WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı cevabında; dava konusu taşınmazda 1,5 ay kiracı olarak kaldığını, daha sonra işyerini dava dışı 3.şahsa devrettiğini, kullandığı sürede sarf ettiği elektrik borcunu ödemeye hazır olduğunu, kalan kısmın 3.kişiye ait olduğunu belirtmiştir.Mahkemece; davalının davaya konu borçtan sorumlu olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile 1.980 TL'nin tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 462/8. maddesine göre; vasinin vesayet altındaki kişi adına dava açıp takip edebilmesi için vasiye sulh hukuk mahkemesi tarafından izin (husumete izin) verilmiş olması gerekir. Vesayet altında bulunan davacının davada yasal temsilcisi tarafından temsil edilebilmesi için husumet makamından izin alınmadığı görülmektedir. Dava ehliyeti dava şartlarından olup mahkemece resen gözönünde bulundurulur....

    Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 29.12.2006 gün ve 2005/190 Esas, 2006/631 Karar sayılı hükmün süresi içinde Yargıtayca incelenmesi sanık müdafii tarafından istenilmiş olduğundan dava evrakı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığından tebliğname ile Daireye gönderilmekle incelenerek gereği düşünüldü: Akıl hastası olan nüfus kaydına göre suç tarihinde 39 yaşında bulunan mağdureye 5271 sayılı CMK.nın 234/2. maddesi uyarınca baroca vekil tayin edilmesi ve MK.nın 405. maddesine göre vasi tayini ve aynı Kanunun 462/8. maddesine göre de husumete izin kararı alınması gerektiğinden, öncelikle bu hususlar yerine getirilip usulen davaya katılıp, kanun yoluna başvurma hakları bulunan vekile ve vasiye yokluklarında verilen hükümlerin tebliğ edilerek bunlara ilişkin tebellüğ belgelerinin ve verildiği takdirde temyiz dilekçelerinin eklenmesinden sonra iade edilmek üzere incelenmeyen dosyanın mahalline gönderilmesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 02.07.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi...

      Bölge Adliye Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Şikayetçi vasinin yasal sürede husumete izin başvurusunda bulunduğuna ilişkin bir iddia ve belge de bulunmadığının anlaşılmasına, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 5311 Sayılı Kanun ile değişik İİK'nin 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 Sayılı HMK'nin 370. maddeleri uyarınca ONANMASINA, alınması gereken 44,40 TL temyiz harcından, evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın...

        Sulh Hukuk Mahkemesinin 2009/1563 Esas, 1699 Karar sayılı dosyası ile vasi tarafından alınmış husumete izin kararının bir suretinin temin edilerek dosya arasına alınması, geri çevirmeyle istenilen kayıtların eksiksiz dosya arasına alınıp alınmadığının denetlendikten sonra gönderilmesi için dosyanın yerel mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 05.11.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          yer alan ve tüm Valiliklere bildirilen, Çevre Kanununca Alınması Gereken İzin ve Lisanslar Hakkında Yönetmeliğin Ek-1 ve Ek-2 listelerinde yer alan işletmelere, çevre izni belgesi almaları için süre veren ve geçici faaliyet izin belgesi veya çevre izin belgesi olmadığı tespit edilen işletmelere 31/12/2013 tarihine kadar 2872 sayılı Kanun'un 20. maddesi uyarınca idari yaptırım kararı uygulanmayacağını belirten 31/07/2013 tarihli "Geçici Faaliyet Belgesi ve Çevre İzni İle İlgili Duyuru" ile yapılan düzenlemenin; 2872 sayılı Kanun'da geçici faaliyet izin belgesi veya çevre izin belgesi olmadığı tespit edilen işletmelere ceza uygulanmasına muafiyet getiren veya kaldıran bir düzenleme olmadığı, bu yöndeki işlemin üst hukuk normu olan 2872 sayılı Kanun'a aykırı olduğu ve Kanun'la düzenlenen hükmün bu şekilde değiştirilemeyeceği, Bu itibarla, dava konusu işlemin iptaline ilişkin temyize konu kararda hukuki isabet bulunmadığı sonucuna varılarak … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının...

