Ancak, hükmün satış bedelinin dağıtımına ilişkin bentde "mahkemece infaza müdahale edecek şekilde davalı" ...'ın hissesine düşen miktarın ise öncelikle hakkındaki icra takibine konu borç yeter miktardaki kısmı düşüldükten sonra artan parası varsa kendisine ödenmemesine, borçlu olduğu takip dosyasına bu konuda bilgi verilmesine" şeklinde karar verilmesi doğru değilse de, hükmün bu nedenle bozularak yeniden yargılama yapılmasında yarar görülmediğinden, hüküm fıkrasının satış bedelin dağıtımına ilişkin bentten "dağıtılmasına" ibaresinden sonraki kısmın kaldırılarak, hükmün 6100 sayılı HMK.ya 6217 sayılı Kanunla eklenen geçici 3. madde hükmü gözetilerek, HUMK.nun 438. maddesi uyarınca düzeltilmesine ve bu düzeltilmiş şekli ile ONANMASINA ve taşınmaz malın satış bedelinden payına düşecek paranın %011.38 oranında hesaplanacak onama harcından peşin alınan 21.15.-TL’nın mahsubu ile bakiyesinin temyiz edenden alınmasına, 30.05.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Konsinye satış, malın mülkiyet devri yapılmaksızın, mal satış sorumluluğunu üstelenen bir kişiye (komisyoncuya) gönderilmesi ve ödemenin mal satışından sonra yapılmak şartıyla işleyen bir satış şekli olup BK 416-430 maddelerinde (TBK 532-546) düzenlenmiştir. Bu durumda davalının bu malları davacıya iade ettiğini yada bedelini ödediğini kanıtlanması gerekir. Mahkemece bu yöndeki davalı delilleri incelenerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 14/06/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Mahkemece murisin satış işlemine katılımı bulunmadığı, evin parasının muris tarafından ödendiği ispat edilemediği nedeni ile davanın reddine karar verilmiştir. Davacılar vekili kararı temyiz etmiştir. 1-Yapılan yargılamaya, toplanan deliller ve tüm dosya içeriğine göre davacılar vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2- Ancak, avukatlık ücretinin harcı ikmal edilen 22.500 TL değer üzerinden hesaplanıp hükmedilmesi gerekirken fazla vekalet ücreti takdir edilmesi doğru görülmemiştir. Kararın bu nedenle bozulması gerekmiş ise de, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç göstermediğinden HUMK'nun 438/VII maddesi gereğince kararın düzeltilerek onanması gerekmiştir....
Hilenin kandırıcı nitelikte olup olmadığı olaysal olarak değerlendirilmeli,olayın özelliği, mağdurun durumu, fiille olan ilişkisi,kullanılan hilenin şekli,kullanılmışsa gizlenen veya değiştirilen belgenin nitelikleri ayrı ayrı nazara alınmalıdır. Katılan ...'nin Çiğli İlçesinde ... bayii olarak faaliyet gösterdiği, bazı hisseli arazileri satın alarak elinde toplamaya çalıştığı, bu çerçevede yine aynı ilçede emlakçı olan sanığın katılan adına arsa ve arazi takip ederek uygun olanların satın alma işlerini katılan hesabına yürüttüğü, aldığı yerlerin parasını katılandan tahsil ettikten sonra bu yerler ile ilgili tapu senetlerini ilgili hissedarlardan alıp katılana teslim ettiği, sanığın bu şekilde katılan adına birkaç yeri satın alıp ... tesis etmesi üzerine, katılanın bu kez sanığın kendi adına arsa alım – satım işlerini yapması için Karşıyaka 2....
