"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki hizmetin ayıplı olmasından kaynaklanan davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı ... davalı ... .... Tic. Ltd. Şti avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde olmayan her iki tarafın bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda dökümü yazılı 0,90 TL. kalan harcın davacıdan alınmasına, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 27.2.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi - K A R A R - Dosya kapsamına, iddia ve savunmaya, mahkemece kabul edilen hukukî niteliğe göre uyuşmazlık, taraflar arasındaki sözleşme gereğince verilen hizmetin ayıplı olmasından kaynaklanmaktadır. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14. maddesi ve Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 19.01.2015 gün ve 2015/8 sayılı İş Bölümü Kararı uyarınca temyiz incelemesinin Dairemizin görevi dışında olup 13. Hukuk Dairesine ait olduğu düşünüldüğünden, 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 1/4/2015 tarihli ve 6644 sayılı Kanunun 2. maddesiyle değişik 60/3. maddesi uyarınca görevli Dairenin belirlenmesi için dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kuruluna gönderilmesine karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kuruluna gönderilmesine 18/02/2016 gününde oy birliğiyle karar verildi....
Bu noktada fatura konusu hizmetin verilip verilmediği önem arz etmiştir. Bunun somut olarak ortaya konabilmesi için bu defa dosyanın bilişim uzmanı bilirkişinin de içinde bulunduğu heyete tevdiine karar verilmiş, alınan bilirkişi raporunda davacının hizmeti sunduğu ortaya konmuştur. Davalı her ne kadar hizmetin verilmediği ve verildiği süre içinde de hizmetin ayıplı olduğu iddiasında bulunmuş ise de bilirkişi raporunda hizmetin verildiğinin net olarak teknik veriler ile açıklandığı yine davalının ayıplı hizmet iddiasına ilişkin olarak ise dosyaya bir bilgi, belge sunulmadığı yönündeki teknik bilirkişi raporu mahkememizce de benimsenmiştir. Davacının davalıya sözleşme konusu hizmeti verdiği sabit olmasına karşın davalı yanca hizmet bedelinin ödendiğine ilişkin belge sunulmadığı gibi buna yönelik bir beyanda da bulunulmamıştır. Davacı takip öncesi faiz isteminde bulunmuş ise de davalının takipten önce temerrüde düşürülmediği dikkate alınarak bu istem yerinde görülmemiştir....
Kredi sözleşmesinin 1. maddesinde "... bu tüketici kredisi ,müşterinin satın aldığı, /alacağı taşınır bir mal yahut yararlandığı /yararlanacağı bir hizmetin finansmanında kullanılmak üzere tesis edilmiş olup,müşteri bu krediyi amacı dışında kullanamaz" ibaresi bulunmakta olup,kredinin araç için verildiğini göstermez ayrıca dosyaya ibraz edilen proforma fatura bankacılık işlemi açısından verilerek kredinin ciddiyetini ve niteliğini belirlemek bakımından olağan bir işlem olup bağlayıcı bir tarafı bulunmamaktadır. Tüm bu hususlar birlikte değerlendirildiğinde, davalı bankanın davacıya kullandırdığı kredinin bağlı kredi niteliğinde olmadığı anlaşılmaktadır. Mahkemece, değinilen bu yönler gözetilerek davalı Banka hakkındaki davanın reddi gerekirken aksine düşünce ile yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. SONUÇ:1 nolu bentte yazılı nedenlerle davalı...San....
Bir hukuki işlemin 4077 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerekir.4077 sayılı yasanın 23. maddesi bu kanunun uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bakılacağını öngörmüştür. Somut olay değerlendirildiğinde, davacı ile davalılardan ekspertiz hizmeti veren .... arasında 4077 Sayılı kanunun 4/A maddesi kapsamında hizmet hukuki ilişkisi kurulmuş olup, hizmetin ayıplı olmasından kaynaklanan dava bulunmaktadır. 4077 sayılı yasanın 23. maddesi uyarınca görevli mahkeme Tüketici Mahkemesidir. Diğer davalı hakkındaki davanın da bu davalıya tebaen aynı mahkemede görülmesi gerekir....
E. sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın iptaline ve takibin devamma, davalının itirazının haksız-kötü niyetli olması ve takibin durmuş olması nedeniyle davalının takip miktarının %20'sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini" talep ve dava etmiştir....
-KARAR- Davacı vekili, taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında fatura içeriğindeki mal ve hizmetin müvekkilince davalıya sunulduğu halde bedelinin ödenmediğini, aleyhine girişilen takibe davalının kısmi itirazı sonucu takibin durduğunu belirterek, itirazın iptali, takibin devamı ve % 40 oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacı yanın edimini eksik ifa ettiğini ve anlaşmaya aykırı şekilde yüksek tutarlı fatura düzenlediğini, böylece müvekkilinin takibe itirazında haklı olduğunu bildirerek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece benimsenen bilirkişi raporu doğrultusunda davalı yanca hizmetin ayıplı ve eksik ifa edildiği yolundaki savunmanın kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, davalı kısmi itirazının 9.470.-YTL. asıl alacak ve 90.86....
Tüm bu hususlar üzerinde durulmadan ve yukarıda açıklandığı üzere hizmetin verildiğine bir itirazı olmayıp ayıplı hizmet verildiği yönündeki davalı beyanlarına itibar edilmeden yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi doğru değildir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz edene iadesine, kararın tebliğinden itibaren ... gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, ........2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....
, tanık beyanları, bilirkişi raporları ile açıkça tespit edildiği halde, ayıplı ifa yapıldığı, sözleşme konusu hizmetin teslim edilmediği yönündeki iddiaları dinlenilmeksizin " fatura varsa hizmet vardır " yanılgısı ile usul ve yasaya aykırı olarak davanın kabulüne karar verildiğini, taraflar arasındaki sözleşmenin yanlış ve eksik değerlendirildiğini, davacının hizmeti sağlayamadığı ve teslimleri yapmadığının sabit olduğunu, Müvekkil şirket, taraflar arasındaki sözleşmeleri tek taraflı ve haklı olarak fesih ettiği halde, mahkemece fesih nedeniyle müvekkili şirketin uğradığı müspet ve menfi zararların davacı alacağından tenkis edilmesi ve tespit edilmesi noktasında yeterli araştırmanın dahi yapılmadığını, Taraflar arasında akdedilen sözleşmenin salt bir satış sözleşmesi olmadığını, davacının yazılım, donanım, bakım ve eğitim yükümlülükleri bulunduğunu, bu yükümlülüklerin süreklilik arz etmesi nedeniyle, sözleşmenin tam ve ayıpsız ifasının gerektiğini, aksi halde, hizmetin eksik ve ayıplı...
Davacı taraf, otel konaklama hizmetinin ayıplı verildiğini, otelde iki gece konaklayabildiklerini, üç gece konaklama yapamadıklarını ileri sürmüş ve bu konuda tanık deliline dayanmıştır. Mahkemece bildirilen tanıklar dinlenmiştir. Dinlenen davacı ve davalı tanığı beyanları içeriğinden ve dosyaya sunulan otel müdürlüğüne hitaben yazılan şikayet dilekçesinden hizmetin ayıplı olduğu anlaşılmakta olup, mahkemece tanık beyanlarına itibar edilemeyeceği yönündeki gerekçe yerinde olmadığı gibi bilirkişi incelemesi hakim tarafından resen yaptırılabileceğinden bilirkişi deliline dayanılmadığı yönündeki gerekçe de yerinde değildir....