Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Temyiz Sebepleri ... dışındaki davacılar vekili, mirasın gerçek reddi davasının mahkemeye ulaşmakla sonuç doğurduğunu, davanın açılmamış sayılmasına karar verilemeyeceğini belirterek kararın bozulmasını istemiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, mirasın gerçek reddi istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası, Türk Medeni Kanunu'nun 605, 609, 612 nci maddeleri, 2. İstek, hasımsız olarak açılan mirasın gerçek reddine ilişkindir. Türk Medeni Kanunu'nun 605/1 inci maddesi uyarınca, yasal ve atanmış mirasçılar mirası reddedebilirler....

    Bu nedenle, mirasın hükmen reddi davasında görevli mahkeme Asliye Hukuk Mahkemesidir. Ancak mirasın gerçek reddi davasında Türk Medeni Kanununun 609. maddesi uyarınca görevli mahkeme Sulh Hukuk Mahkemesidir. Görev, kamu düzenine ilişkin olup, mahkemece yargılamanın her aşamasında kendiliğinden dikkate alınması zorunludur. Mirasın hükmen reddinin tespiti davasında davanın açılması için herhangi bir süre öngörülmemiş iken, mirasın gerçek reddi davası 3 aylık süreye tabidir. (Türk Medeni Kanunu'nun madde 605/1, 606) Türk Medeni Kanununun 605/1. maddesi uyarınca hasımsız olarak açılan mirasın gerçek reddine ilişkin davada yerel mahkemenin görevi; isteğin süresinde olup olmadığı ve ret edenin mirasçılık sıfatının bulunup bulunmadığının tespiti ile süresinde başvuru ve usulüne uygun bir talep bulunduğu takdirde Türk Medeni Kanununun 609. maddesinde gösterilen usulde işlem yapmaktan ibarettir....

    Mirasın gerçek reddi beyanı mahkemeye ulaştıktan sonra ret beyanından, ancak mirasçıların tamamının muvafakatiyle veya açılacak olan reddin iptali davasının kabulü halinde dönülebilir....

    SONUÇ: 1) Yukarıda bir numaralı bentde gösterilen nedenler ile; davalı gerçek kişi vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile taşınmazın tapu kaydının iptali yönünde kurulan usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 2) İki numaralı bentde gösterilen nedenler ile davalı gerçek kişi vekilinin elatmanın önlenmesi kararına yönelik temyiz itirazlarının kabulü ile elatmanın önlenmesine ilişkin hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 06/01/2014 günü oy birliği ile karar verildi....

      Hukuk Dairesi MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, 11.04.2005 gününde verilen dilekçe ile mirasın gerçek reddi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 20.04.2005 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, mirasın gerçek reddi talebine ilişkindir. Davacılar vekili, muris ...’nun 28.01.2005 tarihinde öldüğünü belirterek mirasın kayıtsız şartsız olarak reddinin tesciline karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmü, davacı ... temyiz etmiştir. Gerçek ret, mirasçıların sulh mahkemesine sözlü veya yazılı beyanı ile yapılır (TMK m. 609). TMK 606. maddesinde ise; "Miras 3 ay içerisinde reddolunabilir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ: Mirasın gerçek reddi ... ve müşterekleri ile Hasımsız aralarındaki mirasın gerçek reddi davasının kabulüne dair ... Sulh Hukuk Mahkemesi'nden verilen 29.05.2012 gün ve 500/203 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalı idareyi temsilen davacılar vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacılar vekili, ...'ın 18.01.2010 tarihinde ölümüyle geriye mirasçı olarak çocukları ... ve ...'ın kaldığını, birinci zümre mirasçıların reddi miras yaptıklarını ve ikinci zümrede mirasçıları olarak davacılar ..., ..., ...'in kaldığını, haciz riski altında bulunan davacıların TMK'nun 605 ve devamı maddeleri gereğince ...'ın mirasını kayıtsız şartsız reddettiklerinin tespitine karar verilmesini talep etmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Mirasın gerçek reddi ... tarafından açılan mirasın gerçek reddi davasının reddine dair Amasya Sulh Hukuk Mahkemesi'nden verilen 20.02.2013 gün ve 1103/274 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı dava dilekçesinde, muris ...'ın kardeşi olduğunu, murisin 11/09/2011 tarihinde vefat ettiğini, üzerinden çıkan 840,25 TL'yi mahkeme vasıtasıyla aldığını, ancak abisinin borçlu olduğunu bilmediğini, murisin 22.000 TL borcunun olduğunu sonradan öğrendiğini açıklayarak vefat eden abisi ...'tan kalan mirası kayıtsız şartsız olarak red ettiğinin tesciline karar verilmesini istemiştir....

            Maddesi anlamında kesin hüküm niteliğinde olduğu saptanarak davanın reddi yolunda kurulan hükümde bir isabetsizlik bulunmadığından temyiz itirazlarının reddi ile hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 14/10/2009 günü oybirliği ile karar verildi....

              Davacı gerçek kişi vekili tarafından, davalı Hazine vekilinin karar düzeltme dilekçesinin kendilerine tebliğinden itibaren süresi içerisinde, mahkemece karar ve bakiye ilam harcının fazla hesaplandığı istemiyle düzeltme dilekçesi verilmişse de, harç hesabında hata bulunmadığı gibi önceki kararı davacı gerçek kişi vekilinin temyiz etmediği, kararın, yargılama giderleri cümlesinden olan harca ilişkin hükümlerinin de esasla birlikte kesinleştiği anlaşıldığından harcın düzeltilmesi istemine ilişkin dilekçenin reddi gerekmiştir. SONUÇ: 1) Yukarıda açıklanan nedenlerle ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun geçici 3. maddesi atfıyla H.U.M.K.'nun 440. maddesinde yazılı hallerden hiçbirine uymayan davalı Hazine vekilinin karar düzeltme isteminin REDDİNE, 2) Yukarıda açıklanan neden ve gerekçeyle, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun geçici 3. maddesi atfıyla H.U.M.K.'...

                Davacı gerçek kişi vekili, tarafından, davalı Hazine vekilinin karar düzeltme dilekçesinin kendilerine tebliğinden itibaren süresi içinde, mahkemece karar ve bakiye ilâm harcının fazla hesaplandığı istemiyle düzeltme dilekçesi verilmişsede, harç hesabında hata bulunmadığı gibi önceki kararı davacı gerçek kişi vekilinin temyiz etmediği, kararın, yargılama giderleri cümlesinden olan harca ilişkin hükümlerinin de esasla birlikte kesinleştiği anlaşıldığından harcın düzeltilmesi istemine ilişkin dilekçenin reddi gerekmiştir. SONUÇ: 1) Yukarıda açıklanan nedenlerle ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun geçici 3. maddesi atfıyla H.U.M.K.'nun 440. maddesinde yazılı hallerden hiçbirine uymayan davalı Hazine vekilinin karar düzeltme isteminin REDDİNE, 228.00.- TL. para cezasının düzeltme isteyen Hazineye yükletilmesine, 2) Açıklanan neden ve gerekçeyle, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun geçici 3. maddesi atfıyla H.U.M.K.'...

                  UYAP Entegrasyonu