Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

a karşı açmış olduğu iki davadan birisinde HGK tarafından hukuki nitelendirmenin eksik ifa olarak yapıldığını ve ihbar süresi olmaksızın bedel tenziline hükmedildiğini, ancak işbu davada hukuki nitelendirmenin ayıp olarak yapılıp ve 30 günlük ihbar süresinde ayıp ihbarı yapılmadığından bahçe ile ilgili taleplerinin reddedildiğini, yine aynı projeden daire satın alan farklı iki kat malikinin davalı ...'...

    Özetle bu dava; tüketicinin yaptığı sözleşme ile aldığı maldaki hukuki ayıbın giderilmesi veya sözleşmeden dönülerek tazminat istemine ilişkin olup tüketici kanunu hükümleri uygulanacaktır.halinde de sözleşmeden dönme hakkını kullanabilir, Eldeki davada da aynen bu şekilde tüketici davayı sözleşmenin tarafı olan satıcıya da yöneltmiş ve aldığı konutun tapu kaydındaki sınırlandırmalar nedeni ile ayıplı bulunduğunu ifade ederek bu ayıbın giderilmesini istemiştir. Bu ayıp niteliği gereği sınırlandırma alacaklılarını etkilediğinden zorunlu olarak dava bu kişilere de yöneltilmiştir. Tüketicinin aldığı mal ya da hizmetten faydalanma olanağını azaltan ya da tamamen ortadan kaldıran hukuki yasaklama ya da sınırlamaların varlığı halinde hukuki ayıp söz konusu olur. Özetle bu dava; tüketicinin yaptığı sözleşme ile aldığı maldaki hukuki ayıbın giderilmesi veya sözleşmeden dönülerek tazminat istemine ilişkin olup tüketici kanunu hükümleri uygulanacaktır....

    Hukuk Dairesinin 25.03.2015 tarihli ve 2014/26548 E., 2015/9553 K. sayılı kararı ile; “…Davacı, ayıplı ürün nedeni ile bedel iadesi için eldeki davayı açmıştır. Mahkemece, anılan bilirkişi raporunda üründe ayıp tespit edilmemesi nedeni ile davanın reddine karar verilmiştir. Her ne kadar bilirkişi tarafından yapılan incelemede üründe herhangi bir ayıp tespit edilmese de davacı tarafından ibraz edilen dava dışı şirketin 22.1.2014 tarihli sevk irsaliyesinin üzerinde davalının kaşesi bulunmakta ve ürünün ayıplı olduğunun kayda geçtiği görülmüştür. O halde mahkemece ibraz edilen bu belge de değerlendirilerek gerekli görülürse bilirkişiden ek rapor alınarak davalının ayıp olduğuna dair kaydı ile rapor arasındaki çelişki değerlendirilip hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir…” şeklindeki gerekçeyle hüküm bozulmuştur. Direnme Kararı: 9....

      KARAR Davacı, davalıdan 13.12.2004 tarihinde satın aldığı aracın yıkama esnasında, boyasının çıktığını, aracın bu haliyle ayıplı olduğunu ileri sürerek aracın yanisi ile değiştirilmesini, olmadığı takdirde sıfır araç bedelinin tahsiline karar verilmesini istemiş, 11.11.2009 tarihli beyanında da aracın değiştirilmesini, olmadığı takdirde bedel iadesi, olmazsa değer kaybının tahsilini istemiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davacının değer kaybı ve onarım bedeline ilişkin davasının kabulü ile bilirkişi tarafından belirlenen 3.000,00 Tl boya masrafı ve değer kaybının tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Davacı, 13.12.2004 tarihinde satın aldığı aracın yıkama esnasında, araç boyasının çıktığını, aracın bu haliyle ayıplı olduğunu ileri sürerek yenisi ile değiştirilmesini, olmadığı takdirde sıfır araç bedelinin tahsiline karar verilmesini istemiş, bilahare beyanında bu talepleri olmazsa değer kaybının tahsilini istemiştir....

        miktar nedeni ile 5.000 TL maddi, olay nedeni ile manen zarar gören müvekkili için 3.000 TL manevi tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

          açık ve hüküm kurmaya elverişli olmadığı gibi bilirkişinin otomotiv konusunda uzman bilirkişi olmadığı, davanın niteliği itibari ile otomotiv konusunda uzman bilirkişi heyetinden rapor alınarak öncelikli olarak dava konusu araçta üretimden meydana gelen bir ayıbın bulunup bulunmadığı ,bir ayıp söz konusu ise bu ayıbın gizli ayıp olup olmadığı hususunun otomotiv konusunda uzman bilirkişiden rapor alınıp değerlendirilmesi gerekirken mahkemenin konusunda uzman olmayan bilirkişiden rapor alınarak sonuca gittiği görüldüğünden davalının bu yöndeki istinaf talebinin kabulüne, davacının istinaf talebinin ise bu aşamada değerlendirilmesine yer olmadığına, mahkeme kararının ortadan kaldırılarak; Mahkemece İTÜ veya başka üniversitelerin otomotiv kürsüsünden bilirkişi heyeti oluşturularak araç üzerinde bilirkişi incelemesi yapılıp araçtaki ayıbın üretimden kaynaklı ayıp olup olmadığı, kullanımdan kaynaklanan arıza olup olmadığı, üretimden kaynaklı ayıp ise bu ayıbın gizli ayıp veya açık ayıp olup...

          gaz kullanılması nedeni ile arasındaki farkın ve geç teslim nedeniyle kira bedellerinin tespiti ile şimdilik 20.000,00 TL’nin ticari faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini istemiştir....

            Tarafların arasındaki uyuşmazlık; 27/06/2016 tarihinde davalı ... otodan satın alınan ...marka araçta gizli ayıp olduğu iddiasıyla araçta meydana gelen zararın, ticari kazanç kaybının davalıdan tahsili ile ayıp nedeniyle aracın misliyle değiştirilmesi, mümkün olmadığı takdirde sözleşmeden dönme ile ödenen bedelin iade edilmesine ilişkindir....

              Bu nedenle her üç raporda da keşif ve rapor tarihleri itibariyle aracın değişimini haklı gösteren bir ayıp bulunmadığı anlaşıldığından mahkemece davacının aracın ayıpsız misli ile değişimi ve bedel iadesi talebinin reddine karar verilmesi gerekirken davanın kabulüne karar verilmesi yasaya aykırı olup bu nedenle davalı vekilinin istinaf talebinin kabulü gerekir. Kabule göre de, davacı dava dilekçesinde öncelikle bedel iadesi, aksi halde aracın ayıpsız misli ile değişimi talebinde bulunmuş olup daha sonra sunduğu dilekçesinde ise öncelikli talebini değiştirerek bu kez aracın ayıpsız misli ile değişimi mümkün olmaması halinde bedel iadesi talebinde bulunduğu belirtmiş olup dava dilekçesinde ilk olarak talep ettiği bedel iadesi talebinde feragat etmiştir....

              Mahkemece davanın kabulü ile aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesi, bu mümkün olmaz ise 27.335,88 TL fatura bedelinin aracın teslim tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalılarca temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davalılardan alınan araçtaki arızanın bilirkişi incelemesi ile üretimden kaynaklanan gizli ayıp mahiyetinde olduğu sabit olup, bu halde süresinde ayıp ihbarında bulunulduğu takdirde tüketici, bedel iadesini içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi, ayıp oranında bedel indirimi veya malın ücretsiz onarımını isteme şeklindeki seçimlik haklara sahiptir....

                UYAP Entegrasyonu