İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile zarar unsurunun gerçekleşmemiş olması halinde şikayetçinin süresinde veya usulüne uygun kıymet taktirine itirazı ya da fesat iddiası var ise işin esasının incelenmesi gerektiği, satış ilanı tebligatının usulsüzlüğü sebebiyle ihalenin feshini isteme hakkının, sadece kendisine usulüne uygun tebligat yapılmayan ilgilisine ait olduğunu, şikayetçi borçlu tarafından kıymet takdirine süresinde itiraz edilmediği gibi ihaleye fesat karıştırıldığına yönelik somut bir iddia ileri sürülmediği, ihaleye konu bağımsız bölümün muhammen bedelinin 360.000,00 TL olarak belirlendiği, yapılan açık arttırmada taşınmazın 593.000,00 TL bedelle ihale olunduğu, ihalenin muhammen bedelinin üzerinde yapılmış olması nedeniyle ve hukuki yarar yokluğu hususunun istisnalarının da somut olayda gerçekleşmediği gerekçesiyle borçlunun ihalenin feshini istemekte hukuki yararı bulunmadığından davanın usulden reddine karar...
A.Ş. tarafından kıymet takdirine itiraz edildiğini, Marmaris İcra Hukuk Mahkemesinin 2016/477 Esas sayılı dosyasında 24/04/2018 tarihinde keşif yapıldığını, 25/09/2018 tarihli 2016/477 Esas 2018/372 Karar sayılı karar ile taşınmazın değerinin 1.377.826,00 TL olarak tespit edildiğini, 24/04/2018 keşif tarihli kıymet takdir raporunun hükme esas alındığını, ipotek borçlusunun 11/10/2019 tarihinde Marmaris İcra Hukuk Mahkemesinde kıymet takdir raporunun süresinin üzerinden 2 yıl geçtiği iddiası ile ihalenin feshini talep ettiğini, Marmaris İcra Hukuk Mahkemesinin 15/10/2019 tarihli 2019/412 Esas 2019/371 Karar sayılı kararı ile davanın reddedildiğini, İİK'nın 128/a-2 maddesine göre iki yıllık sürenin başlangıcının, sonradan kesinleşmesi koşulu ile kıymet takdirinin fiilen yapıldığı keşif tarihi olduğunu, kesinleşen kıymet takdir raporu ve 2016/477 Esas sayılı dosyanın Mahkeme tarafından tüm ayrıntılarıyla ve gereği gibi incelenmediğini, dosyadaki tüm raporlar değerleme tarihinin tereddüde yer...
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; dava dilekçesindeki beyan ve iddialarını tekrar ile eksik ve hatalı inceleme ile taşınmaz sanki davacıya aitmiş gibi hazırlanan kıymet takdiri raporuna itirazlarının reddine dair kararın yasal olmadığını beyanla, istinaf talebinin kabulü ile kararın kaldırılmasını ve davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK 16. Maddesine dayalı şikayete ilişkindir. Açılan davada Burdur İli, Merkez İlçesi, Çine Köyü , 175 Ada, 43 Parsel sayılı taşınmaz ile ilgili olarak kıymet takdir raporu düzenlendiği, taşınmazın takipte borçlu görünen davacıya ait olmayıp Ahmet Dursun'a ait olduğu, bu nedenle 3. Kişiye ait taşınmaz yönünden yapılan kıymet takdirinin dikkate alınmaması gerektiği iddiası ile kıymet takdirinin iptali istenilmiştir. Mahkemece gerekçeli karar başlığı ile dava kıymet takdirine itiraz olarak nitelendirilmiş ise de, HMK 33....
Kıymet takdirine itiraz üzerine mahkemece verilecek kararlar kesin olmakla beraber süresinde şikayet hakkının kullanıldığı hallerde icra mahkemesince itirazın incelemesiz reddedilmesi halinde, icra mahkemesi kararının, ihalenin feshinin istenmesi sırasında incelenmesi mümkündür. Ancak, kıymet taktirine süresinde itiraz etmeyerek yasanın öngördüğü bu olanağı kullanmayanlar, kıymet takdirine ilişkin hususları ihalenin feshi sebebi olarak ileri süremezler. Kıymet takdiri raporunun şikayetçi vekiline 27/03/2022 tarihinde e-tebligat mazbatası ile tebliğ edildiği, satış ilanının 25/04/2022 tarihinde borçlu vekiline tebliğ edildiği, süresinde kıymet takdirine itiraz etmediği anlaşılmıştır. Kıymete yönelik şikayeti ihalenin feshi davasında artık dinlenmez....
