hizmetin hile ile gizlenmesi, inkar edilmesinden dolayı öncelikle tespiti ve misli ile değişimi veya ayıplı hizmetin yeniden görülmesine ve de 70.000,00TL manevi tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Dairemizin istikrarlı uygulaması doğrultusunda belirtilen bu fiziki seviye itibariyle sözleşmenin geriye etkili feshi mümkün değildir. Mahkemece bu husustan hareketle belirlenen eksik iş oranı nazara alınarak ileriye etkili feshe karar verilmiştir. Ne var ki, az yukarıda ifade edildiği üzere, asıl davada arsa sahibi mirasçılarınca eksik bırakılan işlerin ve ayıpların giderilme bedeliyle gecikme tazminatı ödetilmesi de istenmiş ve mahkemece eksik ve ayıplı işlerin giderilmesi bedeli hüküm altına alınmıştır. Eksik ve kusurlu işlerin talep edilmesi ifayı talep anlamında olup, onarım bedelinin ödenmesi halinde sözleşmenin ifa ile sona ermiş kabul edileceği açıktır. Bu itibarla temyiz incelemesine konu davada arsa sahibi mirasçıları yararına eksik ve kusurlu işlerin giderilme bedeline hükmedilmiş olmakla artık ileriye etkili feshe de karar verilmesi mümkün değildir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki sözleşmenin feshi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki sözleşmenin feshi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Davacı, davalı şirket elemanlarınca aldatıcı vaad ve taahhütler ile psikolojik baskı uygulayarak 15.8.2006 tarihinde devre tatil sözleşmesi imzalandığını, kendisine cayma bildirim belgesi verilmediğini, tatil hakkını kullanabilmesi için bir davetiye gönderilmediğini, tarafına tatil hakkını kullanmak uzere yer teslimi yapılmadığını, sözleşmenin haksız şartlar içerdiğini, bu nedenlerle fesih koşullarının oluştuğunu, ileri sürerek, sözleşmenin feshi ile ödediği 1200 euro sözleşme bedeli ile henüz ödenmemiş senetlerin iptaline karar verilmesini istemiştir....
(TBK 480/1. madde) Bundan sonrada, iş sahibi tarafından yapılan ödemeler belirlenerek (davacı vekilinin 10/06/2016 vade tarihli 30.000,00 TL tutarlı çek miktarı alacağından mahsubu da dikkate alınarak) davalının hak ettiği bedelden fazla ödeme yapılmış ise, bu bedelin davalı yükleniciden tahsiline karar verilmesi gerekir. 2)Davacının diğer bir talebi de, eksik ve ayıplı işleri üçüncü kişilere yaptırdığı iddiasından kaynaklanan tazminat istemidir. Bu talep, sözleşmenin feshi nedeniyle davacının kalan işleri başkasına yaptırması nedeniyle sözleşmede belirlenen bedelden daha fazla bedelle işi yaptırmaktan kaynaklı zarar talebini içerdiğinin kabulü gerekmektedir. Davacı, taahhüdünü yerine getirmeyerek sözleşmenin feshine neden olan davalıdan bu yüzden uğradığı olumsuz zararının ödetilmesini isteme hakkına sahiptir....
tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili, müvekkilinin davalı şirketten CNC tezgahı satın aldığını, alınan bu makinenin ayıplı çıktığını belirterek satım sözleşmesinin feshi ile ayıplı makinenin davalıya iadesini, uğranılan zarara ilişkin olarak 25.000 TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı, davaya cevap vermemiştir. Mahkemece, davalının Tayvan şirketi olup,Türkiye’de herhangi bir şubesinin bulunmadığı, Türk mahkemelerinin dava konusu ile ilgili uluslararası yetkiye de sahip olmadığı gerekçesiyle davanın yetki yönünden reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Dava, satış sözleşmenin feshi ile uğranılan zararın tazmini istemine ilişkindir....
hususunda yeterli araştırma yapılmamış olup, davacı vekilince temyiz dilekçesinde bu bedelin tamamının ödenmiş olduğu iddiası ileri sürülmüş olduğundan, sözleşmenin feshi ve bedel iadesi hükmünün davacı tarafça yapılan ödemelerin tamamını kapsaması gerektiğinden bu hususta yeterli araştırma yapılmaksızın eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir. 2-Bozma nedenine göre temyiz eden davalıların temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada gerek görülmemiştir....
Sözleşme ve dava tarihinde yürürlükte bulunan 818 Sayılı Borçlar Kanunu'nun 98/II. maddesi gereğince haksız fiillerden doğan sorumluluğa ilişkin hükümler kıyasen sözleşmeye aykırı hareketlerde de uygulanacağından aynı Yasa'nın 44. maddesi gereğince sözleşmenin tarafının zararının artmasına neden olması halinde tazminat miktarı indirilebilir. Eser sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlıklarla ilgili Dairemizin yerleşik içtihatlarında eksik ve ayıplı imalât halinde iş sahibinin bunu öğrenmesinden itibaren makul süre içerisinde dava açmaması halinde zararın artmasına neden olduğu kabul edilerek giderim bedelinin davanın açılması gerekli tarih itibari ile belirleneceği kabul edilmektedir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki sözleşmenin feshi, tapu iptali ve tescil, alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Hakimliği Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki taraf vekillerince istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, dış cephe boya, tamir ve diğer işlerin yapılmasına ilişkin sözleşmenin haksız feshi nedeniyle iş bedelinden kalan alacağın tahsili istemiyle yapılan takibe vâki itirazın iptâline ilişkindir. Davalı, ayıplı imalât yapıldığından fesihte haklı olduklarını, gecikme tazminatıyla peşin ödemenin mahsubu sonucu borçlarının kalmadığını belirterek, davanın reddini savunmuştur....