AŞ vekili, kısmi dava açılamayacağını, davanın zamanaşımı süresinde açılmadığını, davacının maddi ve manevi tazminat taleplerinin hukuki dayanağının bulunmadığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, .... Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2013/161-216 E.K. sayılı ilamı ile dava konusu araçtaki ayıp nedeniyle araçta meydana gelen değer kaybına hükmedildiği, kararın kesinleştiği, böylece davacının maddi zararının karşılandığından iş bu davadaki maddi tazminat talebinin yerinde görülmediği, manevi tazminat koşullarının bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Dava, ayıplı araç nedeniyle uğranılan maddi zararın tazmini istemine ilişkindir....
mağdurunun müvekkilinin olduğunu, dolayısıyla karşı yanın kötü niyetli olduğu ve haksız kazanç sağlamak amacıyla işbu davayı ikame ettiği açık ve net olup, maddi-manevi tazminat taleplerinin reddi gerektiğini beyan etmiştir....
Bu durumda, davalının üstlendiği edimi ifası sırasında yaptığıasıl onarım iş sahibinin kullanamayacağı veya hakkaniyet gereği kabule zorlanamayak nitelikte olması ve yeniden onarım yapılması nedeniyle davacının davalıya fazladan 5.500 TL daha ödeme yapması nedeniyle davacının yukarıda açıklanan yasal haklarından ücretsiz onarımı isteme hakkını kullanmasında hukuka aykırılık görülmediğinden; davalının edimini ayıplı ifası nedeniyle davacının sözleşmeden dönerek davalının ayıplı ifası nedeniyle uğradığı 5.500 TL motor revizyonu için yaptığı harcama ile oluşan zararını ve yine ayıplı ifadan kaynaklanan aracındaki değer kaybına isabet eden 3.000 TL sını istemesinde ve ilk derece mahkemesince bu miktarlar üzerinden davanın kısmen kabulüne karar verilmesinde hukuka aykırılık görülmediğinden davacı vekilinin ve davalı vekilinin zarar miktarına ve anılan hususlara değinen tüm istinaf nedenleri yerinde görülmemiştir....
Asliye Ticaret Mahkemesi; "...davacının gerçek kişi olup tüketici konumunda bulunduğu, davalının da şahış şirketi olduğu, her iki tarafında tacir olmadığı, aralarında alım satım akdinin yapıldığı, malın ayıplı olduğunun iddia edildiği, davanın haksız fiilden kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin olduğundan davaya bakma görevinin Tüketici Mahkemesine ait bulunduğu..." gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş, temyiz edilmeksizin kesinleşmiştir. ...Tüketici Mahkemesi; "...davacının ... ... isimli otelin maliki ve işleteni olduğu, ayıplı olduğu iddia edilen yangın tüplerinin ticari amaçlı işyerinde kullanılmak üzere satın alındığı, davacının ticari ve mesleki gaye ile ürün satın aldığından tüketici sayılamayacağı davaya bakma görevinin Asliye Ticaret Mahkemesine ait olduğu ..." gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş, temyiz edilmeksizin kesinleşmiştir....
isimli ...- ... ve ... şehirlerini kapsayan tura, gazete ilanları ve verilen tur programlarından seçerek ve bedelini ödemek suretiyle katıldıklarını, tur bedeli olarak 1540 USD ödediklerini, turda sözleşmeye uygun olmayan koşullarla karşılaştıklarını, hizmetin ayıplı olduğunu, hizmeti kabul etmeyip Türkiye’ye dönme isteklerinin yetkililerce kabul edilmediğini, sıkıntı ve sinir bozukluğu yaşadıklarını ileri sürerek kişi başı 50.000.000 TL olmak üzere toplam 100.000.000 TL manevi tazminat ile ödenen tur bedeli olan 1540 USD’nin fiili ödeme tarihindeki Türk Lirası satış kuru üzerinden davalıdan tahsiline karar verilmesini istemişlerdir....
İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLERİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, Tüketiciyi Koruma Kanunundan Kaynaklanan hizmetin ayıplı olmasından kaynaklanan tazminat davasıdır.İlk derece mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir. Davacı vekili müvekkilin idaresindeki 34 XX 822 plakalı 2017 model Volkswogen polo marka otomobile 14/03/2018 tarihinde davalı T7 bünyesinde bulunan Cumhuriyet mah. Yakacık D-100 karayolu yanyol cad....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki manevi tazminat, sözlemenin feshi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı mahkemenin görevsizliğine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Davacılar, Club ... Tur. tarafından düzenlenen 23-30 Kasım 2003 tarihleri arasında ... ve ... Şehirlerini kapsayan tura, bedelini ödeyerek katıldıklarını, ancak hizmetin ayıplı ifa edildiğini, olaydan büyük üzüntü duyduklarını ileri sürerek, 50.000.000 Tl.den toplam 550.000.000 Tl. manevi tazminat ile tur bedeli olan 8108 Doların davalıdan tahsilini istemişlerdir. Davalı, taraflar arasındaki Seyahat sözleşmesinin 19. maddesi uyarınca doğacak uyuşmazlıklarda ... Tahkim Kurulu ve usullerinin yetkili olduğunu, takibin haksız ve fahiş olduğunu savunarak davanın reddini dilemiştir....
ödenmesi gerektiği, manevi tazminat talebine ilişkin olarak; doktrinde de kabul edildiği üzere manevi tazminatın manevi tatmin aracı olmasından dolayı zenginleşmeye yol açmayacak miktarda, tazminat olarak istenilen meblağın da gözönünde bulundurulması suretiyle saptanması ve tam yargı davalarının niteliği gereği takdir edilecek miktarın aynı zamanda duyulan elem ve ızdırabı giderecek bir oranda olması gerektiği olay nedeniyle meydana gelen ölüm sonucu oluşan durumun eş ve çocuklar üzerinde bıraktığı etki ile duyulan elem ve ızdırabın bir nebze de olsa hafifletilebilmesi için eş ... için 20.000,00 TL, çocuklar ... (...) için 20.000,00 TL, ... için 20.000,00 TL ve ... için 20.000,00 TL olmak üzere toplam 80.000,00 TL manevi tazminatın davalı idarece davacılara ödenmesine karar verilmesi gerektiği sonucuna ulaşıldığı gerekçesiyle maddi ve manevi tazminat istemlerinin kısmen kabulüne kısmen reddine, 49.391,87 TL maddi ve 80.000,00 TL manevi tazminatın ilk dava açma tarihinden itibaren...
Paz.A.Ş; Ula Tüketici sorunları hakem heyeti tarafından verilen kararın mahkemeyi bağlamayacağını, zira uygun ve gerekli teknik incelemeler yapılmadan rapor tanzim edildiğini, yine tek yönlü temin edilen tespit dosyasındaki raporları da kabul etmediklerini, dava dilekçesindeki davacı taleplerinin hangi kriterlere göre dava konusu yapıldığının anlaşılamadığını, davacı iddiasının aksine dava konusu araçta herhangi bir ayıp bulunmadığını, davacı tarafın kişisel memnuniyetsizliğinden kaynaklanan şikayetin somut bir dayanağının bulunmadığını, yine manevi tazminat taleplerinin de yasal dayanağının bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesi dilemiştir. Mahkemece; davacının maddi tazminat talebinin kısmen kabulüne, 3400 TL maddi tazminatın dava tarihi olan 25.04.2005 tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalılar... ile davalı ... Paz.AŞ'den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı ...'...
Şt. vekili binanın imar mevzuatına, deprem yönetmeliğine aykırılığının tespit edilmediğini, depremin şiddeti nedeniyle sorumluluklarının kabul edilemeyeceğini savunarak davanın reddini dilemişlerdir. 2011/4065-13247 Mahkemece, manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile 6000 TL manevi tazminatın olay tarihinden(17.8.1999) itibaren işleyecek yasal faizi ile davalılar ... ... İnş., ... ve ölü davalı ... terekesinden müştereken ve müteselsilen tahsiline; Maddi tazminat talebinin kısmen kabulü ile, hesaplanan bina ve eşya kalemlerinden BK 43. md. gereğince takdiren % 35 oranında indirim yapılarak 4.991,50 TL binadan kaynaklanan, 3.432 TL eşyadan kaynaklanan tazminatın ayrı ayrı olay tarihi 17.8.1999'dan itibaren işleyecek yasal faizi ile davalılar ... ......