Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra Hukuk Mahkemesi'nin 10.05.2012 tarih ve 2011/55 E., 2012/54 K. sayılı dosyası üzerinden kıymet takdiri raporuna itiraz ettiği ve kararın takip dosyası arasında bulunduğu görülmektedir. Bu durumda, yukarıda açıklanan maddeler gereğince, satış ilanının kıymet takdirine itiraz eden vekile tebliği gerekir. Takip dosyasına ayrıca vekaletname sunulmamış olması, kıymet takdirine itiraz hakkındaki kararın dosyaya ibraz edilmiş olması karşısında artık borçlunun takipte vekille temsil edildiği gerçeğini ortadan kaldırmaz. Emredici nitelikteki bu düzenlemelerden kaynaklanan yasal zorunluluğa aykırı olarak vekili varken asile gönderilen satış ilanı tebligatı yok hükmünde olup sonuç doğurmaz. Şu hale göre, vekil ile takip edilen işlerde vekile tebligat zorunlu olduğundan asile yapılan tebligatın usulüne uygun olup olmaması da sonuca etkili değildir....

    Ancak, kıymet takdirine süresinde itiraz etmeyerek yasanın öngördüğü bu olanağı kullanmayanlar, kıymet takdirine ilişkin hususları ihalenin feshi sebebi olarak ileri süremezler. 20. Somut olayda Antalya 4....

      İcra dosyasının incelenmesinde ise; şikayetçi borçlunun Avukatı ... vasıtasıyla ihaleye konusu taşınmazın kıymet takdirine yönelik itirazda bulunduğu, alacaklı vekilince şikayetin kabulüne ilişkin .... İcra Mahkemesi'nin 05.11.2015 tarih ve 2015/617-1027 sayılı kararıyla taşınmazın kıymet takdirinin kesinleştiğinden bahisle 13.11.2015 tarihinde satış talebinde bulunulduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda, yukarıda değinilen yasal düzenlemeler uyarınca, satış ilanının, kıymet takdirine itiraz etmek suretiyle takip safahatine katılan borçlu vekiline tebliği zorunludur. Öte yandan, icra dosyasına ayrıca vekaletname sunulmamış olması, kıymet takdirine itiraz hakkındaki ilamın dosya arasında mevcut bulunması karşısında, borçlunun icra evresinde vekille temsil edildiği ve takibin vekille sürdürüldüğü gerçeğini ortadan kaldırmaz. Öyleyse, satış ilanının vekil yerine asile tebliği usulsüz olup, İİK.’nun 127.maddesi gereğince bu husus başlı başına ihalenin feshi sebebidir....

        nedeni ile satış ilanı tebliğ işleminin usulsüz olmasının fesih nedeni olmadığı gerekçesi ile mahkeme kararının kaldırıldığı ancak kıymet takdir raporu tebliğ işleminin de usulsüz olduğu ve kıymet takdiri kesinleşmeden satış yapıldığı gerekçesi ile ihalenin feshine karar verildiği, karara karşı ihale alıcısının temyiz yoluna başvurduğu görülmüştür. 7201 Sayılı Tebligat Kanunu’nun 39. maddesinde; “Bu kanun hükümlerine göre kendilerine tebliğ yapılması caiz olan kimselerin o davada hasım olarak alakaları varsa muhatap namına kendilerine tebliğ yapılamaz” hükmüne yer verilmiştir....

          Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; ihale edilen bağımsız bölüm için 750.000 TL olarak takdir edilen muhammen bedelin piyasa rayicinin oldukça altında belirlendiğini, Meniktan A.Ş. yönünden yapılan kıymet takdirine dair tebligatın usulsüz tebliğ edildiğini, satış ilanı tebliğinden itibaren mahkeme tarafından 7 günlük süre içinde kıymet takdirine itiraz edilmemesi gerekçe tutularak ihale feshi taleplerinin reddedildiğini, usulsüz tebligat sebebiyle müvekkilinin kıymet takdirine itiraz edemediğini, ipotekli gayrimenkullerin gerçek değerinin altında satıldığını, 02/09/2021 tarihli satış kararında tensip tutanağı ile gazete ilanıyla yetinildiğini, belediye ilan araçları ve icra müdürlüğü ilan panosuna ilan yapılarak satışın yapılacağına karar verilmemesinin hatalı olduğunu, beyanlarla istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak ihalenin feshini talep etmiştir....

          tebliğlerinin usulsüz olduğunu, öte yandan kıymet takdirine itiraz ettiklerini, ağaç sayısının tam olarak değinilmediğini, yeniden kıymet takdirinin yapılması gerektiğini, satış kararının ise köyde ilanının yapılmadığını, satışın düştüğünün bildirildiği ve sehven bu kararın alındığını ve taşınmazın satışına dair çelişki oluşturduğunu, taşınmazın tarımsal işlerde kullanıldığını ve satışın büyük mağduriyetlere neden olacağını belirterek, satışın tedbiren durdurulmasını, usulsüz tebliğ işleminin kabulünü, yeniden kıymet takdiri yapılmasını ve satış işlemlerinin iptaline karar verilmesini istemiştir....

