Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, intifa hakkının terkini istemine ilişkindir. Türk Medeni Kanununun 794. maddesindeki tanıma göre intifa hakkı taşınırlar, taşınmazlar hatta haklar veya bir malvarlığı üzerinde tesisi mümkün olan ve hak sahibine konusu olan şeyden yararlanma hakkı veren bir irtifak türüdür. Taşınmaz mallar üzerinde intifa hakkı, resmi senedin düzenlenerek tapuya tescili ile, taşınırlar üzerinde ise taşınır eşya zilyetliğinin intifa hakkı sahibine geçirilmesiyle kurulur. Alacaklar üzerinde intifa hakkı ise; hakkın temliki, kıymetli evrakın teslimi suretiyle kurulabilir. (TMK.m.795) İntifa hakkı; bir süreyle sınırlı olarak kurulmuşsa sürenin dolması veya bu süreden önce intifa hakkı sahibinin hakkından vazgeçmesi, intifa hakkı sahibinin ölümü veya tüzelkişi ise tüzel kişiliğin sona ermesi, konusu olan şeyin bütünüyle harap olması sebebiyle artık ondan yararlanma olanağının kalmaması durumlarında sona erer (TMK.m.796)....

İlçesi, ... nolu bağımsız bölümle ilgili olarak davalı ile müvekkili şirket arasında 22.12.2008 tarihli intifa hakkı tesisi ve yatırım hakkındaki protokolün akdedildiğini, protokol ile tapuda tesis edilecek olan 15 yıllık intifa hakkı bedeli karşılığında davalıya 2.300.000,00 USD + KDV ödeneceğinin kararlaştırıldığını, akabinde müvekkili şirket lehine 12.03.20109 tarihli ... yevmiye numaralı işlem ile intifa hakkının tapuya tescil edildiğini, intifa hakkının tapuya tesis edilmesinin ardından, sözleşmede kararlaştırılan intifa bedelinin davalıya peşinen ödendiğini, intifa protokolü uyarınca davacı şirketin intifa hakkı sahibi olduğu, bu akaryakıt istasyonu ile ilgili olarak, davalıyı akaryakıt istasyonuna bayi olarak atadığını, davalının bayilik sözleşmesi kapsamında ......

    Alacaklar üzerinde intifa hakkı ise; hakkın temliki, kıymetli evrakın teslimi suretiyle kurulabilir. (TMK.m.795) İntifa hakkı; bir süreyle sınırlı olarak kurulmuşsa sürenin dolması veya bu süreden önce intifa hakkı sahibinin hakkından vazgeçmesi, intifa hakkı sahibinin ölümü veya tüzelkişi ise tüzel kişiliğin sona ermesi, konusu olan şeyin bütünüyle, harap olması sebebiyle artık ondan yararlanma olanağının kalmaması durumlarında sona erer (TMK.m.796). Ayrıca, intifa hakkının danışıklı kurulduğu iddiası veya iradeyi sakatlayan nedenlerin varlığı da ileri sürülerek terkin isteğinde bulunulabilir. Diğer taraftan intifa hakkı ile yüklü olarak bir taşınmazın satılmasının o taşınmaz malın değerini düşüreceği de bir gerçektir. Davacı vekili, dava dilekçesinde dava konusu intifa hakkının davalı eşi lehine hukuka ve ahlaka aykırı işlemlerle tesis edildiğini, davalı lehine intifa tesis işlemlerinin müvekkilinin vekalet verdiği Av....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 29.05.2006 ve 04.03.2010 gününde verilen dilekçeler ile intifa hakkı tesisi veya tazminat birleştirilen dava ile de tapu iptali ve tescil veya intifa hakkı tesisi veya tazminat istenmesi üzerine bozmaya uyularak yapılan muhakeme sonunda; birleştirilen davanın açılmamış sayılmasına asıl davanın reddine dair verilen 26.01.2012 günlü hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 12.03.2013 günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacılar vekili Av. ... ile karşı taraftan davalı Hazine vekili Av. ..., davalı ... vekili Av. ... ve ... Büyükşehir vekili Av. ... geldiler. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelenlerin sözlü açıklamaları dinlendi. Duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı....

      Oysa intifa hakkı sahibi ...’e intifa hakkı ile ilgili olarak bedel talep edip etmeyeceği veya taşınmazın intifa hakkı ile yükümlü olarak satışını isteyip istemediği sorulmalı, beyanı alınmalı ve sonucuna göre bir karar verilmelidir. Eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda yazılı nedenlerle hükmün BOZULMASINA, istek halinde temyiz harcının yatırana iadesine, 16.05.2013 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

