WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Şikayet satışın durdurulması ve iptaline yönelik olup, icra mahkemesi kararlarından hangilerinin temyiz olunabileceği özel hükümlerle ve genel olarak da İİK'nun 363. maddesinde birer birer açıklanıp gösterilmiştir. Bunların dışında kalan mahkeme kararları kesindir. Yargıtay’ca incelenmesi istenen karar bu maddelerle tespit edilen kararlar arasına girmeyip kesin nitelikte bulunduğundan temyiz dilekçesinin (REDDİNE), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 09/09/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Şikayet olunan vekili, şikayetin yersiz olduğunu, süresi içerisinde satış avansının yatırıldığını, satış için kıymet takdiri avansının iki yıllık süre dolmadan yatırıldığını savunarak, şikayetin reddini istemiştir....

      Somut olayda ihalesi yapılan taşınmaz hissesinin ihale bedelinin(35.500,00 TL), kesinleşen kıymet takdiri ile belirlenen muhammen bedelin(33.845,05 TL) üzerinde olduğu, satışa esas kıymet takdirinin üzerinden iki yıllık süre geçmeden satışın yapıldığı, davacı tarafın kıymet takdirinin usulsüzlüğüne ve ihaleye fesat karıştırıldığına dair fesih sebebi de ileri sürmediği anlaşıldığından zarar unsuru gerçekleşmemiştir. Bu nedenle ihalenin feshi talebinin hukuki yarar yokluğu nedeniyle reddi gerektiği ve şikayet esasa ilişkin nedenlerle reddedilmediğinden para cezasına hükmedilmesine yer olmadığı aşikardır. Mahkemece de aynı gerekçelerle şikayetin reddine karar verildiği görüldüğünden, istinaf başvurusu yerinde değildir....

      İİK'nun 128/a-2. maddesine göre; “Kesinleşen kıymet takdirinin yapıldığı tarihten itibaren iki yıl geçmedikçe yeniden kıymet takdiri istenemez. Ancak, doğal afetler ve imar durumundaki çok önemli değişiklikler meydana getiren benzer hallerde yeniden kıymet takdiri istenebilir.” HGK.nun 26.02.1992 gün ve 1992/70-130 sayılı kararında; “satışın kıymet takdirinin esas alındığı tarihten 2 sene sonra yapılmasının, başlı başına ihalenin feshi sebebi sayılacağı” benimsenmiş, ayrıca, İİK’nun 128. maddesinde öngörülen 2 yıllık sürenin başlangıcının, bilahare kesinleşmesi kaydı ile kıymet takdirinin yapıldığı tarih olduğu açıkça vurgulanmıştır. Bu husus kamu düzenine ilişkin olup, mahkemece re'sen nazara alınmalıdır. Kıymet takdirine itiraz davası; İİK'nun 128/a maddesinde düzenlenmiş olup, icra müdürlüğünce satışa konu malın bilirkişi marifetiyle yaptırılan değer tespitinin yerinde olmadığına yönelik bir şikayettir....

        Davacı taraflarca istinaf kanun yoluna başvurulmuş ise de; 02/03/2005 Tarih 5311 Sayılı Kanunun 24 maddesi ile değişik İİK 363/1 maddesi ile icra mahkemesince verilen kararlardan hangileri için istinaf yoluna başvurulabileceği ve istinaf yoluna başvuru süresi açıkça düzenlenmiştir. 5311 sayılı Kanunun 24. maddesi ile değiştirilen 2004 sayılı İİK'nın 363/1. maddesinde "İcra mahkemesince 85 inci maddenin uygulanma biçimi, icra dairesi tarafından hesaplanan vekâlet ücreti, 103 üncü maddenin uygulanma biçimi ve bu maddede düzenlenen davetiyenin içeriği, yediemin ücreti, yediemin değiştirilmesi, hacizli taşınır malların muhafaza şekli, kıymet takdirine ilişkin şikâyet, ihaleye katılabilmek için teminat yatırılması ve teminatın miktarı, satışın durdurulması, satış ilânının iptali, süresinde satış istenmemesi nedeniyle satışın düşürülmesi, 263 üncü maddenin uygulanma biçimi, iflâs idaresinin oluşturulması, icra mahkemesinin iflâs idaresinin işlemleri hakkında şikâyet üzerine verdiği kararlara...