, kıymet takdir raporuna itirazının kabulü ile 28 adet bağımsız bölüme ilişkin satış işlemlerinin tedbiren durdurulmasını talep etmiştir....
sayılı dosyasının iptali talebi ile şikayete gidilmiş olup, bu şikayetlerine ilişkin kararın henüz kesinleşmeden ihalenin yapılmış olmasının İİK'nın 364/3.maddesine aykırı olduğunu, kıymet takdirine yasal süresi içinde itiraz etmiş olmakla birlikte kıymet takdirine ilişkin itirazlarının yeterli şekilde incelenmediğini, satış ilanının tirajı az olan bir gazetede yayınlandığını, bu nedenle ihaleye katılımın az olduğunu belirterek ihalenin feshine karar verilmesini talep istemiştir. II....
Kıymet takdirine itirazın usulsüz tebliğ işlemini şikayet ve meskeniyet şikayeti ile birlikte incelenemeyeceği yönünde yasal bir düzenleme mevcut değil ise de kıymet takdirine itiraz üzerine verilen ilk derece mahkemesi kararları nitelik itibariyle kesin olmakla tefrik edilmeksizin istinafı kabil sair itiraz ve şikayetlerle birlikte incelendiğinde sair şikayetler yönünden ilk derece mahkemesi kararının eksik inceleme nedeniyle HMK.nun 353- 1- a-6 maddesi gereğince kaldırılmasına karar verilmesi gereken hallerde ilk derece mahkemesi kararı istinaf incelemesinde kıymet takdirine itiraz yönünden bölünerek kısmi kaldırma kararı verilemeyeceğnden mahkemece bu hususa dikkat edilmemiş olması eleştirilmekle yetinilmiştir. Dairemizce yapılan incelemede, HMK'nun 297....
Davacının dava dilekçesinde kıymet takdiri raporunun tebliğ edilmediği, TK'nın 35. maddesine göre yapılan tebliğlerden adresinde bulunmasına rağmen haberdar olamadığını, bankanın satıştan kendisini haberdar etmediği yönündeki fesih nedenleri ile birlikte taşınmazın kıymet takdirine yönelik fesih nedenini de ileri sürmüş ise de; mankeme kararında kıymet takdiri raporu ve satış ilanının TK'nın 35. maddesine göre usulüne uygun olarak tebliğ edildiğinin kabul edildiği, davacının istinaf dilekçesinde dava dilekçesindeki kıymet takdirine ve satış ilanı tebliğine ilişkin fesih nedenlerini istinaf sebebi olarak ileri sürmediği, HMK'nın 355. maddesi uyarınca istinaf nedeni yapılmayan tebliğ usulsüzlüğüne ilişkin nedenler kamu düzenine ilişkin olmadığından istinaf başvurusu sırasında re'sen incelenemeyeceği gözetildiğinde, davacıya kıymet takdiri raporu ve satış ilanının usulüne uygun olarak tebliğ edildiğinin kabulü gerekir....
İcra Müdürlüğünün 2019/15757 E. sayılı dosyasında müvekkili T1 aleyhine takibe başlandığını, müvekkilinin İzmir ili, Buca İlçesi, 7391 Ada, 1 Parsel, C Blok, K.5, D.24 no'lu bağımsız bölümde tapuya kayıtlı taşınmazının haczedildiğini, haczedilen taşınmazın müvekkilinin haline münasip evi olduğunu, bu taşınmazdan başka oturabileceği mesken vasıflı taşınmazının olmadığını, müvekkilinin Buca adresindeki taşınmazına kıymet takdiri amaçlı keşif ve bilirkişi incelemesi yapıldığını, haczedilen taşınmazın bir ailenin yaşayabileceği standartta olduğunu, haciz konulan, kıymet takdiri yapılan taşınmazın aynı zamanda aile konutu olduğunu, müvekkilinin eşi ve çocuklarıyla yaşadığı mesken olduğunu belirterek davanın kabulü ile taşınmaz üzerindeki haczin meskeniyet iddiası nedeniyle kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı alacaklı vekili cevap dilekçesinde özetle, müvekkili T3 alacaklı olduğu İzmir 8....
Somut olayda, davacının taşınmazın değerinin düşük belirlendiği yönünde iddiası bulunduğu, davacı kıymet takdirine itiraz etmiş olduğundan bu itiraz, kıymet takdiri ile ilgili hususları ihalenin feshi sebebi olarak ileri sürme hakkı verir ise de, kıymet takdirine itiraz sonucunda icra mahkemesince usul ve yasaya uygun olarak muhammen bedelin tespit edildiği, bu durumda kıymet takdirinin kesinleştiğinin kabulü gerektiği, 1.000.000,00 TL muhammen bedelle satışa çıkarılan taşınmazın 2.147.000,00 TL bedelle ihale edildiği, dolayısıyla satış bedelinin kesinleşen muhammen bedelin üzerinde olduğu, davacının fesat iddiasının da bulunmadığı anlaşılmakla ihalede zarar unsuru gerçekleşmemiş olup, davacının ihalenin feshini istemekte hukuki yararı bulunmadığından davanın bu nedenle reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır....