Somut olayda; borçlu, şikayet dilekçesinde, kıymet takdir raporu tebligatının usulsüz olduğunu ileri sürmediği halde, mahkemece, borçlunun şikayet dilekçesinde dayandığı vakıaların dışına çıkılıp, re'sen dikkate alınacak hususlar kapsamında da olmayan tebligat usulsüzlüğü nedenine dayalı olarak, kıymet takdir raporunun borçluya usulüne uygun tebliğ edilmediği, dolayısı ile kıymet takdiri kesinleşmediği,ihalenin feshi aşamasında aşamasında kıymet takdirine itirazın değerlendirilebileceği, bilirkişiden alınan rapor içeriklerine göre borçlunun kıymet takdirine yönelik itirazının yerinde olduğundan bahisle ihalenin feshine karar verilmesi doğru değildir....
Dolayısıyla mahkeme, oluşturduğu bilirkişi kurulu ile, icra müdürünün kıymet takdiri yaptırdığı tarih itibariyle taşınmazın değerini belirleyerek memur işlemini denetler. Bu itibarla; mahkemece görevlendirilen bilirkişi tarafından düzenlenen raporda, değerlemenin yapıldığı tarih açıkça belirtilmediği sürece, kıymet takdirine itiraz davasındaki keşif tarihinin, İİK’nun 128/a-2 maddesinde düzenlenen 2 yıllık sürenin başlangıç tarihi olarak kabulü mümkün olmadığı gibi, bu yöntem şikayet işleminin ruhuna da uygun düşmeyecektir. Somut olayda, ihaleye konu taşınmazların kıymet takdiri işleminin, icra müdürlüğünce 24.07.2018 tarihinde yaptırıldığı, borçluların taşınmazlara takdir olunan değerin gerçek değerinin altında olduğunu ileri sürerek kıymet takdirine itiraz etmeleri üzerine, Çarşamba 1. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 23.06.2020 tarih ve 2019/90 E. - 2020/36 K. sayılı dosyasında şikayetin kabulüne karar verildiği görülmüştür....
Şti. aleyhinde ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı takip başlatıldığı, şikayete konu taşınmaza 5,066.000- TL kıymet takdir edildiği, taşınmazın 22/02/2022 tarihinde davalı T3 5.775.000- TL'ye ihale edildiği, ihalenin feshi şikayetinin süresinde ileri sürüldüğü, kıymet takdiri raporunun davacıya 07.10.2021 tarihinde usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, davacının kıymet takdirine itirazının İstanbul 24.İcra Hukuk Mahkemesi'nin 15/11/2021 tarihli, 2021/1393 esas ve 2021/1590 karar sayılı kararı ile süreden reddine karar verildiği, Dairemizce resen inceleme talep edilerek incelenen kıymet takdirine itiraz davasına ilişkin dava dilekçesinde davacının kıymet takdiri tebliğinin usulsüzlüğünü de ileri sürmediği, bu durumda süresinde kıymet takdirine itiraz etmeyen davacının kıymet takdirine itirazlarını ihalenin feshi davasında ileri süremeyeceği, kıymet takdiri üzerinden de 2 yıllık sürenin geçmediği, taşınmazın satış ilanının davacıyı kıymet takdirine itiraz davasında temsil eden...
Gene davacının bir üst paragrafta da belirtildiği gibi kıymet takdiri tebliğ edilmediğinden bahisle satışın durdurulmasını istediği, şikayetlerinin ret edildiği ve kararların kesinleştiği de anlaşılmaktadır. Dolayısıyla davacının zaten söz konusu kıymet takdiriyle ilgili ziyadesiyle bilgilendiği ve mahkemeler nezdinde de şikayet hakkını kullandığı açıktır....
adına kayıtlı "Muğla ili Ula ilçesi ..... 4 ada 21 parselde kayıtlı tarla niteliğindeki" taşınmazın haczedilerek kıymet takdiri yaptırıldığını, 4.480,000 TL değer takdir edildiğini, belirlenen değerin gerçeği yansıtmadığını beyanla; yeniden kıymet takdiri yapılmasına karar verilmesini istemiştir....
Dosyanın tetkikinde davacı alacaklının 03/07/2019 tarihli dilekçe ile ipotekli taşınmazlardan Mukadder Delibaş adına kayıtlı 4 no lu bağımsız bölüm sayılı taşınmaz ile ilgili kıymet takdirine itiraz edildiğini ancak diğer üç ipotekli taşınmazın kıymet takdirinin kesinleştiğini beyan ederek kıymet takdiri kesinleşen taşınmazların satılarak paraya çevrilmesini talep ettiği, müdürlükçe 04/07/2019 tarihli karar ile, tüm ipotekli taşınmazların birlikte satılması gerektiği gerekçesiyle talebin kabulü ile tüm taşınmazların kıymet takdiri kesinleştikten sonra satışın yapılmasına karar verildiği, yani bu aşamada kıymet takdiri kesinleşen üç adet taşınmazın satışının yapılması talebinin reddedildiği anlaşılmıştır. İİK'nın 363. maddesi "İstinaf yoluna başvurma ve incelenmesi" başlığını taşır....
