığını ileri sürerek evliliğin iptali, olmadığı takdirde boşanma, maddi tazminat, düğünde takılan ziynet eşyaları nedeniyle alacak ve tapu iptal tescil isteğiyle eldeki davayı açtığı, mahkemece tapu iptal ve tescil talebi yönünden davanın 17.09.2010 tarihli ara kararıyla...