          YANIT : Davalı Şekerbank T.A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle, davacının ihaleden haberdar olduğunu, satış ilanının usulüne uygun tebliğ edildiğini, davacının kıymet takdirine itiraz etmediğini, diğer borçlu tarafından kıymet takdirine itiraz edildiğini ve 2018/83 Esas sayılı kıymet takdirine itiraz davasında düzenlenen bilirkişi raporu ve ilama göre kıymet takdirinin kesinleştiğini, davacının iddialarının yersiz olduğunu belirterek, davanın reddini istemiştir. Müdahale talebinde bulunan Sabit Aydın vekili 30/06/2021 tarihli duruşmada alınan beyanında, davalı banka tarafından alacağın müvekkiline temlik edildiğini, temlikin yazılı olması zorunluluğu olmadığını, noter tarafından harçlar ve içeriği yönünden Türkiye Noterler Birliğinden görüş sorulduğu için yazılı temlik sözleşmesini ibraz için süre talep ettiklerini belirtmiştir....

          Bu durumda usulsüz tebligat kime yapılmışsa o kişinin başvuru hakkı olduğundan, birleşen dosya davacısı-haciz alacaklısı, borçluya satış ilanının tebliğ edilmediğini ileri süremez. Ayrıca, teminat alınmadan arttırmaya girilmiş olmasının, satışa olan aleyhe etkisinin kanıtlanamadığı, taşınmaza ilişkin kıymet takdiri raporunun, 24/02/2016 tarihinde birleşen dosyanın davacı vekiline tebliğ edilmesi ve süresinde kıymet takdirine itirazda bulunulmaması nedeniyle, kıymet takdiri, birleşen dosyanın davacısı yönünden kesinleşmiş olup, kıymet takdirine itiraz etmeyen ilgilinin daha sonra kıymet takdirine itiraz niteliğindeki iddialarla ihalenin feshini istemesi mümkün değildir. Buna göre, birleşen dosyanın davacısı-haciz alacaklısının ihalenin feshi isteminin yerinde olmadığı anlaşılmaktadır. Diğer taraftan, somut olayda, ihale konusu taşınmazın 530.000,00 TL muhammen bedel ile satışa çıkarıldığı ve 810.000,00 TL üzerinden ihale edildiği görülmektedir....

            Her ne kadar somut olayda, feshi istenilen ihaleye konu olan Bursa İli, Gemlik İlçesi, Muratoba Köyü, 1667 Ada 42 Parselde kayıtlı taşınmazın, muhammen bedelinin üzerinde satıldığı, dolayısıyla satış bedelinin, taşınmazın muhammen bedelinin üzerinde olduğu anlaşılmış olsa da, satış ilanı ve kıymet takdiri tebliğlerinin usulsüz olduğu görülmüş, borçlunun kıymet takdiri tebliğinin usulsüz olduğu iddiası kıymet takdirine itiraz olarak kabul edilmiştir. Bursa İli, Gemlik İlçesi, Muratoba Köyü, 1667 Ada 32 Parselde kayıtlı taşınmazın ise mahkemenin kabulünün aksine muhammen bedelin üzerinde satılmadığı açıktır....

            ye 1.735.000 TL bedelle ihale edildiğini, takip ve kıymet takdiri kesinleşmeden ihale yapıldığını, İstanbul Gayrimenkul Satış İcra Dairesi'nin 2021/935 esas sayılı dosyasından kıymet takdiri raporunun müvekkiline TK md. 35'e göre tebliğ edildiğini ve usulsüz olarak kesinleştirilerek satış aşamasına geçildiğini, müvekkilinin, takip dosyasından yapılan tebligatların usulsüz olması nedeni ile takipten ve kıymet taktir raporundan haberdar olamadığını, usulsüz tebliğe ilişkin olarak Gebze 1. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2021/579 esas sayılı dosyası ile kıymet takdirine itiraz edildiğini, kıymet takdiri davası kesinleşmeksizin ihalenin yapılmasının usule uygun olmadığını, ayrıca İstanbul 16....

            UYAP Entegrasyonu