Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/648 Esas KARAR NO : 2023/45 DAVA : İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 24/08/2022 KARAR TARİHİ : 19/01/2023 Mahkememizde görülmekte olan İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; ------ ----- dosya talimatı------- ile hiçbir bağlantısı olmayan bir borç ile ilgili hacze gelindiğini, ilgili borcun müvekkiline ait olmadığını borçlu ile müvekkili arasında da herhangi bir bağlantı söz konusu ----- muhafaza tehdidi ile müvekkilinin ödeme yapmaya mecbur kılındığını, müvekkili ve borçlu şirket arasında herhangi bir ---- konusu olmadığını, müvekkili ve borçlu şirket arasında yalnızca ticari ilişki söz konusu olmadığını, davalı/alacaklının haciz ve -------- ile tahsil etmiş olduğu ----- dosyasından tahsil etmesi üzerine huzurdaki davayı açma zarureti hasıl olduğunu, bu nedenlerle davanın kabülü ile müvekkilinin borçlu olmadığı halde ödemek...

    ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2017/688 Esas KARAR NO : 2022/959 DAVA : İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 25/07/2017 KARAR TARİHİ : 31/10/2022 KARARIN YAZILMA TARİHİ : 31/11/2022 Mahkememizde görülmekte olan İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle; davalı banka ile dava dışı ...... arasında imzalanan krediye müvekillerinin kefil olduğunu, borç ödenmeyince müvekillerine icra takibi başlatıldığını, icra kanalı ile ve ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile davalıya olan borç ödenmesine rağmen icra kanalı ile maaş kesintisine devam edildiğini, bu nedenle istirdat davası açıldığını, açılan istirdat davasında dava tarihi itibari ile istirdada karar verildiğini fakat dava tarihi sonrası için karar verilmediğini belirterek tekrar istirdat davası açmak zorunda kaldıklardını belirtmiştir....

      Tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde; davacı tarafa istirdat davası açması için 2 haftalık kesin süre verildiği ancak davacı vekilinin 24/05/2021 tarihli celse beyanı ile istirdat davası açmadıklarını beyan ettiği, TTK 758.maddesi uyarınca ihtaratlı olarak verilen kesin süre içerisinde edimini yerine getirmediği anlaşılmış olmakla davacının davasının reddine karar verilip, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. HÜKÜM : Gerekçeleri yukarıda açıklandığı üzere; 1-)Davacı tarafından 3.şahsa(...Ltd.Şti.) karşı istirdat davası açılmadığı anlaşıldığından davanın REDDİNE, 2-) TTK 758/2....

        Esas sayılı dosyası üzerinden dava konusu çeke yönelik çekin iadesine ilişkin istirdat davası açıldığı anlaşılmakla dava konusu çekteki yetkili hamil sıfatı da istirdat davasına bakan Mahkemece belirleneceğinden esas uyuşmazlık bakımından nihai kararın istirdat davasında hükme bağlanacağından mevcut dava dosyasında bu anlamda bir karar verilmesinin mümkün olmayacağı kanaati ile işbu uyuşmazlık yönünden açılı davada esas hakkında bir karar verilmesine yer olmadığına dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir. HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle; 1- Davacı tarafça dava konusu edilen çekten kaynaklı istirdat davası açıldığından işbu davada esas hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA, - Mahkememizce dava konusu çek yönünden verilen ihtiyati tedbirin kaldırılmasına, yatırılan teminatın davacıya iadesinin dosyanın kesinleşmesinden ve 6100 sayılı HMK'nın 392....

          Davalı; davacının, haczin kaldırılması yönünde İcra Hakimliğine yaptığı şikayet üzerine; şikayetin kabulü ile davacının maaşı üzerine konulan haczin kaldırılmasına; davacının maaşından yapılan kesintilerin geri ödenmesinin, ancak, istirdat davası ile mümkün olabileceğinden bu yönündeki talebinin reddine karar verildiğini; istirdat davasının bir yıllık süre içinde açılması gerektiğini, sürenin hak düşürücü süre olduğunu savunarak; davanın reddini istemiştir....

            Temyize konu çekişmesiz yargı işinde; çeki elinde bulunduran kişi aleyhine süresinde istirdat davası açılmış olmasına rağmen, mahkemece aksi yönde tespite yer verilerek, davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığı kararı verilerek hüküm oluşturulmuştur. Bu durumda, gerekçe ile hüküm fıkrası arasında çelişki yaratıldığı gibi, süresinde istirdat davası açıldığına göre, yasa gereği ödeme yasağı kararının kaldırılmaması gerekirken, aksi yönde karar verilmesi de doğru görülmemiş, kararın bu nedenlerle bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle talep eden vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 31/10/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

              Asliye Hukuk Mahkemesinin 2017/254 Esas sayılı dosyası incelendiğinde davacının zayi nedeniyle çek iptali davasının yargılamasında 28/11/2017 tarihli 1 nolu celsenin 2 nolu ara kararı gereği mahkememizde istirdat davası açmış olduğu, davacı yanın Çorlu 3. Asliye Hukuk Mahkemesinde 2 nolu celsede istirdat davası açmış olduklarını ancak istirdat davası şartlarının oluşmadığını beyan ettiği ve ilgili mahkemenin davaya devam ettiği anlaşılmıştır. Davacı vekilinin 22/01/2018 havale tarihli ıslah dilekçesi ile 12.000,00 TL dava değeri olan istirdat davasını 5.000,00 TL dava değeri olan alacak davasına dönüştürmesine yönelik dilekçe vermiş olduğu tespit edilmiştir. Alacak davası alacaklının alacağını borçludan tahsil edebilmek adına açtığı davadır. Söz konusu alacak herhangi bir sözlü yada yazılı sözleşmeye, resmi bir evraka dayanabilir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL - İSTİRDAT - ALACAK -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre, dava; kat karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklı tapu iptali ve tescil, istirdat ve alacak istemine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 02.07.2021 tarih ve 211 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 09.07.2021 günü Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca bu davanın temyiz incelemesi Yargıtay 6. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hâl böyle olunca, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 23.07.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6723 sayılı Kanun'un 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince dosyanın Yargıtay 6. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 20/10/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                  aralarındaki istirdat davasına dair ... 1.Sulh Hukuk Hakimliğinden verilen 11.03.2010 günlü ve 2009/793 E.275 K.sayılı hükmün Onanması hakkında dairece verilen 03.06.2010 günlü ve 2010/8623 E.9860 K. sayılı ilama karşı davalı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiştir. Düzeltme isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dava, istirdat istemine ilişkin olup, hüküm Sulh Hukuk Mahkemesinden verilmiştir. H.U.M.K.nun 440.maddesi uyarınca Yargıtay’ın bu çeşit kararları hakkında karar düzeltilmesi yoluna gidilemez. Bu nedenle dilekçenin REDDİNE, peşin alınan temyiz harcının istek halinde düzeltme isteyene iadesine11.10.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Menfi tespit ve istirdat Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı menfi tespit ve istirdat davasına dair karar, davalı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3. madde hükmü gözetilerek HUMK.nun 14.7.2004 tarih, 5219 Sayılı Kanunla değişik 427. maddesi ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 2.3.2005 tarih ve 9-82 esas ve 126 karar sayılı ilamı uyarınca temyiz konusu alacak hüküm tarihinde 1.690.- TL'nın altında bulunduğundan, hükmün kesin olması nedeniyle temyiz isteminin REDDİNE, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 26.12.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                      UYAP Entegrasyonu