Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili kurumun hizmet tespiti davalarında 6552 sayılı Yasa ile birlikte fer'i müdahil olduğunu, bu sebeple davalı olarak gösterilmesinin hatalı olduğunu, bu nedenle davanın usulden reddi gerektiğini, Kurum kayıtlarının incelenmesinde dönem bordrolarında davacının 1989 yılına ait çalışmasına rastlanılmadığını, davacının başvurusuna istinaden bu hususun kendisine bildirildiğini, 506 sayılı yasanın 108.maddesi uyarınca sigortalılık başlangıç tarihinin tespiti yönünde, salt işe giriş bildirgesinin verilmiş olmasının yeterli olmayıp, ayrıca aynı Kanunun 2.ve 6.maddeleri uyarınca hizmet akdine dayalı olarak eylemli bir şekilde çalışmanın da varlığı şartının gerektiğini belirterek, öncelikle davanın usulden reddine, aksi halde davacının haksız ve yasal dayanaktan yoksun davanın reddine karar verilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf sebepleriyle sınırlı olarak ve resen kamu düzeni yönünden yapılan inceleme sonucunda; 506 sayılı Kanunun 108. maddesi gereğince sigortalılık başlangıç tarihinin belirlenmesine ilişkin açılan her dava, sigortalılığın saptanması istemini de içerdiğinden, aynı Kanunun 79/10 maddesi kapsamında bir günlük çalışmanın belirlenmesi davasıdır. Bu nedenle hizmet tespiti davalarındaki kanıtlama yöntem ve ilkeleri benimsenip uygulanmalı, başka bir anlatımla, sigortalılıktan söz edilebilmesi için, çalışmanın varlığı, hizmet tespiti davaları yönünden kabul edilen yöntem ve ilkelere uygun biçimde saptanmalıdır....
Bu nedenle hizmet tespiti davalarındaki kanıtlama yöntem ve ilkeleri benimsenip uygulanmalı, başka bir anlatımla, sigortalılıktan söz edilebilmesi için, çalışmanın varlığı, hizmet tespiti davaları yönünden kabul edilen yöntem ve ilkelere uygun biçimde saptanmalıdır. Sigortalılığın tespitinde, yöntemince düzenlenerek yasal hak düşürücü süre içerisinde Kuruma verilen sigortalı işe giriş bildirgesi, ilgilinin işe alındığını gösteren yazılı delil niteliğinde ise de sigortalılığın kabulü açısından tek başına yeterli kabul edilemez ve bu kapsamda işyerinin varlığının faal olup olmadığının ve çalışma olgusunun da inandırıcı ve yeterli delillerle ispatlanması gerekmektedir....
İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 12/04/2022 NUMARASI : 2019/449ESAS 2022/141KARAR DAVA KONUSU : Sigorta Başlangıç Tarihinin Tespiti KARAR : DAVALININ CEVABI : Davalı kurum vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili kurum tarafından yapılan işlemlerde kanun ve mevzuata aykırılık bulunmadığını ve müvekkili kurumun dava açılmasına sebebiyet vermediğini belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. HÜKÜM ÖZETİ : Mahkemece davanın kabulüne, davacının 53564.34.12 sicil numaralı Modern Karoseri Kollektif Şirketi unvanlı iş veren yanında 15/05/1985 tarihinde bir gün süre ile kurum taban ücretleri altında kalmaksızın hizmet akdine bağlı sigortalı olarak çalıştığının ve sigorta başlangıç tarihinin 08/07/1987 tarihi olarak tescili gerektiğinin tespitine karar verilmiştir....
GEREKÇE: İşbu dava terditli olarak açılmış olup hizmet tespiti veya sigorta başlangıç tarihinin tespiti istemine ilişkindir....
belirterek, müvekkilinin sigortalı hizmet başlangıç tarihinin ve davalı belediyeye ait iş yerindeki çalışmalarının tespitine, yargılama giderleri ve vekillik ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiş, 27/09/2019 tarihli dilekçe ile talebinin sigorta başlangıç tarihinin 27/03/1994 olduğunun tespiti olarak açıklamıştır....
