Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu sebeple öncelikle vasinin, vesayet makamından eldeki dava yönünden husumet izni kararını almasına imkan verilmesi, husumete izin kararının alınmasından sonra vasi tarafından kısıtlının vekiline vekaletname verilip verilmediğinin vekilden veya vasiden sorulması, vekaletname verilmiş ise anılan vekaletnamenin onaylı örneğinin bu dosyaya konulması, vekile vekaletname verilmemiş ise direnme kararının açıklamalı davetiye ile vasiye tebliğ edilmesi, tebligata “vasinin kararı ayrıca temyiz edebileceği, yasal süre içinde temyiz hakkını kullanmadığı taktirde, yetkisiz vekil tarafından yapılmış temyize muvafakat vermiş sayılacağı, temyize onay vermiyorsa bunu açıkça bildirmesi gerektiği” şerhinin yazılması, Ayrıca, dava dosyasının, 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla HUMK’nın 433/3. ve Bölge Adliye ve Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri İle Cumhuriyet Başsavcılıkları İdarî ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 203. maddeleri uyarınca tarih ve işlem...

    ya dava açmaya izin verildiğine ilişkin husumete izin kararı bulunmamaktadır. Ancak, anılan usulü eksiklik dava şartı olmayıp, sonradan tamamlanabileceğinden anılan kararın eksik bulunması davanın hemen reddini gerektirmez. Esasen bu husus üzerinde mahkemece de re'sen durulması zorunludur. Bu durumda mahkemece 6100 sayılı HMK'nın 54. maddesi uyarınca davacı tarafa husumete izin kararını sunmak üzere süre verilip, usuli eksikliğin giderilmesinden sonra işin esasına girilmesi gerekirken bu usuli eksiklik tamamlanmadan uyuşmazlığın esasının incelenmesi doğru olmamıştır. ...-Bozma nedenine göre, davacı vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 10.06.2011 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi, maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 13.09.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_ Dava, sağlığa zarar verdiği iddiası ile baz istasyonu kurulmasına izin ve onay veren Telekominikasyon Kurumu ve elektrik vererek kuruluşuna katkıda bulunan ... ve baz istasyonunu inşa eden ... A.Ş aleyhine açılmış baz istasyonunun kaldırılması, maddi ve manevi tazminat isteğine ilişkindir....

        Somut olayda, davacının dava tarihinden önce Isparta Sulh Hukuk Mahkemesinin 20.09.2017 tarih, 2017/680 E., 2017/1114 K. sayılı ilamı ile 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 407/1.maddesi uyarınca kısıtlandığı ve kendisine Oğuzhan Aykaç 'ın vasi olarak atandığı ve vasi değişikliği ile en son Rahmi Danış ‘ın vasi atandığı ve davanın bu şekilde açıldığı, ancak eldeki dava için vesayet makamından alınmış husumete izin kararının bulunmadığı anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca, TMK'nin 462/8. maddesi uyarınca eldeki dava için vesayet makamından "husumete izin" kararı alınması ve anılan usuli işlem tamamlandıktan sonra işin esası bakımından bir karar verilmesi gerekirken, bahsedilen husus gözardı edilerek yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş hükmün kaldırılmasına karar vermek gerekmiştir....

        "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Husumete İzin Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: İstek, Türk Medeni Kanununun 462/8. maddesi gereğince dava açmak için vesayet makamından izin alınmasına ilişkindir. Vesayet makamının vesayetin esası hakkında verdiği nihai kararın temyizi kabildir. Vesayetin yürütülmesi için idari nitelikteki vesayet makamının kararlarına karşı ilgililer tebliğ tarihinden itibaren 10 gün içinde denetim makamına itiraz edebilirler. Denetim makamı gerektiğinde duruşmada yaparak bu itirazı kesin karara bağlar (TMK. md. 488)....

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Husumete İzin Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. İstek, Türk Medeni Kanununun 462/8 maddesi gereğince dava açmak için vesayet makamından izin talebine ilişkindir. Vesayet makamının vesayetin esası hakkında verdiği nihai kararın temyizi kabildir. Vesayetin yürütülmesi için idari nitelikteki vesayet makamının kararlarına karşı ilgililer tebliğ tarihinden itibaren 10 gün içinde denetim makamına itiraz edebilirler....

            Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2017/271 Esas, 2017/316 Karar sayılı kararının kaldırılmasına karar verildiği, Mahkemece yeniden yapılan yargılama sonucunda, Davanın açıldığı tarih itibariyle henüz vesayet altına alınmamış T1 adına vasi adayı olduğunu belirten oğlu tarafından açılmıştır. Kırıkhan Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2017/309 E. sayılı dosyası ile görülen vesayet davasınında henüz vesayetle ilgili bir karar tesis edilemeden T1'ın öldüğü anlaşılmaktadır. Davanın açılışı sırasında vesayet makamından husumete izin kararı alınmamıştır. Bu şekli ile, adına dava açılan kısıtlı adayı T1'ın ölmüş olması nedeniyle Kırıkhan Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2017/309E. sayılı dosyası ile görülen vesayet davasında vesayet ile ilgili bir karar verilmesinin imkansız hale geldiği, buna bağlı olarak da vesayet makamından husumete izin kararı alınması imkanının da kalmadığı bir gerçektir....

            Bu sebeple davanın vasiye ihbar edilmesi, vasinin vesayet makamından eldeki dava yönünden husumet izni kararı almasına imkan verilmesi, husumete izin kararının alınmasından sonra vasi tarafından kısıtlının vekiline vekaletname verilip verilmediğinin vekilden veya vasiden sorulması, vekaletname verilmiş ise anılan vekaletnamenin onaylı örneğinin bu dosyaya konulması, vekile vekaletname verilmemiş ise mahkeme kararının açıklamalı davetiye ile vasiye tebliğ edilmesi, tebligata “vasinin kararı ayrıca temyiz edebileceği, yasal süre içinde temyiz hakkını kullanmadığı taktirde, yetkisiz vekil tarafından yapılmış temyize muvafakat vermiş sayılacağı, temyize onay vermiyorsa bunu açıkça bildirmesi gerektiği” şerhinin yazılması, Ayrıca, dava dosyasının, 6100 sayılı Kanunun 302/4. ve Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 203. maddeleri uyarınca tarih ve işlem sırasına göre düzenlenip...

              Bu sebeple, davanın vasiye ihbar edilmesi, vasinin vesayet makamından eldeki dava yönünden husumet izni kararını almasına imkan verilmesi, husumete izin kararının alınmasından sonra vasi tarafından kısıtlının vekiline vekaletname verilip verilmediğinin vekilden veya vasiden sorulması, vekaletname verilmiş ise anılan vekaletnamenin onaylı örneğinin bu dosyaya konulması, vekile vekaletname verilmemiş ise direnme kararının açıklamalı davetiye ile vasiye tebliğ edilmesi, tebligata “vasinin kararı ayrıca temyiz edebileceği, yasal süre içinde temyiz hakkını kullanmadığı taktirde, yetkisiz vekil tarafından yapılmış temyize muvafakat vermiş sayılacağı, temyize onay vermiyorsa bunu açıkça bildirmesi gerektiği” şerhinin yazılması, Ayrıca, dava dosyasının, 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla HUMK’nın 433/3. ve Bölge Adliye ve Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri İle Cumhuriyet Başsavcılıkları İdarî ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 203. maddeleri uyarınca tarih...

                Bu sebeple davanın vasiye ihbar edilmesi, vasinin vesayet makamından eldeki dava yönünden husumet izni kararını almasına imkan verilmesi, husumete izin kararının alınmasından sonra vasi tarafından kısıtlının vekiline vekaletname verilip verilmediğinin vekilden veya vasiden sorulması, vekaletname verilmiş ise anılan vekaletnamenin onaylı örneğinin bu dosyaya konulması, vekile vekaletname verilmemiş ise direnme kararının açıklamalı davetiye ile vasiye tebliğ edilmesi, tebligata “vasinin kararı ayrıca temyiz edebileceği, yasal süre içinde temyiz hakkını kullanmadığı taktirde, yetkisiz vekil tarafından yapılmış temyize muvafakat vermiş sayılacağı, temyize onay vermiyorsa bunu açıkça bildirmesi gerektiği” şerhinin yazılması, Ayrıca, dava dosyasının, 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla HUMK’nın 433/3. ve Bölge Adliye ve Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri İle Cumhuriyet Başsavcılıkları İdarî ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 203. maddeleri uyarınca tarih...

                  UYAP Entegrasyonu