DAVA Davacı borçlular vekili dava dilekçesinde; satış ilanının tüm ilgililere tebliğ edilmediğini, belediyede ilan yapıldığına dair cevabi yazının dosyada bulunmadığını, 1/2 hisseli olan taşınmazın her bir hissesinin ayrı ayrı satışa çıkartılması gerektiği halde iki ayrı hissenin bir bütün olarak tek ihalede satılmasının davacıları zarara uğrattığını, İcra Müdürlüğünün 10.03.2022 tarihli tensip kararı ile satış kararında, satış ilanında ve şartnamede yapılan değişikliğin ilan edilmediğini belirterek satışa konu iki adet taşınmaza ilişkin davanın kabulü ile ihalelerin feshini talep etmiştir. II....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, Kamulaştırma Yasasının 4650 Sayılı Yasayla değişik hükümleri uyarınca, kamulaştırma bedelinin tespiti ve taşınmaz malın idare adına tescili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki bilgi ve belgelerin incelenmesinden, dava konusu anataşınmazın tapu kaydında iştiraken hisseli malik olarak iki ... kızı ...'in 1/8 ve 42/384, yine aynı şekilde tapuda .... oğlu ... (1/8 hisse ) ve ... oğlu ...'nın (42/384 hisse sahibinin) mevcut ve adı geçen kişilerin hisselerinin farklı olduğu anlaşıldığından, mahkemece adı geçenlerin aynı kişi olup olmadığının araştırılarak buna ilişkin belgelerin ve nüfus kayıtlarının dosyaya konulmasından sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 27.09.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Nacikaran lehine 500,00 TL vekalet ücreti takdiri ile payları oranında tüm paydaşlardan alınarak bu davalıya verilmesine” ibarelerinin eklenmek sureti ile hükmün HUMK.nun 438.maddesi uyarınca düzeltilmesine ve bu düzeltilmiş şekli ile ONANMASINA ve taşınmaz malın satış bedelinden payına düşecek paranın %09.9 oranında hesaplanacak onama harcından peşin alınan 15.60.-TL’nın mahsubu ile bakiyesinin temyiz edenden alınmasına, 13.5.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Ancak; Tapu kaydından dava konusu taşınmazlar üzerinde "kat karşılığı inşaat sözleşmesi şerhi ... hissesine" bulunduğu anlaşılmış olmakla taşınmazların bu şerh ile birlikte satışına karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi doğru değilse de bu yanılgı yeniden yargılamayı gerektirmediğinden gerekçeli kararın hüküm fıkrasının üçüncü satırındaki "ortaklığın" sözcüğünden sonra gelmek üzere "taşınmaz malın tapu kaydı üzerindeki tüm şerhlerle birlikte" sözcükleri yazılmak suretiyle kararın düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA, taşınmazın satış bedeli üzerinden temyiz edenlerin payına düşen paranın binde 9 oranında hesaplanacak onama harcından, peşin alınan harcın mahsubu ile artanının alınmasına, 29.1.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Ancak birleşen 2008-1271 esas sayılı dosya kapsamında yeni yol mahallesinde bulunan ... ada ... parsel- 299 sayfa sırasında kayıtlı taşınmaz dava konusu iken davacı vekili tarafından aynı ada -parsel,300 sayfada kayıtlı taşınmaz olarak dava konusunun düzeltildiği gözetilmeyerek 299 sayfada bulunan taşınmaz hakkında hüküm kurulmuş olması doğru değilse de bu yanlışlığın düzeltilmesi için hükmün bozularak yeniden duruşma yapılmasında fayda görülmediğinden hüküm fıkrasından ''....299 sayfa....'' ibaresinin kaldırılarak yerine “...300 sayfa...'' ibaresinin eklenmek sureti ile hükmün HUMK.nun 438.maddesi uyarınca düzeltilmesine ve bu düzeltilmiş şekli ile ONANMASINA ve taşınmaz malın satış bedelinden payına düşecek paranın %09.9 oranında hesaplanacak onama harcından peşin alınan 18.40.-TL’nın mahsubu ile bakiyesinin temyiz edenden alınmasına, 18.04.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Ancak paydaşlığın giderilmesi davaları iki taraflı, taraflar için benzer sonuçlar doğuran davalar olup, sonuçta kazanan ve kaybeden taraftan söz edilemeyeceğinden yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin taraflara payları oranında yükletilmesi gerekirken davacı vekili için takdir edilen vekalet ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesi doğru değil ise de, bu yanlışlığın düzeltilmesi için hükmün bozularak yeniden duruşma yapılmasında fayda görülmediğinden hüküm fıkrasından 8 numaralı bendin çıkarılarak yerine “davacı vekili yararına takdir edinen 500 TL vekalet ücretinin payları oranında tüm paydaşlardan alınarak davacıya verilmesine” ibarelerinin eklenmek sureti ile hükmün HUMK.nun 438.maddesi uyarınca düzeltilmesine ve bu düzeltilmiş şekli ile ONANMASINA ve taşınmaz malın satış bedelinden payına düşecek paranın %09.9 oranında hesaplanacak onama harcından peşin alınan 15.60.-TL’nın mahsubu ile bakiyesinin temyiz edenden alınmasına, 4.3.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....