ın babalarının sağlığında babaları tarafından işletilen Çelebi Konfeksiyon isimli iş yerini babalarının ölümünden sonra üç kardeş ortak olarak anlaşıp aralarında belirledikleri hisseler oranında adi ortaklık kurmak suretiyle Çelebi Konfeksiyon ... ve Ortakları ismi ile işletmeye devam ettikleri, adi ortaklığın yüzde 35'inin ..., yüzde 35 inin ..., yüzde 30 unun ise ...'ye ait olduğu anlaşılmakla bu adi ortaklığın ortaklarından olan sanıklar Ahmet ve Emine'nin diğer sanık ... ile olay tarihinde diğer ortak olan katılanı zarara uğratmak düşüncesiyle anlaşarak 10/01/2012 keşide tarihli 07/02/2012 ve 22/02/2012 vade tarihli 40.000 TL'lik iki ayrı senet düzenleyerek bu senetle katılan aleyhine icra takibi yapılmak suretiyle resmi belgede sahtecilik ve dolandırıcılığa teşebbüs ettikleri iddia olunan olayda; Antalya 2....
A.Ş'ye ait olduğu, %25'inin 1. alt işveren ... Ltd. Şti.'ne ait olduğu %35'inin ise 2. alt işveren .... İzolasyon Ltd. Şti.'ye ait olduğu) kazalı Ömer Kadıoğlu'nun %20 oranında kusurlu olduğu, kazanın meydana gelmesinde davalıların müşterek ve müteselsilen sorumluluklarının bulunduğu davacı kurum tarafından iş kazası neticesinde ölenin hak sahiplerine Peşin Değerli Gelir bağlandığı kurumun yapmış olduğu masraflardan davalıların kusurları oranında sorumlu oldukları kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur." şeklinde karar verilerek hüküm kurulmuş ise de, meydana gelen kazada kusursuz oldukları tespit edilen diğer davalılar ..., ... ve ...'ın mahkemenin hüküm kısmında "Kurum zararının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline" denilerek kurum zararından kusurlu davalılar ile birlikte sorumlu tutuldukları, böylece mahkemenin gerekçesi ile hüküm kısmında kendi içinde çelişkiye düşüldüğü görülmüş olup bu çelişki giderilmelidir....
inin müvekkili ...’a ait olduğunun tespitine, aksi halde şimdilik %50 hisseye karşılık 500.000 TL'nin davalı ...’dan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı ... vekili, davanın reddini istemiştir. Davalı ..., davaya cevap vermemiştir. Birleşen davanın davalısı ... vekili, usulüne uygun vekaletname ve devir işlemi ile şirket hissesinin müvekkiline geçtiğini savunarak, davanın reddini istemiştir. ... vekili, davacı ... tarafından noterde düzenlenen 27/03/2007 tarihli temliknamesi uyarınca müvekkilinin davacı yanında davaya kabulünü talep etmiştir. Mahkemece, asıl ve birleşen davaların kısmen kabulüne dair verilen karar davacı ... alacağını temlik alan ... vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Bu nedenle, kendisinden alınması gereken harç; temyiz yoluna başvurma harcı “119,00 x 3 = 357,00 TL”, maktu temyiz karar harcı “2 x 24,30 = 48,60 TL” ve peşin nispi temyiz karar harcı olarak aleyhine hükmedilen 50.000,00 TL'nin % 6,831'inin 1/4'ü olan 853,90 TL olmak üzere toplam 1.259,50 TL'dir. Ancak, anılan taraftan toplam 861,50 TL harç alınmıştır. Bu durumda, davacı karşı davalı taraf 398,00 TL eksik yatırmıştır. 2-Asıl dosyada davalı-karşı davacı ve birleşen dosyada davalı vekili, asıl ve birleşen dosyalarda aleyhine verilen hükümleri temyiz etmiştir. Bu nedenle, alınması gereken harç; temyiz yoluna başvurma harcı “119,00 x 2 = 238,00 TL” ve peşin nispi temyiz karar harcı olarak aleyhine hükmedilen 49.893,78 TL'nin % 6,831'inin 1/4'ü olan 852,10 TL olmak üzere toplam 1.090,10 TL'dir. Ancak, 978,95 TL harç alınmıştır....