        Dosyada toplanan bilgi ve belgeler, özellikle tapu kayıtları incelendiğinde; kat mülkiyetli anataşınmazda davalının 2 no.lu bağımsız bölümün maliki, davacının ise 4 no.lu bağımsız bölümde intifa hakkı sahibi olduğu anlaşılmaktadır. İntifa hakkı sahibi, bu hakkın konusunu oluşturan bağımsız bölümden ve dolayısıyla anataşınmazın ortak yerlerinden yararlanma hakkına sahip olup, ancak bu yerlerden yararlanmasının engellenmesi ya da kısıtlanması durumunda hakimin müdahalesini isteyebilir. Bir kat malikinin kendi bağımsız bölümünde veya ortak yerlerde yaptığı değişiklikler, başka bir kat malikinin bağımsız bölümü üzerinde intifa hakkı sahibi olan kişinin, bu hakka dayanarak yararlandığı bağımsız bölüme veya ortak yerlerden yararlanma hakkına müdahale oluşturmadıkça, intifa hakkı sahibinin bu değişikliğin eski hale getirilmesi için dava açma hakkı yoktur....

          Dosyada toplanan bilgi ve belgeler, özellikle tapu kayıtları incelendiğinde; kat mülkiyetli anataşınmazda davalının 2 no.lu bağımsız bölümün maliki, davacının ise 4 no.lu bağımsız bölümde intifa hakkı sahibi olduğu anlaşılmaktadır. İntifa hakkı sahibi, bu hakkın konusunu oluşturan bağımsız bölümden ve dolayısıyla anataşınmazın ortak yerlerinden yararlanma hakkına sahip olup, ancak bu yerlerden yararlanmasının engellenmesi ya da kısıtlanması durumunda hakimin müdahalesini isteyebilir. Bir kat malikinin kendi bağımsız bölümünde veya ortak yerlerde yaptığı değişiklikler, başka bir kat malikinin bağımsız bölümü üzerinde intifa hakkı sahibi olan kişinin, bu hakka dayanarak yararlandığı bağımsız bölüme veya ortak yerlerden yararlanma hakkına müdahale oluşturmadıkça, intifa hakkı sahibinin bu değişikliğin eski hale getirilmesi için dava açma hakkı yoktur....

            ye ait 2/12'şer olan paylarının üzerinde ... lehine intifa hakkı tesis edildiği anlaşıldığından, intifa hakkı sahibinin de davaya dahil edilip, taraf teşkili sağlandıktan sonra karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi, 2-Taşınmazın kamulaştırılması halinde, mülkiyetin yerini mahkemece saptanan kamulaştırma bedeli alacağından, tespit edilen bedelin 4/12 (2/12+2/12) hissesine karşılık gelen paranın bir bankaya vadeli olarak yatırılarak bunun nemasının (faiz gelirinin) intifa hakkı sahibine bu hak sona erinceye kadar ödenmesi gerektiği düşünülmeden mahkemece infazda tereddüt yaratacak şekilde davalılar ... ve ... payları üzerindeki ... lehine tesis edilmiş olan intifa hakkının bu davalılara ait kamulaştırma bedelinin neması üzerinden yürütülmesine, dava konusu taşınmazın tapu kayıtlarında ... lehine tesis edilmiş intifa hakkının kaldırılmasına karar verilmesi, Doğru görülmemiştir....

              İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İstinaf incelemesine konu ilk derece Mahkemesince dava hakkında, "Rekabet Kurumu tarafından alınan 12/03/2009 tarihli karar ile 18/09/2005 tarihine kadar yapılan ve bu tarihten sonra süresi 5 yılı aşan bayilik sözleşmesi ile bağlantılı kredi sözleşmeleri, ekipman sözleşmeleri, uzun süreli kira sözleşmeleri yada uzun süreli intifa hakkı tanınması gibi şahsi ya da ayni haklarında rekabet yasağını süresinin fiilen uzatacak sözleşmelerin 18/09/2010 tarihinde sona ereceği kabul edilmiştir. Taraflar arasındaki bayilik sözleşmesi ve buna bağlı olarak yapılan intifa hakkı tesisi akdi, 03/08/2007 tescil tarihlidir. Dolayısıyla Rekabet Kurumu kararı gereğince 18/09/2010 tarihinde sona ermiştir. Davacının 15 yıl süre için davalıya ödediği 425.000 USD intifa hakkı bedelinin yaklaşık 12 yılı karşılıksız kalmıştır....

                "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :İntifa Hakkı Tesisi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı, tapuda davalı (kocası) adına kayıtlı taşınmazın 1/2 payı üzerinde kendisine intifa hakkı tanınmasını istemiş, mahkemece istek, Türk Medeni Kanununun 254'ncü ve 279'ncu maddeleri çerçevesinde değerlendirilerek reddedilmiştir. Yerel mahkemenin açıklanan vasıflandırmasına göre, uyuşmazlık mal rejimleriyle alakaladır. Uyuşmazlığın açıklanan bu niteliğine göre inceleme göre Yargıtay 8. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Yukarıda gösterilen sebeple dosyanın görevli Yargıtay 8. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 03.06.2013 (Pzt.)...

                  UYAP Entegrasyonu