        Somut davada davacı borçlu tarafından 20/08/2020 tarihinde haczedilen menkul malların kıymet takdirine yönelik süresi içinde yapılan bir şikayet bulunmadığı, açılan davanın aynı tarihli tahliye işleminin iptali için açıldığı anlaşılmakla artık bu sebeple ihalenin feshini talep edemeyeceğinden bu yöndeki istinafında isabet bulunmamaktadır. Davacı borçlu menkul malların fiili haciz işleminden uzun süre sonra satılmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirtmiştir.128/a maddesinin 2. fıkrasındaki “Kesinleşen kıymet takdirinin yapıldığı tarihten itibaren iki yıl geçmedikçe yeniden kıymet takdiri istenemez. Ancak, doğal afetler ve imar durumundaki çok önemli değişiklikler meydana getiren benzer hallerde yeniden kıymet takdiri istenebilir.” olarak düzenlenmiş olmakla takip dosyasında 20/08/2020 tarihinde yapılan kıymet takdiri sonrasında yasal 2 yıllık süre içinde 04/03/2021 tarihinde ihalenin yapıldığı görülmekle davacının bu yöndeki istinafı da isabetsizdir....

        İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : 1-Kıymet taktirine itiraz ve satışın durdurulması istemlerine yönelik temyiz itirazları incelenmesinde; İcra mahkemesi kararlarından hangilerinin temyiz olunabileceği özel hükümlerle ve genel olarak da İİK'nun 363. maddesinde birer birer açıklanıp gösterilmiştir. Bunların dışında kalan mahkeme kararları kesindir....

          Maddelerine istinaden kaldırılması , ayrıca satışın durdurulması ve iptali istemlerine ilişkindir. 02/03/2005 Tarih 5311 Sayılı Kanunun 24 maddesi ile değişik İİK 363/1 maddesi ile icra mahkemesince verilen kararlardan hangileri için istinaf yoluna başvurulabileceği ve istinaf yoluna başvuru süresi açıkça düzenlenmiştir. 5311 sayılı Kanunun 24. maddesi ile değiştirilen 2004 sayılı İİK'nın 363/1. maddesinde "İcra mahkemesince 85 inci maddenin uygulanma biçimi, icra dairesi tarafından hesaplanan vekâlet ücreti, 103 üncü maddenin uygulanma biçimi ve bu maddede düzenlenen davetiyenin içeriği, yediemin ücreti, yediemin değiştirilmesi, hacizli taşınır malların muhafaza şekli, kıymet takdirine ilişkin şikâyet, ihaleye katılabilmek için teminat yatırılması ve teminatın miktarı, satışın durdurulması, satış ilânının iptali, süresinde satış istenmemesi nedeniyle satışın düşürülmesi, 263 üncü maddenin uygulanma biçimi, iflâs idaresinin oluşturulması, icra mahkemesinin iflâs idaresinin işlemleri...

          Öte yandan, şikayet dilekçesinde, satışın durdurulmasını talep eden borçlu ... Enerji Kimya San. ve Tic. A.Ş. olarak gösterilmiş ise de, şikayete konu icra takibinin borçlusu ... İnşaat San. ve Tic. Ltd. Şti. olup, iflasın ertelenmesi davasındaki tedbir kararı da adı geçen borçlu hakkında verilmiştir. Ayrıca, şikayet dilekçesi ekindeki vekaletname, borçlu ... İnşaat San. ve Tic. Ltd. Şti. tarafından verildiği gibi, şikayet dilekçesi içeriğinde borçlu adına talepte bulunulduğu ve şikayete konu icra dosya numarasının da yazılı olduğu görülmektedir. Bu itibarla, şikayet dilekçesinde borçlu şirketin ... İnşaat San. ve Tic. Ltd. Şti. yerine, ... Enerji Kimya San. ve Tic. A.Ş. olarak belirtilmiş olması maddi hataya müstenit olup mahallinde her zaman düzeltilebileceği dikkate alınarak, anılan husus bozma nedeni yapılmamıştır....

            Ege Bölgesinde yayınlanan bir gazete ile ilanı gerekirken mahalli gazetede ilanın yapıldığını, belediye tutanağında ilanın ne şekilde yapıldığının belli olmadığını, ayrıca ilanın fiilen yapılmadığını, belediye divanhanesinde asılmadığını, buna dair tutanak olmadığını, satışın İİK 129/1 maddesine aykırı olarak gerçekleştirildiğini, mükellefiyetler listesi düzenlenmediğini, ilanların satıştan bir ay önce yapılmadığını, açık artırma şartnamesi ve satış tutanağında, kıymet takdirine itiraz davasında bilirkişiler tarafından sunulan raporda taşınmazın vasıfları ve özellikleri belirtilmediğinden satışa rağbet ve talep olmadığını, davalıdan başka taliple olmadığını, bu nedenle taşınmazın düşük bedelle ihale edildiğini, taşınmazın kıymet takdirinin üzerinden 2 yıl geçtikten sonra satışın yapıldığını, ayrıca kıymet takdirinin yapılmasından sonra imar durumunda ve taşınmazın değerinde önemli değişiklikler olduğunu, ilk yapılan kıymet takdirinde ve itiraz üzerine verilen raporda faal kuyu varken bu...

            UYAP Entegrasyonu