Hukuk Dairesinin 27.06.2016 gün ve 2015/12421 E- 2016/10104 K. sayılı kararıyla onanmasına karar verilmiş, süresi içinde davalı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içindeki tüm belgeler incelenip gereği düşünüldü: KARAR Mahkemece, belediye tarafından gönderilen tadilat projesine muvafakatların eksik gönderildiği iddiasının yerinde görülmediği ve dava konusu anataşınmaza ait tadilat projesine 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununun 19/2 maddesi gereği kat maliklerinin 4/5'inin muvafakatının bulunmadığı ve yapılan imalatların yönetim planının 9/d maddesine aykırı olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş ise de, davalı tarafından dosyaya sunulan muvafakatname suretlerinin incelenmesinde bilirkişi raporunda muvafakatları bulunmadığı belirtilen 4-53-59-63-79-88-133-137-154-179-190-191-74 ve 67 nolu bağımsız bölüm maliklerinin muvafakatlarının bulunduğu, tadilat projesinin bilirkişi marifetiyle yerinde...
tan devrolan hisselerin % 5'inin diğer hissedar gözüken dava dışı ... üzerine, geri kalan % 45'inin ise yine akrabası davalı ... adına tescil edildiğini, tüzel kişiliğin yasal olarak ikinci ortağa ihtiyacı olduğu için davalı adına namı müstear olarak tescil yapıldığını, tescil tarihinde davalının henüz yeni reşit genç bir kişi olduğunu, şirketin kurulduğu tarihten bu yana görünen ortakların, davacıya muhtelif işler için vekalet vermeleri suretiyle müvekkili tarafından yürütüldüğünü, tüm masrafların davacı tarafından karşılandığını ileri sürerek, gerçekte davacıya ait olup emaneten davalı adına kayıtlı hisselerin iptalini ve davacı adına tescilini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur....
Ne var ki; bu hususlar yargılamanın tekrarını gerektirmediğinden, hüküm fıkrasının C maddesindeki " Bergama-Tekkedere Köyü, 310, 741, 801, 513, 479 parsel sayılı taşınmazlardan, Zeytindağ 2688 parsel sayılı taşınmazda ve Yeniköy 379 parsel sayılı taşınmazda davalı ... adına kayıtlı 2/3 hissenin 1/8'inin iptali ile iptal edilen bu kısmın davacı adına tapuya tesciline " ibaresinin hüküm fıkrasından çıkartılarak yerine; " Bergama-Tekkedere Köyü, 310, 741, 801, 513, 479 parsel sayılı taşınmazlar, Zeytindağ Köyü 2688 parsel sayılı taşınmaz ve Yeniköy Köyü 379 parsel sayılı taşınmazların miras bırakan ...tan davalı ...'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ-TESCİL-GAİPLİK Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil- gaiplik davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davacı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...’ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava tapu iptali ve tescil-gaiplik ve yönetim geliri tutarlarının Hazine’ye irat kaydına isteklerine ilişkindir....
DÜŞÜNCESİ :.Dava konusu düzenlemenin, eksik düzenleme nedeniyle iptali gerektiği düşünülmektedir. DANIŞTAY SAVCISI : ... DÜŞÜNCESİ : Dava; 09/11/2017 tarihli ve 30235 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Bitki Koruma Ürünlerinin Ruhsatlandırılması ve Piyasaya Arzı Hakkında Yönetmeliğin Ek-1/4 maddesinin iptali istemiyle açılmıştır....
Ancak; Katılan kurumun zararını tazmin etmiş olan sanık hakkında, 6352 sayılı Yasanın Geçici 2.maddes inin 2.fıkrası uyarınca ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, esastan inceleme yapılarak yazılı şekilde beraatine karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin temyiz itirazları ile tebliğnamedeki düşünce bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle iste gibi BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8.maddesi uyarınca halen yürürlükte bulunan, 1412 sayılı CYUY.nın 322.maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, 6352 sayılı Yasanın Geçici 2/2 ve 5271 sayılı CYY.nın 223/4-a maddeleri uyarınca sanık hakkında CEZA VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA 25.09.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....