Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Tüketici, hizmetin ifa edildiği tarihten itibaren otuz gün içerisinde bu ayıbı sağlayıcıya bildirmekle yükümlüdür. Tüketici bu durumda, sözleşmeden dönme, hizmetin yeniden görülmesi veya ayıp oranında bedel indirimi haklarına sahiptir. Tüketicinin sözleşmeyi sona erdirmesi, durumun gereği olarak haklı görülemiyorsa, bedelden indirim ile yetinilir. Tüketici, bu seçimlik haklarından biri ile birlikte 4 üncü maddede belirtilen şartlar çerçevesinde tazminat da isteyebilir. Sağlayıcı, tüketicinin seçtiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür....

    Şti. aleyhine açılan davanın ise kısmen kabulü ile, dava konusu motosikletin ayıplı olduğunun tespitine, motosikletin bedeli olan 3.690,00 YTL ve davacı tarafından yapılan servis masrafı 225,00 YTL olmak üzere toplam 3.915,00 YTL'nin adı geçen davalılardan müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, ayıplı motosikletin davacı tarafından davalılara iadesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş, hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektiriri nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2- Dava, 4077 sayılı Yasa'nın 4. maddesi gereğince ayıplı motosiklet nedeniyle bedel iadesi ve alacak, olmadığı takdirde ise, ayıpsız misli ile değiştirilmesi istemine ilişkin olup, dava konusu Mondial marka motosikletin, davacı tarafından 18.07.2006 tarihinde davalılar Hüsnü ve Nurettin...

      - KARAR - Davacı vekili, müvekkili şirketin müşterilerine sattığı elektriğin sayaç okuma işini de yapan davalının, her bir sayaç için sabit bir sayaç ödeme bedeli alması gerekirken, nispi bedel aldığını, nispi bedel alınmasına ilişkin EPDK kararının Danıştay tarafından iptal edildiğini, iptal kararı sonrası sabit bedel alınması gerektiği konusunda yeni kurul kararları alındığını, fakat geçmiş dönemde nisbi tarifeye uygulanarak fazladan yapılan tahsilatların iadesi gerektiğini, bu kapsamda müvekkilince 2006 yılı Eylül-2010 yılı Aralık arası dönemde fazladan toplam 173.490,56 TL ödeme yapıldığını ileri sürerek, anılan bedelin, ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek gecikme zammı ve gecikme zammına KDV uygulanmak suretiyle, davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın zamanaşımına uğradığını, hizmet bedelinin hizmetin yapıldığı tarihteki, kurul kararlarına dayalı olarak belirlendiğini savunarak, davanın reddini istemiştir....

        TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 24/09/2020 NUMARASI : 2020/49 ESAS-2020/328 KARAR DAVA KONUSU : AYIPLI MAL NEDENİYLE BEDEL İADESİ KARAR : Antalya 4....

        ASLİYE HUKUK (TÜKETİCİ) MAHKEMESİ TARİHİ : 12/09/2019 NUMARASI : 2015/1032 ESAS, 2019/342 KARAR DAVA KONUSU : TÜKETİCİYİ KORUMA KANUNUNDAN KAYNAKLANAN (HİZMETİN AYIPLI OLMASINDAN KAYNAKLANAN) KARAR : Taraflar arasında görülen tüketicinin taraf olduğu ayıplı satımdan kaynaklı davanın yapılan açık yargılama sonucunda davanın kabulüne yönelik verilen karara karşı yasal süresi içerisinde davalılar vekilleri tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK'nın 353. maddesi uyarınca dosya üzerinden inceleme yapıldı....

