WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Karara temel alınan bilirkişi raporunda belirlenen 60.000 USD'nin bir payın karşılığı olmasının hayatın olağan akışına ve şirketin sermayesine uygun olmadığı, şirketin %1'inin değeri olacağına dair görüşüne itibar edilerek yazılı şekilde hüküm kurulmuştur. Ancak, sözleşme serbestisi gereği iadede bir nevi çarpan olarak tayin edilen bir payın değerinin şirketin sermayesiyle bir ilgisi bulunmamaktadır. Esasen, tarafların bu miktarın sehven 60.000 USD tayin edildiği yönünde de bir itirazları olmamıştır. O halde, 60.000USD'nin şirketin %1'inin değeri olarak hesaplama yapılması doğru görülmemiştir....

    İlk red nedeni yönünden esas sözleşmenin 4.2.1 maddesine dikkat edildiğinde her ne kadar davalı vekili "adaylar" ibaresi bulunması nedeni ile azınlık ortaklarca birden fazla ortak gösterilmesi gerektiğini iddia etmekte ise de madde metninin içinden tek bir kelimeyi alıp yorumlamak hatalı olup cümlenin tamamı göz önüne alındığında; yönetim kurulunun 4 üyeden oluşacağı, üyelerin 3'ünün ..., 1'inin ise azınlık ortaklar tarafından gösterilen adaylar arasından genel kurul tarafımndan seçileceği hususunda mutabıklardır" şeklinde ifade edildiği ve Yönetim Kurulu'nu oluşturacak 4 üyenin kimler tarafından aday gösterileceği açıklanarak 3'ünün ..., 1'inin ise Azınlık Ortaklar tarafından gösterilen adaylar arasından seçileceği belirlenmiş olduğuna göre sadece azınlık ortaklar değil hakim ortak da aday göstereceğinden adaylar ifadesinin kullanıldığının anlaşıldığı, red sebebinin yerinde olmadığı görülmektedir....

      - K A R A R - Davacı vekili, taraflar arasında 10.10.2006 tarihinde arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi düzenlendiğini, sözleşmede bodrum kat hariç inşaatın % 45 inin müvekkili arsa sahibine, % 55 inin davalı yükleniciye ait olduğunun kararlaştırıldığını, ........sayılı dosyası ile tespit yaptırdıklarını, müvekkiline 6l,00 m²’lik eksik ifada bulunulduğunun tespit edildiğini ileri sürerek 25.000,00 TL. eksik ifa bedelinin tazminini talep ve etmiş 14.11.2012 tarihli ıslah dilekçesiyle talebini 97.200,00 TL.ye çıkarmıştır. Davalı vekili, davanın reddini istemiştir....

        Asliye Ceza Mahkemesinde yargılanmaya başladığını ve kusurunun ilk keşifte 8/8 olarak belirtildiğini, ikinci bilirkişi incelemesinde ise kusurun 6/8'inin hayatını kaybeden müteveffa ...'ın olduğunun belirtildiğini, Yargıtayca bozulan ceza kararı sonucu dosyanın geldiği 2.Ağır Ceza Mahkemesinde de kusurun 6/8 inin yine maktüle ait olduğunun tespit edildiğini, dolayısıyla olayın başında sıcağı sıcağına davalının tamamen kusurlu olduğuna dair inaçla ... 4....

          Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2014/105 esas sayılı dosyasından verilen 03.04.2014 tarihli ihtiyati haciz kararının incelenmesinde; 90.515 Euro alacak için, %15 teminat karşılığı ihtiyati haciz kararı verildiği, anılan ihtiyati haciz kararının infaz edilebilmesi için ihtiyati hacze konu alacağın %15'inin teminatın yatırıldığı tarihteki Euro Satış kuru nazara alınarak alacaklı tarafından yatırılan 40.000 TL teminatın mahkeme kararına uygun olduğu anlaşılmıştır. O halde, mahkemece şikayetin reddine dair verilen 11.06.2014 tarih ve 2014/190 Esas - 2014/277 Karar sayılı kararın onanması gerekirken Dairemizce maddi hataya dayalı olarak bozulduğu anlaşılmakla, mahkeme kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir. SONUÇ : 1-Dairemizin 16.12.2014 tarih ve 2014/24103 E.- 2014/30512 K. sayılı BOZMA kararının KALDIRILMASINA, 2-Borçlunun temyiz itirazlarının reddi ile ... 5....

