Usulsüz tebligat şikayetinin 7 günlük yasal süresinde yapılıp yapılmadığı kamu düzenine ilişkin olup, bu hususun re’sen gözetilmesi gerektiği dikkate alındığında, borçlunun usulsüz tebligat şikayeti, İİK.nun 16/1. maddesinde öngörülen yasal 7 günlük süreden sonradır (Yargıtay 12. HD'nin 31.05.2021 tarihli, 2021/1917 E, 2021/5694 K. sayılı içtihadı). Yukarıda açıklanan nedenlerle, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelerle, istinaf edilen ilk derece mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre yerinde bulunmayan istinaf başvurusunun HMK'nun 353/1- b(1) maddesi uyarınca esastan reddine karar vermek gerekmiştir. HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1- İzmir 8....
İlk derece mahkemesi kararında; kıymet takdir raporu tebliğinin usule uygun olduğu, bu nedenle şikayetlerin yasal 7 günlük süre geçirildikten sonra yapıldığı gerekçesiyle şikayetin reddine karar verilmiştir. Davacı borçlu vekili istinaf dilekçesinde özetle; açık artırma ilanının iptali talebi hakkında karar verilmediğini, kıymet takdiri tebliğinin usulsüz olması sebebiyle kıymet takdirinin iptali ve haczedilmezlik şikayetine dair süre aşımı nedeniyle ret kararının da doğru olmadığını beyan etmiş, kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE: Dava dosyası ve icra dosyasının tetkikinde, kıymet takdirinin borçluya ait taşınmaz ile ilgili yapılmadığı, borçlu ile ilgisi olmayan bölümlerin de kıymet takdirine dahil edildiği ileri sürülerek kıymet takdirinin iptalinin istendiği görülmüş olup, talebin dayanağı İİK'nın 128/a maddesidir. İİK'nın 128/a-son maddesi gereğince bu şikayetlere ilişkin İcra Hukuk Mahkemesi kararları kesindir....
Davacı, kıymet takdir raporu ve satış ilanlarının usulüne uygun tebliğ edilmediğini ileri sürmüş ve bu yönden de kararın istinaf incelemesi yoluyla kaldırılmasını talep etmiş ise de kıymet takdirine ilişkin şikayet sonucu verilen ilk derece mahkemesi kararı İİK'nın 128/a ile 363 maddeleri uyarınca, satışa hazırlık işlemi niteliğindeki satış ilanının usulsüz tebliğine yönelik olarak verilen ilk derece mahkemesi kararı İİK'nın 363. maddesi uyarınca kesindir. Yine satışın durdurulmasına dair talebin reddine dair kararın İİK'nın 363. maddesi uyarınca istinaf kabiliyeti bulunmamaktadır. Bu nedenle olduğundan davacının anılan nedenlere dayalı istinaf başvurusunun usulden reddine karar vermek gerekmiştir. Ayrıca davacı, kıymet takdir raporunun ve satış ilanının usulsüz tebliğ edildiği yönündeki iddialarını Büyükçekmece 2....
O halde, her ne kadar, 7.11.2018 tarihli satış kararında; "yeteri kadar satış ilanının hazırlanarak ilgililere tebliğine, tebliğ yapılamaması halinin satışa engel teşkil etmemesine..." karar verilmiş olması sebebiyle satış ilanı tebliğ işleminin usulsüz olması ve kıymet takdirine açık bir itiraz olmadığından kıymet takdir raporu tebliğ işleminin usulsüz olması fesih nedeni değil ise de, ödeme emri tebliğ işlemi usulsüz olup, takibin bulunduğu aşama itibariyle rehinli taşınırların satışının yapılması mümkün olmadığından, Bölge Adliye Mahkemesince; 27.11.2018 tarihli taşınır ihalelerinin feshine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir." gerekçesiyle verilen kararın bozmuştur....