        Mahkemece, iddia, savunma, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre; davacı tarafından talep edilen bedelin, 2008 yılı Ocak, Şubat ve Mart dönemlerine ait KDV iade raporlarından doğduğu, belirtilen alacak olup, bu dönemlere ilişkin iade raporlarının vergi dairesine verildiğinin ve taraflar arasındaki 27.08.2008 tarihli sözleşmede ücretin asgari ücret olup, peşin ödeneceğinin belirtildiği, buna göre belirtilen aylara ilişkin talep edilebilecek bedelin 27.350.21 TL. olduğu, talep edilen bedelin sözleşmenin feshinden önceki döneme ilişkin olduğu, davacının sözkonusu hizmeti vermesi nedeniyle alacağı talep edebileceği, davalı şirket ile grup şirketler içerisinde bulunan diğer şirketlerinde KDV iadesi hizmetinin davacı tarafından verildiği ve aynı hizmetin grup şirketler arasında yapılması halinde %35 indirimin uygulanabileceği, bu bedelin 17.777.63 TL. olup, takibe bu bedel üzerinden devam edilmesi gerektiği, davalının, likit alacağa haksız ve kötü niyetli olarak itiraz ettiği gerekçesiyle...

          TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 27/05/2021 NUMARASI : 2020/414 ESAS, 2021/349 KARAR DAVA KONUSU : Bedel İadesi KARAR : Taraflar arasındaki davada; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik verilen karara karşı davalı vekili tarafından süresinde istinaf yoluna başvurulduğundan, dosya içeriğine göre incelemenin duruşmalı yapılmasına gerek görülmediğinden, dosyanın tevdi edildiği Dairemiz Başkanı Necip Baş tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra, yapılan müzakerede de ön inceleme ve usule ilişkin eksikliğin bulunmadığının anlaşılması üzerine, dosya üzerinden heyetçe yapılan inceleme ve değerlendirme sonunda; GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı şirket ile 21/11/2019 tarihinde sözleşme imzaladığını, sözleşme ile Work and Travel USA Summer 2020 programına katılması, eğitim-iş imkanlarının sağlanması ve hizmetin verilmesi için 15 Haziran 2020 tarihinde programa başlamak...

          indirimlerinin iadesi mümkün olmadığından dava konusu işlemde hukuka aykırılık görülmediği gerekçesiyle, istinaf başvurusu kabul edilerek Vergi Mahkemesi kararı kaldırıldıktan sonra dava reddedilmiştir....

            Ayrıca aynı Kanun'un 10. maddesinin 5. fıkrası "Kredi verenin, tüketici kredisini, belirli marka bir mal veya hizmet satın alınması ya da belirli bir satıcı veya sağlayıcı ile yapılacak satış sözleşmesi şartı ile vermesi durumunda satılan malın veya hizmetin hiç veya zamanında teslim edilmemesi halinde, kredi veren, tüketiciye karşı satıcı veya sağlayıcı ile birlikte müteselsilen sorumlu olur." hükümleri kredi verenin sorumluluğunu düzenlemiştir. Somut olayda davalı banka, verdiği krediyi 17.11.2003 tarihli proforma faturaya bağlı olarak vermiş olup, proforma faturada kredi ile alınan aracın 2004 model Citroen C3 1.4 HDI 16V marka ve modelli olduğu açıkça anlaşılmasına göre, bağlı kredi kullandıran davalı bankanın da sorumlu tutulması gerekirken, bu davalı hakkında mahkemece yanlış değerlendirme sonucu red kararı verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir....

              ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 23/03/2021 NUMARASI : 2019/273 ESAS-2021/63 KARAR DAVA KONUSU : MALIN AYIPLI OLMASINDAN KAYNAKLANAN KARAR : Manavgat 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/273 Esas, 2021/63 karar sayılı 23/03/2021 tarihli kararı aleyhine davacı vekili ve davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuş ve talebin süresinde olduğu anlaşılmakla; yapılan istinaf incelemesi sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İDDİA :Davacı vekili tarafından ilk derece mahkemesine sunulan dava dilekçesinde özetle; davacının, davalıya ait Land Rover Freelander aracı Alihan Yılmaz'a ait Yılmaz Otomotiv isimli galeride gördüğünü, araca talip olduklarını, galericinin yönlendirmesi ile satın almadan önce aracı Adem Çetin isimli ustaya gösterdiklerini, ustanın araçta bir kusur olmadığını söylediğini, bunun üzerine Manavgat 6....

              UYAP Entegrasyonu