Kayseri Gayrimenkul İcra Dairesinin 2020/890 Esas sayılı takip dosyasında kıymet takdiri raporunun davacı borçlu asile 04/03/2021 tarihinde tebliğ edildiği, alacaklı vekilinin satış talebi üzerine icra dairesinin 13/07/2021 tarihli satış kararı uyarınca kendisini vekille temsil ettirmeyen davacı borçlu asile satış ilanının tebliğine karar verildiği, satış ilanının 16/07/2021 tarihinde bizzat tebliğ edildiği, davacı borçlu vekili Av. Canan Kaynar tarafından icra takip dosyasına 09/08/2021 tarihli vermiş olduğu dilekçe ile kıymet takdiri bilirkişi raporunun taraflarına tebliğini talep ettiği, bu talebi uyarınca kıymet takdirinin yeniden tebliğine icra dairesi karar vermiş ise de 20/08/2021 tarihli kararı ile kesinleşen kıymet takdiri uyarınca yeniden bilirkişi raporunun tebliğe çıkartılmasının usul ve yasaya aykırı olması nedeniyle bu kararından dönülmesine karar verildiği, davacı borçlu vekili Av....
İİK.nun 128/2. maddesinin son cümlesi gereğince kesinleşen kıymet takdiri için iki yıl geçmedikçe yeniden kıymet takdiri istenemez. Hukuk Genel Kurulunun 26.2.1992 gün ve 1992/70-130 sayılı kararında, "satışın kıymet takdirinin esas alındığı tarihten iki yıl sonra yapılmasının başlı başına ihalenin feshi sebebi sayılacağını" öngören Dördüncü Hukuk Dairesinin 1.7.1991 günlü ve 6836-6553 karar sayılı kararı benimsenmiştir. Somut olayda satışa esas teşkil eden kıymet takdiri satış memurluğunca 10.1.2001 tarihinde yapılmıştır. Yukarıda sözü edilen Hukuk Genel Kurul kararında belirtildiği üzere İİK.nun 128. maddesinde öngörülen iki yıllık sürenin başlangıcı olan bu tarihten itibaren 4.9.2003 satış tarihine kadar iki yıllık sürenin geçtiği ve bu hususun mahkemece de kabul edildiği anlaşılmakla ihalenin feshine karar vermek gerekirken yazılı gerekçe ile şikayetin reddi isabetsizdir....
Somut olayda, borçlunun şikayete konu taşınmazı üzerine 07.05.2013 tarihinde haciz konulduğu, alacaklının talebi üzerine 22.05.2014 tarihinde haczin yenilendiği, ihaleye esas olan kıymet takdirinin 15.03.2014 tarihinde, ihalenin ise 05.12.2014 tarihinde yapıldığı anlaşılmaktadır. Alacaklının haczin yenilenmesi talebi üzerine 22.05.2014 tarihli haciz sonrası yeniden kıymet takdiri yapılması gerekirken, düşmüş hacze dayalı olarak belirlenen kıymet takdiri bir hüküm ve sonuç doğurmaz. Bu hususun mahkemece re'sen gözetilmesi gerekir. O halde mahkemece, kalkmış (düşmüş) hacze dayalı kıymet takdiri esas alınarak yapılan ihalenin usulsüz olduğu gözetilerek, ihalenin feshi yerine şikayetin reddine karar verilmesi isabetsiz olup, kararın Dairemizce bu nedenle bozulması gerekirken onandığı anlaşılmakla, borçlunun karar düzeltme isteminin kısmen kabulüne karar vermek gerekmiştir....
İcra Hukuk Mahkemesince, İskenderun Müdürlüğü tarafından Diyarbakır İcra Müdürlüğü’ne yazılan kıymet takdir raporu düzenlenmesi talepli talimatı ile şikayete konu ipotekli/hacizli taşınmazın üzerinde kıymet takdirinin yapılmasının istendiği, taşınmazın tapu kaydının incelenmesinde ipoteğin paraya çevrilmesi/haciz şerhinin İskenderun İcra Müdürlüğü’nün 2020/21765 E. sayılı dosyasından konulan "nokta haczi" niteliğinde olduğu anlaşılmakla, kıymet takdirine ilişkin şikayeti inceleme yetkisinin, haciz kararını ve kıymet takdiri yapılması kararını veren esas icra müdürlüğünün bağlı olduğu icra mahkemesine ait olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı vermiştir. İskenderun İcra Hukuk Mahkemesince, dava konusu taşınmazın Diyarbakır İli Bağlar İlçesinde olduğu, kıymet takdirinin Diyarbakır İcra Müdürlüğü’nün 2020/230 Talimat sayılı dosyasından yapıldığı gerekçesiyle yetkisizlik kararı vermiştir....