            in mirasçısı olduğunu, müvekkili ile davalı şirket arasında 1999 yılında yapılan edisyon sözleşmesiyle müvekkilinin hak sahibi olduğu eserlerin pazarlanması ve bu faaliyetten elde edilen gelirin %95'inin davalı şirkete, %5'inin ise davacıya ait olacağının kararlaştırıldığını, oysa gerek ... dışında gerek Türkiye'de bu tür sözleşmelerde editör-eser sahibi paylaşım oranlarının ortalama %30 editör, %70 eser sahibi şeklinde olduğunu, müvekkilinin bilgisizliği ve tecrübesizliği nedeniyle sözleşmenin bu şekilde yapıldığını, sözleşmenin bu hükmünün hukukun emredici kurallarına, ahlaka ve insan haklarına aykırı olduğunu, öte yandan sözleşmenin süresinin de kabul edilemeyecek kadar uzun olduğunu ileri sürerek, Borçlar Kanunu'nun 19 ve 20. maddeleri ile Medeni Kanun'un 23. maddesi uyarınca 6/9/1999 tarihli sözleşmenin bütün olarak hükümsüzlüğünün tespitine, bu mümkün olmazsa belirtilen hükümlerinin batıl olduğunun tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

              ..., % 25'inin ..., % 20'sinin Etkin Erbirer, % 10'unun ...'...

                - K A R A R - Davacı vekili; müvekkileri tarafından davalı idare tarafından ihalesi yapılan 500 kişi ile park ve bahçe hizmetlerinin yaptırılması hizmet alım işinin 06/04/2014-18/01/2015 tarihleri arasında ifa edildiğini, 13.454.176,26 TL bedel üzerinden sözleşme imzalandığını, işin ifası esnasında davalı idarenin eksik iş yaptırılarak 370 kişi civarında işçi çalıştırdığını, iş bitiminde davacıların ortak girişiminin hak edişlerinin toplam turarının 9.194.809,08 TL olarak netleştiğini, Kamu İhale Sözleşmeleri Kanunu'nun 24'ncü maddesi gereğince, sözleşme bedelinin %80'inden daha düşük bedelle tamamlanacağı anlaşılan işlerde sözleşme bedelinin %80'i ile sözleşme fiyatlarıyla yaptığı işin tutarı arasındaki farkın %5'inin ödenmesi gerektiğini, idarece bu isteklerinin reddedildiği ileri sürerek 78.426,59 TL'nin dava tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili; davanın reddini istemiştir....

                  Şikayetçi borclu asıl borcun 1/16'inin ödendiğini, ilam yargı gideri ve vekalet ücretinin de 1/16'inin hesap edilerek ödeneceği talebi üzerine, İcra Müdürlüğünce ilamda bu alacak kalemlerinin müştereken ve müteselsilen tahsiline hükmedildiği ve ilamın onama hükmünde de bu kalemlere ilişkin bir düzeltme bulunmadığından, talebin reddine karar verilmiştir. Bu kararın şikayet edilmesi üzerine, icra mahkemesince düzenlenen ilk icra emrinde, toplam alacağın müştereken ve müteselsilen tahsil istenmediği gerekçesiyle, İcra Müdürlüğü işleminin iptaline karar verilmiştir. İlamların infaz edilecek kısmı hüküm bölümü olup bu kısmın aynen infazı zorunludur. İcra mahkemesince hükmün (infaz edilecek kısmının) yorum yolu ile değiştirilmesi mümkün olmadığı gibi yeniden belirlenmesi de mümkün değildir. (HGK 08.10.1997 tarih 1997/12-517 E., 1997/ 776 K. sayılı kararı)....

                    Bankası Şubesi'ndeki ... numaralı interaktif hesabından para havalesi için gerekli şifrenin yedek sim karta geldiğini, şifreyi öğrenen k...inin müvekkilinin hesabındaki 25.000 TL hesabından EFT yoluyla ...Mecidiyeköy Şubesi'ndeki ... isimli k...inin hesabına gönderildiğini ileri sürerek, hesabından çekilen 25.000 TL'nin ve 10.000 TL manevi tazminatın 25/05/2009 tarihinden itibaren ...leyecek faiziyle birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etm...tir. Davalılar vekilleri, davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, davalı ...'...

                      UYAP Entegrasyonu