Davacı, 02.06.1981-30.01.1982 tarihleri arasındaki hizmetlerinin tespiti istediği davanın 2. celsesinde 02.06.1981 tarihinin sigorta başlangıç tarihi olduğunun tespitini istemiştir. Mahkemece, davanın kabulü ile; davacının, dava dışı işveren ...'ne ait işyerinde 02.06.1981 tarihinde bir gün süre ile hizmet akdine tabi olarak çalıştığı ve bu çalışmasının 506 SY nın 108. maddesi uyarınca sigorta hizmet başlangıç tarihi olduğunun tespitine, 03.06.1981-30.01.1982 tarihleri arasındaki tespit istemi atiye bırakıldığından karar verilmesine yer olmadığına karar vermiştir. Mahkemece yapılan araştırma ve inceleme hüküm kurmaya yeterli ve elverişli değildir....
III) Çalışma Olgusunun Tespiti:Somut olayda, davacının çalışmasının işe giriş bildirgesine uygun biçimde ancak malullük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına tabi olmayanlar için düzenlenen (kısa vadeli sigorta kolları kapsamında çalışanlara mahsus) dönem bordrosu ile Kuruma bildirildiği, dinlenen tanık beyanlarından davacının sigorta başlangıç tarihindeki çalışmasının bordro tanıklarının beyanları ve kısa vadeli sigorta kolları bordroları ile kanıtlandığı, başvuru koşulunun yerine getirildiği, davacının çalışmasının çırak olarak geçmediği, işin işverene ait atölye ve fabrika benzeri bir işyerinde, işverenin denetim ve gözetimi altında ve ona bağımlı olarak geçmesi nedeniyle yapılan işin hizmet akdi niteliğinde olduğu ve uzun vadeli sigorta kollarına tabi olacağı, Kırklareli ilinde halı dokuma işinde çalışanlar tarafından açılan sigorta başlangıç tarihinin tespiti davalarının kabulüne dair kararlarının Yargıtay tarafından onandığı, Yargıtay 10.Hukuk Dairesinin 21.04.2016 gün ve 2016/5478 - 2016...
İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 03/03/2020 NUMARASI : 2016/133 ESAS 2020/112 KARAR DAVA KONUSU : Sigorta Başlangıç Tarihinin Tespiti KARAR : Davacı Murat Büyükarslan 19/01/2016 tarihli dilekçesinde, açmış olduğu hizmet tespiti davasını sigorta başlangıç tarihinin tespiti davası olarak ıslah ettiğini beyan etmiş, 08/10 /2019 tarihli oturumda da davalı Mehmet Metiner'e karşı açmış olduğu davayı atiye bırakmıştır. DAVALININ CEVABI : Davalı SGK vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın öncelikle hak düşürücü süre yönünden reddinin gerektiğini, işe giriş bildirgesinin hizmet başlangıcının tespiti için yeterli olmadığını, fiili çalışma olgusunun her türlü delil ile ortaya konulması gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
Sayılı 25.12.2018 tarihli ilamı ile; Uyuşmazlık, somut olay bakımından 1479 sayılı Kanun (Esnaf Bağ-Kur) kapsamında 02.10.1983 tarihinin davacı için sigorta başlangıcı sayılıp sayılmayacağı noktasında toplanmaktadır. Uyuşmazlığın çözümü için öncelikle hukuki yarar ve sigortalılık başlangıcı kavramlarının değerlendirilmesi gerekmektedir. Uyuşmazlıktaki tespit istemi 1479 sayılı Kanun kapsamında sigorta başlangıcı kavramına dayalı olup, istemde hukuki yarar bulunup bulunmadığının açığa kavuşturulması yönünde bu konuya kısaca değinilmesi yerinde olacaktır. Sigortalılık başlangıç tarihi, talep eden açısından Kanun kapsamında sigortalı sayılmasını gerektirecek biçimde ilk defa çalışmaya başladığı tarih olmakla birlikte, sigortalı açısından önemi "sigortalılık süresi" yönünden taşıdığı değerdir. Sigortalılık başlangıç tarihinin tespiti davası bir (1) günlük çalışmanın tespiti niteliğinde olduğundan hizmet tespiti davasının bir türüdür....