İstinaf Sebepleri Davacı borçlu vekili istinaf dilekçesinde; ödeme emri ve 103 davetiyesinin usulsüz tebliğ edildiğini, kıymet takdiri ve satış ilanının da kendisine usulsüz tebliğ edildiğini, adrese daha önce dosyadan yapılan bir tebligat bulunmadığını, mernis adresine doğrudan TK. m. 21/2 şerhli tebligat göndermesinin yasaya aykırı olduğunu,satış ilanının kendisine hiç tebliğ edilmediğini, dosyasaki bütün tebligatların usulsüz tebliğ edildiğini ihalenin 04.03.2022 tarihinde yapıldığını, ihaleden en geç ihale günü haberdar oldukları kabul edilse dahi 11.03.2022 tarihinde fesih istemiyle şikayet yoluna başvurduklarını, usulsüz tebliğ şikayeti için sürenin dolmadığını ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur. C....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 15/09/2022 NUMARASI : 2022/314 ESAS - 2022/287 KARAR DAVA KONUSU : KIYMET TAKDİRİNE İTİRAZ KARAR : Kıymet takdirine itiraz istemine ilişkin olarak açılan davada Gümüşhane İcra Hukuk Mahkemesi ile Trabzon 2....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI; Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; "Usulsüz tebligat şikayeti ile kıymet takdirine yönelik şikayetin yasal 7 günlük süresi içerisinde yapılması gerektiği, her ne kadar satışın iptal edilmiş olması sebebiyle davanın konusuz kaldığı ileri sürülmüş ise de, şikayete konu edilen usulsüz tebliğ işlemi ile kıymet takdiri işlemi yönünden satışın düşmüş olmasının herhangi bir etkisi olmadığı, satış ilanının şikayetçi borçluya 02/01/2020 tarihinde tebliğ edilmiş olduğu ve satış ilanının tebliği işlemine yönelik usulsüzlük iddiasının da ileri sürülmediği gözetildiğinde, 30/01/2020 tarihinde yasal 7 günlük süresi geçirildikten sonra yapılan şikayetlerin süre aşımı nedeniyle reddine" karar verilmiştir....
Somut olayda; örnek 10 ödeme emrinin itiraz eden borçlu İ.. G..'na 11.11.2014 tarihinde tebliğ edildiği, usulsüz tebligat şikayeti ile birlikte yetki itirazının ise yasal 5 günlük süreden sonra 19.12.2014 tarihinde yapıldığı anlaşılmaktadır. Bu durumda mahkemece, öncelikle usulsüz tebligat şikayetinin değerlendirilerek, ödeme emrinin usulüne uygun olarak tebliğ edilmediğinin tesbiti halinde, Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi uyarınca tebliğ tarihinin düzeltilmesine ve düzeltilen tebliğ tarihine göre yetki itirazı süresinde ise itirazın esası yönünden inceleme yapılarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, usulsüz tebligat şikayeti değerlendirilmeksizin eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;Şikayetçi borçlu icra mahkemesine başvurusunda, sair şikayet nedenlerinin yanında, kıymet takdiri tebliğ işleminin usulsüz olduğunu, kıymet takdirine yaptıkları itirazın reddedildiğini ileri sürerek 25.05.2015 tarihinde satışı yapılan taşınmazların ihalesinin feshini istediği, mahkemece istemin reddine karar verildiği anlaşılmıştır.İhaleye esas alınan kıymet takdir raporunun 12.05.2014 tarihinde borçluya tebliğ edildiği, borçlunun kıymet takdirine itirazının ... 5....
Somut durumda Dairemize gönderilen takip dosyası suret olup kıymet takdir raporu tebliğ evrakı okunaklı değildir. Yine Dairemizce asıl icra müdürlüğünden davacıya kıymet takdiri raporu tebliğine ilişkin evrakın aslı istenilmiş, ancak asıl icra müdürlüğü ile takip dosyasının gönderildiği bildirilen mahkemelerle yapılan yazışmalar ile dosya aslına ve içindeki kıymet takdir raporu tebligat parçası aslına ya da silik olmayan okunaklı suretine ulaşılamamıştır. Davacı yanca kıymet takdirine itiraz davası açılmış ve bu dava süre yönünden reddedilmiş ise de, bu davanın 21/05/2019 tarihinde açıldığı anlaşılmaktadır. Bu davanın istinaf talebine konu davaya etkisi ancak istinaf konusu davanın süresinde olup olmadığı, diğer bir ifade ile davacı yanca bildirilen öğrenme tarihinin maddi vakıalar ile uyuşup uyuşmadığı noktasında olabilir....