            Hükmün davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine aleyhinde hüküm kurulan davalı bakımından nispi temyiz harcı alınması diğer davalılar bakımından ayrı ayrı maktu temyiz harcı ile her bir davalı bakımından temyiz yoluna başvuru harcı alınması gerekirken yalnızca tek maktu temyiz karar harcı ile başvuru harcının tahsil edildiği anlaşılmıştır....

              Ticaret Bakanlığı Muratbey Gümrük Müdürlüğü tarafından, müvekkili şirketçe işletilen .... kodlu antreponun kapatılması talebi ile alakalı işletme izin belgesi aslının Müdürlüğe teslim edilmesine ilişkin yazı tebliğ edildiği, ancak belgenin, muhafaza edilen klasör içerisinde yer almadığının tespit edildiği, yapılan soruşturma neticesinde antrepo işletimi yapılan ... mahallesi .... caddesi No ... Beylikdüzü İstanbul adresli şirket merkezi olan bina içerisinde de rastlanılamadığı, işletme izin belgesi aslının zayi olduğu veya çalınmış olabileceği belirtilmiştir. İşletme izin belgesi aslının kaybı halinin tacirin saklamakla yükümlü olduğu ticari defter ve belgelerden olmadığı anlaşılmakla zayi belgesi verilmesi isteminde bulunamayacağı kanaatine varılmış, anılan tüm gerekçe ile davanın reddine ilişkin, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

                Dosya içerisinde vesayet makamı tarafından dava ve husumete izin verdiğine ilişkin bir karar mevcut değildir. Hal böyle olunca vesayet altındaki kişi için yürürlükte olan 4721 sayılı TMK'nun 462/8 (yürürlükten kaldırılan 743 sayılı TKM’nun 405/8) maddeleri gereğince vesayet makamı tarafından dava ve husumete izin verildiğine ilişkin karar alınmadan yargılamaya devam edilmesi isabetsiz olmuştur....

                  Ancak, halen dahi yüklenici tarafından yapı kullanım izin belgesinin alınmadığı, davacıların da yapı kullanım izin belgesinin alınması için gerekli olan giderlerin tahsilini istediği anlaşılmaktadır. Yapı kullanım izin belgesi alınması hukuki niteliği itibariyle ve ...'ın yerleşik uygulamalarına göre eksik ... mahiyetindedir. Bu durumda davacı arsa sahiplerinin bu konuya ilişkin eksik ... bedelinin tahsili istemlerinde yasaya aykırı bir yön bulunmamaktadır. Ne var ki, mahkemece yargılama sırasında bu hususta yeterli inceleme yapılmadan sonuca varılmıştır. Şu halde, mahkemece, sözleşmeye konu inşaata yapı kullanım izin belgesi alınması için gerekli tüm masrafların, gerektiğinde bilirkişi incelemesine de baş vurularak tespiti ile davadaki talep ve davacıların arsa payı oranı nazara alınarak hüküm altına alınması gerekirken, bu yön dikkate alınmaksızın davada, ifaya izin istenmediğinden bahisle yasaya aykırı şekilde bu istek kaleminin reddi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir....

                    Dava, yapı kullanma izin belgesinin ortak tarafından, bizzat gideri ödenerek alınması nedeniyle, bu amaçla kooperatifçe toplanan aidatların istirdatı istemine ilişkindir. 16.10.2005 ve 22.01.2006 tarihli genel kurullarda, ortaklardan yapı kullanma izin belgesi alınması için toplamda 2.550,00 TL aidat alınmasına karar verildiği ve bu aidatın davacı tarafından ödendiği hususlarında taraflar arasında uyuşmazlık yoktur. Uyuşmazlık, yapı kullanma izin belgesinin davacı tarafından bizzat alınmış olması nedeniyle kooperatife ödenen aidatın geri istenip istenemeyeceğine ilişkindir. Ayrıca 30.04.2010 tarihli yazı ile davalı kooperatifçe de yapı kullanma izin belgesi için davacıdan alınan 2.550,00 TL'den 2.031,00 TL'sinin harcandığı ve kalan 519,00 TL'nin aidat ve diğer borçlardan mahsup edildiği kabul edilmiştir. Mahkemece, davacı talebinde kısmen haklı görülmüşse de denetime elverişli olmayan ve eksik incelemeye dayanan bilirkişi raporu hükme esas alınmıştır....

                      UYAP Entegrasyonu